Emsal Mahkeme Kararı Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/474 E. 2023/321 K. 24.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. … 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ
T.C.

ASLİYE SEKİZİNCİ TİCARET MAHKEMESİ
K A R A R
ESAS NO : 2021/474
KARAR NO : 2023/321

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – ….
DAVALI …
VEKİLLERİ : Av. …
Av. … -…
DAVA : Alacak – Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 11/05/2016
KARAR TARİHİ : 24/05/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 31/05/2023
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde, davalı … Ltd. Şti.’nin, işveren … A.Ş.’nin Turgut Özal Bulvarı Aydınlıkevler Kavşağında yapılmakta olan genel müdürlük ek hizmet binasının anahtar teslimi yapım işini üstlendiğini, davacının ise davalı tarafından yapılmakta olan ek hizmet binasının sadece sıhhi tesisat, ısıtma ve soğutma ve havalandırma tesisatı, bahçe sulama tesisatı ve projelerde mevcut diğer mekanik tesisat işlerinin yapım işlerini taşeron sıfatıyla üstlendiğini ve aralarında taşeronluk sözleşmesi imzalandığını, davacının yaptığı mekanik tesisat işinin toplam bedelinin 14.250.000,00 TL olduğunu, davacının sözleşme imzalanma sonrası davalı tarafından yapılmakta olan inşaatın seyrine uygun olarak mekanik tesisat işlerinin imalat ve montajlarını tamamladığını, kendi üzerine düşen edimlerini eksiksiz olarak yerine getirdiğini, montaj zamanı henüz gelmeyen malzemeleri şantiye depo sahasına getirdiğini, 18/05/2015 tarihinde davalı tarafından … Asliye 8. Ticaret Mahkemesi’nin 2015/302 esasına kayden 7.000.000,00 TL alacağın tahsili, sözleşme bedelinin yeni koşullara uyarlanması istemiyle dava açıldığını, … Asliye 3. Ticaret Mahkemesinin 2015/580 esasına kayıtla, işveren … ile davalı … İnşaat arasındaki sözleşmenin haksız yere feshedilmiş olduğu gerekçesiyle teminat mektubuna vaki elatmanın önlenmesi, teminat mektubunun iadesi istemiyle dava açıldığı, her iki davanın birleştirildiğini, davacının işveren idare ile ana yüklenici davalı arasında yaşanan bu olayların tamamıyla dışında olduğunu, sonradan öğrendiğini, işveren-idarenin yüklenicinin sözleşmesini feshettikten sonra inşaatın durdurulduğunu, şantiye sahasının tüm çalışanlarının tahliye edildiğini, hiç kimsenin şantiye sahasına alınmamaya başlandığını, davacının da yapmakta olduğu işe devam edebilmek için beklemeye başladığını, 02/10/2015 tarihinde davalı tarafından davacıya işe ara verilmemesi hususunda mail gönderildiğini, … 56. Noterliğinden gönderilen 28/10/2015 tarihli ihtarname ile sözleşmenin tek taraflı olarak feshedildiğinin bildirildiğini, sözleşmenin feshinde müvekkilinin bir kusurunun bulunmadığını, müvekkilinin inşaatın seyrine göre üzerine düşen edimlerini eksiksiz ve kusursuz şekilde yerine getirdiğini, 23 adet hakedişte görünen tüm makine ve malzemelerin imalat ve montaj işlemlerinin eksiksiz ve kusursuz olarak tamamlanıp bedellerinin hakedişlere yansıtıldığını, işin durdurulması ve şantiyenin işçilerden tahliye edilmesinden daha önce davacı tarafça imalat ve montajları yapılacak olan makine ve malzemelerin şantiye alanına getirildiğini, şantiye alanına getirilen bir kısım malzemelerin şantiye sahasında montajının yapıldığını, yerlerine takılmak için hazır vaziyette beklemeye başladığını, davalının inşaatı yeterli seviyeye getirmesi halinde davacının montajını ve teslimini yapacağı çok az iş kaldığını, mevcut durumun tespiti için … 11. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2015/431 D. İş sayılı dosyası ile yerinde keşif ve bilirkişi incelemesi yapılarak, davacının montaj için şantiye alanına getirerek teslim etmiş olduğu, depolarda, montaj bölgelerinde ve şantiye alanında beklemekte olan makine ve malzemelerin tespitinin yapıldığını, raporun düzenlendiğini, sözleşmenin feshinde kusurun davalıya ait olduğunu, fesih nedeniyle davacının zarara uğradığını, sözleşme uyarınca davacının iş nedeniyle alacağı toplam paranın 15.046.374,46 TL+KDV olduğunu, davacının inşaatın seyrine göre kendi üzerine düşen mekanik tesisat işlerinin, imalat ve montaj işlerinin tamamını süresinde eksiksiz ve kusursuz olarak yaptığını ve tamamladığını, ilave işler talep edildiğini, ilave işlerinde yapılıp tamamlandığını, yapılan ilave işlerden dolayı ana sözleşme bedelinin üzerine 796.334,46 TL+KDV miktarında ilave imalat bedelinin eklendiğini, davalının sözleşmede yazılı olmasına karşın %100 oranında tamamlanmış işlerde dahi %100 oranında ödeme yapmadığını, bu imalatları %5-8-10 gibi eksik pursantaj oranları ile hakedişlere eksik olarak yansıttığı, bu şekliyle hakediş rakamlarının sürekli olarak eksik ödendiğini, davacının hiçbir onayı alınmaksızın haksız ve dayanaksız olarak yapılan kesintilerin davacı şirkete yansıtma faturası şeklinde fatura edilerek bedellerinin kesildiğini, işin toplam bedeli 15.046.374,46 TL+KDV olmasına karşın bu bedelin sadece 12.508.760,41 TL+KDV kısmının hakedişlerle tahakkuk ettirildiğini, pursantajlarda tamamen bitmiş işlerinin karşılığının dahi %100 oranında verilmediğini, davacıdan, pursantaj oranları ile yapılan kesintiler toplamının 2.375.791,34 TL olduğunu, davacının hakedişlerinde malzeme bedeli, makine kiraları, temizlik kesintisi, işçi asansör kullanım bedeli, otomasyon sistemleri kablolama bedeli ve hizmet bedeli adı altında 505.026,50 TL+KDV kesinti yapıldığını, işin yapımı için gerekli tüm malzemeleri davacının temin ettiğini buna karşın davalının malzeme kesintisi adı altında haksız olarak 11.360,29 TL+KDV kesinti yaptığını, davacının işin yapımı için gerekli olan vinç menlift, forklift ve benzeri ekipmanların tamamını kendi bünyesinden karşıladığını veya dışarıdan kiralama hizmeti alarak işin uygulamasını yaptığını, davalının haklı dayanağı olmamasına karşın makine kirası adı altında 48.691,58 TL+ KDV kesinti yaptığını, davacının çalışma sahasını temizlemek amacıyla kendi bünyesinde ekip oluşturup temizlediğini, buna karşın temizlik kesintisi olarak 14.700,00 TL+KDV kesinti yapıldığını, sözleşmede işçi asansör kullanım bedeli adı altında kesinti yapılacağına ilişkin hüküm olmamasına karşın 18.142,60 TL+KDV kesinti yapıldığını, davacının yükleniminin mekanik tesisat üzerine olduğunu, tesisatlara ilişkin kablolama tesisatlarının başka bir taşeron tarafından yapılması gerektiğini, buna karşın otomasyon sistemleri kablolama bedeli adı altında, 386.499,36 TL+KDV kesinti yapıldığını, sözleşmede olmayan hizmet bedeli adı altında ne olduğu açıklanmayan 25.632,67 TL kesinti yapıldığını, kesintilerin toplam bedelinin KDV dahil 595.931,27 TL olduğunu, yapılan ödemeler toplamının 14.787.217,65 TL, ekte sundukları cari hesap ekstresinde fesih tarihine kadar yapılan hakedişler ve ödemelerin bulunduğunu, müvekkilinin bu iş nedeniyle alacağa toplam miktarın KDV dahil 17.754.721,86 TL olup, ödenen miktarın düşümü ile bakiye alacağın 2.967.504,21 TL olduğunu, şantiye alanına getirilen ve montaj için hazır bekletilen malzeme, alet, ekipmanların toplam bedelinin 720.370,99 TL olup, bakiye toplam alacağın 3.687.875,20 TL olduğunu, bu alacak dışında davacının hakedişlerin geç ödenmesi nedeniyle uğradığı faiz zararı ile davalının idareye karşı fiyat farkı talebi ile açtığı dava sonucuna göre ödemesi gereken fiyat farkının da bulunduğunu, sözleşme uyarınca … Kazım Karabekir şubesinin keşide tarihi boş, 1.000.000,00 TL bedelli teminat çeki verildiğini belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 2.500.000,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, teminat çekinden dolayı davalıya borçlu olmadığının tespiti ile teminat çekinin iptalini, davalının idareden yapılan imalatlarla ilgili olarak fiyat farkı alması halinde davacının imalatında hakedişlere giren veya girmesi gereken kalemler için fiyat farkı talep hakkının saklı tutulmasına karar verilmesi isteğinde bulunmuş, davacı vekili 05/04/2018 tarihli ıslah dilekçesi ile 2.500.000,00 TL’lik talebini 2.919.158,00 TL’ye yükselterek harcını ikmal etmiştir.
CEVAP: Davacı vekili cevap dilekçesinde, taraflar arasında düzenlenen taşeronluk sözleşmesinin 17. sayfasında işin fiyatlandırılması ve sabit birim fiyatlar bendine göre iş bedelinin anahtar teslim 14.250.000,00 TL olup, işin %85 civarında tamamlanmış olup hak edilen bedelin 12.112.500,00 TL olmasına karşın davacıya 14.561.195,67 TL ödeme yapıldığını, … Asliye 11. Ticaret Mahkemesi’nin 2015/431 D.İş sayılı dosyası ile yaptırılan delil tespitine itiraz edildiğini, imalatların zaman içinde dış etkilerden ötürü zarar görecek olması, yapım sözleşmesini haksız yere feshetmiş olan iş yeri sahibi … A.Ş.’nin sorumluluğunda olduğunu, hakedişlerden yapıldığı ileri sürülen pursantaj kesintilerinin anahtar teslim sözleşme bedeline göre fazladan yapılmış ödeme olgusunu ortadan kaldırmayacağını, hakedişlerin itirazsız olarak düzenlenip imzalandığını, kesintinin söz konusu olmadığını, haksız olarak 505.026,50 TL tutarında kesinti yapıldığına ilişkin iddianın yersiz olduğunu, kesintilerin sözleşmenin 5 ve diğer maddelerine uygun olarak yapılıp davacıya fatura edildiğini, SGK ve KDV kesintilerinin mali mevzuat ve sözleşmeye uygun yapıldığını, otomasyon işi davacıya ait olduğundan bedelinden de sorumlu olduğunu, davacının ilave iş olarak bir imalatı ve alacağının bulunmadığını, imalat takımları, el takımları, transfer ekipmanları, imalatta kullanılacak malzemelerden bir miktar fazla / yedek malzemenin davacının sözleşme ile üstlenmiş olduğu işi yapması için gerekli demirbaşları olup, bu malzemelere sahip olmaması durumunda işi yapamayacak olan davacının bu malzeme bedellerini müvekkilinden değil iş sahibi … A.Ş.’den talep etmesi gerektiği, davacının bedelini alacak olarak nitelediği bu malzemeler ve başka taşeronlara ait malzemeler ve davalıya ait inşaat alet/ekipmanları ile imalata dönüşmemiş imalat malzemelerinin iş sahibinin zilliyetliğinde bulunduğunu, taraflar arasındaki sözleşmenin hukuki imkansızlık nedeniyle feshedildiğini ve davacının hesap tasfiyesine davet edildiğini, sözleşmenin feshedilmiş olup davacının teminat şartı dahil sözleşmelerin maddelerine uymakla yükümlü olduğunu, çekin iade talep hakkının sözleşmenin 12. maddesi, 15. maddesi ve 21. maddesi uyarınca dava tarihi itibariyle söz konusu olmadığını, davacıya yapılan fazla ödeme nedeniyle de davacının borcu varken teminat çekinin davacıya iade edilemeyeceğini, … Asliye 8. Ticaret Mahkemesi’nin 2015/302 esas sayılı davanın bekletici mesele yapılması gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesi isteğinde bulunmuştur.
GEREKÇE: Dava, taraflar arasındaki sözleşmenin davalı tarafça haksız feshedildiği iddiasıyla yapılan işlerden kaynaklı bakiye alacak ve şantiyede kalan malzemelerden kaynaklı alacağın tahsili ve sözleşme uyarınca verilen teminat çekinden dolayı menfi tespit isteğine ilişkindir.
İşbu davada teminat çekinin iadesinin de istenildiği ancak harcın alacak davasına konu 2.500.000,00 TL üzerinden yatırıldığı anlaşılmakla iade talebine konu teminat çeki bedeli üzerinden peşin harç verilen süre içerisinde davacı tarafça ikmal edilerek yargılama sürdürülmüştür.
Davacı vekili, 30/01/2017 tarama tarihli dilekçesinde dava dilekçesinde talep edilen 2.500.000,00 TL’nin iç açılımını yaparak 5 kalem olarak bildirmiş, 20/03/2019 tarihli oturumda beyanında 190.957,70 TL’lik hakedişe girmeyen ilave işlerden kaynaklı alacak talebini daha önce atiye bıraktıklarını bildirdiğini belirtmiş, davalı vekili aynı günlü oturumda beyanında atiye bırakma taleplerine muvafakatları olmadığını bildirmiştir.
