Emsal Mahkeme Kararı Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/377 E. 2021/689 K. 04.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ
T.C
ANKARA
ASLİYE SEKİZİNCİ TİCARET MAHKEMESİ
K A R A R

ESAS NO : 2021/377
KARAR NO : 2021/689

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. … – …….
DAVALILAR : 1- … – … …
2- … – … …
3- … – … …
DAVA : Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/06/2021
KARAR TARİHİ : 04/11/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 22/11/2021
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde; 233 sayılı KHK ve 2480 sayılı Kanunlar uyarınca bor minerallerinin çıkarılması ve işlenmesi faaliyeti yürüten müvekkil idare söz konusu faaliyetine ilişkin bir kısım yardımcı hizmetleri 4734 ve 4735 sayılı Kanunlar uyarınca satın alarak temin ettiğini, imzalanan ihale sözleşmeleri ile hizmet alımı gerçekleştiren müvekkili idarenin kendisine yüklediği sorumluluklar nedeniyle işçilik alacaklarının tamamından müteselsilen sorumlu tutulduğunu, işçilik alacaklarının tamamından işçiye karşı müteselsilen sorumlu tutulan müvekkilinin, bu borcun gerçek yükümlüsü olmadığı ve gerek kanun, gerek yerleşik yargı kararları ve gerekse imzaladığı sözleşmeler uyarınca ödediği alacakları gerçek sorumlulardan tahsil edebileceğinin kuşkusuz olduğunu, 01.02.2008-20.07.2009 tarihleri arasında müvekkili teşekküle bağlı …. İşletme Müdürlüğü’nde davalı işveren ile müvekkil idarenin imzalamış olduğu farklı hizmet alım sözleşmeleri kapsamında istihdam edilmiş olan …’nin, 03.08.2016 tarihinde Eskişehir… Mahkemesi’nin 2016/1083 E. sayılı dosyası üzerinden ikame ettiği dava ile kıdem tazminatı alacağının müvekkil idareden tahsilini talep ettiğini, yapılan yargılama neticesinde davacının 1.142,07 kıdem tazminatı bulunduğunun tespit edildiğini, söz konusu kararın kesinleşmiş ve kesinleşen mahkeme kararı neticesinde 5.061,96 TL’nin Eskişehir … Dairesi’nin 2017/10081 E. sayılı dosyası üzerinden tahsil edildiğini, müvekkili idarenin müteselsil borçlu sıfatıyla 06.06.2018 tarihinde 5.061,96 TL olarak ödediği işçilik alacağı ve buna ilişkin yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin işleyecek faizi ile birlikte davalılardan tahsili gerektiğini, …’nin 01.0.2008-31.12.2008 tarihleri arasında…. – 01.01.2009-20.07.2009 tarihleri arasında…. Ortaklığı’nda çalıştığını, davalı firmaların müvekkili idareden ihale ile aldıkları Hizmet Alımına İlişkin Sözleşmelerde, yüklenicinin, çalıştırdığı personelin işçilik alacaklarından sorumlu olduğunun açıkça düzenlendiğini, …’ye müteselsil borçlu sıfatıyla ödenen 5.061,96-TL’nin (fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydıyla şimdilik) işleyecek mevduata uygulanacak en yüksek faizi ile davalılardan sorumlulukları oranında müştereken tahsilini ve yargılama gideri ile vekalet ücretinin davalılar üzerinde bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, rücuen tazminat istemine ilişkindir.
Uygulamada son işverenden tahsil edilen işçilik alacakları, çoğunlukla işçinin birden fazla alt işverenler nezdindeki çalışmalarını kapsamaktadır. İşçinin çalışmış olduğu her bir alt işverenin dönemine isabet eden işçilik alacaklarından, ilgili olan alt işveren sorumlu olacağından alt işverenin sorumluluğu da sadece kendi dönemi ile sınırlı olmalıdır. Davacın “son işveren“ olması da bu sonucu değiştirmez. Bununla birlikte feshe bağlı bir hak olan ihbar tazminatından ise, diğer işverenler sorumlu olmayıp, sadece son işveren sorumludur. Başka bir ifade ile davacı üst işveren, dava dışı işçiye ödemiş olduğu ihbar tazminatını ancak son işverendentalep edebilir. Bunun dışındaki tüm işçilik alacaklarından ise, işçinin çalışmış olduğu alt işverenler, üst işverene karşı, kendi dönemleriyle sınırlı olmak üzere sorumludurlar. Yine, son işveren, yargılama gideri (dava ve icra), avukatlık ücreti, harç, faiz gibi fer’i borçlardan, her bir davalı alt işverenin toplam ana para tutarı içinde sorumlu olduğu tutarına oranı kadarını ilgili alt işverenlere rücu edebilir. Uyuşmazlığın İş Hukuku değil, Borçlar Hukuku hükümlerine göre çözümlenmesi gerektiğinden, “iş hukukunda geçerli olan mevzuat ve içtihatlara göre yapılan değerlendirmeler” rücu davalarında hükme esas alınamaz.
Değinilmesi gereken bir başka nokta ise alt işverenlerin sorumlu oldukları dönemlere ilişkin hesaplama yapılırken hangi tarihteki ücretlerin esas alınması gerektiğidir. Son işveren, iş mahkemesi ilamı gereğince işçilik alacaklarını iş akdinin sona erdiği tarihteki ücret üzerinden ödemekte olup,iş mahkemesi ilamındaki usul ve hesaplamalar doğrultusunda alt işverenlerden rücu isteminde bulunabilir. ( Bkz. Yargıtay … Hukuk Dairesi 03.12.2015 tarih, 2014/38758 E., 2015/35433 K.)
Bu açıklamalar ışığından somut olayda ilama konu mahkeme kararındaki işçinin davalılar nezdinde çalıştığı SGK kayıtlarından anlaşılmaktadır. Taraflar arasında iş yeri devri söz konusu olmaksızın ihale alıcısının değişmesi suretiyle eski işçilerin ihale alan şirket nezdinde çalıştırılması söz konusudur. Bu kapsamda …’nin 01.08.2008-31.12.2008’de … Lojistik … LTD.ŞTİ’de, 01.01.2009-20.07.2009 ‘da … Sosyal Hizmetler … LTD.ŞTİ – … İnş.. ..LTD.ŞTİ ortaklığında çalıştığı anlaşılmaktadır. Her bir davalı davacı ile arasındaki sözleşmede açıkça işçi alacaklarından davalının sorumlu oldukları düzenlenmesine ve Hizmet İşleri Genel Şartnamesinin 6. Bölüm 38. Maddesi göre ancak işçiyi çalıştırdığı dönem için sorumludur. Bu kapsamda davalıların dava dışı işçiyi çalıştırdıkları dönemlere ilişkin sorumlu olduklarından anlaşıldığından ödenen miktar işçinin çalıştığı süreye orantılanmak suretiyle davacının davasının kabulü ile, 3.166,32 TL ‘nin davalı…Lojistik … LTD.ŞTİ’den ,1.896,00 TL’nin … Sosyal Hizmetler … LTD.ŞTİ – … İnş.. ..LTD.ŞTİ ortaklığından (ortaklar müşterek ve müteselsil sorumlu olmak kaydıyla) dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte alınarak davacıya verilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Nedenleri yukarıda açıklandığı üzere;
Davacının davasının kabulü ile, 3.166,32 TL ‘nin davalı…Lojistik … LTD.ŞTİ’den ,1.896,00 TL’nin … Sosyal Hizmetler … LTD.ŞTİ – … İnş.. ..LTD.ŞTİ ortaklığından (ortaklar müşterek ve müteselsil sorumlu olmak kaydıyla) dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte alınarak davacıya verilmesine,
İş bu dava nedeniyle alınması gerekli 345,78 TL harçtan 86,45 TL peşin harcın mahsubu ile kalan 259,33 TL harcın davalılardan sorumlulukları oranında alınarak hazineye gelir kaydına,
Arabuluculuk Kanununun 18/A(13). maddesi uyarınca karar tarihinde yürürlükte bulunan Arabuluculuk Ücret Tarifesi uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk giderinin davalılardan sorumlulukları oranında alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından yapılan 78,50 TL posta ve tebligat gideri, dava açılırken ödenen 145,75 TL yargılama harcı olmak üzere toplam 224,25 TL yargılama giderinin davalılardan sorumlulukları oranında alınarak davacıya ödenmesine,
Kendisini vekille temsil ettiren davacı yararına hüküm tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereğince takdir ve tespit edilen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalılardan sorumlulukları oranında alınarak davacıya verilmesine,
Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı dava değeri istinafa başvuru sınırı olan 5.880,00 TL’nin altında olduğundan 6100 sayılı HMK’nun 341/2 maddesi gereğince kesin olmak üzere karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 04/11/2021

Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.

¸e-imzalıdır. ¸e-imzalıdır.