Emsal Mahkeme Kararı Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/309 E. 2022/25 K. 20.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. …8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ
T.C
ANKARA
ASLİYE SEKİZİNCİ TİCARET MAHKEMESİ
K A R A R

ESAS NO : 2021/309
KARAR NO : 2022/25

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … …
VEKİLİ : Av. … ….
DAVALI : … – … …
VEKİLİ : Av. … -…
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/05/2021
KARAR TARİHİ : 20/01/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 15/02/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde; Ankara …Müdürlüğü’nün 2021/5450 Esas sayılı dosyası ile borçlu aleyhine 208.079,00 TL bedel üzerinden icra takibi başlatıldığı ve tebliğ edildiğini, borçlu tarafından haksız olarak itirazda bulunulduğunu, başlatılan arabuluculuk sürecinde anlaşma sağlanamadığını, müvekkil firmanın 09.07.2020 tarih ve 58 nolu Mal ve Hizmet içerikli 259,659,00 TL tutarlı fatura keserek davalıya teslim ettiğini, faturaya karşılık 74.000.00 TL ödeme yapıldığını, bakiye 185.659,00 TL’nin 1 yıla yakın süredir ödenmediğini, faturanın davalı tarafından kabul edilip yasal defterlere işlendiği, faturanın teslimini takip eden 30 gün içinde ödenmediğini, TTK 1530 kapsamında ihtara gerek kalmadan borçlunun mütemerrit duruma düştüğünü, bu nedenle, haklı davalarının kabulüne, itirazın iptaline, takibin devamına, % 20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesinc, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına, karar verilmesi talep olunmuştur.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesi özetle; dava dilekçesinde davacı taraf adresi bulunmadığından HMK 119. Maddesine uygun olmadığı, husumet yokluğu sebebiyle davanın reddi gerektiğini, müvekkil ile davacı FG Mühendislik arasında hukuki ilişki bulunmadığını, faturanın düzenleyicisinin davacı taraf olmadığını, faturanın…Mühendislik tarafından düzenlendiğini, davacının taraf sıfatı bulunmadığını, davanın esastan reddi gerektiği, ticarcı unvanı değişen şirketin eski ticaret unvanı ile yeni işlemler yapmaya devam edemeyeceğini, dava açamayacağını, eser sözleşmesinden doğan yükümlülüklerin yüklenici tarafından yerine getirilmediğini, iş tesliminin yapılmadığını, ücret alacağı doğmadığını, müvekkili ile…Mühendislik arasında 16.03.2020 tarihinde Dekorasyon Sözleşmesi başlıklı eser sözleşmesi imzalandığını, işyerinin dekorasyonu için KDV hariç 150.000 TL bedel ile sözleşme yapıldığını, sözleşmenin 8. Maddesine göre, taahhüdün 60 gün içinde yerine getirilmesi gerekirken, 1,5 yıl geçmesine rağmen yükümlülüğün yerine getirilmediğini, bu durumun ticari faaliyetlerinin yürütülmesini olumsuz etkilediğini, işin teslimi ile ilgili olarak çeşitli uyarılarda bulunulduğunu, ihtamame çekildiğini, ancak teslimin sağlanamadığını, davacının eser sözleşmesinde asli borcunu yerine getiremediğini, müvekkilinin işyerine taşınabilmek için zorunlu olarak yapılması gereken işleri 3. kişilere ödeme yapmak suretiyle tamamlattığı, bu hususların keşif yapılmak suretiyle tespit edilebileceğini, sözleşmenin 9. Maddesinde, işin başlangıcında 50.000 TL peşin verileceği ve diğer ödemelerin her imalattan sonra hakkedişler üzerinden ödeneceği, son ödemenin kesin kabulden sonra yapılacağının hükme bağlandığını, iş bitirilip testim edilmediğinden herhangi bir ücret ödenmesinin yapılmayacağının açık olduğunu, bunun haricinde kararlaştırılan işlerin farklı olarak tadil edildiğini, ayıplı ifa yapıldığını, bu durumların ihtaren bildirildiği, fakat şirket tarafından eksik ve ayıplı işlerin düzeltilmediğini, cevap dahi verilmediğini, işin kesin kabulünün yapılmadığını, ücret alacağının da doğmadığını, sözleşme bedelinin müvekkili tarafından ödendiğini, malzeme temininde sıkıntı yaşanmaması için sözleşme tutarının eksiksiz ödendiğini, toplamda 183.268,00 TL ödeme yapıldığını, bu miktarın davacının da kabulünde olduğunu, 28.08.2020 tarihinde müvekkil ile Ruhi Efe Bacanak — R.E.B. Mühendislik şirketi bu hususu yazılı, imzalı ve kaşeli olarak lulanağa bağladığı, borç bulunmadığını, söz konusu faturanın müvekkil tarafından kabul edilmediğini, iade faturası tanzim edilerek iade edildiği iade edilen tutarın 79.650,00 TL olduğunu, 8 günlük süre içinde ilgili şirket tarafından herhangi bir itiraz yapılmadığını, iade faturasının ilgili şirket tarafından kabul edildiğini, sözleşme varken faturaya itibar edilemeyeceğini, davacının sözleşmeye aykırı fatura düzenlediğini, faturanın sözleşmeye uygunluğunu faturayı düzenleyen tacirin ispal etmesi gerektiğini, fatura içeriğinin taraflarca yapılması kararlaştırılan proje kapsamındaki işleri karşılar nitelikte olmadığını, halde sözleşme bedelinin yaklaşık iki katı fazla miktarda fatura gönderildiği, haksız kazanç sağlanmaya çalışıldığını, dürüstlük kuralına aykırı olduğunu, faturada yazılı mal ve hizmetin aşırı pahalı olduğunu, istenmeyen parçaların faturaya dahil edildiğini, ürün ayrıntılarına yer verilmediğini, faturada yazılı imalat ve malzemelerin müvekkile teslim edilmediğini, faturanın işin teslim edildiğini göstermediğini, yüklenici tarafın iş teslimini yapmadığını, işi bilirmediğini, ücret alacağı bulunmadığını, faturaya 8 gün içinde itiraz edilmemesi