Emsal Mahkeme Kararı Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/531 E. 2022/117 K. 01.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/531 Esas – 2022/117
TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR
T.C.
ANKARA
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/531
KARAR NO : 2022/117

HAKİM : …
KATİP : …
ASIL DAVA
DAVACI : …
DAVALI : …
DAVA TARİHİ : 13/09/2021
BİRLEŞEN MAHKEMEMİZ 2021/532 ESAS SAYILI DAVA DOSYASI
DAVACI : …
DAVALI : …
DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : 13/09/2021
KARAR TARİHİ : 01/03/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 03/03/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Mahkememiz asıl davada; davacı vekili dilekçesiyle özetle; davacı …’ın … hizmetlerinin özelleştirilmesi amacıyla 4046 sayılı Özelleştirme kanunu hükümleri uyarınca kamu tüzel kişiliğinin nevi değiştirilmesi yoluyla kurulduğunu, özelleştirme işlemleri gereği … mülkiyetinde bulunan dağıtım sistemlerini işletme hakkı, kurulan davacı şirkete 24.07.2006 tarihli İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi ile devredildiğini, davacı …’ın hisselerin tamamı Özelleştirme Yüksek Kurulunun 10.05.2013 tarih ve 2013/82 sayılı kararı uyarınca ve 28.06.2013 tarihli Hisse Satış Sözleşmesi ile …’a satıldığı, bu tarihe kadar ilgili bölgedeki dağıtım faaliyetlerinin …’ın hisselerinin tamamının sahibi atan …’ın kontrolünde yürütüldüğünü, Bu davada; dağıtım faaliyetlerinin davalı … tarafından yürütüldüğü dönemde (1986-2000) yılları arasında çalışan dava dışı …’un iş akdinin 20.07.2000 tarihinde feshedilmesi sebebiyle davacı şirkete karşı, 28.04.2010 tarihinde Diyarbakır …. İş Mahkemesinin 2010/422 Esas sayılı dosyası İle alacak davası açtığını, davanın 15.03.2013 tarih ve 2013/179 Karar sayılı kararı ile sonuçlandığını, temyiz incelemesi sonucunda Yargıtay …. Hukuk Dairesinin 21.01.2016 tarih, 2015/5414 Esas ve 2016/638 Karar sayılı ilamıyla Onanıp, Kesinleştiğini, Diyarbakır …. İcra Dairesinin 2014/2134 Esas sayılı dosyası ile başlatıları icra takibine 22.08.2016 tarihinde toplam 56.507,88 TL davacı şirket tarafından ödenip iş bu dava yönünden; 56.507,08 TL alacağın Ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile, alacağın ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
CEVAP:
Mahkememiz asıl davada, Davalı vekili cevap dilekçesiyle özetle; derdestlik ve kesin hüküm itirazında bulunduğunu, zamanaşımı itirazında bulunduğunu, dağıtım işi …’a ait iken enerji sektöründe özelleştirime çalışmalarının başlamasından sonra 2004 yılında 20 dağıtım şirketi oluşturulduğunu, davalırın Danıştay tarafından yapılan çalışmaların uygun görülmesi üzerine davalının 20 şirket ile İHDS imzaladığını, özelleştirme modeli gereği hisse devri aşamasında bilanço çalışmaları yapılarak davacı… … tarafından devre esas mizan düzenlendiğini ve bu mizan kayıtları esas alınarak “devre esas bilanço” belirlendiğini, bu işlemler neticesinde geçmişe yönelik borç ve alacak işlemleri kesinleştirildiğinden davacının geçmiş yıllara ilişkin olarak davalı kurumdan herhangi bir talepte bulurmasının mümkün olmadığını, davacı ile İHDS’nin bu kapsamda 24.07.2006 tarihinde imzalandığını, özelleştirme ihale şartnamesi ve sözleşme hükümlerine göre davacının söz konu bedeli talep edemeyeceğini, İşletme Hakkı Devir Sözleşmesinin 7. maddesinde 3. Kişilerin hak iddialarının düzenlendiğini, şirket bünyesinde çalışan işçi ile yine şirketin işlerini alt yüklenici veya taşeron vasıtasıyla yaptığı işlerde çalışan işçilerin bu kapsamda değerlendirilemeyeceğini, yine İşletme Hakkı Devir Sözleşmesinin 7.2. Maddesinde davacının davayı davalıya ihbar etmesi gerektiği halde ihbar etmediğini, yükümlülüğünü yerine getirmeyen davacının davaya ilişkin faiz ve icra giderlerini talep edemeyeceğini ayrıca davacının talep ettiği avanıs faizi ve faiz başlangıcı taleplerini de kabul etmediklerinden bahisle davanın reddini talep etmiştir.
Mahkememizin birleşen 2021/532 Esas sayılı dosyasında;
Davacı vekili dilekçesiyle özetle; Özelleştirmeye ilişkin süreç yaklaşık yedi yılda tamamlanmış olup, …’ın hisselerinin tamamı Özelleştirme Yüksek Kurulu’nun 10.05.2013 tarih ve 2013/82 sayılı kararı uyarınca ve 28.06.2013 tarihli Hisse Satış Sözleşmesi ile… Enerji Yatırım Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi’ne satıldığı, bu tarihe kadar ilgili bölgedeki dağıtım faaliyetleri …’ın hisselerinin tamamının sahibi olan …’ın kontrolünde yürütüldüğü, dağıtım faaliyetlerinin davalı … tarafından yürütüldüğü dönemde çalışan dava dışı …’nun 20.11.2001 tarihinde uğramış olduğu iş kazası nedeni ile 03.06.2011 tarihinde Şanlıurfa …. İş Mahkemesi’nde 2014/825 E. sayılı maddi ve manevi tazminat davası açıldığı, anılan dava Mahkemenin 14.04.2015 tarih ve 2015/116 K. Sayılı kararı ile sonuçlandığı, karar müvekkili şirket tarafından temyiz edildiği, Yargıtay …. Hukuk Dairesi’nin 16.02.2016 tarih 2015/16852 E. 2016/2083 K. sayılı kararı ile Yerel Mahkeme kararının onanmasına karar verilmiş olup, karar kesinleştiği, Şanlıurfa … İş Mahkemesi’nin 2014/825 E. 2015/116 K. sayılı ilamı uyarınca Ankara … İcra Dairesi’nin 2016/6183 E. sayılı dosyası ile müvekkil şirket aleyhine ilamlı icra takibi başlatıldığı, müvekkili şirket tarafından 18.03.2016 tarihinde toplam 116.992,55 TL Ankara …. İcra Dairesi hesabına ödendiği, Şanlıurfa …. İş Mahkemesi ilamına konu olan olay, dağıtım sisteminin işletilmesi ile doğrudan ilgili olup, müvekkil şirket ile davalı … arasında akdedilen 24.07.2006 tarihli işletme Hakkı Devir Sözleşmesi öncesinde 20.11.2001 tarihinde gerçekleştiği, söz konusu olaydan kaynaklanan sorumluluk İHDS’nin 7.4 ve 7.6 maddeleri gereğince davalı …’ta olmasına rağmen ödeme müvekkil şirket tarafından yapıldığı, müvekkili şirket… … Dağıtım A.Ş. ile … arasında 24,07.2006 tarihinde akdedilen İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi’nde; dağıtım tesisleri ile bu dağıtım tesislerinin faaliyetlerinin yürütülmesi amacıyla gerçekleştirilen iş ve işlemlerden dolayı üçüncü kişilerin hak taleplerinin doğuracağı sorumlulukların dönemsel olarak paylaştırıldığı hususu Üçüncü Kişilerin Hak ve Talepleri başlığı altında 7.1, 7.2, 7.3, 7.4, 7.5 ve 7.6’ıncı maddelerinde düzenlendiği görüldüğü, sözleşmenin 7.6 maddesinde ise; “Sözleşmenin imza tarihinden önce Dağıtım Tesisleri ve Dağıtım Tesisleri’nin işletmesinden kaynaklanan her türlü hukuki ve cezai sorumluluk …’a aittir. Bu dönemde yürütülmüş bulunan bu faaliyetler nedeni ile üçüncü kişiler tarafından ileri sürülecek her türlü talebin muhatabı …’ir, Bu talepleri konu alan icra takibi ve davalar … tarafından yürütülür ve sonuçlandırılır. Bu takip ve davalardan doğacak her türlü mali yükümlülük … tarafından ödenir.” kuralı olduğu, sorumluluğun müvekkili şirkette olmadığı, tamamen davalı …’da olduğu, işbu özelleştirme neticesinde, İhale Şartnamesi’nin 22’inci maddesinin f fıkrasında; “Alıcı, ihale konusu hisseleri devraldığı tarihten önceki döneme ilişkin olarak İşletme Hakkı Devir. Sözleşmesindeki hükümler saklı kalmak kaydıyla…” ve Hisse Satış Sözleşmesi’nin Alıcının Taahhütleri Başlığında düzenlenen 9.4. maddesinde de “Alcı ihale konusu hisseleri devraldığı tarihten önceki döneme ilişkin olarak İHDS’deki hükümler saklı kalmak kaydıyla…” düzenlemelerini içerdiği, sonuç itibariyle dağıtım tesisleri ile dağıtım tesislerinin işletilmesinden kaynaklanan her türlü hukuki ve cezai sorumluluk, sözleşmenin imza tarihinden öncesine ait ise davalı …’a, sözleşmenin imza tarihinden sonrasına ait ise müvekkili şirkete ait olacağı, dava konusu alacakla ilgili ihtilaf İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi’nin imza tarihinden öncesine ait olduğundan davacı şirketçe yapılan ödemeden …’ın sorumlu olduğu, müvekkili şirket tarafından 18.03.2016 tarihinde ödenmek zorunda kalınan 116.992.55 ‘TL’nin, ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte …’tan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili dilekçesiyle özetle; Borçlar Kanunun 73. maddesi gereğince rücu davalarında zamanaşımı 2 yıllık süreye tabi olup, dava dilekçesinde belirtilen ödeme tarihleri de dikkate alındığında görülen davanın zamanaşımına uğradığı, dolayısıyla anılan davanın reddi gerektiği, 4628 sayılı Kanunla, enerji sektöründeki özelleştirmelerin 4046 sayılı Kanun hükümleri çerçevesinde Özelleştirme İdaresi Başkanlığı tarafından gerçekleştirileceği hükmü getirilmiş, Yüksek Planlama Kurulunun 17.03.2004 tarih, 2004/3 sayılı kararı ile kabul edilen “… Enerjisi Reformu ve Özelleştirme Stratejisi Belgesi çerçevesinde … 02.04.2004 tarih, 2004/22 sayılı Özelleştirme Yüksek Kurulu kararı ile özelleştirme kapsam ve programına alındığı, davacı Şirketin de dahil olduğu 20 şirket, Türkiye’deki dağıtım bölgelerinde dağıtım lisansına sahip olarak 01.03.2005 tarihi itibariyle sermayesinin tamamı müvekkil kuruma ait olmakla birlikte müvekkil kurumdan ayrı birer tüzelkişiliğe sahip olarak faaliyet göstermeye başladığı, … ile %100 hisselerine sahip olduğu 20 … dağıtım şirketi arasında dağıtım varlıklarının işletilmesine ilişkin “İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi” imzalandığı, Özelleştirme İdaresi Başkanlığı’nın 25.05.2006 tarih ve 5013 sayılı talimatı doğrultusunda 31.03.2006 tarihi baz alınarak… … ve … arasında kısmi bölünme işlemleri gerçekleştirilerek bilançoları yeniden yapılandırılmış, söz konusu yapılandırma neticesinde dağıtım şirketinin aktifinde yer alan bazı alacaklar ile dağıtım şirketinin muhasebe kayıtlarında yer alan son ay faturası dışında kalan … ‘a olan ticari borçları ve ticari borç ve alacaklar dışındaki diğer borç ve alacakların …’la ilişkili olanları …’a devredildiği, bu bilanço kalemleri dışındaki diğer kalemler Dağıtım Şirketinin bilançosunda bırakıldığı, … ile … Dağıtım A.Ş’leri arasında 24.7.2006 tarihinde imzalanan ve halen yürürlükte olan İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi’nin “Diğer Hususlar” başlıklı 18.6 maddesinde; “Şirket, yürürlükteki mevzuata göre kurulmuş ve faaliyetlerini yürüten bir anonim şirket olduğunu, …’ın ayrı ve bağımsız bir tüzel kişiliği bulunduğunu, … hisselerinin kamuya ait olmasının, başka bir kamu kurum veya kuruluşunun fiillerinin …’ın hiçbir şekilde sorumlu tutulamayacağını, bu kararlar gerekçe gösterilerek …’tan talepte bulunulamayacağını, genel olarak Türkiye Cumhuriyeti Devleti de dahil olmak üzere herhangi bir kamu kurum veya kuruluşunun iş ve işleminden …’ın sorumlu tutulamayacağını, bu Sözleşme’ ye dayanarak Türkiye Cumhuriyeti Devleti de dahil olmak üzere başkaca bir kamu kurum veya kuruluşundan talepte bulunulamayacağını, …’ın belirli iş ve işlemlerinin idari yargının denetimine tâbi olmasından ve bunun sonucu