Emsal Mahkeme Kararı Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/142 E. 2021/281 K. 17.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR
T.C.
ANKARA
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/142
KARAR NO : 2021/281

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 05/03/2021
KARAR TARİHİ : 17/05/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 17/05/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … Doğalgaz ile borçlu davalı arasında, dava dilekçesinde keşide ve vade tarihleri belirtilen her biri 750,00 TL bedelli 5 adet bono tanzim edildiği, bonoların müvekkiline ciro edildiği, bono bedellerinin ödenmediğini, müvekkilinin alacağının tahsilinin temini için … Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasından genel haciz yolu ile ilamsız icra takibine başlandığının borca itiraz üzerine takibin durduğunu, borçlunun icra takibine yaptığı haksız itirazının iptaline ve takibin devamına, takip konusu alacağın %20 ‘sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, müvekkilinin yerleşim yerinin Sincan olduğunu, ticari ilişkisi olmadığını, bu nedenle Ankara Batı Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğunu, dava konusu alacağın zamanaşımına uğradığını, takip tarihi itibariyle 10 yıllık zamanaşımı süresinin geçtiğini, senetlerin bono vasfını taşımadığını, davanın husumet yönünden reddi gerektiğini, davacının asıl alacağı ispat etmek yükümlülüğünde olduğunu, temerrüt faizi talebinin yasal olmadığını, davanın reddini ve takip konusu alacağın % 40’ı oranında kötüniyet tazminatına karar verilmesini savunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLEDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; davacıya ciro edilen bono bedellerinin ödenmediği iddiası nedeniyle başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
… Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası incelendiğinde, alacaklı … İnşaat Taah.ve İnş.Malz.Makine San.ve Tic.Ltd.Şti., borçlu … olup 3.700,00 TL bono bedelli ve 5.263,39 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 9.013,29 TL alacak üzerinden ilamsız takip yapıldığı ve itiraz üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır. Davalı borçlunun 12.03.2020 tarihli dilekçesi ile, borca ve icra dairesinin yetkisine itiraz etmiş ancak, yetkili icra müdürlüğünün hangisi olduğuna ilişkin açıklama yapmadığı anlaşılmıştır.
Somut olayda, davalı borçlu dava konusu takip dosyasında ödeme emrine itiraz dilekçesinde icra dairesinin yetkisine itiraz etmiş, yerleşim yeri adresinin Ankara olduğunu belirtmiş, ancak yetkili icra dairesini göstermemiş olduğu gibi davalı borçlunun dosya kapsamına göre, itirazın iptali davalarında; hem icra dairesinin hemde mahkeme yetkisine itiraz edilmesi durumunda İ.İ.K. 50.maddesi uyarınca öncelikle icra dairesinin yetkisine yönelik itirazın HMK’nın 164.madde hükmü uyarınca önsorun olarak incelenmesi gerekir. Mahkemenin yetkisine yönelik bir itirazın var olup olmaması bu sonuca etkili değildir. Mahkeme öncelikle icra dairesinin yetkisine yönelik itiraz öncelikle inceleyerek kesin olarak karara bağlar. (HGK’nın 28.03.2001 gün ve 2001/19-264 esas 2001/311 karar 20.03.2002 gün ve 2002/13-241 esas 2002/208 karar)
Davalı vekili cevap dilekçesi ile süresi içerisinde mahkememizin yetkisine itiraz etmiştir. Yetki itirazında bulunan taraf, yetkili mahkemeyi, birden fazla yetkili mahkeme varsa seçtiği mahkemeyi bildirir. Aksi takdirde yetki itirazı dikkate alınmaz.
6100 sayılı HMK’nın 6/1 maddesinde: “Genel Yetkili Mahkeme davalı gerçek ve tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir.” hükmü yer almaktadır.
Davalı borçlu, … Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasına yapmış olduğu yetki itirazında yetkili icra dairesini belirtmediği ve gerçek yerleşim yerinin Ankara değil Sincan olduğu anlaşılmış, bu nedenle, icra dairesine yönelik itirazı geçerli sayılmamıştır.
Davacının dosya kapsamına göre, yerleşim yeri Eskişehir’dir. Davalı süresi içerisinde cevap dilekçesi ile mahkememizin yetkisine itiraz edip yetkili mahkemenin Ankara Batı Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunu belirtmiştir. T.B.K. 89.maddesine göre, konusu alacak olan uyuşmazlıklarda, alacaklının ödeme zamandaki yerleşim yeri mahkemeleri de yetkilidir. Bu durumda davacı taraf kanunen belirlenen yetkili mahkemelerden hiçbirisinde dava açmadığı, bu nedenle seçimlik hakkının davalı tarafa geçtiği bu durumda davalı vekilinin mahkememiz yetkisine yönelik itirazı kabul edilmiş ve Batı Ankara Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi yetkili ve görevli mahkeme olduğundan mahkememizin yetkisizliğine, 6100 Sayılı HMK’ nın 114. ve 115.maddeleri gereğince dava şansı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Batı Ankara Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi yetkili mahkeme olduğundan, Mahkememizin yetkisizliğine, 6100 sayılı H.M.K’nun 114 ve 115.maddeleri gereğince dava şartı yokluğu nedeniyle davanın USULDEN REDDİNE,
2- Karar kesinleştiğinde ve talep halinde dava dosyasının Batı Ankara Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine tevzi için Batı Ankara Hukuk Mahkemeleri Tevzi Bürosuna gönderilmesine,
3- Yargılama gideri , vekalet ücreti ve harç konusunda HMK ‘nun 331/2.maddesi gereğince yetkili mahkemece karar verilmesine ,
4- Karar kesinleştiğinde ve gönderme talebinde bulunulmadığı takdirde HMK ‘ nun 22. maddesi 1.fıkra son cümlesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına ve kullanılmayan gider avansının HMK’ nun 333. maddesi gereğince davacıya iadesine,
Dair Davalı Vekili Av. … yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’nde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 17/05/2021

Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.

¸e-imzalıdır. ¸e-imzalıdır.