Emsal Mahkeme Kararı Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/28 E. 2023/107 K. 27.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. … 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR
T.C.

8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
ESAS NO : 2020/610 Esas
KARAR NO : 2023/61
HAKİM : … …
KATİP : … …

ASIL DAVADA
DAVACI : …

VEKİLİ : Av. … – …
DAVALI : …

VEKİLLERİ : Av. … – …
Av. …
Av. … – …

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 12/02/2010
KARAR TARİHİ : 07/02/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 08.02.2023

BİRLEŞEN DAVADA
DAVACI : …
: AV …-…

DAVALI : …
VEKİLİ : …
DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 06/05/2016
KARAR TARİHİ : 09/05/2018
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 08.02.2023

Mahkememizde görülmekte olan eser sözleşmesinden kaynaklanan İtirazın İptali ve alacak istemlerine ilişkin asıl ve birleşen davaların yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin davalı İdare tarafından ihaleye çıkarılan “…”nın yüklenicisi olduğunu, davaya konu işin 17.10.2005 tarihinde geçici kabulünün, 09.01.2007 tarihinde ise kesin kabulünün yapılarak söz konusu inşaat işinin davalı İdareye eksiksiz olarak teslim edildiğini, müvekkili şirketin taahhüdü altında yapımı tamamlanan işin, sözleşme ve şartnameye uygun olarak yapılmış olmasına karşın davalı İdare nezdinde emanette tutulan 76.000,00 TL nakdi teminat ile 30.000,00 TL gayri nakdi teminatın mevzuata aykırı olarak müvekkiline iade edilmediğini, teminatın iade edilmesi yönünde davalı İdareye yaptıkları başvurunun sonuçsuz kaldığını, davalı İdarenin 28.02.2007 tarih ve 995 sayılı cevabi yazısında, “bir takım eksikliklerin henüz giderilmediği ve kazan dairesinde sorun olduğu, … Sigorta İl Müdürlüğünün soğuk damgalı ilişiksizlik belgesinin de bugüne kadar İdaremize intikal etmediği…” şeklinde beyanda bulunulduğunu, oysaki … müvekkili şirket adına düzenlenen 07.02.2007 tarihli ilişiksizlik belgesinin aynı tarihte ihale makamına gönderilmek üzere postaya verildiğinin bildirildiğini, bunun akabinde, müvekkilinin davalı İdare nezdinde tutulan 76.000,00 TL’lik alacağının tahsili amacıyla müvekkili şirket adına … … Müdürlüğünün 2009/1148 Esas sayılı dosyası ile davalı İdare aleyhine icra takibine geçildiğini, davalının takibin tümüne ve tüm ferilerine itiraz etmek suretiyle icra takibinin durmasına sebebiyet verdiğini, icra takibine konu alacak dışında müvekkilinin bahsi geçen işle ilgili olarak davalı İdare nezdinde tutulan T…. A.Ş. … Şubesine ait 27.12.2004 tarihli 20.000,00 TL’lik teminat mektubu ile yine T…. A.Ş. … Şubesine ait 12.08.2005 tarihli 10.000,00 TL’lik teminat mektuplarının da mevcut olduğunu, işbu teminat mektuplarının da iadesine engel bir durum kalmadığı halde davalı tarafça iade edilmediğini ileri sürerek, davalının takibe vaki itirazının iptali ile takibin devamına ve %40’tan aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemesi ile T…. A.Ş. … Şubesine ait 20.000,00 TL’lik ve 10.000,00 TL’lik kesin teminat mektuplarının hükümsüzlüğünün tespiti ile müvekkiline iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; Davanın süresinde açılmadığını, davacı tarafça işin sözleşme ve şartnameye uygun olarak yapıldığı iddia edilmiş ise de yapılan işte bazı eksiklikler bulunduğunun Cezaevi Müdürlüğü tarafından bildirildiğini, … Hukuk Mahkemesinin 2008/90 D.