idari yargıda verilecek bir yürütmeyi durdurma veya iptal kararı neticesinde …’ın Sözleşmeden doğan yükümlülüklerini hiç veya gereği gibi yerine getirememesinden, bu Sözleşme’nin veya Sözleşme’nin dayanağını oluşturan herhangi bir işlemin yürütmesinin durdurulması veya iptalinden dolayı herhangi bir sorumluluğu bulunmadığını, …’tan masraf, zarar veya herhangi bir isim altında hiçbir talepte bulunmayacağını gayrikabili rücu ve kayıtsız şartsız olarak beyan, kabul ve taahhüt eder.” hükümlerine yer verildiği, Konuya ilişkin olarak İhale Şartnamesinin “Diğer Hususlar” başlıklı 22. Maddesinin; (d) bendinde “Alıcı, basiretli bir tacir gibi davranmak suretiyle Şirket ile ilgili gerekli gördüğü her türlü teknik, hukuki, finansal, vergisel ve diğer bütün incelemeleri yaparak ve Şirket’in Hisse Satış Sözleşmesi tarihi itibariyle mevcut ve fiziki durumunu bilerek hisseleri devir teslim aldığını, Şirket hakkında kendisine verilen bilgilerin gerçek durumu yansıtmadığını veya benzer iddiaları ileri sürmeyeceğini; hisselerin devrinin gerçekleşmesinin ardından, ayıba karşı tekeffül hükümleri başta olmak üzere yürürlükteki mevzuat kapsamında herhangi bir fiili ve/veya hukuki nedene dayanarak idareden veya …’dan talepte bulunmayacağını kabul ve taahhüt eder.”, (f) bendinde; “Alıcı, ihale konusu hisseleri devraldığı tarihten önceki döneme ilişkin olarak İşletme Hakkı Devir Sözleşmesindeki hükümler saklı kalmak kaydıyla, Şirkette yapılmış olan her türlü işlemden kaynaklanan borç ve yükümlülüklerden, kayıtlara intikal etmemiş olsa dahi Şirketin sorumlu olduğunu, bu hususlarda, alınmış karar ve yapılmış sözleşmelerle ilgili olarak kendisinin veya Şirketin İdare’yi ve …’ı ilzam edecek hiçbir başvuru rücu hakkının bulunmadığını kabul eder”, (p) bendinde ” Alıcı, İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi’nden doğan bütün yükümlülükleri Şirket’in zamanında ve gereği gibi yerine getireceğini kabul, taahhüt ve garanti eder.” Hükümleri yer aldığı, Şanlıurfa 1.İş Mahkemesinin 2014/825 E. sayılı dava dosyasının İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi ile Hisse Devir Sözleşmesi kapsamında taraflardan hangisinin sorumluluğunda olduğu noktasında toplandığı, davacı vekili dava konusu talebini 24.07.2006 tarihli İşletme Hakkı Devir Sözleşmesinin 7.1, 7.4 ve 7.6 maddelerine dayandırmakta ise de; İşletme Hakkı Devir Sözleşmesinin 18.6. maddesinde yer alan “Şirket, (…) bu sözleşmeye dayanarak Türkiye Cumhuriyeti Devleti de dahil olmak üzere başkaca bir kamu kurum veya kuruluşundan talepte bulunulamayacağını, (…) …’tan masraf, zarar veya herhangi bir isim altında hiçbir talepte bulunmayacağını gayrikabili rücu ve kayıtsız şartsız olarak beyan, kabul ve taahhüt eder.” hükmü bulunduğu, İşletme Hakkı Devir Sözleşmesinin 7.maddesinde belirtilen 3. Kişi, şirket tüzel kişiliği ile bağlantısı olmayan kişidir. Kaldı ki işçi alacaklarının da sözleşmeye dahil edilmesi istenilse idi madde başlığında ve maddede 3.kişi zararları şeklinde bir ayrıma yer verilmeden dağıtım faaliyeti nedeniyle gerçekleşen tüm zararlar ifadesi kullanılırdı. Dolayısıyla dava konusu alacak, dağıtım faaliyetinden doğan üçüncü kişilerin hak talebine konu bir zarar olmadığından ve iş kazasından doğan alacağın ödenmesi İHDS 7 maddesi kapsamında değil; davacının devraldığı hak ve borçlar kapsamında sonuç doğuran bir olay olduğundan, bu davada 3. kişi zararından söz edilemez. Dolayısıyla bu davaya ilişkin olarak davacı şirket tarafından müvekkili Şirketten talepte bulunulmasının mümkün olmadığı, Hisse Devir Sözleşmesi’nin 6. Maddesinin 3 fıkrası’’ ALICI, ŞİRKETLER’de çalışan 4857 sayılı iş kanununa tabi personelin kanunlardan ve toplu iş sözleşmelerinden doğan haklarının korunacağını, kıdem tazminatlarının ve diğer tüm haklarının ŞİRKETLER tarafından ödeneceğini kabul , taahhüt ve garanti eder.’’ Şeklindeki açık hükmünden de anlaşılacağı üzere şirkete devredilen işçilerin her türlü alacağı Şirketin sorumluluğunda olduğunun belirtildiği, bunların yanı sıra 4046 sayılı Kanun ve ilgili mevzuatla birlikte hisse devir sözleşmesi, İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi ile diğer tüm belgelerin ve ilgili idarelerce yapılan işlemlerin yine özelleştirmenin ruhunun ve amacının bir bütünlük; sebep ve sonuç ilişkisi içerisinde değerlendirilmesi gerektiğinden ayrıntılı olarak izah edildiği üzere işbu dava hem İşletme Hakkı Devir Sözleşmesine hem de Hisse Devir Sözleşmesine aykırı olup reddi gerektiğini açıklayarak davanın reddini savunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Asıl ve birleşen dava, işletme devir hakkı sözleşmesine dayalı rücuen alacak istemine ilişkindir.
Zorunlu arabuluculuk dava şartı yerine getirilmiştir.
Asıl ve birleşen dosyada davalı vekilinin derdestlik ve kesin hüküm itirazlarının dosya kapsamınca reddi gerekmiştir.
Asıl ve birleşen dosyada davalı vekilinin zamanaşımına ilişkin itirazının incelenmesinde; alacak taraflar arasında imzalanan İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi’ne dayandığından bu davada uygulanması gerekli olan zamanaşımı süresi Türk Borçlar Kanunu’nun 146. maddesi uyarınca 10 yıl olup davanın da bu süre içerisinde açıldığı anlaşıldığından bu yöndeki itiraz yerinde görülmemiştir.
Asıl davada; Diyarbakır …. İş Mahkemesinin 28/04/2010 tarihli ve 2014/122 esas. 2013/179 karar sayılı ilam dosyasının incelenmesinde; davacı …, davalı … Diyarbakır Müessese Müdürlüğü A.Ş. aleyhinde , 01/08/1986 ile 20/017/200 tarihleri arasında … Genel Müdürlüğü Diyarbakır … Dağıtım Müessesine bağlı Silvan İşletme Baş Mühendisliği emrinde usta kadrosunda işçi olarak çalışan davacının iş sözleşmesinin feshedildiği, ancak kıdem tazminatının ödenmediği belirtilerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 10.000,00 TL kıdem tazminatının en yüksek faizi ile birlikte davalı işverenden tahsiline karar verilmesi için dava açılmış, davanın kısmen kabulü ile 7.686,32 TL net kıdem tazminatının 20/07/2000 fesih tarihinden itibaren işleyecek bankalarca mevduata uygulanan en yüksek faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, kararın davalı vekilince temyizi üzerine Yargıtay …. Hukuk Dairesinin 21/01/2016 tarih 2015/5414 esas ve 2016/638 karar sayılı ilamı ile onanarak kesinleştiği görülmüştür.
Diyarbakır …. İcra Dairesinin 2014/2134 sayılı dosyasında; yukarıda açıklanan ilam davacı vekili tarafından davalı … Müessese Müdürlüğü aleyhinde , ilamda hükmedilen maddi tazminat alacağı, işlemiş faiz, ilam vekalet ücretleri ve yargı giderleri olmak üzere toplam 45.424,28 TL’nin tahsili amacıyla 24/02/2014 tarihinde takibe geçildiği, icra müdürlüğünce yapılan kapak hesabı ile tespit edilen 56.507,08 TL ‘nin… … Dağıtım A.Ş. tarafından 22/08/2016 tarihinde ödendiği anlaşılmıştır.
Mahkememizin birleşen 2021/532 Esas sayılı dosyasında; Şanlıurfa 1. İş Mahkemesinin 14/04/2015 tarihli ve 2014/825 esas, 2015/116 karar sayılı ilam dosyasının incelenmesinde; davacı Kavas Kıratlıoğlu, davalı… … Dağıtım A.Ş. aleyhinde , davalı şirkete ait işyerinde çalışan davacının iş kazası sonucu yaralandığı, maddi kayba uğradığı, bu işyerinde 20/11/2001 tarihinde çalıştığı sırada olayın meydana geldiği ve bu nedenle maddi ve manevi tazminat talebinde bulunduğu, bu nedenle dava açılmış, davacının maddi tazminat davasının kısmen kabulü ile 21.000,00 TL maddi tazminatın 4.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihi olan 20/11/2001 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, kararın taraf vekillerince temyizi üzerine Yargıtay …. Hukuk Dairesinin 16/02/2016 tarih, Esas No: 2015/16852, Karar No: 2016/2083 sayılı ilamı ile onanarak kesinleştiği görülmüştür.
Ankara 6. İcra Dairesinin 2014/13952 sayılı dosyasında; yukarıda açıklanan ilam davacı vekili tarafından davalı… … Dağıtım A.Ş. aleyhinde, ilamda hükmedilen maddi ve manevi tazminat alacağı, işlemiş faiz, ilam vekalet ücretleri ve yargı giderleri olmak üzere toplam 320.245,19 TL’nin tahsili amacıyla 22/07/2014 tarihinde takibe geçildiği, icra müdürlüğünce yapılan kapak hesabı ile tespit edilen 116.992,55 TL ‘nin… … Dağıtım A.Ş. tarafından 18/03/2016 tarihinde ödendiği anlaşılmıştır.
Asıl ve birleşen dosyada bilirkişi incelemesi yaptırılmış, sunulan bilirkişi raporunda; Hisse Satış Sözleşmesinin Alıcının Taahhütleri başlığı altındaki 9.4 maddesinde ALICI, ihale konusu HİSSELER’i devraldığı tarihten önceki döneme ilişkin olarak İşletme Hakkı Devir Sözleşmesindeki hükümler ile SÖZLEŞMENİN 9.5 maddesinde yer alan mevzuatın öngördüğü ayrıştırma yükümlülüğü ile ilgili olarak İşletme Hakkı Devir Sözleşmesinin ayrıştırılması halinde ayrıştırılmaya ilişkin imza altına alınan/alınacak belge/belgelerdeki hükümler de saklı kalmak kaydıyla, ŞİRKETLERDE yapılmış olan her türlü işlemden kaynaklanan borç ve yükümlülüklerden, kayıtlara intikal etmemiş olsa dahi ŞİRKETLER (ilgisine göre… … Dağıtım A.Ş. ve… … Perakende Satış A.Ş.) ‘in sorumlu olduğunu, bu hususlarda alınmış karar ve yapılmış sözleşmelerle ilgili olarak kendisinin veya ŞİRKETLER ‘in İDARE ‘yi ve …’ı ilzam edecek hiçbir başvuru ve rücu hakkı bulunmadığını kabul taahhüt ve garanti eder.” hükmünü içerdiği, dava konusu olayda, Hisse Satış Sözleşmesinin Alıcının Taahhütleri başlığı altındaki 9.4 maddesinde açıkça “… İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi hükümleri saklı kalmak kaydıyla…” ibaresi bulunduğundan ve İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi’nin 7.4 ve 7.6 maddelerinde açıkça “Dağıtım faaliyetinin … tarafından yürütüldüğü dönemde bu faaliyetin yürütülmesi amacıyla gerçekleştirilen her türlü iş ve işlemlerin bütün sorumluluğu … ‘a aittir. …Bu takip ve davalardan doğacak her türlü mali yükümlülük … tarafından ödenir.” Düzenlenmesini içerdiğinden İşletme Hakkı Devir Sözleşmesinin imzalanmasından önceki dağıtım faaliyetlerinden kaynaklanan zararlardan …’ın sorumlu olması gerektiği, buna göre hesaplamaların yapıldığı,
Mahkememizin 2021/531 Esas sayılı dosyası yönünden yapılan hesaplamada; Yargılama Gideri ve Harçlar ile Vekalet ücretlerine takip öncesi dönem için (alacak miktarı%9 )*( 15.03.2013-24.02.2014)))/365, takip sonrası dönem için alacak miktarı%9)*( 24.02.2014-22.08.2016)))/365 formülünden; Kıdem tazminatı yönünden takip öncesi dönem için ise 20.07.2000-24.02.2014 arası ve takip sonrası dönem için 24/02/2014-22/08/2016 arası Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankasından alınan verilere yapıldığı, göre en yüksek banka Mevduat faizi oranları esas alınarak hesaplamalar yapıldığı, Diyarbakır …. İş Mahkemesinin 2010/422 Esas ve 2013/179 Karar sayılı dosyası ve Diyarbakır …. İcra Müdürlüğünün 2014/2134 Esas sayılı dosyası yönünden 56.507,08 TL toplam alacağın davalıya rücu edilebileceği,
Birleşen Mahkememizin 2021/532 Esas sayılı dosyasında; yargılama gideri ve Harçlar ile Vekalet ücretlerine karar tarihi olan 14.04.2015 tarihinden ödeme tarihi olan 17/03/2016 tarihine kadar (alacak miktarı %9,) (14/04/2015-17/03/2016)/365 Maddi ve manevi tazminat toplamına olay tarihi olan 20/11/2001 tarihinden ödeme tarihi olan 17/03/2016 tarihine kadar yasal faiz oranları esas alınarak hesaplamalar yapıldığı, Şanlıurfa …. İş Mahkemesinin 2014/825 Esas ve 2015/116 Karar sayılı dosyası ve Ankara …. İcra Dairesinin 2016/6183 Esas sayılı dosyası yönünden ödeme yaptığı toplam 116.992,55 TL toplam alacağın davalıya rücu edilebileceğine ilişkin raporun sunulduğu anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamı ve toplanan deliller değerlendirildiğinde; asıl ve birleşen dava, işletme devir hakkı sözleşmesine dayalı rücuen alacak istemine ilişkin olduğu, İç ilişkide sorumluluk hali öncelikle iç ilişkinin tarafları arasındaki İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi -Hisse Satış Sözleşmesine göre belirlendiği, davacı… … Dağıtım Ananim Şirketi ile davalt Türkiye … Dağıtım Anonim Şirketi arasında aktolunan 24.07.2006 tarihli İşletme Hakkı Devir Sözleşmesinin 7.4 maddesinde; “Dağıtım faaliyetinin … tarafından yürütüldüğü dönemde bu faaliyetin yürütülmesi amacıyla gerçekleştirilen her türlü iş ve işlemlerin bütün sorumluluğu …’a aittir. Bu dönemde yürütülmüş bulunan bu faaliyetler nedeniyle üçüncü kişiler tarafından ileri sürülecek talebin muhatabı …’tır. Bu taleplere konu olan icra takibi ve davalar … tarafından yürütülür ve sonuçlandırılır. Bu takip ve davalardan doğacak her türlü mali yükümlülük … tarafından ödenir.” hükmünü, 7.6 maddesinde “Sözleşmenin imza tarihinden önce Dağıtım Tesisleri ve Dağıtım Tesisteri’nin işletmesinden kaynaklanan her türlü hukuki ve cezai sorumluluk …’a aittir. Bu dönemde yürütülmüş bulunan bu faaliyetler nedeni ile üçüncü kişiler tarafından ileri sürülecek her türlü talebin muhatabı …’tır. Bu talepleri konu alan icra takibi davalar … tarafından yürütülür ve sonuçlandırılır. Bu takip ve davalardan doğacak her türlü mali yükümlülük … tarafından ödenir.” hükmünü içerdiği,
Somut uyuşmazlıkta davacı tarafından icra dosyalarına yapılan ödeme, İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi’nin imzalandığı tarihten önceki döneme de, meydan gelen olaylara dayanmaktadır. Yukarıda ayrıntılı olarak anlatılan iş mahkemesi dosyalarında, davacıların söz konusu olaylarda zarar görmesi nedeniyle üçüncü kişi konumunda oldukları , İHDS’nin 7.4 ve 7.6 maddeleri gereğince davacıların ödediği bedeli davalıdan rücuen talep ve dava hakkı bulunmaktadır. Rücuen alacağa dayanak davadaki uyuşmazlığın dağıtım tesislerinin mülkiyetine ilişkin olmaması karşısında sözleşmenin 7.2 maddesi uyarınca davacının ihbar yükümlülüğü de bulunmamaktadır.
