Emsal Mahkeme Kararı Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/271 E. 2021/417 K. 22.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR
T.C.
ANKARA
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/271
KARAR NO : 2021/417

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 28/04/2021
KARAR TARİHİ : 22/06/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 22/06/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dilekçesiyle özetle; 06/08/2020 tarihinde, …’ün idaresindeki … plaka sayılı araç ile giderken davacının sevk ve idaresindeki … plakalı motosikletin sağ yan kısmına çarpması ardından trafik kazası meydana geldiği, müvekkilinin kusurunun bulunmadığını, Amasya Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırılarak tedavi olduğunu, … plaka sayılı aracın davalı … ile ZMMS poliçesi ile sigortalı olduğunu açıklayarak fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 100,00 TL geçici işgöremezlik tazminatı ve 100,00 TL sürekli işgöremezlik tazminatının kaza tarihi olan 06/08/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesiyle özetle; müvekkili şirketin yerleşim yeri itibari ile davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, İstanbul Anadolu Mahkemelerinin yetkili olduğunu, davanın belirsiz alacak davası olarak açılamayacağını, dava şartının yerine getirilmediğini, müvekkili şirkete iletilmiş bir maluliyet raporunun mevcut olmadığını, kusur yönünden itirazlarının Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi’nde incelenmesi gerektiğini, temerrüt tarihinden itibaren yasal faiz uygulanması gerektiğini açıklayarak davanın reddini savunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, trafik kazası nedeniyle maddi tazminat taleplerine ilişkindir.
Davalı … vekili tarafından yetki itirazında bulunulmuştur.
Yetkinin kesin olmadığı davalarda, yetki itirazının, cevap dilekçesinde ileri sürülmesi gerekir. Yetki itirazında bulunan taraf, yetkili mahkemeyi; birden fazla yetkili mahkeme varsa seçtiği mahkemeyi bildirir. Aksi takdirde yetki itirazı dikkate alınmaz.
Dava, davalının Ankara İlinde Bölge Müdürlüğü bulunduğu gerekçesi ile Ankara Asliye Ticaret Mahkemesinde açılmıştır.
Dolayısıyla somut uyuşmazlıkta, öncelikle yetki itirazı yönünden mahkemece verilen kararın yerinde olup olmadığının çözümlenmesi gerekmektedir.
6100 Sayılı HMK ‘nun 6/1.maddesinde; “Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişiliğin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir.” hükmü yer almaktadır. Bu hüküm aksine kesin yetki kaydı olmayan tüm davalar için genel yetki kaydıdır.
Trafik kazası aynı zamanda haksız fiil teşkil eden bir eylem olduğundan 6100 Sayılı HMK’nun 16.maddesinde ise; “Haksız fiilden doğan davalarda haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesidir yetkilidir” hükmü yer almaktadır.
Uyuşmazlık Karayolları Trafik Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesinden kaynaklandığından ve bu sigorta türü 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunun 110.maddesinde düzenlendiğinden diğer bir yetki kuralı da bu yasada yer almakta olup, “Motorlu araç kazalardan dolayı hukuki sorumluluğa ilişkin davalar sigortacının merkez veya şubesinin, veya sigorta sözleşmesini yapan acentanın bulunduğu yer mahkemelerinin birinde açılabileceği gibi, kazanın vuku bulduğu yer mahkemesinde de açılabilir” hükmü ile sigortanın merkez ve şubeleri, sigorta sözleşmesini yapan acenta veya kazanın meydana geldiği yerin yetkili kabul edilmesine, Aynı hüküm ZMSS genel şartlarının C.7.maddesinde de tekrar niteliğinde yer almaktadır.
Somut olayda olduğu üzere, bir davada birden fazla genel ve özel yetkili mahkeme varsa davacı bu mahkemelerden birinde dava açma hususunda bir seçimlik hakka sahiptir. Davacı, davasını bu genel ve özel yetkili mahkemelerden hiçbirinde açmaz ve yetkisiz bir mahkemede açarsa o zaman seçme hakkı davalı tarafa geçmektedir, (aynı yönde Yargıtav 17.Hukuk Dairesi’nin 23/09/2013 tarih 2013/9042 Esas 2013/12620 Karar)
