Emsal Mahkeme Kararı Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/504 E. 2021/178 K. 19.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ
T.C.
ANKARA
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR

ESAS NO : 2020/504
KARAR NO : 2021/178

DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : 14/01/2015
KARAR TARİHİ : 19/03/2021
KARAR YAZIM TARİH : 07/04/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesiyle; müvekkili şirket ile davalı şirket arasında imzalanan taşeron sözleşmesi kapsamında davalı tarafından çalıştırılan İbrahim Kopar isimli işçinin 19.08.2001 tarihinde geçirmiş olduğu iş kazası nedeniyle hayatını kaybettiği , SGK’ca ölenin mirasçılarına ödenen bedelin rücu için müvekkili ve davalı aleyhinde … İş Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında dava açıldığı ve bu dava sonunda hükmedilen bedelin müvekkili tarafından 31.03.2014 tarihinde 16.234,32 TL olarak ödendiğinin, davalı ile müvekkili arasında imzalanan Taşeron Sözleşmesinin “taşeronun görev ve sorumlulukları” başlıklı kısmının son maddesinde “işin devamı sırasında meydana gelecek her türlü iş kazaları gibi sebeplerle üçüncü şahısların uğrayacakları cismani, maddi ve manevi zararlara ait sorumlulukların tümü ile taşerona ait olduğunun” kararlaştırıldığını, bu nedenle SGK’ya ödenen 16.234,32 TL’nin ödeme tarihi olan 31.03.2014 tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesiyle; öncelikle bu davanın iş mahkemesinde açılması gerektiğini belirterek Ticaret Mahkemesinin görevine itiraz etmiş, aksi halde ise, sözleşmenin bir bütün olarak değerlendirilmesi halinde işçiler üzerinde davacının hakimiyetinin olduğunu, gözetim ve denetimi altında bulunduğu, emir ve talimatlar verdiğini, İş Kanununun 77. maddesi gereğince iş kazasının meydana gelmesinde davacı şirketin %35 kusurlu olduğu, İş Mahkemesindeki bilirkişi raporu ile de belirlendiğini ve ilamda hüküm altına alınan miktarın davacının belirlenen bu kusur oranına isabet eden kısmını ödendiğini , kendi kusuruna denk gelen ve ödenen tazminat miktarının kendilerinden istenemeyeceğini belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep ve cevap etmiştir.
DELİLLER , DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, üçüncü kişiye ödenenin taraflar arasındaki eser sözleşmesi kapsamında rücuen tahsili istemine ilişkindir.
Davacı vekili delil olarak; taşeron sözleşmesine, ödeme belgelerine ve … İş Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası içeriğine dayanmıştır.
Mahkememizce yapılan yargılama neticesinde verilen 15/12/2016 tarih ve… esas …. sayılı karar ile ; …. kusur ve hesap yönünden yeniden rapor alınması için ara kararı oluşturulduğu, davacının davasını takip etmemesi ve davalı vekilinin de bilirkişi ücretini yatırmayacağını, davanın reddini istemesi üzerine, yeniden rapor alınamamış ve tüm dosya kapsamı, dava, cevap ve … İş Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası kapsamı, ödeme belgesi ile taraflar arasında yapılan sözleşmenin sorumsuzluk kaydı içeren hükmünün TBK’nın 115. ( eski BK’nın 99. ) maddesi kapsamında geçerli olup olmadığı hususunun de tespit ve ispat edilemediği gerekçesiyle, davacının davasının reddine karar verilmiştir.
Kararın , davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine Ankara Bölge Adliye Mahkemesinin 15/09/2020 tarih ve 2018/776 esas 2020/853 karar sayılı ilamıyla;”Dava, taraflar arasındaki eser sözleşmesi kapsamında rücuan alacak istemine ilişkin olup sözleşme hükümlerine göre tarafların sorumluluğu değerlendirilmelidir. Davacı taraf 06/05/2016 tarihli duruşmaya katılmamış, davalı vekili davayı takip edeceklerini belirtmiş ise de davada iddiasını ispat yükümlülüğünün davacı tarafta olması nedeniyle bilirkişi incelemesi konusundaki masrafların davacı yanca karşılanması gerekir.Bu durumda, mahkemece bilirkişi incelemesi için gerekli masrafların karşılanması hususunda davacı tarafa mehil verilerek davacı tarafça gerekli bilirkişi ücreti ve masrafların yatırılması halinde eser sözleşmesi hükümlerine göre tarafların sorumluluğu hususunda uzman bilirkişiden rapor alınarak hüküm kurulması gerekirken eksik inceleme ve hatalı değerlendirmeyle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır. Açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, esası incelenmeksizin mahkeme kararının HMK’nın 353/1-a.4 ve 353/1-a.6 maddeleri gereğince kaldırılmasına, davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.” gerekçesiyle dosya mahkememize geri çevrilmiştir.
Mahkememizce istinaf kararı nazara alınarak, davacı vekiline ek bilirkişi raporu için gerekli ücretin yatırılması ihtaren bildirilmiş , davacı vekili tarafından ücretin yatırılması üzerine alınan ek bilirkişi raporunda ; davacının …. Bankasına ait 31.03.2014 tarihli ibraz edilen dekontunda SGK’ ya, … 1.Asliye Hukuk Mahkemesi … sayılı dosyasına ilişkin 30.150,00 TL nin yatırıldığı , yine dosyaya SGK tarafindan davacıya hitaplı ödeme yazısında ; … 1.Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 22.02.2011 tarihli ….sayılı ilamında 16.827,25 TL asıl alacak, 2.019.27 TL vekalet ücreti , 260 TL yargılama gideri ile 31.03.2014 tarihine kadar hesaplanmış 27.269.25 TL faiz ve 8.00 TL tebliğ masrafı olmak üzere 46.383,77 TL’ nin 7 gün içinde belirtilen hesap nosuna ödenmesinin bildirildiği, bu yazıda belirtilen rakamların … 1.Asliye Hukuk Mahkemesi hüküm kısmındaki rakamlara paralel ve borcun tamamına ilişkin olduğu , buna göre davacının kusuruna isabet eden miktarın( 46.383,77 TLx%35= ) 16.234,32 TL olduğu ve davacının %35 e tekabül eden kısmı ödediğinin tespit ve hesap edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı dava , cevap , sözleşme hüküm , … 1. Asliye Hukuk Mahkemesi kararı , ödeme dekontu , SGK yazısı ile bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde ; davacı ve davalı arasındaki sözleşmede sorumsuzluk kaydı bulunmakta ise de , TBK ‘ nun 115. maddesi gereği ağır kusur halinde sorumsuzluk kaydının hükümsüz kabul edileceği, … 1.Asliye Hukuk Mahkemesindeki yargılamada alınan bilirkişi raporunda davacının kazanın meydana gelmesinde %35 oranında kusurlu olduğu tespit edildiğinden, iş bu sözleşmedeki sorumsuzluk kaydının hükümüsüz olduğu, davacının ödediği 16.234,32 TL nin bu kusura denk gelen miktarı olduğundan davalıdan rücuan talep edemeyeceği anlaşılmakla , aşağıdaki şekilde davanın reddi yönünde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davacının davasının REDDİNE ,
Alınması gerekli 59,30 TL harcın peşin alınan 277,25 TL’den mahsubu ile artan 217,95 TL’nin karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
Davalı davada kendisini vekille temsil ettirmiş olup 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Dair davalı vekilinin yüzüne karşı, davacı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğden itibaren iki hafta süre içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 19/03/2021

Katip …

Hakim …