Emsal Mahkeme Kararı Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/232 E. 2021/325 K. 01.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR
T.C.
ANKARA
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/232
KARAR NO : 2021/325

DAVA : İtirazın İptali (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/04/2021
KARAR TARİHİ : 01/06/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 01/06/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dilekçesiyle özetle; müvekkili şirketin 01/06/2020 keşide tarihli, keşidecisi …, lehdarı … olan, … Bankası …. Şubesinin 0006719 seri no’lu 30/01/2020 keşide tarih ve 20.500,00 TL bedelli çekini kaybederek zayi ettiğini, … Ticaret Mahkemesinin … Esas, … sayılı kararı ile çekin zayi nedeniyle iptaline karar verildiği, TTK. madde 652’deki iptal kararı üzerine hak sahibi hakkını senetsiz olarak da ileri sürebilir ve yeni bir senet düzenlenmesini isteyebilir hükmü bulunduğunu, davalının … Müdürlüğünün Esas No: …, sayılı dosyası üzerinden başlatılan ilamsız icra takibine davalı tarafından yapılan itirazın iptaline, takibe konu alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesiyle özetle; davalı müvekkili adresi dava dilekçesinde belirtildiği gibi …. Adapazarı/Sakarya olduğu, uyap sisteminden mernis adresi temin edildiğinde de ikamet adresinin Sakarya olduğunu, davaya bakmaya yetkili mahkemenin Sakarya mahkemeleri olduğunu, mahkemenin yetkisine itiraz ettiklerini, dosyanın yetkili Sakarya mahkemelerine gönderilmesini talep ettiklerini, borcun zamanaşımına uğradığını, zamanaşımı itirazının olduğunu, davanın süresi içinde açılmadığını, davalı müvekkili davacıyla ya da belirtilen lehtarla herhangi bir hukuki ilişkisi bulunmadığını, müvekkilinin böyle bir borcunun bulunmadığını, davacı taraf sadece çekin iptali kararına dayanarak davayı açtıklarını, sebepsiz zenginleştiği iddiasının hukuka aykırı olduğunu, davaya konu edilen çekin keşide edilmediği, dava dilekçesindeki … ile aralarında gerek ticari gerek kişisel hiç bir ilişkisi bulunmadığını, imzaya da itiraz ettiklerini, çekin 30/01/2020 keşide tarihli olup çek iptaline ilişkin dava 21/12/2020 tarihinde açıldığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, kambiyo senedinden kaynaklanan alacağın tahsili için yapılan icra takibine itirazın iptali ve tazminat talebine ilişkindir.
Davacı dava konusu çekin kaybolduğunu ileri sürerek, … Ticaret Mahkemesinden çekin zayi nedeniyle iptal kararı almış ve bu karara istinaden takipte bulunmuştur.
Kıymetli evrakın zayii nedeniyle iptali kararı ve bu kararın hükümleri TTK. 563 ve 564. maddelerinde düzenlenmiştir. TTK. 563/1. maddesine göre; “Kıymetli evrak zayi olduğu takdirde mahkeme tarafından iptaline karar verebilir.”
Aynı yasanın 564/1. Maddesinde ise; “İptal kararı üzerine hak sahibi, hakkını senetsiz olarak da dermeyen veya yeni bir senet ihdasını talep edebilir” hükmüne yer vermiştir.
İptal kararını alan davacı, borçludan, kendisine senedi ibraz etmeden ödeme bulunmasını isteme hakkı kazanmaktadır. Borçlu da hile ve ağır kusuru bulunmadıkça iptal kararını ibraz edene karşı ödemede bulunmakla borcundan kurtulmaktadır. (TTK. Madde 558/2)
İptal kararı sadece senedi zayi eden hamilin senette mündemiç hakkı, senetsiz olarak borçluya dermeyen edebilmesini ve borçlunun da iptal kararını olan kişiye ifada bulunmak suretiyle borcundan kurtulabilmesini sağlar. Maddi hukuk yönünden mevcut durum aynen kalır.
Görüldüğü gibi, borçlu, iptal kararı hamilinin sadece kararı iptal etmesi ve kararda adı geçen alacaklının kendisi olduğu ispatlaması üzerine, ağır kusurlu ve hilesi bulunmaksızın borcunu ifa ederse borcundan kurtulmaktadır.
İptal kararı hamili, hak sahibi olduğunu, iptale ilişkin yargılamada az çok ispatladığından bunun aksini iddia eden borçlu bu yöndeki iddialarını ispat etmek zorundadır.
Bu açıklamalar karşısında somut olay değerlendirildiğinde, davacı zayi nedeniyle iptal kararına dayanarak keşidecisi olan davalıdan TTK. 564/1 maddesi uyarınca talepte bulunmuş, ancak davalı ödemeden kaçınmıştır. Henüz ortaya çıkmış bir senet hamili bulunmamaktadır.
Davacı çekin meşru hamili olduğunu kanıtlamıştır. Yukarıda belirtildiği gibi çekin zayi nedeniyle iptali kararı davacıya çekin keşidecisine müracaat ile yani bir çek düzenlenmesini talep etme veya iptal kararına dayanarak borçludan çek bedelini isteme hakkını verir.
Dava konusu çekte; keşideci davalı …, lehdar … olup, çekin davacıya cirolanmış olduğu; davacının dava konusu çekte hak sahibi ve iyiniyetli son hamil olduğu, davalı asıl borçlunun ise ancak iyiniyetle ödeme yapıldığını, ispat etmek suretiyle borcundan kurtulabileceği, ancak davalının borcu ödediğine dair ödemeyi iddia ve ispat edemediği anlaşılmakla; takip konusu alacak likit olduğu nedenle icra inkar tazminatına da hükmedilmesi gerektiği değerlendirilmekle; takipten önce temerrüt gerçekleşmediği nedenle işlemiş faiz talebinin reddi ile kısmen kabule ilişkin aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın kısmen kabulü ile;
Davalının … Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazının 20.500,00 TL asıl alacak üzerinden iptali ile takibin devamına,
Takipten önce temerrüt gerçekleşmediği nedenle; 2.787,86 TL işlemiş faiz talebinin reddine,
Asıl alacak üzerinden, takip tarihinden itibaren reeskont avans faizi işletilerek takibin devamına,
Fazlaya ilişkin istemin reddine,
Hükmolunan alacak üzerinden %20 oranında 4.100,00 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
İş bu dava nedeniyle alınması gerekli 1.400,35 TL harçtan, 281,95 TL peşin harcın mahsubu ile kalan 1.118,40 TL harcın davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
Arabuluculuk Kanununun 18/A(13). maddesi uyarınca karar tarihinde yürürlükte bulunan Arabuluculuk Ücret Tarifesi uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk giderinin 1.159,88 TL sinin davalıdan, 160,11 TL’sinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından yapılan 49,00 TL posta ve tebligat giderinin kabul oranı üzerinden (% 87,87 kabul) 43,05 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, kalan miktarın davacı üzerinde bırakılmasına,
Davacının dava açarken ödediği 281,95 TL peşin ve 59,30 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 341,25 TL’nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
Kendisini vekille temsil ettiren davacı yararına hüküm tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereğince takdir ve tespit edilen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davanın reddedilen bölümü yönünden kendisini vekille temsil ettiren davalı yararına hüküm tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereğince takdir ve tespit edilen 2.828,30 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
Dair Davacı vekili Av. …. yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’nde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 01/06/2021

Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.

¸e-imzalıdır. ¸e-imzalıdır.