İş dosyası ile hatalı ve eksik imalatın tespiti amacıyla mahallinde tespit yaptırıldığını ve pek çok imalat eksikliğinin tespit edildiğini, noksan ve kusurlu imalatların tamamlanması karşılığında davacının 23.000,00 TL’sinin emanete alındığını, davacının eksiklikleri giderme hususunda bir faaliyetinin bulunmadığını, Yapım İşleri Genel Şartnamesinin 26. maddesi uyarınca davacının kesin kabulden sonra da 15 yıl süre ile sorumlu olduğunu, davacının ilamsız takibe koyduğu 76.000,00 TL’nin 23.000,00 TL’sinin noksan imalatlara karşılık emanete alınan miktar, 53.295,00 TL’sinin ise gecikme cezası olarak … nolu hak edişten kesilen para olduğunu, Bayındırlık İşleri Şartnamesinin 39. ve 40. maddelerinde geçici ve kesin hak ediş raporlarına ne şekilde itiraz edileceğinin belirlendiğini, davacının ceza kesintisinin yapıldığı hak edişe itiraz etmediğini, davacının ilamsız takibe koyduğu alacağın likit olmadığını, reeskont faiz istenemeyeceğini savunarak, davanın reddine, davacının % 40 tazminata mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
BİRLEŞEN DAVA:
Davacı Bakanlık vekili birleşen davadaki dava dilekçesinde özetle: … Yapı San. ve Tic. A.Ş. vekili tarafindan müvekkili … (dava açıldığı sıradaki eski adıyla …) aleyhine açılan 2014/657 Esas sayılı dosyası üzerinden müvekkili İdare tarafından … … Müdürlüğü 2009/1148 Esas sayılı icra dosyasına yönelik yapmış olduğu itirazın iptali ile idareye vermiş oldukları teminat mektuplarının hükümsüzlüğünün tespiti ve iadesi için açılan davanın yargılaması sırasında düzenlenen 12.10.2015 tarihli Bilirkişi Kurulu raporunun 13. ve 14. Sayfalarında yer verilen, “…Mahallinde yapılan keşifler doğrultusunda düzenlenen bilirkişi raporlarına göre, davacı, sözleşmeye konu işi, projesine, fen, sanat ve tekniğine uygun yapmamış, kusurlu imalat yapmıştır. Buna göre, yüklenici davacının, fen, sanat tekniğine uygun olmayan, kusurlu yaptığı imalattan kaynaklanan iş sahibi İdarenin zararını karşılaması gerekmektedir.”, “…davalının, davacının kusurlu yaptığı işlerin giderilmesi ve meydana gelen zarar sebebiyle dava dışı şahıslara ödemek durumunda kaldığı tutar 296,630,72 TL’dir.” şeklinde tespitlerde bulunulduğunu, buna göre davacının ileri sürdüğü iddialarının doğru olmayıp, müvekkili İdarenin zarara uğradığını ileri sürerek, fazlaya ilişkin talep ve dava hakkı saklı kalmak üzere, davalı firmanın kusurlu olarak yaptığı işlerin giderilmesi ve meydana gelen zarar sebebiyle müvekkili İdarece dava dışı şahıslara ödenen toplam 296.630,72 TL’nin ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen davada davalı … San.ve Tic.A.Ş. vekili birleşen davaya cevap dilekçesinde; Davalı tarafça her ne kadar karşı dava açılmış ise de bu aşamada usulen karşı dava açılabilmesi mümkün olmadığını, karşı davanın süresinde açılmadığını, mahkemece alınan ancak içeriği kendilerince kabul edilmeyen eksik inceleme ve araştırmaya dayalı bilirkişi raporuna dayalı olarak dava açılarak alacak iddiasında bulunulduğunu, dava konusu … İşinin 17.10.2005 tarihinde Geçici Kabulü, 09.01.2007 tarihinde ise Kesin Kabulünün yapıldığını, 28.06.2006 tarihinde onaylanan kesin hesapta ise kesin hak edişte müvekkile ödenecek