Emsal Mahkeme Kararı Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/361 E. 2022/688 K. 14.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. …8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ
T.C.
ANKARA
ASLİYE SEKİZİNCİ TİCARET MAHKEMESİ
K A R A R
ESAS NO : 2021/361
KARAR NO : 2022/688

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …..
DAVALI : … – ……

DAVA : Genel Kurul Kararının Hükümsüzlüğünün Tespiti
DAVA TARİHİ : 15/06/2021
KARAR TARİHİ : 14/12/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 20/12/2022
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının uzun yıllar madde bağımlılığı sorunlarıyla uğraştığını, bu konuda tedavi gördüğünü, halen madde bağımlılığı ile mücadele eden Kurtuluş Vakfında çalışmaya devam ettiğini, kısıtlılık gerektiren bu hali nedeniyle …12. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2014/318 esas, 2014/635 sayılı kararı ile vesayet altına da alındığını, henüz vesayet altına alınmadan önce ancak fiili olarak kısıtlılık gerektiren hali mevcut durumda iken kötü niyetli kişilerce içinde bulunduğu durumdan faydalanılarak önce davalı şirkete hissedar yapıldığını sonra da şirket müdürü olarak yetkili kılındığını, TTK’nın 359/III maddesinde, anonim şirketlerde yönetim kurulu üyelerinin ve tüzel kişi adına tescil edilecek gerçek kişinin tam ehliyetli olmasının şart olduğunun hükme bağlandığını, Türk Medeni Kanununa göre bir kişinin tam ehliyetli olabilmesi için 3 şartın bir arada bulunması gerektiğini, bunların ayırt etme gücüne sahip olması, ergin (reşit) olması ve kısıtlı olmaması olduğunu, limited şirketlerde de ifa edilen görevin gereği olarak müdürlerin tam ehliyetli olmaları, bu kapsamda TTK’nın 353/3 maddesi hükmünün kıyas yoluyla uygulanması gerektiğini, TTK’nın 447.maddesinde genel kurul kararlarının butlanı hususunun düzenlendiğini, limited şirketlere ilişkin 622.maddede genel kurul kararlarının butlan ve iptaline ilişkin olarak anonim şirket genel kurul kararlarının butlanı ve iptaline ilişkin hükümlerin kıyas yoluyla limited şirketlere de uygulanacağının düzenlendiğini, butlan hallerinin TTK’nın 447.maddesinde belirlenen hükümlerle sınırlı olmadığını, TBK’nın 27/1 madde hükmünde butlan sebeplerinin sayıldığını, tüm hükümler birlikte değerlendirildiğinde TTK’nın anonim şirketlere ilişkin bölümünde düzenlenen müdür seçilebilmek için tam ehliyetli olma şartının ve genel kurul kararlarının iptali ve butlanı hakkındaki hükümlerin limited şirketlere de uygulanacağının açık olduğunu, müvekkilinin şirket müdürü olarak yetkilendirildiği dönemde şirketin yüksek miktarda vergi borcu doğurucu işlem yapması da müvekkilinin içinde bulunduğu kısıtlılık durumunu açıkça göstermekte olduğunu belirterek müvekkilinin şirket müdürü olarak yetkili kılınmasına dair davalı şirketin 06/01/2014 tarihli olağanüstü genel kurul toplantısı kararının hükümsüzlüğünün tespitine ve kararın ilanına karar verilmesi isteğinde bulunmuştur.
CEVAP : Davalıya tebligat yapılmış, gelmediği ve beyanda bulunmadığından yargılama yokluğunda sürdürülmüştür.
GEREKÇE : Dava; davalı şirketin olağanüstü genel kurul toplantısı kararının hükümsüzlüğünün tespiti isteğine ilişkindir.
Davalı şirketin ortak ve yetkililerini gösterir kayıtlar ve dava konusu olağanüstü genel kurul toplantısına ilişkin toplantı tutanağı ve hazirun cetveli örneği ticaret sicil müdürlüğünden celp edilmiş yapılan incelemede davalı şirketin 299536 sicil numarasında …Özel Eğit. Hiz. Yayıncılık San. Tic. Ltd. Şti. olarak ticaret sicilinde kayıtlı olduğu, hali hazırda yetkili ve ortağının Hakan Bademci olduğu anlaşılmıştır.
Dava konusu 06/01/2014 tarihli genel kurul toplantı tutanak örneğinin incelenmesinde şirket ortaklarının şirket merkezinde toplanarak aşağıdaki kararı aldıklarının belirtildiği, …nin, Kamil Gökhan Ünlüer’den 9 payını, …’nin yine Kamil Gökhan Ünlüer’in 90 payını devraldığı ve ortakların Hakan Bademci ve … olup, 10 yıl süre ile …’nin şirket müdürü olarak seçilmesine, şirket merkezinin Kavaklıdere Mah. Kızılırmak Cad. No:16/2 Kızılay Çankaya/…adresine taşınmasına oy birliğiyle karar verildiği anlaşılmıştır.
Davalı şirketin 28/02/2014 tarih, 2014/03 sayılı kararı ile …’nin toplam payını …ye devrettiği, müdürlük yetkisi iptal olunarak yerine şirket ortağı …nin aksi karar alınıncaya kadar müdür olarak şirketi münferiden temsil ve imzaya yetkili kılındığı anlaşılmıştır.
…12. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2014/318 esas, 2014/635 karar sayılı karar örneğinin incelenmesinde davacının Nureddin Demirci, kısıtlı adayının …, davanın vesayet davası olup, 04/03/2014 tarihinde açıldığı, yapılan yargılama sonucu 29/05/2014 tarihli kararla …’nin ödeme imkanı olmadığı halde gereksiz yere borçlandığı, bu sebeple aleyhine icra takipleri yapılması sonucu ailesinin maddi sıkıntıya düştüğü, davranışlarının bu şekilde devam etmesi halinde kendisinin ve ailesinin darlık ve yokluğa düşme tehlikesinin bulunduğu anlaşıldığından TMK’nın 406 maddesi uyarınca bir yıl süre ile kısıtlanmasına ve bu süre boyunca babası davacı Nureddin Demirci’nin velayeti altına konulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
…Cumhuriyet Başsavcılığının 2016/166297 soruşturma numaralı hazırlık evrakı uyap üzerinden celp edilmiş, yapılan incelemede müştekinin …, şüphelilerin Aziz Erdoğan, Dilek Kaya, Hakan Bademci, Kamil Gökhan Ünlüer, suçun, suç işlemek amacıyla örgüt kurmak, güveni kötüye kullanmak ve dolandırıcılık olup, yapılan soruşturma sonucu 30/04/2017 tarihli kararla şüphelilerin üzerine atılı suçu işlediklerine dair müştekinin soyut iddiasından başka kamu davası açmaya yeter derecede kesin ve net delil elde edilemediğinden kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiği anlaşılmıştır.
Davacının tedavi gördüğü hastanelerden tedaviye ilişkin belge örnekleri celp edilmiş, İstanbul Adli Tıp Kurumuna yazılarak dava konusu 06/01/2014 toplantı tarihi itibariyle davacının ayırt etme gücüne sahip olup olmadığı hususunda rapor düzenlenmesi istenilmiş, 04/11/2022 tarihli raporda “Yukarıda sıralanmış tıbbi belgeler ile adli tahkikat dosyasında belirlenen ve adli tıbbi yorumlamayı ilgilendiren hususların değerlendirilmesinden; Görülmekte olan Tespit davası nedeniyle, ‘06/01/2014 tarihli dava konusu olağan genel kurul toplantı tarihi itibariyle dosyadaki mevcut raporlar da irdelenerek davacının ayırt etme gücüne sahip olup olmadığı (akla uygun biçimde davranma yeteneğinden yoksun olup olmadığı)’ sorulan Nureddin oğlu, 1986 doğumlu …’ nin Kurulumuzca 18.04.2022 tarihinde yapılan muayenesi sonucunda elde edilen bilgi ve bulguların yorumlanmasından; sonucunda elde edilen bilgi ve bulguların yorumlanmasından; halihazırda fiili ehliyetini müessir ve kişide şuur ve harekat serbestisi ile olayları kavrayıp onlardan sağlıklı sonuçlara varabilme yeteneğini ortadan kaldıracak veya azaltacak mahiyet ve derecede herhangi bir akıl hastalığı veya zeka geriliği tespit edilmediği, dava dosyasının tetkikinde menfaatlerini müdrik ve telkinlere mukavim olabileceği, kendi hür iradesi istikametinde serbest olarak eylem ve işlemlere girişebileceği tıbbi kanaatine varıldığı, bu duruma göre …’ nin 06/01/2014 tarihinde fiil ehliyetine haiz olduğu oy birliği ile mütalaa olunur.” denilmiştir.
Mahkemece yapılan inceleme ve tüm dosya kapsamına göre; işbu davada davacı, davalı şirketin 06/01/2014 tarih, 2014/02 sayılı olağanüstü genel kurul toplantısında alınan kararın hükümsüzlüğünün tespiti isteğinde bulunmuş ve davacının tam ehliyetli olmadığı, karar tarihi itibariyle ayırt etme gücüne sahip olmadığı iddiasında bulunmuştur.
TMK’ya göre bir kişinin tam ehliyetli olabilmesi için ayırt etme gücüne sahip, ergin olması ve kısıtlı olmaması gerekmektedir.
Davacının genel kurul karar tarihi itibariyle kısıtlı olmadığı, genel kurul karar tarihinden sonra …12. Sulh Hukuk Mahkemesinin 29/05/2014 tarih, 2014/318 esas, 2014/635 sayılı kararı ile ödeme imkanı olmadığı halde gereksiz yere borçlandığı, bu sebeple aleyhine icra takipleri yapılması sonucu ailesinin maddi sıkıntıya düştüğü, davranışlarının bu şekilde devam etmesi halinde kendisinin ve ailesinin darlık ve yokluğa düşme tehlikesinin bulunduğu anlaşıldığından TMK’nın 406 maddesi uyarınca bir yıl süre ile kısıtlanmasına karar verildiği, İstanbul Adli Tıp Kurumu 4. İhtisas Kurulu’nun denetime ve hüküm kurmaya elverişli 04/11/2022 tarihli rapor içeriği itibariyle davacının kurulca 18/04/2022 tarihinde yapılan muayenesi sonucunda elde edilen bilgi ve bulgular ve tüm mevcut raporlarında irdelenmesi sonucu 06/01/2014 tarihinde fiil ehliyetine haiz bulunduğu, bu şekliyle ayırt etme gücüne sahip olduğu, tam ehliyetli olduğu anlaşılmakla açılan davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın reddine,
Alınması gerekli 80,70 TL harçtan peşin alınan 59,30 TL’nin mahsubu ile kalan 21,40 TL harcın davacıdan alınarak Hazine’ye gelir yazılmasına,
Davacının yaptığı yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafça yapılan yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya geri verilmesine,
Tarafların işbu karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde …Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yoluna başvurabileceklerinin belirtilmesine,
Davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda iş ve duruşma yoğunluğu nedeniyle oy birliğiyle verilen kararın hüküm özeti açıkça okunup usulen anlatıldı. 14/12/2022

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …