Emsal Mahkeme Kararı Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/27 E. 2021/591 K. 30.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ
T.C
ANKARA
ASLİYE SEKİZİNCİ TİCARET MAHKEMESİ
K A R A R

ESAS NO : 2021/27
KARAR NO : 2021/591

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …-….
VEKİLİ : Av. … -…
DAVALI : … – … …
VEKİLİ : Av. … ….
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 13/01/2021
KARAR TARİHİ : 30/09/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 05/11/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili şirket ile davalı arasında davalı yana ait malzemelerin galvaniz kaplanması yönünde devam eden ticari ilişki olduğunu, söz konusu ilişkide davalının malzemelerini müvekkil şirkete teslim etmekte, müvekkili şirket de teslim aldığı malzemeleri sıcak daldırma galvaniz yapmakta ve yapılan iş karşılığı tanzim edilen fatura ile birlikte malzemeleri davalı yana teslim etmekte olduğunu, müvekkili şirketin devam eden ticari ilişki çerçevesinde dava dilekçesi ekinde ibraz dilen hesap ekstresinden de görüldüğü üzere 01.01.2020 tarihi itibariyle 45.668,78 TL önceki dönemlerden bakiye alacağı bulunduğunu, söz konusu bakiyeyi davalının ödemediğini, 2020 yılında devredilerek 2020 yılında da ticari ilişkiye devam edildiğini, 01.01.2020 tarihinden sonra da taraflar arasındaki ticari ilişkinin devam ettiğini ve ekte sundukları faturalardan da görüleceği üzere 2020 yılı içerisinde müvekkili şirketin davalıya ait çok sayıda malzemeyi galvaniz kaplamış ve davalı yana teslim etmiş olduğunu, faturalarının da malzemeler ile birlikte davalı yana teslim edildiğini, söz konusu faturaların irsaliyeli fatura olup her bir faturada faturanın teslim alındığında dair davalı yan çalışanlarınını isim soy isim ve imzaları bulunduğunu, davalının kendisine teslim edilen faturalara itiraz etmediğini, fatura içeriğini kabul etmiş olduğunu, yine hesap özetinden ve sundukları dekontlardan görüleceği üzere davalıya yapılan işlerin karşılığı olarak zaman zaman alacağa mahsuben müvekkili şirkete ödeme yapmış olduğu, bu hususun da müvekkili şirketin edimlerini eksiksiz olarak ifa ettiğini açıkça göstermekte olduğunu, davalının her ne kadar kısmi ödemelerde bulunmuşsa da müvekkilin alacağının tamamını ödemediğini, hesap özetinden anlaşıldığı üzere müvekkili şirketin davalıdan 14.08.2020 tarihi itibariyle 95.036,99 TL alacaklı olduğunu, müvekkili şirketin davalı ile 95.036,99 TL alacağın ödenmesi hususunda defalarca görüşmüşse de davalının ödeme yapmama hususunda direnim göstermiş olduğunu, müvekkili şirketin, davalı taraf ile aralarında mevcut ticari ilişkiden kaynaklı alacağını müteaddit defalar talep etmiş ise de davalının ödememe yönünde ısrar ettiğini, davalının ödeme yapmaya yanaşmaması üzerine Ankara …. İcra Müdürlüğü 2020/7519 E. sayılı dosyasıyla icra takibi başlatılmış olduğunu, başlatılan icra takibine davalının alacağın tahsilini geciktirmek maksadıyla itiraz edildiğini, davaya konu alacağın yapılan iş bedeli olduğu, alacağın faturalarla sabit olduğu, davalının faturalara itiraz etmediği ve faturalara istinaden kısmi ödemelerde de bulunduğu nazara alındığında alacağın likit olduğunu, açıklanan nedenlerle davalı aleyhine %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etme zarureti hasıl olduğunu, davalının icra takibine itirazını müteakip dava şartı arabuluculuk yoluna başvurduklarını, anlaşma sağlanamadığını, davalının Ankara … Müdürlüğü 2020/7519 E. sayılı dosyasına vaki itirazının iptali ile takibin devamına, kötü niyetli itiraz nedeniyle takip miktarının %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkilinin, imal ettiği bazı metal ürünleri davacıya göndererek davacının işyerinde galvaniz kaplama yaptırmakta, kaplanmış malzemeleri ise kendisi kullanmayıp üçüncü şirketlere satmakta olduğunu, taraflar arasındaki ticari ilişki bu şekilde başlamış ise de sonradan -özellikle de pandeminin ortaya çıkmasıyla-, müvekkilinin satış yaptığı dava dışı şirketlerin galvaniz kaplamalarda çeşitli ayıplar görmeleri nedeniyle müvekkiline ödeme yapmamış ya da kalan vadeleri yatırmamış olduklarını, özellikle 15/04/2020 ve 21/04/2020 tarihli faturalara konu ürünlerin ayıplı çıkmış olduğunu, o dönemde yeni ortaya çıkan koronavirüs salgını nedeniyle, müvekkili şirketin 62 yaşında olan yetkilisi Cuma Öztürk uzunca bir süre işlerle ilgilenemediğinden, ürünlerdeki ayıplar fark edilememiş olduğunu, müvekkilinin satış yaptığı firmalardan malların ayıplı olduğuna dair dönüşler alınması üzerine, müvekkili şirket yetkilisi Cuma Öztürk, bu sıkıntıları davacı tarafa bildirmiş ve düzeltileceğine dair cevap almışsa da sürekli oyalanmış olduğunu, en nihayetinde müvekkil şirket, davacı tarafın sorun çözmeye yanaşmayacağını, mallardaki ayıpların da devam ettiğini görünce Temmuz ayı itibariyle davacıdan mal alımını bıraktığını, davacıdan alınan malların ayıplı olduğuna dair müvekkili şirkete yöneltilen ihtarlardan biri ekte olup, galvaniz kaplamalı ürünler dava dışı şirketlerin yed’inde olduğundan, ayıpların tespiti için yerinde bilirkişi incelemesi yapılmasını talep ettiklerini, bahsi geçen şirketler ve davacının imal ettiği kaplamalı ürünlerin bulunduğu adresleri ayrıca bildirileceklerini, davacının yaptığı galvaniz kaplamalar için faturalara yansıttığı tutarlar da kararlaştırılan tutarlarla uyuşmayıp normal piyasa rakamlarının 2 katı olduğunu, yukarıda da belirtildiği üzere, müvekkili şirketin yetkilisi Cuma Öztürk 60 yaşın üzerinde olduğundan pandeminin ortaya çıkmasıyla 2020 Mart ayından itibaren işlerle eskisi gibi ilgilenememiş, faturalardaki rakamların ürünlere uygun olmadığı sonradan fark edilmiş olduğunu, davacının iyiniyetli olmadığı anlaşılınca, müvekkilinin ticari ilişkisini kesmiş ve galvaniz kaplama yapan başka bir firma ile anlaşmış olduğunu, bu firmanın kestiği faturalardan bir kısmı ekte olup, aynı işi davacıya göre yarı fiyatına yaptığının görüleceğini, zira davacının, müvekkilinin pandemi dönemindeki boşluğunu fırsat bilerek galvaniz kaplamalar için piyasadaki emsallerinin 2 katında faturalandırma yapmış olduğunu, özellikle koronavirüs salgını ile başlayan süreç sonrası davacı tarafın imal ettiği galvaniz kaplamaların ayıplı olması ve kararlaştırılan rakamların üzerinde faturalandırma yapması dışında, faturalarda gösterilen ürün ağırlıklarının da teslim edilenin üzerinde olduğunun anlaşıldığını, (Bu hususun tanık beyanıyla anlaşılacağını), ayrıca davacı tarafın sunduğu cari hesap dökümünün de hatalı olduğunu, ticari defterlerin ve faturaların incelenip karşılaştırılmasıyla bu hususun anlaşılacağını, fazlaya ilişkin talep ve dava haklar saklı kalmak kaydı ile; davacı tarafın haksız olarak açmış olduğu davasının reddi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, fatura ve ticari ilişkiden kaynaklı alacağın tahsili istemi ile başlatılan takibe itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkememizce aldırılan 29/06/2021 tarihli bilirkişi raporunda; taraf defter kayıtları ile kayıtlara dayanak teşkil eden faturaların muhasebe usul ve esaslarına uygun kaydedildikleri, süresinde gerekli tasdik ve onay işlemlerinin yapılmış olduğu dikkate alındığında; tarafların 2019 ve 2020 yılı defterlerinin delil vasfına dair hukuki değerlendirme ve takdirin mahkemeye ait olduğu, taraflar arasında sıcak daldırma galvaniz kaplama işine konu ticari ilişki olduğu, davalı ve davacı kayıtları birlikte değerlendirildiğinde davacının davalıdan 95.036,98 TL alacaklı olduğu tespit edilmiştir.
Davalı tarafından TTK’nın 23/c maddesinin “Malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise alıcı iki gün içinde durumu satıcıya ihbar etmelidir. Açıkça belli değilse alıcı malı teslim aldıktan sonra sekiz gün içinde incelemek veya incelettirmekle ve bu inceleme sonucunda malın ayıplı olduğu ortaya çıkarsa, haklarını korumak için durumu bu süre içinde satıcıya ihbarla yükümlüdür. Diğer durumlarda, Türk Borçlar Kanununun 223 üncü  maddesinin ikinci fıkrası uygulanır. ” hükmü yollaması ile Türk Borçlar Kanunu 223/2 maddesinin “Alıcı gözden geçirmeyi ve bildirimde bulunmayı ihmal ederse, satılanı kabul etmiş sayılır. Ancak, satılanda olağan bir gözden geçirmeyle ortaya çıkarılamayacak bir ayıp bulunması hâlinde, bu hüküm uygulanmaz. Bu tür bir ayıbın bulunduğu sonradan anlaşılırsa, hemen satıcıya bildirilmelidir; bildirilmezse satılan bu ayıpla birlikte kabul edilmiş sayılır. ” düzenlemesi uyarınca ayıbın şekli ve niteliğine göre ortaya çıkan ayıbın davacılaara hemen bildirilmesi gerekirken bu bildirimde bulunulmamıştır.
Toplanan deliler ve tüm dosya kapsamında yapılan inceleme sonucu, tarafların ticari defterlerinde yapılan inceleme sonucu denetime ve hüküm kurmaya elverişli görülen bilirkişi raporuna göre,taralar arasındaki inkar edilmeyen ticari ilişki, cari hesaba ve davalı tarafından TTK 23/c, BK 223 maddesi gereğince süresinde yapılmış bir ayıp ihbarı bulunmamasına göre davacının takip tarihi itibariyle davalıdan 95.036,99 TL alacağının bulunduğu,davalı tarafça ödemeye ilişkin bir belge sunulmadığı,davalının faturaları kabul ederek defterine işlediği ve faturalara süresinde itiraz etmediği dolayısıyla fatura konusu malları bedeliyle kabul etmiş sayılması gerektiği ,bu itibarla davacının davasında haklı olduğu, haksız görülen itiraza binaen davacı yararına icra inkar tazminatı verilmesi de gerektiği anlaşıldığından davanın kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Nedenleri yukarıda açıklandığı üzere;
Davacının davasının kabulü ile, davalı borçlunun Ankara … Müdürlüğünün 2020/7519 Esas sayılı dosyasında itirazının iptaline ,takibin devamına
Alacak likit ve itiraz haksız olmakla hükmolunan meblağın %20 ‘si oranıda hesaplanan 19.007,39 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
İş bu dava nedeniyle alınması gerekli 6.491,98 TL harçtan 1.147,82 TL peşin harcın mahsubu ile kalan 5.344,16 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından yapılan 55,5 TL posta ve tebligat gideri, 800,00 TL bilirkişi ücreti, dava açılırken ödenen 1.207,12 TL yargılama harcı olmak üzere toplam 2.062,62 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
Arabuluculuk Kanununun 18/A(13). maddesi uyarınca karar tarihinde yürürlükte bulunan Arabuluculuk Ücret Tarifesi uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk giderinin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Kendisini vekille temsil ettiren davacı yararına hüküm tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereğince takdir ve tespit edilen 12.978,51 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde Ankara BAM’da İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 30/09/2021

Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.
¸e-imzalıdır. ¸e-imzalıdır.