tutarın 336.223,00 TL olarak belirlendiğini, yani kesin hesap ve kesin hak ediş neticesinde müvekkilin davalı İdareye bir borcunun olmadığını, karşı davacının talebinin 5 yıllık zamanaşımına uğradığını, müvekkili şirketin davalı/karşı davacıdan alacaklı olup, bu çerçevede karşı yan aleyhinde icra takibi başlatıldığını, davalı- karşı davacının, müvekkilin emanet hesapta 76.000 TL nakdi parası olduğunu kabul ettiğini, ayrıca müvekkilin 30.000 TL toplam tutarlı iki adet teminat mektubunun da iade edilmediğini, karşı davacı tarafça müvekkiline usulüne uygun ve süresinde yapılmış bir ihbarın da bulunmadığını savunarak, birleşen davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Asıl dava; davacı … A.Ş.’nin davalı İdare ile imzaladığı 22.11.2004 tarihli sözleşme konusu işi tamamlayıp teslim ettiği, ancak davalının 76.000,00 TL tutarlı nakit teminatını ve 30.000,00 TL tutarlı teminat mektubunu iade etmediği, işin kabulünün yapılmış olması sebebiyle nakdi teminatın ve teminat mektuplarının iadesinin gerektiği iddiasıyla nakdi teminat tutarı için başlattığı icra takibinin davalının itirazı sonucu durması nedeniyle açılan itirazın iptali ile toplam 30.000,00 TL tutarlı teminat mektuplarının iadesi istemine; birleşen dava ise; davalı şirketin kusurlu olarak yaptığı işlerin giderilmesi ve meydana gelen zarar sebebiyle davacı İdare tarafından dava dışı şahıslara ödenen toplam 296.630,72 TL’nin davalı yüklenici şirketten tahsili istemine ilişkindir.
Asıl davaya konu … … Müdürlüğü’nün 2009/1148 Esas sayılı dosyası incelendiğinde; alacaklı … Yapı San. Ve Tic. A.Ş., borçlu … olup 76.000,00 TL asıl alacak, 42.212,28 TL işlemiş faiz olmak üzere 118.212,28 TL tutarındaki toplam alacak üzerinden ilamsız icra takibi yapıldığı, borçlu tarafça ödeme emrine itiraz edildiği, borcun sebebinin ise alacaklının yüklenimi altında yapımı tamamlanan … işine ilişkin olarak borçlu tarafça emanette tutulan 76.000,00 TL tutarındaki nakdi teminatının temerrüt tarihi olan 13/02/2007 tarihinden itibaren işleyen ticari faizi ile birlikte ödenmemesinden doğan borç olduğunun belirtildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce yapılan yargılama sonucu verilen 05.11.2019 tarihli, 2014/657 Esas-2019/930 sayılı Kararda özetle; Taraflar arasındaki hukuki ilişkinin 22.11.2004 tarihli, 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu kapsamında gerçekleştirilen ihale sonucu düzenlenen “… ili F Tipi Cezaevi ve Lojmanı- Karakol Ziyaretçi Blokları ile Su Deposu, Arıtma Binası ve Çevre Düzenlemesi ile Alt Yapı ve Müştemilat Binalarının Yapımı” konulu eser sözleşmesinden kaynaklandığı, işin kesin kabulünün 08.01.2007 tarihli tutanakla yapılarak kesin kabulün 09.01.2007 tarihinde onaylandığı, kural olarak kesin kabulün işin, sözleşme ve eklerinde öngörülen şartlara uygun olarak yapılıp teslim edildiğinin belgesi olduğu, ancak taraflar arasındaki sözleşmeye konu işin 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu kapsamında ihalesi yapılan bir iş olduğu, 4735 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun 30. maddesi gereğince yüklenicinin, yapının fen ve sanat kurallarına uygun olarak yapılmaması, hileli malzeme kullanılması ve benzeri nedenlerle ortaya çıkan zarar ve ziyandan, yapının tamamı için işe başlama tarihinden itibaren kesin kabul tarihine kadar sorumlu olacağı gibi kesin kabul onay tarihinden itibaren de on beş yıl süreyle müteselsilen sorumlu olacağı, mahallinde yapılan keşifler doğrultusunda düzenlenen bilirkişi raporlarına göre, davacının sözleşmeye konu işi projesine, fen, sanat ve tekniğine uygun yapmadığı, kusurlu imalat yaptığı, buna göre yüklenici davacının fen ve sanat tekniğine uygun olmayan, kusurlu yaptığı imalattan kaynaklanan zararı karşılaması gerektiği, davacının gecikme cezası olarak kesilen 53.295,00 TL yönünden alacak iddiasının yerinde olmadığı, davacının kusurlu yaptığı işlerden dolayı davalı İdareye borcunun tespit edildiği ve bu nedenle davacıya iade edilmeyen nakit teminat tutarı 23.000,00 TL, teminat mektubu tutarının ise 30.000,00 TL olduğu anlaşılmakla, davacı tarafın … … Müdürlüğü’nün 2009/1148 esas sayılı dosyası yönünden açmış olduğu itirazın iptali davasının reddine, davacı tarafın T. … A.Ş. … Şubesi’ne ait 27/12/2004 tarih ve 121027 no’lu 20.000,00 TL’lik kesin teminat mektubu ile yine T. … A.Ş. … Şubesi’ne ait 12/08/2005 tarih, 125126 no’lu 10.000,00 TL’lik teminat mektuplarının hükümsüzlüğünün tespiti ile davacıya iade edilmesi taleplerinin reddine, yasal koşulları oluşmadığından davalı tarafın %40 oranında tazminat ödemesi talebinin reddine, birleşen dosyada ise davanın kısmen kabulü ile, 282.700,11 TL alacağın 06.05.2016 dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı … San. Ve Tic. A.Ş.’den tahsili ile davacı … (…)’na ödenmesine karar verilmiştir. Mahkememizce verilen bu karara karşı taraf vekillerince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine mahkememiz kararının … Bölge Adliye Mahkemesi … Dairesinin 30.10.2020 tarihli, 2020/965 Esas-2020/121 sayılı Kararı ile kaldırıldığı görülmüştür.
… Bölge Adliye Mahkemesi … Dairesinin Kaldırma Kararında Özetle; “Asıl ve birleşen dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan itirazın iptali ve alacak istemlerine ilişkindir.
Mahkemece birleşen davada iş sahibi davacının, dava dışı ….. Ltd.Şti’ye ayıpların giderilme bedeli olarak ödediği 271.864,11 TL’nin tahsiline karar verilmiş ise de; birleşen davada davalı yüklenici bu şirkete yaptırılan işlerin kendi sözleşmesi kapsamında bulunmadığı yönünde bilirkişi raporuna itiraz ettiği halde, adı geçen şirkete yaptırılan işlere ilişkin ihale dosyası getirtilmemiş ve birleşen davada davalının itirazları hakkında inceleme ve değerlendirme yapılmamıştır.
Bununla birlikte, dosyada bulunan belgelerden, …..Ltd. Şti’ne yapılan ihalenin onay tarihinin 30/06/2010, anılan şirketin idareye kestiği fatura tarihinin ise 01/11/2010 tarihleri olduğu, oysa İdarenin yüklenicinin 13/02/2007 tarihli ve aynı gün tebliğ edilen yazısına verdiği 2007 tarihli cevapta; eksik işlerin giderilmediği ve kazan dairesinde sorun olduğunun bildirildiği, bu durumda İdarenin 13/02/2007 tarihi itibariyle ayıplı işlerden haberdar olduğu anlaşılmaktadır.Yargıtay’ın yerleşik içtihatları gereğince, ayıbın ortaya çıktığı tarihe, ihale yapılabilecek makul sürenin eklenerek belirlenecek tarih itibariyle ayıplı işler bedeli tespit edilerek hüküm altına alınması gerekirken, bu konuda hiç bir inceleme ve değerlendirme yapılmaması da hatalı olmuştur (Yargıtay … HD 2017/197 E, 2017/1955 K; 2015/6280 E, 2016/5037 K).
Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı-birleşen davada davacı vekilinin tüm istinaf nedenleri ile davacı-birleşen davada davalı vekilinin diğer istinaf nedenleri incelenmeksizin; davacı- birleşen davada davalının istinaf başvurusunun kabulüne, mahkeme kararının HMK’nun 353/1-a.6 maddesi gereğince kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir.” şeklinde belirtilen gerekçe ile mahkememizce verilen karar kaldırılarak, dosya mahkememize gönderilmekle yeniden esasa kaydı yapılarak, kaldırma kararı doğrultusunda yargılamaya devam olunmuş, eksiklikler tamamlanarak oluşturulan 5 kişilik bilirkişi kurulundan gerekli incelemeleri içeren gerekçeli ve denetime elverişli 28.03.2022 tarihli rapor ile taraf vekillerinden rapora karşı beyanları ile davanın esasına yönelik açıklamaları da alınmak suretiyle tahkikat tamamlanmıştır.
Bu durumda; yapılan yargılamaya, toplanan delillere, takip dosyasına, mahkememizce verilen ilk karara, … … Dairesi tarafından verilen kaldırma kararına, kaldırma sonrası yapılan yargılamada toplanan delillere, alınan bilirkişi raporuna, sunulan beyanlara ve tüm dosya kapsamına göre, asıl davada davacı yüklenici ile davalı İdare arasında yapılan sözleşme gereği, davacı yüklenici tarafından yapılan işlerin 17.10.2005 tarihinde düzenlenen Geçici Kabul Tutanağından; 29.09.2005-30.09.2005 tarihleri arasında işyerine gidilerek yüklenici tarafından yapılmış işlerin geçici kabul bakımından incelendiği, inşaat işlerinden 6 kalem, tesisat işlerinden 4 kalem, elektrik işlerinden 4 kalem imalatın tamamlanması için 17.10.2005 tarihine kadar süre verildiği, neticede Geçici Kabulün yapılmasının Komisyonca uygun görüldüğü, geçici kabulden sonra Cezaevi İdaresinde belirtilen bir kısım eksiklikler olduğu yönündeki yazı üzerine davalı İdarenin kontrol elemanları tarafından söz konusu eksikliklerin ileride yapılabileceği gerekçesi ile inşaat işleri için 5.000 TL, tesisat işleri için 12.000 TL, elektrik işleri için 6.000 TL olmak üzere toplam 23.000 TL’nin emanete alınması yönünde tutanak tanzim edildiği, dava konusu inşaatla ilgili olarak geçici kabulden sonra ortaya çıkan ve ileride yaptırılması gereken eksik ve kusurlar için 23.000 TL’nin emanete alındığı, ancak 18.12.2006-08.01.2007 tarihleri arasında yapılan kesin kabul işlemi sırasında eksik ve kusurlu imalat bulunmadığı belirtilerek, kesin kabul işleri eksik ve noksansız olarak yapılmış ve idarece de onandığı, bu nedenle davacı yüklenicinin geçici kabulden sonra eksik imalatların yapılması için hesabından emanete alınan 23.000,00-TL’nin iadesinin gerektiği, 53.000,00-TL tutarındaki gecikme cezasının iadesi konusunda yapılan değerlendirmede ise dava konusu işin yapımı sırasında 12.10.2005 tarihli 5 nolu hak edişte 19 gün karşılığı olarak, günlük 2.805 TL’den toplam 53.295,TL gecikme cezasının kesildiği, her ne kadar davacı yüklenicinin düzenlenen hak edişe herhangi bir itirazı olmasa da dava konusu iş ile ilgili olarak 29.09.2005 tarihine kadar süre uzatımı verilmiş olması nedeniyle davacı yükleniciden kesilmiş bulunan 53.295 TL’nin davacı yükleniciye iade edilmesi gerektiği, buna göre asıl davaya konu istemlerden davacı tarafından davalı İdare aleyhine … … Müdürlüğünün 2009/1148 esas sayılı dosyasında başlatmış olduğu icra takibine davalı İdarenin yapmış olduğu itirazın iptalinin gerektiği, birleşen dava yönünden yapılan değerlendirmede ise; davacı İdarenin dava konusu … binasında kesin kabulden sonra ortaya çıkan eksik ve kusurlu imalatlarla ilgili olarak 13.02.2007 tarihi haberdar olmasına mukabil binadaki Kalorifer Tesisatının Yenilenmesi ve İlave Yapma İşi’nin ihalesinin 22.07.2010 tarihinde gerçekleştirdiği, yapılan ihale sonucunda en uygun anahtar teslimi götürü bedel teklifini veren dava dışı … Isı Ltd. Şti. ile 238.900,TL götürü bedel üzerinden 09.08.2010 tarihinde anahtar teslimi götürü bedel sözleşme imzalandığı, yapıda eksikliği tespit edilen kalemler ele alındığında taraflar arasındaki ayıbın varlığının 13.02.2007 tarihinde belirlendiği ve buna göre makul ihale sürecinin bakanlıktan ödenek isteme, keşif özeti, metraj hazırlık ve ihale süreci dikkate alındığında 6 aylık süreçte tamamlanabileceği düşünüldüğünde 13.08.2007 tarihinde ihalenin tamamlanacağı ve işlerin bitirilebileceği esas alındığında dava konusu binada, birleşen davanın davalısı yüklenicinin mahallinde yaptırılan tespitlere göre sorumlu olabileceği kalorifer tesisatına ilişkin eksik imalatının 13.08.2007 tarihi itibariyle serbest piyasa rayiçlerine göre bedeli hesaplanmakla, birleşen dava yönünden davacı İdarenin davalı yükleniciden kalorifer tesisatında yapmış olduğu ve kesin kabulden sonra açığa çıkan eksik ve kusurlu imalat nedeniyle 13.08.2007 tarihi itibariyle talep edebileceği bedelin 25.763,04-TL olabileceği belirlenmekle, birleşen dava yönünden davacı idarenin Bölge Adliye Mahkemesi kaldırma kararındaki hususlar da göz önüne alındığında davalı yükleniciden talep edebileceği bedelin 25.763,04-TL olarak hesaplandığı, bu durumda birleşen davada davacı olan İdarenin davalı yükleniciden kesin kabulden sonra açığa çıkan ve davalı yüklenicinin sorumluluğunda bulunan eksik ve kusurlu imalat nedeni ile 13.08.2007 tarihi itibarı ile talep edebileceği bedel 25.763,04-TL olarak hesaplanmakla, davalı yüklenicinin sorumlu olduğu bu bedelin birleşen dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davacı Bakanlığa ödemekle yükümlü bulunduğu, bu nedenle asıl davadaki istemlerden itirazın iptali dışındaki diğer istem olan toplam 30.000,00-TL tutarındaki kesin teminat mektuplarının hükümsüzlüğünün tespiti ile yükleniciye iadesine ilişkin istemin, yüklenicinin idareye karşı birleşen davada tespit edilen sorumluluğu nedeni ile asıl davadaki söz konusu kesin teminat mektuplarının iadesine ilişkin isteminin reddinin gerektiği, bu durumda asıl davanın itirazın iptaline ilişkin istem yönünden kabulüne, kesin nitelikteki teminat mektuplarının iadesine ilişkin istemin ise asıl davada davacı olan yüklenicinin davalı olduğu birleşen davada ortaya çıkan sorumluluğu nedeniyle reddine, takibe konu alacağın eser sözleşmesinden kaynaklanması nedeni ile likit nitelikte olmayıp yargılamayı gerektirmesinden dolayı davacının yasal koşulları oluşmayan icra inkar tazminatına yönelik talebinin reddine karar vermek gerekmekle, asıl ve birleşen davaların kısmen kabulüne ilişkin yukarıda yapılan açıklamalara ve varılan hukuki sonuca uygun olarak, aşağıdaki şekilde hüküm fıkrası oluşturulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
I-Asıl davada; davalı idarenin … … Müdürlüğü’nün 2009/1148 Esas sayılı icra takibine yaptığı itirazın, 76.000,00 TL asıl alacak ile, 42.212,28 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam; 118.212,28 TL üzerinden İPTALİ ile, asıl alacağa takip tarihinden tahsiline kadar değişen oranlarda reeskont faizi uygulanarak takibin takip talebindeki diğer koşullarla DEVAMINA,
Takibe konu alacağın; eser sözleşmesinden kaynaklanması nedeniyle likit nitelik bir alacak olmadığından davacının yasal koşulları bulunmayan icra inkar tazminatının REDDİNE,
Davacı şirket tarafından davalı idareye verilen 20.000,00 TL ve 10.000,00 TL tutarlı olmak üzere toplam 30.000,00 TL tutarlı kesin teminat mektuplarının hükümsüzlüğünün tespiti ile davacıya iade edilmesine ilişkin talebin yasal koşulları bulunmadığından REDDİNE,
II-Birleşen davada; davanın KISMEN KABULÜ ile,
25.763,04 TL’nin birleşen dava tarihi olan 06/05/2016 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı şirketten tahsili ile davacı BAKANLIĞA ÖDENMESİNE,
Davacının fazlaya ilişkin isteminin REDDİNE,
ASIL DAVADA :
1-Davalı Bakanlık harçtan muaf olduğundan, davalı Bakanlığa harç yüklenmesine yer olmadığına,
2-Davacı … San. ve Tic. A.Ş. tarafından yapılan 17,15-TL başvurma harcı, 1.610,00-TL peşin harç ve 2,75‬-TL vekalet harcı olmak üzere toplam 1.629,9‬0-TL harç giderinin, karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı … San. ve Tic. A.Ş. tarafından istinaf yoluna başvurma sırasında yapılan yargılama giderleri de dahil olmak üzere 928,1‬0-TL yargılama gideri ile 8.450‬-TL bilirkişi ücreti olmak üzere yapılan toplam 9.378,1‬0-TL yargılama giderinin davadaki haklılık oranına göre 7.479,85-TL’sinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, kalan miktarın davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı Bakanlık tarafından yapılan 3.600,00-TL (bilirkişi ücreti) yargılama giderinin, davadaki haklılık oranına göre 728,69‬-TL
‘sinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine, kalan miktarın davalı üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı şirket tarafından istinaf kanun yoluna başvurma harcı olarak ödenen 108,80-TL’nin karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacı … San. ve Tic. A.Ş.’ye ödenmesine,
6-Davacı davasını bir vekil vasıtası ile takip ettiğinden AAÜT hükümleri uyarınca hüküm altına alınan alacak miktarı göz önüne alınarak hesaplanan 17.913,96-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
7-Davalı davasını bir vekil vasıtası ile takip ettiğinden davanın reddedilen kısmına göre davalı yararına Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri uyarınca belirlenen 9.200,00-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa ödenmesine,
8-Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgilisine iadesine,
BİRLEŞEN DAVADA :
1-Hüküm altına alınan 25.763,04-TL üzerinden hesaplanan 1.759,87-TL karar ve ilam harcının davalı … San. ve Tic. A.Ş.’den tahsili ile hazineye gelir kaydına,
2-Davacı davasını bir vekil vasıtası ile takip ettiğinden AAÜT hükümleri uyarınca hüküm altına alınan alacak miktarı göz önüne alınarak 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı Bakanlığa ödenmesine,
3-Davalı davasını bir vekil vasıtası ile takip ettiğinden davanın reddedilen kısmına göre davalı yararına Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri uyarınca belirlenen 40.921,47-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa ödenmesine,
4-Taraflarca birleşen davaya ilişkin olarak yatırılan bir gider avansı bulunmadığından, bu konuda bir karar verilmesine yer olmadığına,
Dair; asıl davada davacı – birleşen davada davalı vekilinin yüzüne karşı, asıl davada davalı- birleşen davada davacı vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde … BAM’da İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 07/02/2023

Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.