Emsal Mahkeme Kararı Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/42 E. 2021/538 K. 14.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/42 Esas – 2021/538
TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR
T.C.
ANKARA
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/42
KARAR NO : 2021/538

HAKİM : ….
KATİP :….

DAVACI : ….
VEKİLİ : Av….
DAVALI : ….
VEKİLİ : Av…..
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/01/2021
KARAR TARİHİ : 14/09/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 14/09/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dilekçesiyle özetle; müvekkili şirketten takibe konu faturalarda belirtilen mal ve hizmetleri aldığını, ancak bu malların bedelini tüm şifahi taleplere rağmen müvekkiline ödenmediği, müvekkilinin alacağının tahsili için davalı-borçlu hakkında belirtilen faturalara dayalı olarak Ankara …. İcra Müdürlüğü’nün 2020/11098 E. sayılı dosyası üzerinden takibe geçmek zorunda kaldıklarını, işbu takibe dayalı olarak gönderilen “ilamsız takiplere mahsus ödeme emri” borçlu şirkete tebliğ edildiği, borçlu süresinde borca itiraz ettiği, davalı-borçlu aleyhine alacağın % 20’ sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ettiklerini, davalı-borçlunun 214.347,00-TL miktarlı borca itirazının iptali ile takibin devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren ticari faiz işletilmesine, davalı-borçludan alacağın %20’ sinden aşağı olmamak üzere icra-inkar tazminatı alınmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesiyle özetle; müvekkili hakkında alacaklarının bulunduğundan bahisle başlattığı Ankara …. İcra Müdürlüğünün 2020/11098 Esas sayılı takip dosyasına yapılan itirazlarının kaldırılması istemi ile dava açtıklarını, davacı ile davalı arasında uzun bir süreye dayalı ticari ilişki bulunduğunu, bu ticari ilişki nedeniyle müvekkili davacıya verdikleri siparişler teslim edilmeden bedelleri nakit ve çek olarak ödendiğini, ancak davacı son zamanlarda yaşadığı ekonomik kriz nedeniyle müvekkili hakkında Ankara …. İcra Müdürlüğünün 2020/11098 Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlattıklarını, açılan icra takibi ve yapılan itiraz nedeniyle açılan itirazın kaldırılması, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, davacının müvekkiline keşide ettiği faturalar kontrol edildiğinde müvekkilinin davacıya 5.207.679,18 TL ödeme yaptığı ancak davacının 4.898.379,18 TL tutarında fatura keşide ederek mal teslimi yaptığını, müvekkili 309.300.00 TL fazla ödeme yaptıklarını, bu fazla ödemeler nedeniyle davacı hakkında Ankara …. İcra Müdürlüğünün 2020/11048 esas sayılı takip dosyası ile icra takibi başlatıldığını, yapılan tebligata rağmen davacı yan borca itiraz etmediği ve takibin kesinleştiğini, taraflar arasında var olan ticari ilişki de alacaklı taraf müvekkili olmasına, müvekkilinin davacıya herhangi bir borcunun bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davalı şirketin davacı şirketten takibe konu faturalarda belirtilen mal ve hizmetleri aldığı ancak bu malların bedelini davacıya ödemediği iddiası ile Ankara …. İcra Müdürlüğünün 2020/11098 esas sayılı dosyasından yapılan takibe itirazın iptali ile alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesi istemine ilişkin olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce tarafların ticari kayıt ve defterleri ve dosya üzerinde bilirkişi heyeti tarafından inceleme yapılarak bilirkişi raporu sunulduğu, bilirkişi raporunda; davacı taraf ticari defter kayıtlarına göre; davacı tarafından düzenlenen 07/05/2020 tarih, 12 nolu, 173.582,64 TL ve 12/05/2020 tarih, 13 nolu 177.997,81 TL tutarlı faturaların kayıtlarda yer almadığı, davalı tarafından çek ve banka havalesi olarak toplam 5.207.679,18 TL ödeme yapılmasına rağmen davacı kayıtlarında 3.254.899,18 TL yer aldığı, davacının ticari defter kayıtlarına göre 4.006.403,28 TL alacaklı görülmesine rağmen son olarak düzenlediği 29/09/2020 tarih, 12 nolu, 214.347,00 TL tutarlı fatura üzerinden icra takibi yapıldığı, davalı şirket defter kayıtları incelendiğinde; 2019 yılında 455.000,00 TL tutarında çek ödemesi ve 2.199.800,00 TL banka havalesi olmak üzere toplam 2.654,800,00 TL ödeme yapılarak hesaba borç kaydedildiği, 211.684,97 TL’nin davacı alacağı olarak 2019 yılına devrettiği, 2020 yılı için 4.898.378,98 TL karşılığında, 1.725.000,00 TL tutarında çek ödemesi ile 3.482.679,18 TL banka havale ödemesi olmak üzere toplam 5.207.679,18 TL ödeme yapıldığı, bakiye 309.320,00 TL davalı firma alacağı olarak 2021 yılına devrettiği, sonuç olarak davacı firmanın alacağının bulunmadığı, mevcut kayıtlara göre, davalı firmanın davacıdan 309.300,20 TL alacaklı bulunduğunu belirten raporun sunulduğu anlaşılmıştır.
Davacı vekili tarafından uyap üzerinden göndermiş olduğu 05/08/2021 tarihli dilekçesi ile; davadan feragat ettiklerini, buna ilişkin karar verilmesini talep ettiklerini beyan ettiği anlaşılmıştır.
Davalı vekili tarafından uyap üzerinden göndermiş olduğu 06/08/2021 tarihli dilekçesi ile; davacı tarafın davadan feragatini kabul ettiklerini, feragat nedeniyle davanın reddine karar verilmesini istemiş ve davacı taraftan vekalet ücreti talebi bulunmadığını bildirmiş olup 14/09/2021 tarihli duruşmada da aynı beyanlarını tekrar etmiştir.
HMK 309. maddesinin 2. fıkrası uyarınca feragat karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı olmayıp aynı yasanın 311. maddesi uyarınca da kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur.
Davacı vekilinin feragati aynı yasanın 309. maddesine uygun olduğundan davanın vaki feragat nedeniyle reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın feragat nedeniyle reddine,
İşbu dava nedeniyle peşin alınan 2.572,64 TL harçtan, alınması gerekli 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.513,34 TL harcın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Arabuluculuk Kanununun 18/A(13). maddesi uyarınca karar tarihinde yürürlükte bulunan Arabuluculuk Ücret Tarifesi uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk giderinin davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
Davalı vekilinin 05/08/2021 tarihli beyan dilekçesi ve duruşmadaki beyanları doğrultusunda davacı taraftan herhangi bir vekalet ücreti talepleri olmadığını belirttiği anlaşılmakla; davalı taraf lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Dair Davalı Vekili Av. … … yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’nde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 14/09/2021

Katip ….
¸e-imzalıdır.

Hakim ….
¸e-imzalıdır.

¸e-imzalıdır. ¸e-imzalıdır.