Emsal Mahkeme Kararı Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/103 E. 2021/463 K. 07.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ
T.C
ANKARA
ASLİYE SEKİZİNCİ TİCARET MAHKEMESİ
K A R A R
ESAS NO : 2021/103 Esas
KARAR NO : 2021/463

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 15/02/2021
KARAR TARİHİ : 07/07/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 13/07/2021

DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin S.S. … Sanayi Toplu İşyeri Yapı Kooperatifinin bir üyesi olduğunu, davalılardan …, … ve …’nın kooperatifin yönetim kurulu, …, …’in kooperatifin denetim kurulu üyeleri olduğunu, diğer davalı şirketin ise kooperatife ait işyerinde 106 adet prefabrik işyeri binasının yapım işini üstlenmiş yüklenici olduğunu, davalıların yönetim ve denetim kurulu üyeleri olmalarından kaynaklı kanuni yükümlülükleri olan özen ve basiretli tacir olma yükümlülüklerine aykırı hareket ettiklerini, kooperatif aleyhine davalı şirket lehine koşullar içeren yapım işi sözleşmesi akdettiklerini ve sözleşmeyi hukuka aykırı şekilde yorumlayarak, üyelerden olur almaksızın değiştirerek ve uygulayarak kooperatifin ve üyelerinin zarara uğramasına sebebiyet verdiklerini, davalı eski yönetim ve denetim kurulu üyeleri ile davalı yüklenici şirketin hukuka ve hakkaniyete aykırı hareket ettiklerinin yanı sıra kooperatif ve müvekkilinin de dahil olduğu kooperatif üyelerinin zarara uğratıldığı şüphesi ile müvekkili lehine taraflarınca 10/08/2020 tarihinde davalıların yönetimde olduğu dönemde bilgi ve belge talebinde bulunulduğunu ancak bu talebe hiçbir cevap verilmediğini, kooperatifin daha fazla zarara uğratılmasının önüne geçmek amacıyla kooperatif ortaklarının bir kısmının genel kurul kararlarının iptali istemli dava ikame ettiklerini, yapılan yargılama neticesinde … Ticaret Mahkemesi’nin 04/11/2020 tarih, …. sayılı kararı ile kooperatifin 22/06/2019 tarihli genel kurulunda alınan kararların yok hükmünde olduğunun tespit edildiğini, kooperatifin 2019 yılı olağan genel kurul toplantısında yönetim ve denetim kurulu üyeleri olan davalıların oy çokluğu ile ibra edilmeksizin azledildiklerini, aynı toplantıda bilanço ve gelir – gider farkı hesaplarının da oybirliğiyle reddedildiğini, davalıların hukuka aykırı eylemlerinin suç teşkil etmesi nedeniyle müvekkili tarafından davalılar aleyhine suç duyurusunda bulunulduğunu söz konusu soruşturmanın Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın ….soruşturma sayılı dosyası ile yürütülmekte olduğunu belirterek davanın kabulü ile davalıların hukuka ve kanuna aykırı eylemleri sebebiyle kooperatifi uğrattıkları zarar gözetilerek fazlaya ilişkin talep haklar saklı kalmak kaydıyla şimdilik 15.000,00 TL tutarındaki tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile S.S. … Sanayi Toplu İşleri Yapı Kooperatifine tazmini sureti ile ödenmesine karar verilmesi isteğinde bulunmuştur.
CEVAP : Davalı şirket vekili cevap dilekçesinde, davacı tarafın ortağı olduğu kooperatifin yönetim ve denetim kurulu üyeleri ile yüklenici olan müvekkili şirket tarafından zarara uğratıldığından bahisle pay sahibi olarak Kooperatifler Kanununun 98. maddesi göndermesiyle TTK 555. maddesi uyarınca kooperatifin uğradığını iddia ettiği zararın tazmini için işbu davayı açtığını ve tazminatın da ortağı olduğu kooperatife ödenmesi isteğinde bulunduğunu, ancak yansıma zararların TTK madde 553 hükümlerine tabi olduğunu, bu haliyle sorumluluk davasının kurucular, yönetim kurulu üyeleri, yöneticiler ve tasfiye memurlarına karşı açılabileceğini, TTK madde 554 uyarınca müvekkilinin kişisel sorumluluğunun bulunmadığını davanın husumet yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmesi isteğinde bulunmuş, esasa ilişkin olarak da; müvekkili şirketin kooperatif ile imzalanan sözleşme uyarınca üstlendiği işyeri yapım işini eksiksiz ve ayıpsız olarak teslim ettiğini, yapı kullanım izin belgelerinin alınması, inşaatın ruhsat ve projelerine uygun olarak imal edildiğinin ve işin hukuken bitmiş olduğunun ispatı olduğunu, davacı tarafın müvekkili şirkete isnat ettiği iddialarının soyut ve mesnetsiz olduğunu, müvekkilince yapılan her işin ve düzenlenen hak edişin usulüne uygun şekilde iş sahibi yetkilerince denetlendiğini ve ödemelerin fatura karşılığı yapıldığını belirterek esastan da davanın reddine karar verilmesi isteğinde bulunmuştur.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde; öncelikle davacının dava konusu alacaklarının zamanaşımına uğramış olduğunu, bu sebeple müvekkilinden talep edebileceği herhangi bir alacağının bulunmadığını belirterek zamanaşımı itirazında bulunmuş, esasa ilişkin olarak da; davacı tarafça talep edilen zararların somutlaştırılmadığını, müvekkilinin basiretli tacir olup yönetim kurulu üyesi iken üzerine düşen yükümlülüklerini eksiksiz yerine getirdiğini, yapıların üyelere teslim edilememesinin sorumluluğunun müvekkiline ait olmadığını, genel kuruldan olur alınmadan 19 iş yerinden vazgeçilmediğini, taşeron firmaya yersiz hak ediş ödemesi yapılmadığını, kooperatifi zarara uğratacak şekilde belgesiz gerekçesiz ödeme yapılmadığını, yönetim kurulunun, kooperatif üyelerinin bilgisi dışında borçlanmadığını, habersiz kura çekimi yapmadığını, yönetim kurulu proje kapsamında üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirdiğini gerekli araştırmalarda bulunulduğunu, kooperatif üyelerinin bilgi belge talebinin hiçbir zaman reddedilmediğini, kooperatifin genel kurullarında üyelerin sorularına her zaman yanıt verildiğini, müvekkili yönetim kurulunun üzerine düşen görevleri eksiksiz yerine getirdiğini belirterek esastan da davanın reddine karar verilmesi isteğinde bulunmuştur.
Davalı … cevap dilekçesinde; öncelikle davacının dava konusu alacaklarının zamanaşımına uğramış olduğunu, bu sebeple kendisinden talep edebileceği herhangi bir alacağının bulunmadığını belirterek zamanaşımı itirazında bulunmuş, esasa ilişkin olarak da; kooperatifin kuruluşundan 2019 yılına kadar başkan yardımcılığı görevini yürüttüğünü, 2014 yılı olağan genel kurul toplantısında gündemin 6. maddesinde alınan genel kurul kararına göre 2017 yılında inşaatlara başlamak üzere ihale yapılmasını sağladıklarını, 7 adet firmanın ihaleye katıldığını, katılan firmaların bilgileri ve verdiği fiyatların yönetim kurulu nezdinde kooperatifin resmi avukatının da bulunduğu ihale komisyonunca incelenerek karara bağlandığını, ihale konularına göre en düşük fiyat veren firmaya kaldığını ve 01/01/2017 tarihinde … firması ile sözleşme imzalandığını, kooperatifin zarara uğratılmadığını, bilakis bütün işlemlerin genel kurul kararına dayanılarak yönetim kurulu kararı ile tüm belge ve evrak kayıttan geçilerek yapıldığını, ilgili şirkete ait iş yerinin faturasının 30/10/2018 tarihinde düzenlenerek teslim edildiğini, kooperatifi zarara uğratan belgesiz ve gerekçesiz ödemeler bulunduğunun asılsız olduğunu, iş yerlerinin teslimi ve gelir kaybına ilişkin bir zarar da var ise asıl sorumlusunun inşaat kabul görevini yapmayan ve bugünkü mevcut yönetim kurulu üyeleri arasında da bulunarak halen görevini ifa etmeyen davalı şirket temsilcisi olduğunu, belirterek davanın esastan da reddine karar verilmesi isteğinde bulunmuştur.
Davalılar …, …, … vekili cevap dilekçesinde, davacının aktif husumet ehliyeti olmadığından davanın usulden reddine karar verilmesi isteğinde bulunmuş, esasa ilişkin olarak da; 1163 sayılı kooperatifler kanunun 98. maddesiyle bu kanunda aksine bir açıklama olmayan veya hiç açıklama bulunmayan hususlar hakkında TTK’daki anonim şirketlere ait hükümlerin uygulanacağının kabul edildiğini ve bu hususlarda anılan kanuna yollamada bulunulduğunu, görevden alınmış yönetim kurulu üyeleri aleyhine açılacak olsa bile, yine genel kurulun dava açılmasına karar vermesi gerektiğini ve davayı üye kimliğiyle kooperatif tüzel kişiliği adına açılamayacağını, davalı şirkete henüz gerçekleştirmediği işler için kooperatif eski yönetimi olan davalılar tarafından fazla ve yersiz hak edişler ödendiği şeklindeki iddiaların haksız ve gerçek dışı olduğunu, yapılan imalatların ve karşılığında düzenlenen hakedişlerin incelenerek kesin kabullerin yapılma yükümlülüğünün inşaat kabul komisyonuna verilmiş iken bu görevin yerine getirilmediğini, müvekkillerinin yönetimde bulundukları dönemde, meslek odalarından yapılan işlerin şeffatiye ve kabulü için talepte bulunulduğunu, daha sonra davacı tarafça bu talebin harçlar ödenmesine rağmen iptal edildiğini, davacı tarafça müvekkillerine karşı itham ve iddialarının anlaşılması ve kabulünün mümkün olmadığını, maddi gerçeklerle alakası olmayan soyut ithamları tümden reddettiklerini belirterek davanın esastan da reddine karar verilmesi isteğinde bulunmuştur.
GEREKÇE : Dava; Kooperatifler Kanunu 98. Maddesi yollaması ile TTK’nun 555/1 maddesi uyarınca davacı şirketin ortağı olduğu kooperatifin zarara uğradığı iddiasıyla tazminatın tahsili isteğine ilişkindir.
Dava dışı kooperatifin ticaret sicil kayıtları celp edilmiş; ortakları arasında davacının yer aldığı anlaşılmıştır.
Davalılar …, … ve … vekili davacının aktif husumet ehliyeti olmadığı yönüyle itirazda bulunmuş ise de; (esasen aktif husumet yönünden mahkemenin de re’sen değerlendireceği hususlardan olduğu) TTK madde 551/1 uyarınca pay sahiplerinin de tazminatın şirkete ödenmesi isteğiyle dava açabilecekleri hususunun düzenlendiği, işbu davada da davacı ortak tarafından zararın ortağı olduğu kooperatife ödenmesi istemiyle dava açıldığı, davada taraf sıfatının bulunduğu anlaşılmıştır.
31/03/2021 tarihli duruşmada davacı vekiline dava dilekçesinde belirttiği zarar kalemlerine ilişkin açılım dilekçesi sunmak üzere süre verilmiş, davacı vekili, bu hususta 13/04/2021 tarihli dilekçe sunmuş, 09/06/2021 tarihli oturumda beyanında zararın kapsamının davalı şirket ile kooperatif arasında yapılan eser sözleşmesi uyarınca uğranılan zarara ilişkin olduğu, fazla ödemeler yapıldığı ve detayının da 13/04/2021 tarihli dilekçede bildirildiği belirtilmiştir.
Ankara …Ticaret Mahkemesi’nin 2019/425 esas sayılı dava dosyası UYAP üzerinden celp edilmiş, yapılan incelemede; davacıların … ve …. davalının S.S. … Sanayi Toplu İşyeri Kooperatifi, davanın davalı kooperatifin 22/06/2019 tarihli genel kurul toplantısında alınan kararların tümünün yok hükmünde olduğunun tespiti, talebin yerinde görülmemesi halinde gündemin 5. maddesinde görüşülen yönetim ve denetim kurulu üyelerinin ibrası, bilançonun onaylanmasına dair kararın iptali istemi olduğu, yapılan yargılama sonucu 04/11/2020 tarih 2020/507 sayılı kararla davanın kabulü ile davalı kooperatifin 22/06/2019 tarihli genel kurulunda alınan kararların yok hükmünde olduğunun tespitine karar verildiği anlaşılmıştır.
Ankara …Ticaret Mahkemesi’nin … esas sayılı dava dosyası UYAP üzerinden celp edilmiş, yapılan incelemede; davacının … Grup … Ltd. Şti. Davalının S.S. … Sanayi Toplu İşyeri Kooperatifi, davanın; … Müdürlüğü’nün … sayılı takip dosyasında takibe yapılan itirazın iptaline ilişkin olduğu, icra takibinin dayanağının taraflar arasında düzenlenen eser sözleşmesi kapsamında davacı tarafça işin eksiksiz ve ayıpsız olarak yapılıp teslim edildiği, 19 nolu hakediş ödemesi yapılmadığı gibi kesin hesaba da yanaşılmadığından bahisle sözleşmeye konu bakiye alacağa ilişkin olup davanın derdest olduğu anlaşılmıştır.
Ankara Asliye … Ticaret Mahkemesi’nin … sayılı dava dosyası UYAP üzerinden celp edilmiş, yapılan incelemede; davacının S.S. … Sanayi Toplu İşyeri Kooperatifi, davalının … Grup … Ltd. Şti., dava konusunun taraflar arasındaki eser sözleşmesine dayalı olarak davalı tarafından yapılan prefabrik işyeri inşaatında, eksik, projeye aykırı, şartnameye aykırı, eksik ve hatalı işler nedeniyle fazla ödeme yapıldığı iddiasıyla alacağın tahsili isteğine ilişkin olup, davanın derdest olduğu anlaşılmıştır.
