Emsal Mahkeme Kararı Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/515 E. 2023/28 K. 20.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. … 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/515 Esas – 2023/28
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ
T.C

ASLİYE SEKİZİNCİ TİCARET MAHKEMESİ
K A R A R

ESAS NO : 2021/515
KARAR NO : 2023/28

HAKİM : …
KATİP : …

DAVACI : ….
VEKİLLERİ : …

DAVALI : …
VEKİLİ : …

DAVA : Sözleşmenin İptali
DAVA TARİHİ : 06/09/2021
KARAR TARİHİ : 20/01/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 06/02/2023
Mahkememizde görülmekte olan Sözleşmenin İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde; Müvekkili şirket ile davalı şirket arasında 11/09/2018 tarihli tıbbi cihaz direktifi teknik dosya hazırlama ve dökümünasyon sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşme kapsamında müvekkili şirketin uğraşı alanına giren ve kullanım amacı “biyogeribesleyici sistem” olan birinci sınıf 1/ ölçme fonksiyonu ve sterin olmayan … tıbbi cihaz yönetmeliği gereğince sınıf 1/kural 21 kapsamında ek VII gerekliliklerini karşılayacak tricombin ürününe ait teknik dosyasının hazırlanması ve buna istinaden … rapor nolu sertifika, yine … rapor nolu sertifika ve … rapor nolu sertifikanın alınması görevi davalı şirkete yüklendiğini, bu hizmet karşılığında davalı şirkete 21.186,44 TL ödendiğini, ancak davalı şirketin müvekkiline teslim ettiği bu sertifikaların kullanımı sırasında tıbbi cihaz yönetmeliği ve CE belgelendirme kapsamına dahil … tıbbi cihazlar direktifinin aradığı yasal özellikleri taşımadığını, bu belgelerde bulunması zorunlu olan davalının müvekkili şirket adına hareket ettiğini gösteren akreditivenin olmadığını ve belge altında olması gereken kare kodunun bulunmadığının tespit edildiğini, bu eksikliklerin giderilmesi için 02/08/2021 tarihli ihtarname gönderildiğini, ancak verilen 3 günlük sürede eksikliklerin giderilmediğini, ihtara cevap verilmediğini, 3 adet CE belgeli sertifikaların geçerlilik konusunda şüpheye düşüldüğünü, bunun giderilmesi amacıyla … … Mahkemesinin 2021/146 d.iş sayılı dosyasından tespit istenmiş ise de taleplerinin reddedildiğini, bu nedenlerle öncelikle taraflar arasındaki sözleşmenin feshi ve davalı şirket tarafından alınarak müvekkiline teslim edilen ve kullanımında mahsur olmadığı belirtilen 3 adet CE belgeli (Certificate) sertifakanın geçersiz olduğunun tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde; taraflar arasındaki danışmanlık sözleşmesine göre müvekkilinin sorumluluğunun sözleşmenin 3. ve 4. maddesinde açıkça belirtilmiş olduğunu, müvekkilinin edimlerinin teknik dosya hazırlamak ve danışmanlık hizmeti vermekten ibaret olduğunu, sözleşmenin süresi 8. maddede bir ay olarak kararlaştırıldığını, müvekkili tarafından davacının sattığı Trikombin Elektro akapuntur , yine Trikombin, Zabber isimli malzemelere … tıbbi cihazlar yönetmeliği kapsamında dosya hazırlanarak danışmanlık hizmeti verildiğini, söz konusu malzemeler sınıf I diğer ürünler kapsamında olduğunu, müvekkili tarafından verilen danışmanlık hizmeti sonucu davacının sattığı ürünlere sertifika alındığını, bu ürünler sertifikalı oldukları için … ürün takip sisteminde de görüldüğünü, müvekkilinin sözleşme kapsamında davacı adına CE belge alma zorunluluğu bulunmadığını, Sınıf 1 ‘e ait ürünler için sertifika alınması davacı şirketin veya dava dışı ana üreticinin muttaliyetinde olduğunu, sertifika da kare kod bulunması zorunluluğu olmadığı gibi alınması da müvekkilinin sorumluluğunda olmadığını, söz konusu ürünler tıbbi cihaz yönetmeliği kapsamında hazırlandıkları için 2018 yılından itibaren davacı tarafından satılabildiğini, yıllarca bu ürünleri satarak ticari kazanç elde ettiğini, ürünlerin kayıtları … ürün takip sisteminde onaylı olduğunu, ürün takip sisteminde onaylanması hazırlanan teknik dosyanın beyan edilen sınıf ve kuralda incelendiği ve kabul edildiği anlamını taşıdığını, müvekkilinin sorumluluğu da yalnızca teknik dosyanın hazırlanmasında danışmanlık etmekten ibaret olduğunu, davacının sattığı ürünü dava dışı … isimli firma tarafından davacı adına üretildiğini, söz konusu firmanın ürettiği ve davacı tarafından satılan davacının belirttiği malzemelerin sınıfı değiştiğini, tıbbi cihazlar yönetmeliğine göre sınıf I iken ürünü üreten dava dışı firma 20/04/2020 tarihinde ürünün sınıfını II A olarak değiştirmek için Uluslararası Belgelendirme Kuruluşu olan … ya başvurduğunu, bu nedenle davacının bu sınıfla ilgili yeniden başvuru yapıp onay alması gerektiğini, bu konuda müvekkilinin sorumluluğunun bulunmadığını, dava konusu sertifikaları düzenleyen kurul … olup bu sertifikaların geçerli olup olmadığına, iptal edilip edilmeyeceğine karar verme yetkisinin de Bakanlığa ait olup, Ticaret Mahkemesince sertifikaların geçersizliğine karar vermesi de mümkün olmadığını, ayrıca ürünlerin ana üretici firma tarafından risk sınıfını değiştirdiği tarihten itibaren satıcı davacının sınıf I olarak ürünleri piyasaya sürmemesi gerektiğini, bu hususta da … … Noterliği’nin 05/07/2021 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesi ile de davacının uyarıldığını, bu nedenlerle davacı firmanın üretici firmanın ürünün risk sınıfını onaylanmış kuruluş gerektiren üst sınıfa çıkarmasından dolayı bu sınıfa belgelendirme yapılmamış ise piyasadan çekmekle sorumlu olduğundan müvekkiline atfı kabil bir sorumluluğunun bulunmadığını, ayrıca davacı dilekçesinde söz konusu belgelerin geçersizliğinin tespitini talep ettiğini, HMK 106 maddesi uyarınca ancak bir hukuki ilişkinin varlığını yada yokluğunu veya bir belgelenin geçersizliğini talep edebileceğini, bu nedenle davacının davasını açmasında hukuki menfaat olmadığını belirterek davanın öncelikle hukuki yarar yokluğundan usulden reddine aksi halde davanın esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER, DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; taraflar arasında imzalanan 11/09/2018 tarihli “tıbbi cihaz direktifi teknik dosya hazırlama ve dökümasyon sözleşmesi kapsamında hazırladığı üç adet sertifikanın geçerli olup olmadığı, sözleşmenin feshi talebinin yerinde olup olmadığına ilişkindir.
… … Mahkemesinin 2021/146 D.İş sayılı tespit dosyası celp edilerek dosyaya kazandırılmıştır.
Bilirkişi kurulu 17/10/2022 tarihli raporlarında; Dava konusu “…” adlı belgeler davacı yönünden herhangi bir değeri olmayan, hukuken hüküm ifade etmeyen adi yazılı birer metinden ibaret olup tüketicilere karşı veya mevzuata hakim olmayan kişilere karşı yanıltıcı etki gösterebileceği ve hukuki risk doğurabileceği için hukuki takdiri Mahkemeye ait olmak üzere davacının dava konusu “…” adlı sertifikaların (sertifika değeri olmayan belgelerin) iptalini talep edebileceği, Dava konusu ürünlerin Sınıf IIa olması halinde gerekli olan Onaylanmış Kuruluş ruhsatını davalının vermeye yetkili olmadığı, dava konusu ürünlerin Sınıf I Diğer olması halinde de gerekli olan Uygunluk Beyanını (ürünün üreticisi olmadığı için) davalının vermeye yetkili olmadığı veya davacının da üretici olmaması nedeniyle davacı da veremeyeceği için davacıya bu konuda danışmanlık hizmeti sunamayacağı, yine davalının sözleşme uyarınca düzenlendiğini beyan ettiği “…” adlı sertifikaların yasal bir karşılığı ve değeri olmadığı, hatta yanıltıcı olabileceği için kullanılmasının yasal risk doğurabileceği, davalı bu sözleşmeyle olsa olsa bir Teknik Dosya hazırlama ve … kalite belgesi alma gibi hizmetleri verebilecek durumda olduğu, fakat dosyada davalı tarafından hazırlanmış bir Teknik Dosya ve ayrıca … belgesine de rastlanmadığı, dolayısıyla davalının bu şekilde bir danışmanlık ve süreç takibi hizmeti verdiğinin de tespit edilemediği, buna göre, davacının sözleşmenin iptalini talep etmekteki hukuki yararı konusunda takdirin Mahkemeye ait olduğunu belirtmişlerdir.
Davacının talebi; taraflar arasındaki sözleşmenin feshi ile düzenlenen sertifikaların geçersiz olduğunun tespitine ilişkin olup, maddi ve manevi zararın talep ve dava hakkı açıkça saklı tutulmuştur. Yani davacı taraf zarar tazminini talep etmemektedir. Bu haliyle açılan dava HMK.’nun 106.maddesinde düzenlenen tespit davasıdır. Tespit davalarında hukuki yarar şartı diğer davalara göre özellik arz etmektedir. Tespit davası açanın bu davayı açmakta hukuken korumaya değer güncel bir yararı bulunmalıdır. Bir hukuki ilişkinin varlığı tespit davası açılabilmesi için yalnız başına yeterli değildir. Tespit hükmü ile birlikte var olan tehlikenin ortadan kaldırılmaya müsait olması gerekmektedir. Ayrıca eda davası açılacak koşullar var iken tespit davası açılmasında hukuki yarar bulunmamaktadır. Somut olayda sertifikaların kullanımı sırasında geçerli olmadıkları davacı tarafça öğrenilmiş olup, güncel bir tehlikeden bahsedilemeyecektir. Kurulacak tespit hükmü de başlı başına davacının hukuki durumunun korunmasına hizmet etmeyecektir. Bunun yanında sözleşmeye aykırılıktan dolayı davacının uğradığı zararları eda davası açarak talep etmesi bir başka deyişle eda davası açmakta herhangi bir engel bulunmadığından davacının tespit davası açmakta hukuki yarar bulunmadığı gözetilerek davanın dava şartı yokluğundan usulen reddine dair aşağıdaki hüküm oluşturulmuştur.
H Ü K Ü M :Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince hesaplanan 179,90 TL harçtan peşin alınan 59,30 TL ’nin mahsubu ile kalan 120,60 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davalı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-HMK.’nun 333 maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra yatırılan gider ve delil avansının kullanılmayan kısmının yatıran tarafa iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde … BAM’da İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.20/01/2023

Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.