Öte yandan, hisse Satış Sözleşmesi’nin 9.4. maddesinde “…İşletme Hakkı Devir Sözleşmesindeki hükümler saklı kalmak kaydıyla”, 22. maddesinin f bendinde “Alıcı ihale konusu hisseleri devir aldığı tarihten önceki döneme ilişkin olarak İşletme Hakkı Devir Sözleşmesindeki hükümler saklı kalmak kaydıyla…” hükümleri yer almaktadır. Anılan hükümler gözetildiğinde Hisse Satış Sözleşmesi karşısında İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi’nin öncelikle uygulanacağı anlaşılmaktadır.
Tüm bu nedenlerle; 24/07/2006 tarihli işletme devir sözleşmesinden önceki tarihte davalının dağıtım faaliyetini yürüttüğü sırada, üçüncü kişilerin meydana gelen olaylarda zarar görmesi nedeniyle; maddi ve manevi tazminat istemiyle açılan davalar sonucu verilen ilamlar gereğince icra dosyalarına davacı tarafında nakit olarak ödenmek zorunda kalınan miktarda işletme hakkı devir sözleşmesindeki hükümleri ile hisse satış sözleşmesinin 9.4 maddesinin atfıyla İHDS’nin 7.4 maddesi uyarınca davalıdan rücuen talep edebileceği anlaşılmakla, asıl ve birleşen davaların kabulü yönünde aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Yine rücuen tazminat talebi, başkasına ait bir borcu yerine getiren kişinin mal varlığında meydana gelen kaybı gidermeye yönelik tazminat niteliğinde olup, davacının mal varlığındaki eksilme ödeme tarihinde gerçekleştiğinden ödeme gününden itibaren her iki tarafta tacir olduğundan avans faizi talep edebilir (Yargıtay … Hukuk Dairesinin 13/04/2016 tarih ve 2016/2239-2016/4044 E.-K. Sayılı emsal kararı). Bu kapsamda hükmedilen meblağa ödeme tarihinden avans faizi işletilmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Mahkememizin 2021/531 esas sayılı asıl dava dosyasında,
Davanın kabulü ile;
56.507,08-TL alacağın, ödeme tarihi olan 22/08/2016 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
İş bu dava nedeniyle alınması gerekli 3.859,99 TL harçtan 965,00 TL peşin harcının mahsubu ile kalan 2.894,99 TL harcın davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
Arabuluculuk Kanununun 18/A(13). maddesi uyarınca karar tarihinde yürürlükte bulunan Arabuluculuk Ücret Tarifesi uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk giderinin davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından yapılan 141,00 TL posta ve tebligat gideri, 1.200,00 TL bilirkişi ücreti, dava açılırken ödenen 1.024,30 TL yargılama harcı olmak üzere toplam 2.365,30 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
Kendisini vekille temsil ettiren davacı yararına hüküm tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereğince takdir ve tespit edilen 8.145,92 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
Mahkememizin 2021/531 esas sayılı asıl dava dosyası ile birleşen mahkememizin 2021/532 esas sayılı dosyasında,
Davanın kabulü ile;
116.992,55-TL alacağın, ödeme tarihi olan 18/03/2016 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
İş bu dava nedeniyle alınması gerekli 7.991,76 TL harçtan 1.997,95 TL peşin harcının mahsubu ile kalan 5.993,81 TL harcın davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
Arabuluculuk Kanununun 18/A(13). maddesi uyarınca karar tarihinde yürürlükte bulunan Arabuluculuk Ücret Tarifesi uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk giderinin davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından yapılan 39,00 TL posta ve tebligat gideri, dava açılırken ödenen 2.057,25 TL yargılama harcı olmak üzere toplam 2.096,25 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
Kendisini vekille temsil ettiren davacı yararına hüküm tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereğince takdir ve tespit edilen 15.064,29 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
Dair Asıl ve birleşen dosyada Davacı/Vekili Av. Tuğba Kayaş Işkın hazır Asıl ve birleşen dosyada Davalı/Vekili Av. Aysun Kaymaz’ın yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’nde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 01/03/2022

Katip … Hakim …
¸e-imzalıdır. ¸e-imzalıdır.

¸e-imzalıdır. ¸e-imzalıdır.