halinin faturada yazılı malın alıcıya teslim edildiğini göstermeyeceğini, somut olayda işin tamamlanmadığı, teslimi yapılmadığı, yüklenici tatafından kendisine düşen asli borcun yerine getirilmediğini, Yargıtay kararlarına göre ücret alacağı bulunmadığını, sözleşmede değişiklik yapılabilmesi için onay alınması gerektiğini, sözleşmenin 14.3, maddesine göre, ürünlerin işverenin onayından sonra işin yapımında kullanılabileceği, işverenin böyle bir onayı bulunmadığını, faturanın kapalı fatura olduğunu, bedelinin ödendiğine karine teşkil ettiğini, ödeme yapılmadığının davacı tarafından ispat edilmesi gerektiğini, bu sebeple; davanın reddine, %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, faturaya dayalı alacağın tahsili istemiyle başlatılan takibe itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkememizce aldırılan 20/09/2021 tarihli bilirkişi raporunda; kronolojik sırayla yapılan açıklamalar dikkate alınarak, davalı Kiksed firmasının itirazlarının hukuki durumunun mahkeme tarafından belirlenmesi gcrektiği ve herhangi bir tespit girişiminde bulunulacak ise, konusunda uzman kişiler marifetiyle işlem yapılmasının uygun olacağı, ticari defterler kayıtlarına göre, davacı firmanın icra takip tarihi itibariyle davalıdan 185.659,00 TL alacaklı bulunduğu, icra takibinden sonra davalı tarafından yapılan ödeme sonrası ise alacak tutarının 175.659,00 TL olduğu, davalı firmanın kayıtlarına göre ise, icra takip tarihi itibariyle davacıya 155.350,00 TL borçlu bulunduğu, icra takibinden sonra yaptığı ödeme ile borç miktarının 145.350,00 TL olarak görüldüğü, ancak, davalı Kiksed firmasının kayıtları sağlıklı olmadığından, değerlendirmeye alınmasının mümkün olmadığı, taraflar arasındaki alacak-borç ilişkisinin İncelenmesi sonucu belirlenen hususlar ve Mahkemece yapılacak olan değerlendirme sonrası, davacı tarafından düzenlenen faturanın kabul görmesi halinde davacı alacağının icra takip tarihi itibariyle 185.659,00 TL, icra takibinden sonra yapılan ödeme sonrası 175.659,00 TL olduğu, ancak, Mahkemece Albarakatürk’den temin edilecek olan 31.08.2020 tarih 1971755 no.lu 25,000,00 TL’lik çekin ön ve arka yüzlerinin görüntülerinin incelenmesi sonrasında, çekin cirantaları arasında davacı … firması bulunması halinde, belirlenen alacak miktarından bu tutarın düşülmesi gerektiği, ayrıca, 28.08.2020 tarihli “Tutanak”ın geçerliliği Mahkemece değerlendirilmesi sonucu alacak-borç ilişkisinin netleştirilebileceği tespit edilmiştir.
Taraflar arasında 16.02.2020 tarihinde dekorasyon sözleşmesi yapılmış olup, sözleşme bedeli 150.000,00 TL + Kdv olarak belirlenmiştir. Davalı taraf sözleşme kapsamında yaptığı ana ve ek işleri tevsik eder şekilde 09.07.2020 tarihinde 259.659,00 TL lik faturayı düzenleyip davalı tarafa tebliğ etmiştir. Davalı taraf ise faturayı defterine işlemiş , fakat fatura tebliğ tarihinden çok sonra 18.05.2021 tarihinde ihtarname ile faturayı davacıya iade edilmiştir. Taraflar arasındaki sözleşme, fatura ve davalının faturaya süresinde itiraz etmeyerek fatura bedelini sözleşmeyi aşar şekilde kısmı olarak ödemesi ,yine davalının süresinde ayıp ihbarı yapmaması nazara alındığında davacının fatura konusu işleri sözleşme kapsamında asıl ve ek iş olarak ifa ettiği sonucuna ulaşılmaktadır ve Mahkememiz kabulü de bu yöndedir. Bu kapsamda davacının 259.659,00 TL lik asıl ve ek işleri yapmış olduğu kabul edilmekle birlikte taraflar arasında düzenlenen , itiraz ve inkar edilmeyen 28.08.2020 tarihli tutanağa göre davalı tarafından davacıya 153.268,00 TL ödeme yapılmıştır. Bu kapsamda yapılan ödemlerin büyük çoğunluğu belgeli olup , dosyada mübrez olan ödeme belgeleri tutanakla da uyuşmaktadır. Bu itibarla bu tutanakdaki ödemeler ve davalı tarafından eft yapılmak suretiyle 16.10.2020 tarihinde ödenen ve davacı defterinde de kayıtlı olan 20.000,00 TL’nin(4.659,00 TL’nin lik ödemenin belgesiz olması ve davacı defterinde kayıtlı olmaması nedeniyle bu ödemeye dikkate alınmamamıştır.) toplamı olan 173.268,00 TL ‘nin davacı alacağından düşülmesi suretiyle davacı alacağı 86.391,00 TL olmaktadır. Davalı tarafından takipten sonra yapılan ve davacı tarafça da kabul edilen 10.000 TL lik ödemenin takipten sonra yapılması nedeniyle İcra Müdürlüğünce dosyanın infazı aşamasında dikkate alınması gerekmektedir. Açıklanan bu nedenlerle davacının davalıdan 86.391,00-TL alacağının bulunduğu, davalının icra takibinden önce temerrüde düşürüldüğüne dair bir bilginin bulunmadığı bu nedenle işlemiş faiz talebinin yerinde olmayacağı, hükmedilen alacağın varlığı, miktarı, fatura ile sabit olması ve kabul edilen miktar da nazara alınarak kabul edilen miktar üzerinden davacı yararına icra inkar tazminatı, davalının ödemelerinin tutanakla ve belgelerle sabit olmasına rağmen davacı tarafından bu ödemeler düşülmeden kötüniyetli olarak takibe girişildiği anlaşılmakla reddedilen miktar üzerinden davalı yararına kötüniyet tazminatı verilmesi gerektiği anlaşıldığından davacının davasının kısmen kabulü ile; davalı borçlunun Ankara …Müdürlüğünün 2021/5450 esas sayılı dosyasında 86.391,00-TL asıl alacak üzerinden itirazın iptaline, bu miktar yönünden takibin devamına, fazla istemin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.

HÜKÜM: Nedenleri yukarıda açıklandığı üzere;
Davacının davasının Kısmen Kabulü ile; davalı borçlunun Ankara …Müdürlüğünün 2021/5450 esas sayılı dosyasında 86.391,00-TL asıl alacak üzerinden itirazın iptaline, bu miktar yönünden takibin devamına,
Fazla istemin reddine,
Hükmedilen alacağın varlığı, miktarı, fatura ile sabit olması ve kabul edilen miktar da nazara alınarak %20 oranında hesaplanan 17.278,20-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davalı tarafından 04/05/2021 tarihinde yapılan 10.000,00-TL ödemenin İcra Müdürlüğünce dosyanın infazı aşamasında dikkate alınmasına,
Davalının ödemelerinin tutanakla ve belgelerle sabit olmasına rağmen davacı tarafından bu ödemeler düşülmeden kötüniyetli olarak takibe girişildiği anlaşılmakla reddedilen miktar üzerinden %20 oranında hesaplanan 19.853,60-TL kötüniyet tazminatının davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
İş bu dava nedeniyle alınması gerekli 5.901,37 TL harçtan 2.513,07 TL peşin harcın mahsubu ile kalan 3.388,30 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından yapılan 102,30 TL posta ve tebligat gideri, 800,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 902,30 TL yargılama giderinin kabul oranı üzerinden (% 41,52 kabul) 374,63 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, kalan miktarın davacı üzerinde bırakılmasına,
Davacının dava açarken ödediği 2.572,37 TL peşin ve başvurma harcının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
Arabuluculuk Kanununun 18/A(13). maddesi uyarınca karar tarihinde yürürlükte bulunan Arabuluculuk Ücret Tarifesi uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk giderinin 548,06 TL sinin davalıdan 771,94 TL’sinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Kendisini vekille temsil ettiren davacı yararına hüküm tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereğince takdir ve tespit edilen 12.030,83 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davanın reddedilen bölümü için kendisini vekille temsil ettiren davalı yararına hüküm tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereğince takdir ve tespit edilen 15.510,36 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde …BAM’da İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 20/01/2022

Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.

¸e-imzalıdır. ¸e-imzalıdır.