Davanın açılmasında dayanılan hususun, davalı … şirketinin Ankara’da bölge müdürlüğünün bulunduğu anlaşılmakla, Bölge Müdürlüklerinin bulunduğu yerin yetksi yönünden de değerlendirme yapılmalıdır. Nitekim Yargıtay 11.Hukuk Dairesi’nin 06/03/2003 tarih 2002/10280 Esas 2003/1968 Karar sayılı ilamında özetle; “Sigorta şirketlerinin bölge müdürlüklerinin tüzel kişiliği yoktur ve şube olarak işlem göremezler. Bu nedenle açılmış veya açılacak bir davada husumet ehliyetleri yoktur.” Aynı Daire’nin 09/10/2000 tarih 2000/6539 Esas 2000/7527 Karar sayılı ilamında ise; “Şubenin bulunduğu yerde dava açılabilmesi için, işlemin şube işleminden kaynaklanması gerekir. Trafik kazasına karışan aracın şubeye ait olduğu iddia edilmemiş ve davada genel müdürlük hasım gösterilmiş ise şubenin bulunduğu yerde dava açılamaz.” şeklinde içtihatları mevcut olup nitekim yukarıda yer verilen Yargıtay 17.Hukuk Dairesinin 23/09/2013 tarihli ilamındaki karşı oy gerekçesinde de sigorta şirketinin bölge müdürlüğünün ticaret siciline şube olarak tescilinin yapılmadığı, yasada düzenlemeye tabi tutulan şube gibi kabul edilemeyeceği görüşüne yer verilmiştir.
Dolayısıyla şubeler merkezden aldığı yetkiye dayalı olarak 3.kişiler ile ticari ilişki kurabilen ve TTK’nun 40.maddesi gereğince bulunduğu yerin ticaret siciline tescili gereken yasalarda düzenlenmiş bir tüzel kişilik birimidir. Halbuki bölge müdürlüğü tamamen her şirketin işlem hacmi, kendi iç işleyişi, personel ve hizmet sunumu, eksper gönderilmesi gibi bir takım yönetim işlemlerini yürütmek üzere, iç işleyiş kapsamında 3.kişiler ile doğrudan ve kendi adına işlem yapma ehliyetine ve tüzel kişiliğine sahip olmayan idari birimlerdir.
Somut olayda; HMK’nun 16.maddesi gereğince dava haksız fiilden kaynaklandığından zarar görenin yerleşim yeri Amasya olduğu, kazanın meydana geldiği, haksız fiil ve zararın oluştuğu yer olan Amasya Mahkemeleri olup, Amasya Asliye Ceza Mahkemesinde dava açılmış olduğu, HMK’nın 6.maddesine göre davalı …Ş.’nin yerleşim yeri kuralına göre İstanbul Mahkemeleri, Karayolları Trafik Kanunun 110.maddesine göre sigortacının merkezinin bulunduğu İstanbul Mahkemeleri olup, sigorta sözleşmesinin yapan acentenin bağlı bulunmadığı Ankara Asliye Ticaret Mahkemeleri’nde açılan davada mahkememiz yetkili olmadığı nedenle yetki itirazının kabulü gerektiği, davacı tarafın kanunen belirlenen yetkili mahkemelerden hiçbirisinde dava açmadığı bu nedenle seçim hakkının davalı tarafa geçtiği, bu durumda davalı …Ş. vekilinin yetki itirazı kabul edilmiş, İstanbul Anadolu Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi yetkili ve görevli mahkeme olduğundan mahkememizin yetkisizliğine, 6100 sayılı HMK’nın 114 ve 115.maddeleri gereğince dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-İstanbul Anadolu Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi yetkili mahkeme olduğundan, Mahkememizin yetkisizliğine, 6100 sayılı H.M.K’nun 114 ve 115.maddeleri gereğince dava şartı yokluğu nedeniyle davanın USULDEN REDDİNE,
2- Karar kesinleştiğinde ve talep halinde dava dosyasının İstanbul Anadolu Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine tevzi için İstanbul Anadolu Hukuk Mahkemeleri Tevzi Bürosuna gönderilmesine,
3- Yargılama gideri , vekalet ücreti ve harç konusunda HMK ‘nun 331/2.maddesi gereğince yetkili mahkemece karar verilmesine ,
4- Karar kesinleştiğinde ve gönderme talebinde bulunulmadığı takdirde HMK ‘ nun 22. maddesi 1.fıkra son cümlesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına ve kullanılmayan gider avansının HMK’ nun 333. maddesi gereğince davacıya iadesine,
Dair Davacı Vekili Av. Aybüke Soysal yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’nde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 22/06/2021

Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.

¸e-imzalıdır. ¸e-imzalıdır.