Davacı vekili 23/06/2021 tarihli oturumda beyanında; Ankara …Ticaret Mahkemesi’ndeki davanın davalı şirket tarafından kooperatife açılan dava, Ankara Asliye … Ticaret Mahkemesi’ndeki davanın eser sözleşmesi kapsamında eksik iş yapılıp fazla ödeme iddiasıyla alacak davası olup, işbu dava konusunun da aynı işlere ilişkin olduğunu belirterek bekletici mesele yapılması isteğinde bulunmuştur.
Bir kısım davalılar vekilleri, geçici ve kesin kabullerin yapılmadığını, bu aşamada zararın ortaya çıkmasının da mümkün olmadığını, bekletici mesele yapılması talebini de kabul etmediklerini bildirmişlerdir.
Davacı taraf; dava dışı S.S. … Sanayi Toplu İşyeri Kooperatifinin ortağı olup, davalı … … Ltd. Şti.’nin kooperatife ait işyerinde 106 adet prefabrik işyeri yapım işini üstlendiğini, bu sözleşmeye dayalı olarak kooperatifin zarara uğradığı iddiasıyla zararın kooperatif eski yönetici ve denetçileri ile eser sözleşmesinin tarafı şirketten tazmini ile dava dışı kooperatife ödenmesi isteğinde bulunmakta, davalı taraf; zararın olmadığı, ayrıca bu aşamada da belirlenemeyeceği savunmasında bulunmaktadırlar.
Mahkemece yapılan inceleme ve tüm dosya kapsamına göre; işbu davaya konu zarara ilişkin tazminat davasının dayanağının eser sözleşmesine ilişkin olup, kesin hesap ve kesin kabulün yapılmadığı, bu sözleşme nedeniyle zarara uğranıldığı belirtilmekle kesin hesap ve kesin kabul yapılmadan zararın olup olmadığının belli olamayacağı, başlangıçta avans ödemeleri olup olmadığı, varsa da kesin hesaptan mahsup sonucu zararın ortaya çıkacağı, … Ticaret Mahkemesi’nin … esasına kayıtla yüklenici şirket tarafından kooperatife karşı, Ankara Asliye … Ticaret Mahkemesi’nin … esasına kayıtla kooperatif tarafından yükleniciye karşı aynı sözleşmeden kaynaklı alacak davaları açıldığı, kesin hesabın bu dosyalarda belirleneceği ve zararın da var ise kesin hesap ve kesin kabul sonrası ortaya çıkacağı, eser sözleşmesinden kaynaklı uğranılan zarara konu davada kesin kabul henüz yapılmadığından bu aşamada erken açılan davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
İşbu davada davalı olarak şirketin de belirtildiği, şirketin eser sözleşmesinin yüklenicisi olduğu, bu davanın haksız fiilden kaynaklandığı, birlikte sorumluluk olarak davanın açıldığı anlaşılmakla haksız fiilden kaynaklı olarak şirkete karşı açılan davada da kesin kabul henüz yapılmadığından bu aşamada erken açılan davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Erken açılan davanın reddine,
Alınması gerekli 59,30 TL harcın peşin alınan 256,17 TL’den mahsubu ile artan 196,87‬ TL harç bedelinin karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
Arabuluculuk Kanununun 18/A(13). maddesi uyarınca karar tarihinde yürürlükte bulunan Arabuluculuk Ücret Tarifesi uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk giderinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Davalılar …, … ve … tarafından yapılan vekalet tasdik harcı 8,50 TL, posta gideri 5,50 TL olmak üzere toplam 14,00 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak bu davalılara verilmesine,
Davalı … tarafından yapılan vekalet tasdik harcı 8,50 TL, posta gideri 5,50 TL olmak üzere toplam 14,00 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine,
Davalı … Grup Ltd. Şti. tarafından yapılan vekalet tasdik harcı 8,50 TL, posta gideri 5,50 TL olmak üzere toplam 14,00 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine,
Davalı … tarafından yapılan posta gideri 5,50 TL’den ibaret yargılama giderinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine,
Davalılar …, … ve …, …, … Grup Ltd. Şti. davada kendilerini vekille temsil ettirmiş olup, 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalılara verilmesine,
Tarafların işbu karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yoluna başvurabileceklerinin belirtilmesine,
Dair oybirliğiyle verilen karar davacı vekili, davalı …, … ve … vekili, davalı … vekili, davalı … Grup Ltd. Şti. vekilinin yüzüne karşı diğer davanın yokluğunda açıkça okunup usulen anlatıldı.07/07/2021

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …