Emsal Mahkeme Kararı Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/468 E. 2021/568 K. 22.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ
T.C
ANKARA
ASLİYE SEKİZİNCİ TİCARET MAHKEMESİ
K A R A R
ESAS NO : 2021/468 Esas
KARAR NO : 2021/568

BAŞKAN : … …
KATİP : … …

DAVACI : …
VEKİLİ : Av. … -….
DAVALI : … – T.C. No:… – …
VEKİLİ : Av. … -…

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 25/06/2012
KARAR TARİHİ : 22/09/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 27/09/2021
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde; davacı bankanın … Şubesi ile davalı arasında akdedilen bireysel ürün ve hizmet paketi sözleşmesine dayalı olarak ticari kullanımlar için kredi kartı verildiğini, kredi hesabının sözleşmenin bankaya verdiği yetkiye dayalı olarak 29/03/2012 tarihi itibariyle kat edildiğini, Beyoğlu …. Noterliğinden keşide edilen 03/04/2012 tarih ve 5674 numaralı ihtarnamenin davalıya tebliğ edildiğini, borcun ödenmemesi üzerine Ankara …. İcra Müdürlüğü’nün 2012/3837 sayılı dosyası ile takibe geçildiğini, itiraz üzerine takibin durduğunu, itirazın haksız ve yersiz olduğunu belirterek itirazın iptali ile davalının %40’dan aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesi isteğinde bulunmuştur.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde; öncelikle davaya görevli mahkeme yönünden itiraz ettiklerini, taraflar arasında gerçek kişiler için bireysel ürün ve hizmet paketi sözleşmesi imzalandığını, davalının gerçek kişi ve tüketici olduğunu, ticari sözleşme olmadığını, bu nedenle görevli mahkemenin Tüketici Mahkemesi olduğunu, esasa ilişkin olarak da; davacının davaya konu olan takibe ilişkin talep edilen şekilde borcu bulunmadığını, temerrüdün oluşmadığını belirterek esastan da davanın reddine karar verilmesi isteğinde bulunmuştur.
GEREKÇE : Dava, kredi sözleşmesine dayalı alacağın tahsili isteğiyle girişilen icra takibine itirazın iptali isteğine ilişkindir.
Davalı taraf görev itirazında bulunmuş ise de; icra takibine konu alacağın kredi kartından kaynaklı olduğu anlaşılmakla davaya bakmaya mahkememiz görevli olduğundan görev itirazı resen de nazara alınacağından yerinde görülmemiştir.
Mahkememizin 2012/330 esasına kayıtla yapılan yargılamada;
Ankara…Müdürlüğü’nün 2012/3837 sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davacı – alacaklı tarafından davalı – borçlu hakkında 15.036,90 TL asıl alacak, 855,07 TL 29/03/2012-30/04/2012 arası işlemiş faiz, 42,75 TL BSMV ve 130,97 TL masraf olmak üzere toplam 16.065,69 TL alacağın tahsili isteğiyle ilamsız takibe geçildiği, ödeme emrinin 07/05/2012 tarihinde tebliğ edildiği, 14/05/2012 tarihli dilekçe ile borca itiraz edilmekle takibin bu aşamada durdurulmuş olduğu anlaşılmış,
Deliller toplanıp dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış olup, bankacılık konusunda uzman bilirkişi 14/05/2013 tarihli raporunda; davacı bankanın davalıdan takip tarihi itibariyle toplam 15.764,10 TL alacaklı olduğunu ancak icra takip talepnamesindeki talebi ile bağlı olarak 14.897,21 TL’si asıl alacak olmak üzere toplam 15.331,96 TL alacaklı olduğunu bildirmiş,
Mahkemece yapılan yargılama sonucu, davanın kısmen kabulü ile, davalının Ankara …. İcra Müdürlüğünün 2012/3837 sayılı takip dosyasında itirazının 14.897,21 TL asıl alacak, 210,42 TL işlemiş faiz, 10,52 TL BSMV olmak üzere toplam 15.118,15 TL için iptaline, takibin bu miktar üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faizin 2 katını aşmamak üzere faiz işletilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, hükmolunan meblağın %40’ı oranında 6.047,26 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine ilişkin 12.06.2013 tarih, 2013/359 sayılı karar verilmiş, karara karşı davacı vekili tarafından temyiz kanun yoluna başvurulmuş, Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 18/02/2021 tarih, 2020/4722 esas, 2021/1456 karar sayılı ilamı ile bozulmuştur.
Yargıtay bozma ilamında; “Dava, kredi kartı sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece alınan bilirkişi raporunda icra takip tarihi itibari ile davacının talep edebileceği asıl alacak miktarının 15.512,37 TL olduğu belirtilmiş, ancak mahkemece icra takip talebindeki taleple bağlı kalınarak 14.897,21 TL’ye hükmedilmiştir. İcra takip talepnamesinin incelenmesinde davacı bankanın asıl alacak isteminin 15.036,90 TL olduğu anlaşılmaktadır. Bu nedenle bilirkişinin belirlemiş olduğu asıl alacak miktarı daha düşük olması nedeniyle takip talepnamesindeki asıl alacak miktarının tamamının kabul edilerek hüküm altına alınması gerekirken asıl alacağa eksik hükmedilmesi doğru görülmemiştir. 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu’nun 26. maddesinde akdi ve temerrüt faizleri yönünden özel hüküm bulunup kredi kartlarında TBK’nın 88. ve 120. maddelerindeki faize ilişkin hükümler uygulanamayacağından mahkemece işlemiş faiz ve takip tarihinden sonraki döneme ilişkin faiz oranında TBK’nın 88. ve 120. madde hükümleri dikkate alınrak hüküm kurulması da yerinde değildir.” denilmiştir.
Mahkememizin 2021/468 esasına kayıtla bozma ilamına uyularak yargılama sürdürülmüştür.
Mahkemece yapılan inceleme, uyulan Yargıtay bozma ilamı içeriği ve tüm dosya kapsamına göre; taraflar arasında düzenlenen bireysel ürün ve hizmet paketi sözleşmesi kapsamında davalıya kredi kartı verildiği, borcun ödenmemesi üzerine hesabın kat edilerek davalıya Beyoğlu 8. Noterliğinden 03/04/2012 tarih 05676 yevmiye numaralı ihtarname keşide edildiği, 7 gün süre içerisinde ödenme isteğinde bulunulduğu, tebliğe çıkarılan adresin sözleşmede belirtilen adres olduğu, 06/04/2012 tarihinde iade edildiği, sözleşmenin 34. maddesi uyarınca sözleşmede belirtilen adrese yapılacak olan tebligatın kendisine yapılmış sayılacağı, ihtarnamede belirtilen 7 günlük sürenin eklenmesiyle temerrüdün 13/04/2012 tarihinde oluştuğu, denetime ve hüküm kurmaya elverişli bilirkişi raporunun bu temerrüt tarihi de nazara alınarak yapılan hesaplamada davacının talep edebileceği asıl alacak miktarının 15.512,37 TL olduğu, icra takip talebindeki taleple bağlı kalınarak asıl alacak miktarının 15.036,90 TL olduğu anlaşılmakla bu miktar asıl alacak ile, 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunun 26.maddesinde akdi ve temerrüt faizleri yönünden özel hüküm bulunmakla bu maddede ki faize ilişkin hükümlerin uygulanması gerektiği, bilirkişi raporunda buna göre hesaplama yapılmış olup, denetime ve hüküm kurmaya elverişli olduğu, yapılan hesaplamada işlemiş faiz takip talepnamesindeki talep de nazara alınarak 29/03/2012 kat tarihinden takip tarihine kadar (akdi faiz ve temerrüt tarihinden takibe kadar temerrüt faizi) 414,05 TL ve bu miktarın BSMV’si 20,70 TL olmakla toplam 15.471,65 TL üzerinden davanın kısmen kabulüne, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %34,08 oranında temerrüt faizi ve ileride değişebilecek 5464 sayılı yasanın 26/3 maddesi uyarınca T.C. Merkez Bankası’nın kredi kartı işlemlerinde uygulanacak azami faiz oranları hakkındaki tebliğlerinde saptanan azami kredi kartı TL aylık gecikme faiz oranlarında temerrüt faizi ve faizin %5’i oranında BSMV işletilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar vermek gerekmiştir.
Alacak likit olmakla hükmolunan meblağın %40’ı oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiştir.

HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın kısmen kabulü ile, davalının Ankara…Müdürlüğünün 2012/3837 sayılı takip dosyasında itirazının 15.036,90 TL asıl alacak, 414,05 TL işlemiş faiz, 20,70 TL BSMV olmak üzere 15.471,65 TL için iptaline, takibin bu miktar üzerinden devamına,
Asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %34,08 oranında temerrüt faizi ve ileride değişebilecek 5464 sayılı yasanın 26/3 maddesi uyarınca T.C. Merkez Bankası’nın kredi kartı işlemlerinde uygulanacak azami faiz oranları hakkındaki tebliğlerinde saptanan azami kredi kartı TL aylık gecikme faiz oranlarından temerrüt faizi ve faizin %5’i oranında BSMV işletilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
Hükmolunan meblağın %40’ı oranında hesaplanan 6.188,66 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Alınması gerekli 1.056,87 TL harçtan mahkememiz veznesine peşin yatırılan 238,60 TL ile bozma öncesi kararla davalıdan tahsiline karar verilip vergi dairesine yazılan 794,12 TL toplamı 1.032,72 TL’nin mahsubu ile kalan 24,15 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir yazılmasına,
Davacı tarafından yapılan aşağıda dökümü yazılı 541,70 TL yargılama giderinin kabul ve ret oranlarına göre takdiren % 96,30’u olan 521,66 TL ile 21,15 TL başvurma ve 238,60 TL peşin harç toplamı 781,41 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davalı tarafından yapılan 1 adet tebligat gideri 7,00 TL’den ibaret yargılama giderinin %3,70’i olan 0,26 TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davacı davada kendisini vekille temsil ettirmiş olup kabul edilen miktar üzerinden A.A.Ü.T. Madde 13/1 uyarınca 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davalı davada kendisini vekille temsil ettirmiş olup, reddedilen miktar üzerinden A.A.Ü.T. Madde 13/2 uyarınca 594,04 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine
Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Tarafların işbu karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde Yargıtay nezdinde temyiz kanun yoluna başvurabileceklerinin belirtilmesine,
Dair verilen karar taraf vekillerinin yüzüne karşı açıkça okunup usulen anlatıldı.
22/09/2021

Katip …

Başkan …

Yargılama Gideri Dökümü
Davacı
Posta Gideri :132,00 TL
Vekalet Tasdik Harcı : 9,70 TL
Bilirkişi Ücreti :400,00 TL
+
TOPLAM 541,70 TL