Emsal Mahkeme Kararı Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/133 E. 2021/127 K. 03.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR
T.C.
ANKARA
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/133
KARAR NO : 2021/127

DAVA : İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki))
DAVA TARİHİ : 02/03/2021
KARAR TARİHİ : 03/03/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 03/03/2021
Mahkememizde görülmekte olan İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dilekçesiyle özetle; müvekkilinin … yer alan taşınmazın … numaralı bağımsız bölümüne malik olduğunu, 10/12/2019 tarihinde ipotekli olarak satın aldığını, eski malik … ile … arasında ticari nitelikte kredi sözleşmesi olduğunu, kendisinin borçlarını önce yapılandırdığını, sonra tamamen ödediğini, ancak ipoteğin kaldırılmadığını, bankaya en son 45,00-TL tutarında bir ödeme daha yapıldığını açıklayarak dava konusu taşınmaz üzerindeki davalı lehine tescilli ipoteğin kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, ipoteğin kaldırılması talebine ilişkindir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesine göre, bir davanın ticari dava sayılması için ya uyuşmazlık konusu işin taraflarının her ikisinin birden ticari işletmesiyle ilgili olması ya da tarafların tacir olup olmadıklarına veya işin tarafların ticari işletmesiyle ilgili olup olmamasına bakılmaksızın Türk Ticaret Kanunu veya diğer kanunlarda o davaya asliye ticaret mahkemesinin bakacağı yönünde düzenleme bulunması gerekir.
Diğer taraftan, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 19/2. maddesi uyarınca, taraflardan biri için ticari sayılan işin diğeri için de ticari iş sayılması, davanın niteliğini ticari hale getirmeyecektir. Zira; Türk Ticaret Kanunu, kanun gereği ticari dava sayılan davalar haricinde, ticari davayı ticari iş esasına göre değil, ticari işletme esasına göre belirlemiştir. Bu nedenlerle işin ticari nitelikte olması davayı ticari dava haline getirmez.
6335 sayılı Kanun’un 2. maddesi ile değişik 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5. maddesi uyarınca ticari davalar asliye ticaret mahkemelerince görülerek karara bağlanır. Diğer taraftan aynı düzenleme gereğince, asliye ticaret mahkemeleri ile diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki, 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu’ndan ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 6335 sayılı Kanun’la yapılan değişiklikten önceki halinden farklı olarak iş bölümü ilişkisi değil, görev ilişkisidir. Göreve ilişkin düzenlemeler, 6100 sayılı HMK’nın 1. maddesi uyarınca kamu düzenine ilişkin olduğundan mahkemece re’sen dikkate alınır.
28/05/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun tanımlar başlıklı 3/k maddesine göre, tüketicinin ticari ve mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek ve tüzel kişiyi ifade ettiği, kanunun m 3/1 bendine göre tüketici işleminin mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari ve mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekalet, bankacılık vb. Sözleşmelerde dahil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi kapsayacağı belirtilmiştir.
Kanunun 83/2 maddesine göre ve kanunun 73/1 maddesine göre tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemelerinin görevli olduğu düzenlenmiştir. Tüketici işleminden kaynaklanan uyuşmazlığın veya sözleşmenin TTK 4 ve 5.madde hükümleri kapsamında kalan ve kanunda özel olarak düzenlenen ve ticari dava sayılan bir sözleşmeden kaynaklanmasının da önemi olmamaktadır.
Somut olay değerlendirildiğinde; müvekkilinin … parselde yer alan taşınmazın …numaralı bağımsız bölümüne malik olduğunu, 10/12/2019 tarihinde ipotekli olarak satın aldığını, eski malik … ile … arasında ticari nitelikte kredi sözleşmesi olduğunu, kendisinin borçlarını önce yapılandırdığını, sonra tamamen ödediğini, ancak ipoteğin kaldırılmadığını, bankaya en son 45,00-TL tutarında bir ödeme daha yapıldığını açıklayarak dava konusu taşınmaz üzerindeki davalı lehine tescilli ipoteğin kaldırılmasını talebine ilişkin olduğu, davacı tarafın tacir olmadığı, tüketici olduğu, dava konusu işlemin bir tüketici işlemi niteliğinde olduğu, taraflar arasındaki ilişkinin ticari nitelikte olmadığı, bu durumda tüketiciye yönelik uygulamalardan doğan bir uyuşmazlık olduğu ve Tüketici Mahkemesinin görevli olduğu anlaşılmıştır.
Bu davaya Tüketici Mahkemelerince bakılacağı, Ticaret Mahkemesinin görevli olmadığı nedenle 6100 sayılı HMK.’nun 114/1-c ve 115/2 maddeleri uyarınca bu hususunun dava şartlarından olduğu ve davanın her aşamasında resen dikkate alınacağı da gözetilerek davanın usulden reddine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Ankara Nöbetçi Tüketici Mahkemesi görevli mahkeme olduğundan, Mahkememizin görevsizliğine , 6100 sayılı H.M.K’nun 114 ve 115.maddeleri gereğince dava şartı yokluğu nedeniyle davanın USULDEN REDDİNE,
2- Karar kesinleştiğinde ve talep halinde dava dosyasının Ankara Nöbetçi Tüketici Mahkemesine tevzi için Ankara Hukuk Mahkemeleri Tevzi Bürosuna gönderilmesine,
3-Yargılama gideri , vekalet ücreti ve harç konusunda HMK ‘nun 331/2.maddesi gereğince görevli mahkemece karar verilmesine ,
4-Karar kesinleştiğinde ve gönderme talebinde bulunulmadığı takdirde HMK ‘ nun 22. maddesi 1.fıkra son cümlesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına ve kullanılmayan gider avansının HMK’ nun 333. maddesi gereğince davacıya iadesine,
Gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde Ankara BAM’da İstinaf yolu açık olmak üzere dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda karar verildi. 03/03/2021

Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.

¸e-imzalıdır. ¸e-imzalıdır.