Emsal Mahkeme Kararı Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/454 E. 2021/889 K. 31.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ
T.C.
ANKARA
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
K A R A R
ESAS NO : 2021/454
KARAR NO : 2021/889

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … -…
DAVALI : … – …

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 19/12/2016
KARAR TARİHİ : 31/12/2021
G.K.YAZIM TARİHİ : 11/01/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesiyle; taraflar arasında ticari ilişkinin mevcut olduğunu, mal satımı üzerine düzenlenen 15.11.2016 tarihli faturalar bedeli ödenmeyince tahsili amacıyla icra takibi başlatıldığını, borçlunun haksız itirazı üzerine takip durduğunu belirterek, itirazın iptali, takibin devamı ve %20 icra inkar tazminatının tahsilini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalıya dava dilekçesi usulüne uygun tebliğ edilmesine rağmen cevap dilekçesi sunulmamıştır.
DELİLLER DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, faturaya dayalı ilamsız takipte borçlu itirazının iptali istemine ilişkindir.
Ankara 20. İcra Müdürlüğünün 2016/21771 E sayılı dosyası incelenmesinde, davacı tarafından davalı aleyhinde 2 adet faturaya dayalı bakiye alacağın tahsili amacıyla ilamsız icra takibi başlatıldığı, borçlunun süresi içerisinde ticari ilişkinin ve borcun olmadığı gerekçesiyle takibe itiraz etmiş olduğu, takibin durdurulduğu, iş bu davanın süresinde açıldığı görülmüştür.
Mahkememizce taraf delilleri toplanarak yapılan yargılama neticesinde 17/05/2018 tarih ve 2016/991 esas 2018/338 karar sayılı ilamı ile; “… Davacı şirketin ticari defterleri üzerinde yapılan inceleme sonucu mali müşavir bilirkişiden alınan raporda; davacının söz konusu iki adet fatura dönemine ilişkin 2015 yılı açılıp ve kapanış tasdikleri bulunan yevmiye defteri ile açılıp onayı olan, ancak kapanış onayı olmayan defteri kebir incelendiğinde; dava konusu 12.08.2016 tarihli duvar kağıdı içerikli 12.390,00 TL’lik ve yine aynı tarihli parke içerikli 11.546,52 TL bedelli mal teslimine ilişkin irsaliye ve imza içermeyen faturaların davacı defterlerinde kayıtlı olduğu, davalı şirket ile ilgili olarak faturaların kayıtlı olduğu ve bu faturalara ilişkin olarak sadece 3.000,00 TL’lik ödeme kaydının bulunduğu, bakiyesi 20.936,52 TL yönünde ödemenin bulunmadığının tespit edildiği, yine fatura konusu malların davalıya teslimine dair herhangi bir belge sunulamadığı, kendi kayıtları ve BS formları dışında iddiasını ispata yarar herhangi bir belgesinin bulunmadığının tespit edildiği bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı, dava, icra takip dosyası, takip dayanağı edilen iki adet teslim alan kısmında imza bulunmayan irsaliyeli fatura içeriği, mali müşavir bilirkişinin davacı defterleri üzerinde yaptığı inceleme sonucu hazırladığı rapor birlikte değerlendirildiğinde, davacının, alacağının dayanağı olarak gösterdiği fatura konusu malları satıp davacıya teslim ettiğini ve de faturaları teslim ettiğine dair davalı tarafın imzasını içerir herhangi bir yazılı belge sunmadığı, alacak miktarı nazara alınarak iddiasını belge ile ispatlaması gerektiği ancak iddiasını ispata yarar güçte belge sunmadığı anlaşılmakla ispatlanamayan davanın reddine” karar verilmiştir.
Kararımızın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Ankara BAM … Hukuk Dairesinin 21/06/2021 tarih ve 2018/2754 esas 2021/1045 karar sayılı ilamı ile ; “…İtirazın iptali davalarında kural olarak davacı taraf alacağını yazılı delillerle kanıtlamalıdır. Davacı yan takibe konu ettiği fatura içeriğindeki malların davalıya satılıp teslim ettiğini iddia etmiş, ancak davacı taraf, malların teslim edildiğini yazılı delilerle kanıtlayamamıştır. Öte yandan dava dilekçesi incelendiğinde davacının aynı zamanda yemin deliline de dayandığı ve istinaf itirazında yemin delilinden de sözederek delillerinin toplanmadığı yönünde istinaf itirazında bulunduğu anlaşılmaktadır.
Bir vakıayı ispat yükü kendisine düşen taraf o vakıayı başka delillerle ispat edemezse diğer tarafa yemin teklif eder. Yemin teklifini ispat yükü kendisine düşen taraf yapar. Yemin teklifine dayanan taraf bunu dava dilekçesinde veya cevap dilekçesinde açıkça belirtmesi gerekir. Mahkeme ancak bu halde (dava dilekçesinde veya cevap lahiyasında yemin deliline dayanıldığının bildirilmesi halinde) yemin teklifini hatırlatmakla yükümlüdür. Kendisine yemin teklif edilen taraf, yemin teklifinin kabulünden sonra, usulüne uygun biçimde (HMK m. 233) yemin eder ise, yemin teklif eden tarafın iddia ettiği vakıanın mevcut olmadığı kesin delil ile ispat edilmiş olur. Yemin teklif eden taraf, bundan sonra iddiasını ispat için başkaca delil gösteremez.
Açıklanan bu nedenlerle mahkemece; davacının yemin deliline de dayandığı dikkate alınarak, davacıya karşı tarafa yönelik olarak yemin teklif etme hakkı hatırlatılmadan, yazılı gerekçe ile davanın kısmen kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Bu durumda, davacının yemin teklif etme hakkının hatırlatılması suretiyle oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, dava dosyasının kapsamı ile mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri birlikte değerlendirildiğinde; mahkemenin hüküm kurmasını sağlayacak olan tüm esaslı delillerin toplanmamış, mahkemece değerlendirilmemiş olması nedeniyle, davacı yanın istinaf başvurusunun açıklanan nedenlerden ötürü kabulüne, yerel mahkeme kararının 6100 sayılı HMK’nun 353/1-a-6. maddesi uyarınca kaldırılmasına ve dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine.” karar verilerek dosya mahkememize geri çevrilmiştir.
BAM kararı nazara alınarak, davacıya yemin deliline kullanıp kullanmayacağı sorulmuş, davacı vekilinin yemin deliline dayandıklarını beyanla, yemin metnini hazırlayarak mahkememize sunmaları üzerine, davalı şirketin Ankara Ticaret Sicil Müdürlüğünün 20/10/2021 tarihli yazılarında tespit edilen yetkilisi …’a yemin edası için ihtaratlı isticvap davetiyesi , şirketin sicil adresine ve de yetkilinin mernis adresine gönderilmiş, ancak yetkili davete icabet etmemiştir.
Yukarıda açıklanan gerekçelerle, davacının takip dayanağı yaptığı iki adet fatura konusu malları davalıya satıp teslim ettiğini ispat ettiği , bedelinin ödendiğinin davalının iddia ve ispat etmediği anlaşılmakla, davalının takibe itirazının haksız olduğu nazara alınarak, aşağıdaki şekilde davanın kabulü yönünde hüküm kurulmuştur.
Yine takip dayanağı fatura konusu alacağın likit olduğu gözetilere, davalı aleyhinde kabul edilen miktarın % 20’si oranında icra inkar tazminatına hükmedilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ,
Davacının davasının KABULÜ ile; Ankara … İcra Müdürlüğü’nün 2016/21771 esas sayılı dosyasında, davalının 20.936,52-TL asıl alacağa yaptığı itirazın iptaline, bu miktara takip tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına,
Kabul edilen miktarın %20’si oranında hesap edilen 4.187,30-TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
Alınması gerekli 1.430,17-TL harçtan peşin alınan 29,20-TL’nin mahsubu ile kalan 1.400,97-TL harcın davalıdan alınarak Hazine’ye gelir yazılmasına,
Davacı tarafından yapılan aşağıda dökümü yazılı 976,30 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Davacı davada kendisini vekille temsil ettirmiş olup 5.100,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğden itibaren iki hafta süre içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.31/12/2021

Katip …

Hakim …

DAVACI MASRAFLARI
Başvurma harcı 29,20 TL
Peşin harç 29,20 TL
Tebligat ve posta gideri 317,,90 TL
Bilirkişi ücreti 600,00 TL
+——————-
TOPLAM 976,30 TL