Mahkememizin 2016/457 esasına kayıtla yapılan yargılamada;
Mahkememizin 2015/302 esas 2017/942 karar sayılı karar örneğinin incelenmesinde, asıl ve birleşen davalarda davacının… İnşaat … Ltd. Şti., davalının Türk Telekomünikasyon A.Ş., dava konusunun; … … Genel Müdürlük Ek Hizmet Binası’nın yapımını içeren 19/12/2011 tarihli sözleşme kapsamında, asıl davada sözleşme kapsamında şantiye giderleri, fiyat farkı alacağı, aylık harcama tutarlarına göre tatbik ettiği %5 emanet kesintisi bedeli, sözleşme dışı imalat bedeli alacağı olan kanal çalışması sırasında yapılan kazı imalat bedeli ve hakedişlere girmemiş olan muhtelif sözleşme dışı imalat bedelinin tahsili, toplam 7.000.000,00 TL tutarındaki alacak talebinin cezasız süre uzatım süresi bitiminin 31/12/2015 tarihli olması gerektiğinin tespiti ve temerrüt halinde kalınan sürenin de bu tarihe eklenmesi gerektiğinin tespiti, sözleşmenin uyarlanması, birleşen mahkememizin 2015/375 esas sayılı davada istek; aynı sözleşmenin 11. Maddesinde yer alan teminat mektubunun süresiz olmasına dair şartın teminat mektubunun kesin teminat mektubunun 31/12/2015 tarihine veya mahkemece takdir edilecek süreye kadar süreli olması şeklinde tadilinin gerektiğinin tespitine, 10/10/2013 tarihinden bu yana haksız yere ödedikleri teminat mektubu komisyonlarına mahsuben fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 50.000,00 TL’nin avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili, birleşen … Asliye 3. Ticaret Mahkemesi’nin 2015/580 esas sayılı davada istek; aynı sözleşmeden kaynaklı Türkiye Halk Bankası Anadolu Bulvarı Ticari şubesine ait 4.995.000,00 TL tutarlı 01.12.2014 tarih ve A 886045 sayılı ve süresiz teminat mektubuna vaki el atmanın önlenmesi, teminat mektubunun iadesi, birleşen … Asliye 6. Ticaret Mahkemesi’nin 2016/406 esas sayılı davada istek; sözleşmenin feshi nedeniyle olumsuz zararın, geçici kabul kesintilerinin, şantiyedeki malzeme ve aletlerin tahliye masrafının, yapıya montaj edilmemiş inşaat malzemeleri bedelinin ve yapıya montaj edilerek imalat haline gelmiş ve fakat hakedişe girmemiş inşaat malzemeleri bedelinin, olumlu zarar olarak fesih tarihinde yapılamayan imalatların sözleşme bedellerinin TBK md 480/2 gereğince değişen koşullara uyarlanması ve uyarlanan bedel üzerinden yüklenici kar kaybının tazminine yönelik bedelin tahsili isteğine ilişkin olup, 08/12/2017 tarihli kararla asıl ve birleşen davalarda feragat nedeniyle davanın reddine karar verilmiş, kararın 10/01/2018 tarihinde kesinleştiği anlaşılmış,
Türk Telekoma yazılarak … ile davalı arasında imzalanan sözleşmeye ilişkin, tüm hakediş belgeleri celp edilmiş, dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış olup, bilirkişi heyeti 24/10/2017 tarihli raporlarında sonuç itibariyle davacının kesin hesap (tasfiye hakedişi) olarak KDV dahil alacağının 2.536.333,00 TL olduğunu, 1.000.000,00 TL teminat çekinin iadesi gerektiğinin değerlendirildiğini bildirmişler,
Mahkemece yapılan inceleme, alınan bilirkişi asıl ve ek raporları ve tüm dosya kapsamına göre; taraflar arasındaki sözleşme ve yapılan hakediş düzenlemesi ve ödemelerinde KDV’nin sözleşme bedelinin dışında olduğu, sözleşme bedeli için sözleşmenin hiçbir yerinde “KDV dahildir” diye bir açıklamanın olmadığı, sözleşmenin 5. maddesinde işin birim fiyatları bölümündeki açıkmalarda … KDV hariçtir denildiği anlaşılmış olup, dosya kapsamı itibariyle işlerin bedelinin tespitinde KDV’nin ayrıca ödenmesi gerektiği,
Davacının taahhüt ettiği sözleşme konusu mekanik işlerinin %85’ini tamamlayabildiği, geriye kalan kısmının sözleşmenin feshi nedeniyle tamamlanamadığı, tamamlanan işlerin pursantaj oranının %85 olduğu, pursantajdan kesinti sözcüğü ile davacı tarafça ifade edilen kalemin davacı talebi, bilirkişi raporu ve teknik açıklamalar da değerlendirildiğinde, ödenen bedelden bakiye kısma ilişkin bulunduğu, tasfiye kesin hakedişi hesabındaki davacı alacağı olarak belirlenen işin %85 tutarı+sözleşme harici ek iş tutarı+şantiye deposundaki mevcut malzeme bedeli+kesintilere ilişkin alacağın pursantajdan yapılan kesintiler alacağı kalemi içerisinde değerlendirilebileceği, tasfiye hesabı yapılan alacakta bu kalemlerin olduğu, ayrıca bir alacak olarak değerlendirilemeyeceği anlaşılmış ve davacının tasfiye hakedişi alacağı KDV dahil 2.536.333,00 TL olarak hesaplanmış,
Ana işveren idarenin davalı firmadan ek işlerden dolayı kesinti yapmadığı, bu nedenle davacıdan 160.466,46 TL kesintinin davacı alacağına ilavesi gerektiği,
Otomasyon işinin mekanik işler genel şartnamesi içinde yer aldığı ve ek sözleşmede de otomasyon işlerinin davacı firmaya ait olduğunun belirtildiği, bu kesintinin davacı firmaya iade edilemeyeceği, bunun alacak miktarına katılamayacağı,
Şantiyede el konulan malzeme ve demirbaşlara ilişkin alacak bedelinin 222.359,00 TL olarak hesaplandığı, ayrıca tasfiye kesin hesabında hakedişlerden kesilen %3 oranında teminat kesintisinin de iadesi gerektiği anlaşılmış,
Talep ve ıslah dilekçesi nazara alınarak, şantiyede el konulan malzeme ve demirbaşlara ilişkin alacak bedelinin 222.359,00 TL, bu kalemden talep, 449.117,94 TL olup, aradaki farkın 226.758,94 TL olduğu, hakedişe girmeyen ilave işlerden kaynaklı 190.950,79 TL alacak kalemi atiye bırakılmış ise de; davalı tarafça bu talebe muvafakat edilmediği, bu miktar alacağı olmadığı anlaşılmakla 2.919.158,00 TL’den 226.758,94 TL ve 190.950,79 TL’nin düşümü ile bakiye 2.501.448,27 TL üzerinden alacak davasının kısmen kabulüne, dava tarihi öncesi itibariyle temerrüt oluşmadığından alacağın 2.082.290,27 TL’sine dava tarihinden, kalan ve ıslah edilen 419.158,00 TL’sine ıslah tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine, alacak talebinden fazlaya ilişkin istemin reddine,
Davacının sözleşme kapsamında verilen teminat çekinden dolayı menfi tespit talebi ile ilgili olarak mahkemece yapılan inceleme ve tüm dosya kapsamına göre; kesin hakediş alacağının belirlendiği, sözleşmenin feshinde davacıya atfı kabil bir kusurun bulunmadığı anlaşılmakla dava konusu 1.000.000,00 TL bedelli teminat çekinden dolayı davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine ilişkin 20/03/2019 tarih, 2019/225 sayılı karar verilmiş, karara karşı davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuş, … Bölge Adliye Mahkemesi 31. Hukuk Dairesi’nin 22/06/2021 tarih, 2020/627 esas, 2021/672 sayılı kararı ile davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile mahkememiz kararı HMK’nın 353/1.a maddesi gereğince kaldırılmıştır.
… Bölge Adliye Mahkemesi 31. Hukuk Dairesi’nin 22/06/2021 tarih, 2020/627 esas, 2021/672 sayılı kararında, “Dava, Eser Sözleşmesinden kaynaklı alacak istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK)’nun 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
1- Davalıdan talep edilen kalan malzeme bedelleri yönünden değerlendirme yapılabilmesi için ilgisi nedeniyle … 8. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2015/302 Esas sayılı dosyasının celbi ile bu malzemelere ilişkin bilgi ve belgelerin, yazışmaların, akıbetinin dava dışı iş sahibi …’dan sorulması gerekir.
Talebin sübutu halinde de, kalan malzeme bedellerinin de sözleşmenin fesih tarihi itibariyle serbest piyasa rayiçlerine göre (serbest piyasa rayiçlerine KDV ve yüklenici kârının dahil olduğu dikkate alınarak yeniden eklenmeden) hesaplama yapılması gerekirken yazılı şekilde hesap tarihi içermeyen bilirkişi raporu ile sonuca gidilmesi de doğru görülmemiştir. (Yargıtay 15. Hukuk Dairesi, 2019/3163 Esas, 2020/1910 Karar)
2- Teminatla çeki ile ilgili mahkemece Sözleşmede yer alan teminatın iadesi koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği araştırılıp, değerlendirilerek sözleşme konusu işle ilgili davacıya SGK ve Vergi Dairesinden alacağı ilişiksizlik belgesi ibraz ettirildikten sonra değerlendirme yapılması gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
3- Mahkemece 22 nolu ara hakedişte yapılan kesinti ile ilgili olarak -varsa- davacı yüklenicinin itiraz dilekçesi celp edilip, Bayındırlık İşleri Genel Şartnamesi’nin 39. maddesine uygun biçimde taşeronun itirazı bulunup bulunmadığı, kesintinin yapıldığı ara hakedişin taşeron tarafından olduğu gibi kabul edilmiş sayılıp sayılmayacağı değerlendirilmeli, tartışılmalı; sonucuna göre karar verilmelidir.
4- Somut olayda bilirkişi heyetince imalatı yapılmayan % 15 lik kısım yönünden % 30 işçilik ve diğer giderler düşülerek 1.765.000,00 TL malzeme bedeli hesaplanmasında; söz konusu hesap kaleminin niteliği ve dava dilekçesindeki talep karşılığı belirlenmeden, davalı itirazları karşılanmadan denetime elverişli bulunmayan raporun hükme esas alınması suretiyle karar verilmesi doğru görülmemiştir.
5- O halde Mahkemece; yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda taraf delilleri de toplanarak HMK’nın 281/3.maddesi uyarınca ihale ve kesin hesap konusunda uzman olan yeni bir bilirkişi heyeti oluşturulup, fesih-tasfiye kesin hesabının çıkartılması; tarafların iddia ve itirazlarının karşılanması; bu rapora esaslı ve hukuken geçerli itiraz olduğu takdirde yeniden ek rapor alarak bu itirazları değerlendirmek ve raporun Dairemiz kararına uygun düzenlenip düzenlenmediğini denetledikten sonra sonuca ulaşılması; ortaya çıkması halinde raporlar arasında oluşabilecek çelişkilerin giderilmesi suretiyle karar verilmesi gerekirken denetime elverişli olmayan bilirkişi raporuna ve ek raporlarına dayanarak yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle; sair hususlar incelenmeksizin davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, mahkeme kararının HMK’nın 353/1-a.6 maddesi gereğince kaldırılmasına, dosyanın Dairemiz kararına uygun şekilde sonuçlandırılması için kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.” denilmiştir.
Mahkememizin 2021/474 esasına kayıtla yargılama sürdürülmüştür.
Kaldırma kararı doğrultusunda Mahkememizin 2015/302 esas sayılı dava dosyası işbu dosya içerisine alınmış, …’a, … … Genel Müdürlük ek hizmet binasının yapılması işi ile ilgili olarak 19/12/2011 tarihinde bina yapımı işine ilişkin sözleşmede belirtilen malzemelere ilişkin bilgi ve belgeler, yazışmalar, akıbetinin araştırılarak gönderilmesi ve 22 nolu ara hakedişe ilişkin yapılan kesinti ile ilgili olarak varsa davacı yüklenicinin itiraz dilekçesinin gönderilmesi için yazı yazılmış, davacı vekiline SGK ve Vergi dairesinden ilişiksiz belgelerini sunmak üzere süre verilmiş, dosya üzerinde kaldırma kararı doğrultusunda bilirkişi incelemesi yaptırılmış olup, bilirkişi heyeti 22/02/2022 tarihli raporlarında yapılan inceleme ve değerlendirmeler sonucunda; kesin hesap itibariyle davacı tarafın talep edebileceği tutarın KDV dahil 141.860,17 TL’si, 23 nolu hakediş itibariyle tahakkuk fazladan kesilen tutar KDV dahil 80.000,00 TL’si, sahada tespit edilen imalatta kullanılacak malzeme tutarının KDV dahil 2.890.639,10 TL’si, sahada bulunan alev edevat malzeme tutarının KDV dahil 34.390,35 TL’si, şantiye sahasında fiyatı belirlenen demirbaş tutarının KDV dahil 1.280,00 TL’si olup, toplam alacağın 3.148.169,62 TL olarak hesaplandığını, alternatif olarak yapılan diğer bir hesaplamada ise talep edilebilecek toplam tutarın KDV dahil 1.615.900,92 TL olduğunu, sahada bulunan malzemelerin ihtiyaçtan çok daha fazla olması nedeniyle sözleşme kapsamında alternatif olarak yapılan hesaplamanın heyetin öncelikli kabul gördüğü hesaplama olduğunu, idare ile ana yüklenici 17/08/2015 tarihinde yapılan fesih sonrası doğal olarak işin yürütülemeyeceği anlaşıldığından ve depoda bulunan malzemelerin tutarı da değerlendirildiğinde taşeron açısından 28/10/2015 tarihinde yapılan feshin haksız olarak gerçekleştirildiğinin değerlendirildiğini, alıkonulan 1.000.000,00 TL’lik süresiz teminat çekinin iade koşullarının sağlandığını bildirmişlerdir.
Taraf vekillerinin rapora itirazlarının değerlendirilmesi için mevcut bilirkişi heyetinden ek rapor alınmış olup, bilirkişi heyeti 24/06/2022 tarihli ek raporlarında, itirazlar değerlendirilerek, detay kapsamında itirazda bulunulmaması nedeniyle taraflarınca değerlendirme yapılamadığını, ayrıca değerlendirmesini yaptıkları şantiye sahasında fiyatı belirlenen demirbaş tutarının KDV dahil 1.280,00 TL’ye ilişkin belirlenen liste içerisinde bahsi geçen konteynerler bulunmamakta olup, bu itirazın neye istinaden yapıldığının anlaşılamadığını, … Asliye 11. Ticaret Mahkemesinin 2015/431 D.iş sayılı dosya kapsamında 02/12/2015 tarihinde yerinde tespit yapan bilirkişilerin belirlemiş olduğu imalatta kullanılacak malzemelerin tespit tarihi itibariyle KDV dahil tutarın 2.890.639,10 TL olarak belirlenmiş olup, bahsi geçen tarih aralıkları arasında sürenin 1 ay kadar olduğu değerlendirildiğinde değişikliği gerektirecek herhangi bir hususun tespit edilemediğinden bu bedellerin taraflarınca da araştırılıp teyit edilerek belirlemiş oldukları değerlerin esas alındığını bildirmişlerdir.
Kaldırma kararı öncesi alınan bilirkişi heyeti asıl ve ek raporları ile kaldırma kararı sonrası alınan bilirkişi raporlarındaki farklılıklar da nazara alınarak her iki rapor arasındaki farklılık, çelişkinin giderilmesi noktasında yeniden dava konusu kalemlere ilişkin olarak ve talep kalemlerinin de tek tek irdelemesi yapılarak değerlendirilmesi noktasında yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılmış olup, bilirkişi heyeti 22/03/2023 tarihli raporlarında yapılan inceleme ve değerlendirmeler sonucunda; davacının tasfiye kesin hesabından kaynaklı alacağının rapor içerisinde yaptıkları icmal tablosuna göre imalat bedeli, idarenin 31 nolu hakedişinden 11.994.367,50 TL, ilave işler bedeli 23 nolu hakedişten 634.551,75 TL, %18 KDV 2.273.205,47 TL, bundan 23 nolu hakediş kesintiler toplamı 250.690,69 TL düşümü ve fesih tarihindeki piyasa rayiçlerinden malzeme bedeli 2.890.639,10 TL’nin eklenip davalı ödemesi 14.787.217,65 TL’nin düşümü ile kesin hesap alacağının 2.754.855,48 TL olarak hesaplandığını, dosyada mübrez SGK’dan ve vergi dairesinden alınan ilişiksiz belgeleri doğrultusunda 1.000.000,00 TL bedelli teminat çekinin iade koşullarının oluştuğunu bildirmişlerdir.
Taraflar arasında düzenlenen sözleşme TBK’nun 485. maddesi hükmü gerekçe gösterilerek 28/10/2015 tarihinde davalı tarafça tek taraflı olarak feshedilmiştir. Fesihte davacı taşeron şirkete atfı kabil kusurun bulunmadığı dosya kapsamı ile sabit olup, bu durumda sözleşme konusu işlerin haksız feshi nedeniyle tasfiyeye gidilmesi ve fesih tarihine kadar yapılan işlerin hesabının çıkarılması gerekmektedir.
Davada uyuşmazlık; taraflar arasındaki sözleşmenin ifa imkansızlığı nedeniyle feshi sonucu davacının davalıdan düzenlenen hakedişler kapsamında bakiye alacağının olup olmadığı, sözleşme içi ve sözleşme dışı işlerden haksız kesinti yapılıp yapılmadığı, inşaat sahasında kalan malzemeden kaynaklı alacak talebinin yerinde olup olmadığı, sözleşme uyarınca verilen teminat çekinden dolayı menfi tespit talebinin yerinde olup olmadığı hususlarında toplanmaktadır.
Davacı taraf alacak talebini açıkladığı 30/01/2017 tarihli dilekçe ile talep açılımını 5 kalem olarak belirtmiş, sonrasında da alacak talebine konu miktarı 419.158,00 TL daha artırarak 2.919.158,00 TL’ye yükseltmiştir.
Mahkemece yapılan inceleme, kaldırma kararı içeriği, bu doğrultuda yapılan inceleme, kaldırma kararı öncesi alınan bilirkişi heyeti asıl ve ek raporları ile , kaldırma kararı sonrası alınan bilirkişi heyeti raporları arasındaki farklılıklar da nazara alınarak her iki rapor arasındaki farklılık, çelişkinin giderilmesi yönünden yeniden dava konusu kalemlere ilişkin olarak tek tek irdelemesinin yapılarak değerlendirilmesi noktasında alınan denetime ve hüküm kurmaya elverişli bilirkişi heyet raporu içeriği ve tüm dosya kapsamına göre;
… Bölge Adliye Mahkemesi 31. Hukuk Dairesinin kaldırma kararına dayanak 22 nolu hakediş ve taraflar arasında düzenlenen en son hakediş olan 20/09/2014 tarihli hakedişin incelenmesinde, davacı şirketin ihtirazı kaydının olmadığı görülmüş, işbu davada sözleşmenin feshedilmiş olması nedeniyle tasfiye kesin hesabının çıkarılması zorunlu olup, ara hakedişlere ihtirazı kayıt ileri sürülmediği nazara alınarak tasfiye kesin hesabı yapılmış,
Davacı tarafça şantiye sahasına teslim edilen ve … 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/431 D.iş sayılı dosyası ile tespit edilen malzemelerin, sözleşmenin fesih tarihi itibariyle bedeli 2.890.639,10 TL olarak tespit edilmiş, kaldırma kararında malzeme bedelinin %15’lik kısım yönünden %30 işçilik ve diğer giderler düşülerek 1.765.000,00 TL malzeme bedeli hesaplanmasında söz konusu hesap kaleminin niteliği, neye göre tespit edildiği ve dava dilekçesindeki talep karşılığının belirlenmesi gerektiği ifade edilmiş olup, … 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/431 D.iş sayılı dosyası ile mahallinde bulunan malzemeler fiziken tespit edilmiş, davalı … .. Ltd. Şti. Tarafından … 8. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/302 esas sayılı dosyada da bir kısım malzemelerin şantiye sahasında olduğu kabul edilmiş olup, fiziken teslim edilen malzeme bedeline göre tespit yapılmış,
Davacı tarafça şantiye sahasına bırakılan malzemelerden dolayı … 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/431 D.iş sayılı dosyasıyla tespit edilen malzemelerin fesih tarihi itibariyle piyasa rayiçleri davacı alacağı olarak hesaba dahil edilmiş, piyasa rayiçlerine KDV dahil olduğundan ayrıca KDV hesaplanmamış, kaldırma kararı öncesinde 2016/457 esas üzerinden verilen 20/03/2019 tarihli karar ile 222.359,00 TL el konulan malzeme ve demirbaşlar bedeli ile hakedişe girmeyen ilave işlerden kaynaklı 190.950,00 TL talep reddedilmiş olup, davacı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulmadığından bu taleplere ilişkin ayrıca değerlendirme yapılmamış,
Davacı alacağından taraflar arasında ihtirazı kayıt ileri sürülmeksizin imzalanan 23 nolu hakedişten yapılan kesinti tutarları mahsup edilerek davacının diğer talepleri kaldırma kararı öncesinde tartışılıp davacı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulmadığından yeniden değerlendirilmemiş,
İdarenin 31 nolu hakedişinden, davacı imalat bedeli oran hesabı bilirkişi raporunda buna göre yapılmış olup, imalat bedelinin 11.994.367,50 TL olduğu, ilave işler bedeli 23 nolu hakedişten 634.551,75 TL, %18 KDV’si ile 2.273.205,47 TL olup, 23 nolu hakediş kesintiler toplamı 250.690,69 TL’nin düşümü, fesih tarihindeki piyasa rayiçlerine göre belirlenen malzeme bedeli 2.890.639,10 TL’nin eklenmesiyle 17.542.073,13 TL olup, davalı ödemesi 14.787.217,65 TL’nin düşümü ile 2.754.855,48 TL olarak hesaplanmış, bu miktar dava konusu kalemler kapsamında alacağı olduğu, ancak kaldırma kararı öncesi bu kısımdan verilen miktar ve davacı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulmayış durumu da nazara alınarak davacının alacak davasının 2.501.448,27 TL üzerinden kısmen kabulüne, alacağın 2.082.290,27 TL’sine dava tarihi öncesi itibariyle temerrüt oluşmadığından dava tarihinden, kalan 419.158,00 TL’sine ıslah tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine, bu kalemden fazlaya ilişkin istemin reddine karar vermek gerekmiştir.
Davacının sözleşme kapsamında verilen teminat çekinden dolayı menfi tespit talebi ile ilgili olarak mahkemece yapılan inceleme ve tüm dosya kapsamına göre; kesin hakediş alacağının belirlendiği, sözleşmenin feshinde davacıya atfı kabil bir kusurun bulunmadığı, davacı tarafça sunulan 01/12/2016 tarihli vergi dairesi ilişiksizlik belgesi ile 12/10/2021 tarihli dilekçe ekinde sunulan Gelir İdaresi Başkanlığı Vergi Dairesi sorgulamalarına ilişkin belge örnekleri ve 30/09/2021 tarihli SGK … Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü Rüzgarlı Sosyal Güvenlik Merkezi yazısı da nazara alındığında davacının SGK’ya borcu bulunmadığı, teminat çekinin iade koşullarının oluştuğu anlaşılmakla dava konusu 1.000.000,00 TL bedelli teminat çekinden dolayı davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının alacak davasının kısmen kabulü ile; 2.501.448,27 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, alacağın 2.082.290,27 TL’sine 11/05/2016 dava tarihinden, kalan 419.158,00 TL’sine 05/04/2018 ıslah tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Davacının menfi tespit davasının kabulü ile; keşidecisi …-Term … Ltd. Şti., lehtarı… … Ltd. Şti. olan, … Kazımkarabekir Şubesi’ne ait Z5889894 çek nolu 1.000.000,00 TL bedelli çekten dolayı davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine,
Alınması gerekli 239.183,93 TL harçtan peşin yatırılan 42.693,75 TL, tamamlama harcı 17.077,50 TL ile ıslah harcı 7.158,18 TL toplamı 66.929,43 TL’nin mahsubu ile kalan 172.254,50 TL harcın davalıdan alınarak Hazine’ye gelir yazılmasına,
Davacı tarafından yapılan aşağıda dökümü yazılı 18.890,93 TL yargılama giderinin kabul ve ret oranlarına göre takdiren %89,34’ü olan 16.877,16 TL ile 29,20 TL başvurma ve 66.929,43 TL peşin harç toplamının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davalı tarafından yapılan bir adet vekalet tasdik harcı 24,20 TL, posta gideri 50,00 TL olmak üzere toplam 74,20 TL yargılama giderlerinin %10,66’sı olan 7,91 TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davacı davada kendisini vekille temsil ettirmiş olup kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 256.043,45 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davalı davada kendisini vekille temsil ettirmiş olup, reddedilen miktar üzerinden hesaplanan 61.479,36 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine
Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Tarafların işbu karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde … Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yoluna başvurabileceklerinin belirtilmesine,
Dair oybirliği ile verilen karar taraf vekillerinin yüzüne karşı açıkça okunup usulen anlatıldı.
24/05/2023

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …

Yargılama Gideri Dökümü
Davacı
Vekalet Tasdik Harcı : 4,30 TL
Posta Gideri : 286,63 TL
Bilirkişi Ücreti : 18.600,00 TL
+
Toplam : 18.890,93TL