Emsal Mahkeme Kararı Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/438 E. 2021/78 K. 11.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ
T.C
ANKARA
ASLİYE SEKİZİNCİ TİCARET MAHKEMESİ
K A R A R
ESAS NO : 2020/438
KARAR NO : 2021/78

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 14/09/2020
KARAR TARİHİ : 11/02/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 15/02/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde; Müvekkili …’ın davalı şirkete yönelik ürün hizmetleri karşılığında 04.02.2019 irsaliye tarihli, 07.02.2019 düzenleme tarihli, 006778 irsaliye numaralı ve 013785 fatura numaralı A seri faturayı kestiğini, kesilen fatura kapsamında yer alan malzemelerin ebatları, cinsi ve adetleri davalı şirket ile müvekkil arasında kararlaştırıldığını, tüm malzemelerin davalı şirketin talepleri doğrultusunda istenen ölçülere uygun olarak hazırlanarak davalı şirkete sevk edildiğini, bu kapsamda davalı şirkete bir takım … Yetkili Servis Konsepti (Karşılama bankosu, küçük ev aletleri bankosu, orta sehpa, banko arkası vitrin, 12 adet kutucuk dolabı) ile 10 m2 dış cephe giydirme (kolon) ve bir adet kapılı bölme tahsis edildiğini, miktar ve tutarları açıkça belirtilen bu hizmetler karşılığında davalı şirket tarafından 15.120,00 TL tutarındaki fatura bedelinin müvekkile ödemesi gerektiğini, buna karşılık davalı şirket tarafından müvekkile bu ürünler karşılığında herhangi bir ödeme yapılmadığını, bunun üzerine, müvekkil tarafından davalı şirket aleyhine … Dairesi’nin … E. sayılı takip dosyası aracılığıyla ilamsız icra takibi başlatıldığını, ardından borçlu tarafından haksız ve kötü niyetli olarak borca itiraz edilmesi sebebiyle takibin durduğunu, davalı borçlunun 16.12.2019 tarihli borca itiraz dilekçesinde müvekkil ile davalı şirketin hiçbir ticari ilişkisinin bulunmadığını iddia etmiş ise de, bu iddianın gerçek olmadığını, müvekkilinin hiçbir ticari ilişki içerisinde bulunmadığı bir şirkete faturada yer alan hizmetleri kendiliğinden sunmuş olmasının mantık dışı olduğunu, kaldı ki, davalı şirkete sunulan hizmetlerin bizzat davalı şirketin taleplerine uygun olarak hazırlandığını ve teslim edildiğini, müvekkili tarafından ilgili ürünlerin talep üzerine davalı şirkete gönderilmiş fakat bedellerinin davalı şirketçe ödenmediğini, bu sebeple, davalı borçlunun icra dosyasına yapmış olduğu itirazın haksız, mesnetsiz ve kötü niyetli olduğunu, borçlunun … Dairesi’nin … E. sayılı dosyasındaki borca itirazının iptali ile takibin devamına,
davalı aleyhine alacağın %20′ si oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davaya konu icra takibinde dayanak gösterilen 07/02/2019 tarih ve 13785 seri numaralı fatura içeriğinde belirtilen malların davacı tarafından müvekkiline teslim edilmediğini, müvekkil ile yapılan şifahi görüşmelerde böyle bir sevk irsaliyesinin olmadığını ve sevk irsaliyesi adı altında herhangibir belge imzalamadığının tarafına beyan ettiğini, delil olarak dosyada bulunan 07/02/2019 tarih ve 13785 seri numaralı fatura da müvekkil şirketin kayıtlarında mevcut olmadığını, işbu davada ispat külfetinin davacı tarafta olduğunu, davacı tarafın davaya konu malların müvekkil şirkete teslim edildiğini sevk irsaliyesi gibi yazılı belge ile ispat etmesi gerektiğini, müvekkilinin davacı taraf ile hiçbir ticari ilişkisi ve mal alış-verişi olmadığını, dosya içerisinde delil olarak sunulan faturanın ise tek başına alacağın varlığına ve malın teslimi ilişkin tek başına delil olma özelliği olmadığını, bu nedenle de davanın reddi gerektiğini, davacı ile müvekkil arasında hiçbir ticari ilişki olmaması nedeniyle davanın reddi ile yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davacı üzerinde bırakılmasına , kötüniyetle yapılan icra takibi dolayısıyla %20 tazminata mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, faturadan kaynaklı takibe itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkememizce aldırılan 15/01/2021 tarihli bilirkişi raporunda; taraflar arasındaki ilişkinin davacının davalıya mobilya dekorasyon hizmeti işine konu ticari ilişki olduğu, tarafların defter ve kayıtları ile kayıtlara dayanak teşkil eden fatura ve satışa konu diğer ilişkili belgeleri dikkate alındığında; tarafların 2019 yılı defterlerinin davacı açısından lehine delil vasfının olmadığı, davalı defterlerinin lehine delil vasfının bulunduğu, davacı tarafın davalı tarafa yapmış olduğu teslimler kapsamında, davacı defterlerine yapılan dava konusu faturanın davacı defterlerine kaydının yapıldığı, davalı defterlerine yapılmadığı, davacınm davalı kayıtlarını defterlerinde … Vergi numarası ile … Dayanıklı Tük. Mail. Ltd. Şti. unvanı ile kayıt etmiş olduğu, davalıya düzenlediği 07.02.2019 tarihinde 15.120,00 TL tutarlı faturayı defter kayıtlarına 07.02.2019 tarih ve 12 sıra numaralı gelir kaydına almış olduğu, davacının 11.12.2019 takip tarihi itibarı ile 15.120,00 TL davalıdan alacak talebinde bulunduğu, davacının kayıtlarının belgeleri ile uyumlu olduğu, davacının dosyaya sunmuş olduğu fatura, tarafıma sunulan irsaliye, davalıya iadeli taahhütlü olarak fatura gönderildiğine dair posta evrakı ve davacının yaptığı işlere konu tarafıma sunulan ölçüler, yazı şablonları ve malzemelerin monte edildiği yer fotoğrafları gözetildiğinde, davalının davacıdan bu hizmetleri almış olduğu, davalının davacıya takip ve dava tarihi itibarı ile 15.120,00 TL borçlu olduğu, ancak davalının davacı faturasını kayıtlarına almadığı, davaya cevap dilekçesinde borca itiraz ettiği, malzemelerin işyerinde bulunmadığını beyan ettiği, davacı ve davalı defterlerinin davacı lehine delil niteliği taşımadığı değerlendirildiğinde ve buna karşılık davacının davalıya teslimine konu malzemelerle ile ilgili olarak davalıya düzenlediği fatura, irsaliye ve posta evrakı dışında sunduğu teslime konu malzemelere dair ölçüler, resimler ve şablonlara sahip olduğu da değerlendirilerek net kanaat oluşması açısından davalının işyerinde keşif yapılması ve tanık dinlenmesi talebine ilişkin takdirin mahkememizde olduğu tespit edilmiştir.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre davalı defterinde yapılan inceleme neticesinde düzenlenen ve usul ve yasaya uygun denetime ve hüküm kurmaya elverişli bilirkişi raporuna göre takip konusu faturaların davalı defterinde kayılı olmadığı, davalının takip konusu fatura nedeniyle davacıya borcunun bulunmadığı,davacının faturaya konu mal ve hizmetin verildiğine ilişkin ispata elverişli delil sunmadığı, takibe konu faturaların salt davacı ticari defterlerinde kayıtlı olmasının dayanak belgelerle doğrulanmadığı takdirde tek başına malın veya hizmetin teslim edildiğini ispata yeterli bulunmadığı, fatura konusu malların teslimi hususunun yazılı delil ile ispat edilmesi gerekmesine rağmen bu hususta davacının ispata elverişli dedil de sunmadığı, bu itibarla davacının davasında haklı olmadığı ve davacının takibinde kötü niyetli olduğu tespit ve ispat da edilemediği, bu nedenle kötüniyet tazminatı isteminin de reddi gerektiği anlaşıldığından davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Nedenleri yukarıda açıklandığı üzere;
Davacının davasının reddine,
Davacının kötü niyeti tespit ve ispat olunamadığından kötü niyet tazminatı talebinin reddine,
Peşin alınan 440,83 TL harçtan alınması gerekli 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 381,53 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Arabuluculuk Kanununun 18/A(13). maddesi uyarınca karar tarihinde yürürlükte bulunan Arabuluculuk Ücret Tarifesi uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk giderinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Kendisini vekil ile temsil ettiren davalı yararına AAÜT gereğince takdir ve tespit edilen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine ,
Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde Ankara BAM’da İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.11/02/2021

Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.

¸e-imzalıdır. ¸e-imzalıdır.