Emsal Mahkeme Kararı Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/115 E. 2021/240 K. 19.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/115 Esas – 2021/240
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ
T.C.
ANKARA
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR

ESAS NO : 2021/115
KARAR NO : 2021/240

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 22/02/2021
KARAR TARİHİ : 19/04/2021
KARAR YAZIM TARİHİ: 20/04/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde; 14/10/2020 tarihinde müvekkilinin içinde bulunduğu davalı … Sigorta A.Ş. (Güneş Sigortaya) ZMMS poliçesi ile sigortalı … plakalı aracın gerçekleştirdiği trafik kazasın da yaralandığını , yaralanmadan dolayı geçici ve kalıcı maluliyeti oluştuğunu , tedavi sürecinde bir başkasının bakımına muhtaç olduğunu belirterek ve fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak şimdilik 100,00 TL geçici , 100,00 TL kalıcı maluliyet zararı ve bakıcı gideri olarak 100,00 TL nin temerrüt tarihinden itibaren avans faiziyle davalıdan tahsiliyle müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesiyle; öncelikle mahkemenin yetkisine itiraz ederek , müvekkili şirketin merkezinin bulunduğu yerin bağlı olduğu İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesinin yetkili olduğu bildirilmiş, esastan da davanın reddi istenmiştir.
DELİLLER ,DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE ;
Dava, ZMSS poliçesinde cismani zarar tazmini istemine ilişkindir.
Davalı sigorta vekili süresinde sunduğu cevap dilekçesinde yetki itirazında bulunduğundan ilk olarak yetki itirazının incelenmesi gerekmiştir.
6100 sayılı HMK’nun 6/1. maddesinde; genel yetkili mahkemenin, davalı gerçek veya tüzel kişiliğin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesi olduğu , aynı yasanın 16.maddesinde ise ; haksız fiilden doğan davalarda haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesinin yetkili olduğu belirtilmiştir.
2918 Sayılı KTK’nun 110. Maddesinde ise ; motorlu araç kazalardan dolayı hukuki sorumluluğa ilişkin davaların sigortacının merkez veya şubesinin, veya sigorta sözleşmesini yapan acentanın bulunduğu yer mahkemelerinin birinde açılabileceği gibi, kazanın vuku bulduğu yer mahkemesinde de açılabileceği hükmü düzenlenmiştir.
Bir davada birden fazla genel ve özel yetkili mahkeme varsa davacı bu mahkemelerden birinde dava açma hususunda bir seçimlik hakka sahiptir. Davacı, davasını bu genel ve özel yetkili mahkemelerden hiçbirinde açmaz ve yetkisiz bir mahkemede açarsa o zaman seçme hakkı davalı tarafa geçmektedir.
Davacı vekilince, davalı sigortanın Ankara da Bölge Müdürlüğü’nün bulunduğu ve bu nedenle Ankara Mahkemelerinin yetkili olduğu iddia edilmiş ise de; kanun hükmünde şubenin yetkili kılındığı , Bölge Müdürlüğünün belirtilmediği , kanun hükmünün yorum yolu ile genişletilerek uygulanmayacağı nazara alınarak bu beyanı kabul görmemiştir.
Dosyamızda kazaya neden olan aracın ZMSS poliçesini yaptıran davalı şirketin yerleşim yeri/ merkezinin İstanbul da bulunduğu , kazanın gerçekleştiği ve zarar göreninin yerleşim yerinin İzmir olduğu vede davalı şirketin Ankara’ da Şubesinin bulunmadığı nazara alındığında, Ankara Mahkemelerinin yetkisiz olduğu , davacılar vekili tarafından yetkisiz mahkemede dava açıldığından seçme hakkının , süresinde ve usulünce yetki itirazında bulunan davalıya geçtiği , davalının yerleşim yeri olan İstanbul mahkemelerinin yetkili olduğunu belirterek seçimlik hakkını bu yönde kullandığı anlaşılmakla , yetki itirazının kabulüne dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
Davacının davasının Mahkememizin YETKİSİZLİĞİ NEDENİYLE USULDEN REDDİNE,
Dosyanın kararın kesinleşmesi ve talep halinde yetkili İSTANBUL ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNE gönderilmesine,
Yargı gideri ve vekalet ücreti hususundaki kararın görevli mahkemece verilmesine ,
HMK’nun 20. maddesi gereğince, kararın istinaf edilmeden kesinleşmesi halinde kesinleştiği tarihten, istinaf edilmesi ve başvurunun esastan reddi halinde istinaf kararının tebliğinden itibaren , iki hafta içinde mahkememize başvurularak dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesinin talep edilmemesi halinde, aynı madde gereğince mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına ve yargı gideri ile vekalet ücreti hususunda karar verileceğine ,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğden itibaren iki hafta süre içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 16/04/2021