Emsal Mahkeme Kararı Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/5 E. 2021/890 K. 31.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/5 Esas – 2021/890
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ

T.C.
ANKARA
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
K A R A R
ESAS NO : 2021/5
KARAR NO : 2021/890

HAKİM : ….
KATİP :…..

DAVACI : ….
DAVALI : …..

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 05/01/2021
KARAR TARİHİ : 31/12/2021
G.K.YAZIM TARİHİ : 10/01/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA; Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili yayaya 04/02/2020 tarihinde yolun karşısına geçtiği sırada, davalı sigorta şirketine ZMSS poliçesi ile sigortalı … plakalı aracın tam kusurlu sevkiyle çarpması sonucu gerçekleşen kazada, müvekkilinin yaralandığını ve malul kaldığını, davalı sigortaya 30/04/2021 tarihinde başvurulduğu halde sonuç alınamadığını ,25/11/2020 tarihinde arabuluculuk görüşmesine başlamadan ve kendilerine haber verilmeden 9.807,84 TL ödenmiş ise de zararlarını tam karşılanmadığı için arabuluculuk sürecinin devam ettiğini, burdan da sonuc alınamadığını belirterek ve bakiye alacağı yönünden fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak şimdilik ; geçici işgücü kaybı zararı için 100,00 TL, kalıcı işgücü kaybı zararı için 9.800,00 TL ve tedavi sürecindeki bakıcı gideri zararı 100,00 TL olmak üzere toplam 10.000,00 TL’nin kaza tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 22/11/2021 harç tarihli bedel artırım dilekçesiyle; geçici iş gücü kaybı zararı için istemini 6.311,94 TL’ye , kalıcı iş gücü kaybı zararı için istemini 29.366,75 TL’ye ve bakıcı gideri zararı için istemini 2.943,00 TL olmak üzere toplam 38.621,69 TL’ye yükseltmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın belirsiz alacak davası şeklinde ikame edilmesinin açıkça usul hukuku kurallarına aykırı olduğunu, davanın usulden reddine, aksi halde ise davayı kabul anılamıtna gelmemek kaydıyla davalı Sigorta Şirketi sorumluluğunun sigortalı araç kusuru ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, | sigortalı aracın dava konusu kazanın meydana gelmesinde kusuru bulunmadığını, davalı Sigorta Şirketinin sorumluluğunun tespiti açısında tüm dosyanın ve savcılık/ceza davası evraklarının eklenmesi suretiyle Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinden kusur raporu alınmasını talep ettiklerini, davaya konu kaza ardından sigorta şirketine usulüne uygun başvuru bulunmadığından dava şartı yokluğundan usulden davanın reddedilmesi gerektiğini, davacının maluüliyeti ile kaza arasında illiyet bağının Adli Tıp Kurumu tarafından tespit edilmesi gerektiğini, maluliyete ilişkin alınacak raporun Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği’ne uygun olması gerektiğini, Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulu’ndan rapor alınmasını talep ettiklerini, kabul anlamına gelmemek kaydıyla maluliyetten dolayı zarar hesabı için seçilecek bilirkişinin aktüerler siciline kayıtlı kişilerden olması gerektiğini belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep ve cevap etmiştir.
DELİLLER, DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, ZMSS poliçesinden kaynaklı tazminat istemine ilişkindir.
KTK’nin 85.maddesinde göre bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın işletenin doğan zarardan sorumlu olacağı açıklanmıştır. Aynı yasanın 91.maddesine göre; bu kanunun 85/1 maddesi kapsamında kalan sorumlulukların karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.
Öte yandan ZMSS Genel şartlarının A.1 maddesi uyarınca sigortacı; poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder.
Motorlu aracın karayolunda işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına ya da bir şeyin zararına neden olmasından işleten sorumlu olup bu sorumluluk tehlike sorumluluğudur. Aracın karayolunda kullanılmasından yarar sağlayan işleten meydana gelebilecek tehlikeler ve hasarlardan kusursuz sorumludur.İşletenin tehlike sorumluluğundan kurtulmasını düzenleyen KTK’nun 86.maddesine göre kazanın mücbir sebepler, zarar görenin veya üçüncü kişilerin ağır kusurundan kaynaklandığının ispatlanması gerekir.
… plakalı aracın 07/04/2019-2020 tarihleri arasında geçerli ZMSS poliçesi ile davalı sigorta şirketi nezdinde sigortalı olup, davalı sigorta şirketi aracın işletilmesinden doğan zararları poliçe kapsamında teminat altına almıştır. Bu kapsamda davalı sigorta şirketi zarardan sigorta hukukunun genel ilkeleri ve poliçe koşulları çerçevesinde (şahıs başına ölüm ve sakatlık zararlarının 360.000,00 TL limiti ile) sorumlu olduğu görülmüştür.
Ankara 7. Asliye Ceza Mahkemesinin 2020/470 esas sayılı dosyası celp edilerek, Ankara Adli Tıp Kurumu ve Trafik İhtisas Dairesi Başkanlığı’ndan alınan 02/06/2021 tarihli raporda; 04.02.2020 günü Saat:07.45 sıralarında sürücü Yücel GÖKKAYA yönetimindeki “…” plaka sayılı otomobil ile Şehit Ertuğrul Kocaer Caddesi’ni takiben Orhan Kemal Caddesi yönüne seyri sırasında olay yerine geldiğinde, seyir yönüne göre yolun sağ şeridinde bulunan çamur ve su birikintisine girmemek için sol şeride yönelmesi sonucu, sol şeritten kendisine doğru yürümekte olan yaya Semra TOZKAPTI’ya çarpması neticesi, dava konusu kazanın meydana geldiğini, Trafik Kazası Tespit Tutanağı’na göre kazanın; yağmurlu havada, yerleşim yeri içinde, platform genişliği 8 m olan, yaya kaldırımı ve banket bulunmayan, çizgiyle bölünmüş, eğimli, düz, ıslak ve kaygan yüzeyli, asfalt kaplama yolda, gündüz meydana geldiği, yine aynı tutanakta; çarpma noktasının, aracın seyretmekte olduğu yol bölümünün sol şeridi üzerinde, orta şerit çizgisine yakın mesafede belirlendiği ve araca ait fren mesafesi tespit edilmediğinden sürücü Yücel GÖKKAYA’nın, KTK’nın 52/1-b maddesini , yaya Semra TOZKAPTI’nın ise aynı Kanunun 68/1-a-2 maddesini ihlâl ettiğinin belirtildiği, ayrıca sürücü Yücel GÖKKAYA,nın ifadesinde; “…yolun en sağından gidiyordum. Önümde çamur var diye sol şeride geçtim…yolun ortasında bir tane yaya gördüm. Hemen frene bastım , ancak aracım kaydı ve duramayarak aracımın ön kısmı yayaya çarptı…” şeklinde , Yaya Semra TOZKAPTI ise ifadesinde; “…yolda sol şeritte yürürken, karşı şeritten gelen araç benim şeride girerek bana çarptı…” şeklinde beyanda bulundukları , Asliye Ceza Mahkemesinde alınan 20.04.2021 tarihli Bilirkişi Raporu’nda; sürücü Yücel GÖKKAYA, tali kusurlu, yaya Semra TOZKAPTI ise asli kusurlu bulunduğu, tüm bu mevcut verilere göre; Sürücü Yücel GÖKKAYA, yönetimindeki “…” plaka sayılı otomobil ile gündüz vakti, yerleşim yeri içinde, yağmurlu havada, çizgiyle bölünmüş bir yol olan Şehit Ertuğrul Kocaer Caddesi’ni takiben Orhan Kemal Caddesi yönüne seyri sırasında olay yerine geldiğinde; yola gereken dikkatini vermemesi, aracının hızını mevcut şartlara göre ayarlamaması ve seyir yönüne göre yolun sağ şeridinde bulunan çamur ve su birikintisine müteyakkız bir şekilde yaklaşmaması nedeniyle, bu birikintiye girmemek için sol şeride yönelmesi sonucu, sol şeritten kendisine doğru yürümekte olan yaya Semra TOZKAPTI’ya çarpması neticesi meydana gelen olaydaki; yaya Semra TOZKAPTI’nın , yağmurlu havada, yaya kaldırımı ve banket bulunmayan olay yeri yolda yürürken dikkatli olması ve taşıt yolundan değil, taşıt yolunun bitişiğinden yürümesi gerekirken, çarpma noktasının yeri ve “…yolda sol şeritte yürürken…” şeklindeki kendi beyanından anlaşılmakla, bu hususa riayet etmediği gibi, sürücü Yücel GÖKKAYA yönetimindeki “…” plaka sayılı otomobilin seyretmekte yol bölümünde, sol şeritten yürümesi ve karşı yönden gelmekte olduğunu gördüğü bu araca karşı zamanında etkin bir şekilde korunma tedbiri almaması nedeniyle çarpmasına maruz kaldığı olaydaki; dikkatsizliği, tedbirsizliği ve kurallara aykırı davranışları ile %50 (yüzde elli) oranında kusurlu oldukları tespit edilmiştir.
Davacının kaza sonrası tedavisine ilişkin tüm tıbbi evraklar ilgili yerlerden celp edilerek, Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığından alınan 29/07/2021 tarihli raporda ; Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği esas alındığında vücut çalışma genel gücünden % 11.1 oranında, yine Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirilmesi Hakkındaki Yönetmeliğe göre engel oranının % 6 olduğu, her iki yönetmeliğe göre de tıbbi iyileşme süresinin 6 ay süreceği ve de bu sürenin 2 aylık bölümünde bakıcı ihtiyacının olacağı belirlenmiştir.
SGK’ya yazılan yazıya verilen cevapta, davacıya söz konusu kazadan dolayı herhangi bir ödeme yapılmadığı bildirilmiştir.
Sigorta hasar dosyası kapsamında yapılan başvuru üzerine, davacıya 25/11/2020 tarihinde 9.807,84 TL’nin banka hesabına havale edildiği görülmüştür.
Hesap bilirkişisinden alınan 18/11/2021 tarihli raporda; maluliyet raporları, gelirin asgari ücret düzeyinde olduğu , Anayasa Mahkemesi’nin Karayolları Trafik Kanununun 90. Ve 92.maddelerindeki bir kısım hükümlerin iptalinden sonra yapılacak hesaplamada TRH 2010 Yaşam Tablosunun uygulanması yönündeki Yargıtay …… Hukuk Dairesi’nin içtihatları ile olay tarihinde yürürlükte olan Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirilmesi Hakkındaki Yönetmeliği esas alınmak suretiyle tespit edilen % 6 maluliyet oranı, 6 ay süre ile iş göremez halde bulunduğu ve 2 ay süre ile bir başkasının bakımına ihtiyacı bulunduğu ile ,sigortalı aracın % 50 oranında kusurlu olduğu nazara alınarak yaptığı hesaplamada; 9.807,84 TL’lik ödemenin de mahsubu neticesinde kalıcı işgücü kaybı zararının 29.366,75 TL, ve Geçici iş görmezlik zararı 6.311,94 TL ve bakıcı giderinin 2.943,00 TL olduğu hesaplanmıştır.
Ayrıca ödemenin güncelleme neticesinde , ödeme tarihi 25/11/2020 ile rapor tarihi 15/11/2021 arası 355 gün için yasal faizin (; 355x9x 9.807,84/36500 =) 858,53 TL olduğu , bu miktarın ödenen 9.807,84 TL ye ilavesiyle , 10.666,36 TL olduğu mahkememizce hesap edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı, dava, cevap,kusur raporu, davacıya ait maluliyet raporu ve hesap bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde; 04/02/2020 tarihinde davalı sigorta şirketine ZMSS poliçesi ile sigortalı … plakalı aracın % 50 kusurlu sevki ile meydana gelen kazada , yolun karşısına geçen davacı yayanın yaralandığı ve engel oranının % 6 olduğu, 6 aylık tedavi sürecinde işgörmez halde kaldığı ve bunun 2 aylık döneminde bir başkasının bakımına muhtaç olduğu, bu nedenle kalıcı iş gücü kaybı zararının ( 29.366,75 TL -10.666,36 TL=) 28.508,23 TL, geçici iş gücü kaybı zararının 6.311,94 TL ve bakıcı zararının 2.943,00 TL olmak üzere toplam zararın 37.763,17 TL olduğu anlaşılmakla, aşağıdaki şekilde davacının davasının kısmen kabulü yönünde hüküm kurulmuştur.
Yine sigorta şirketine başvurulduğu ve kısmi ödemenin 25/11/2020 tarihinde yapıldığı anlaşılmakla, bu tarih temerrüt tarihi kabul edilerek , bu tarihten itibaren aracın özel araç olduğu nazara alınarak yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davacının davasının KISMEN KABULÜ ile; 28.508,23-TL kalıcı işgücü kaybı zararı, 6.311,94-TL geçici işgücü kaybı zararı ile 2.943,00-TL tedavi sürecindeki bakım ihtiyacı olmak üzere toplam 37.763,17-TL’nin temerrüt tarihi olan 25/11/2020 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, Fazla istemin reddine,
Alınması gerekli 2.579,60 TL harçtan mahkememiz veznesine peşin yatırılan 59,30 TL ile ıslahla alınan 98,00 TL toplamı 157,30 TL ’nin mahsubu ile kalan 2.422,30 TL harcın davalıdan alınarak Hazine’ye gelir yazılmasına,
Davacı tarafından yapılan aşağıda dökümü yazılı 1.252,00 TL yargılama giderinin kabul ve ret oranlarına göre takdiren % 97,77 ’i olan 1.224,08. TL ile 59,30 TL başvurma ve 157,30 TL peşin harç toplamının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Arabuluculuk Kanununun 18/A(13). maddesi uyarınca karar tarihinde yürürlükte bulunan Arabuluculuk Ücret Tarifesi uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk giderinin 1.290,56 TL sinin davalıdan 29,44 TL’sinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davalı tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına ,
Davacı davada kendisini vekille temsil ettirmiş olup kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 5.664,48 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davalı davada kendisini vekille temsil ettirmiş olup, reddedilen miktar üzerinden hesaplanan 858,52 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğden itibaren iki hafta süre içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.31/12/2021

Katip …..

Hakim…..

DAVACI MASRAFLARI
Tebligat ve posta gideri 252,00 TL
Bilirkişi ücreti 1.000,00 TL
+——————-
TOPLAM 1.252,00 TL