Emsal Mahkeme Kararı Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/408 E. 2021/653 K. 21.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ
T.C
ANKARA
ASLİYE SEKİZİNCİ TİCARET MAHKEMESİ
K A R A R

ESAS NO : 2020/408
KARAR NO : 2021/653

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – … …
VEKİLİ : Av. … – ….
DAVALI : … – … …
VEKİLİ : Av. … -…
DAVA : Alacak (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/08/2020
KARAR TARİHİ : 21/10/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 19/11/2021
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin… Kooperatifinin üyesi bulunmakta olup kooperatife üyelik aidatlarını yatırdığını, müvekkilinin davalı kooperatifin üyesi bulunmakta iken yapılan çekiliş sonucunda 3 nolu villanın üyesi bulunmakta iken ekonomik sebeplerden ötürü Ankara …. Noterliği’nin 10/07/2014 tarih ve 17068 yevmiye sayılı ihtarname ile kooperatif üyeliğinden istifa ettiğini,2015 yılı Şubat ayının 22’sinde yapılan olağan genel kurul kararı doğrultusunda müvekkilinin istifasının kabul edildiğini, davalı kooperatif ile yapılan tüm görüşmelere rağmen ödemenin olmadığını, bu nedenlerle 253.500,00 TL asıl alacağın 22.03.2015 tarihinden işleyecek yasal faiz ile davalıdan alınmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde; 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu ve ana sözleşme gereği üyelikten çıkan ve çıkarılan üyeler ile hesaplaşmanın beş (5) yıllık zaman aşımına tabi olduğunu, davacı üyenin Ankara … Noterliği’nin 10.07.2014 tarih ve 17068 yevmiyeli ihtarnamesi ile 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu ve anasözleşmesi gereği yasal mecburiyeti gereği istifayı kabul ettiğini, kooperatiflerin bilanço kapanışının yıl sonu olup; dosya özelinde 31.12.2014, davacı yanın istifa ödeme muacceliyetinin 01.01.2015 tarihi olduğunu, davacı yanın 01.01.2015 tarihinden itibaren müvekkil yandan talep hakkı olmasına karşın yasa ve yerleşmiş yargı içtihatları gereği beş yıllık zamanaşımı süresinde istemde bulunmamış olması nazarında davacının talep hakkının 01.01.2020 tarihi itibari ile zamanaşımına uğramış olup davanın zamanaşımından usulden reddini talep ettiklerini, 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 17. mad’si çıkan veya çıkarılan ortak ile hesaplaşmayı belirlediğini, işbu madde kapsamında davacı yanın kooperatife başvuru yapması yeterli olup başvuru yapmadan dava açmasında hiçbir hukuki menfaati olmadığını, işbu nedenle kooperatife başvuru yapılmaksızın açılan davada hukuki yarar bulunmamakta olup davanın HMK 114/h. mad’si gereği usulden reddini talep ettiklerini, davacı yanın kooperatiften istifa iradesi dava dilekçesinin aksine kooperatiften kaynaklı olmayıp, davacının üyelik ödevlerini yerine getirmemesi amacından nedenli olduğunu, işbu nedenle müvekkil kooperatif aleyhinde bulunulan hitamların yersiz olduğunu, müvekkil kooperatifin 2014 hesap yılı 22.02.2015 tarihli olağan genel kurul toplantı tutanağı 7. Mad. ‘sinde üyelerin oy birliği ile istifa eden üyelerden çıkma alacağının 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 17. Mad. ‘sine istinaden %37’si oranında muhik tazminat kesintisine karar verildiğini, genel kurul kararının iptaline dair açılan bir dava da olmayıp karar uygulandığını, yasa ve yerleşmiş yargı içtihatları gereği davacı üye üyelik süresince kooperatif genel giderlerinden üye payı oranında sorumlu olduğunu, öncelikle zamanaşımı ve usul itirazlarımızın kabulü ile davanın usulden reddine, esas yönünden yersiz ve mesnetsiz davanın reddine, mahkeme aksi kanaatte ise muhik tazminat ve genel gider kesintili çıkma hesabı yapılmasına, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin davacı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, kooperatiften ayrılma alacağının tahsili istemine ilişkindir.
Mahkememizce aldırılan 08/01/2021 tarihli bilirkişi raporunda; davacı yanın kooperatif üyeliğinin 2014 ya da 2015 yılında sona erdiği, bunun netleşmesi için noterden gönderilen ihtarın tebliğ şerhini içeren suretinin dosyaya kazandırılmasının gerektiği, davacı alacağının 2014 ya da 2015 yılı bilançosunun kabul edildiği genel kurul tarihlerine göre muaccel hale geleceğinden, 2014-2015 ve 2016 yıllarına ait genel kurul tutanakları ile 2014 ve 2015 yılı bilanço ve gelir gider cetvellerinin dosyaya kazandırılmasının gerektiği, dosyaya davacı tarafından sunulan ödeme makbuzlarına göre davacı toplam ödemesinin 90.500,00 TL olduğu, davacı tarafından sunulan muavin kayıtlarına göre ise 98.500,00 TL olduğu, bu durumda kooperatif kayıtlarında bulunan davacı cari hesap ekstresi ve muavin kaydının dosyaya kazandırılmasının gerektiği tespit edilmiştir.
Mahkememizce aldırılan 22/09/2021 tarihli bilirkişi ek raporunda; kök raporda belirtilen tespit, değerlendirme ve görüşlerinin muhafaza edildiği, bu çerçevede ve dosyaya kazandırılan belge ve kayıtlar çerçevesinde davacı yanın kooperatif üyeliğinin 11.07.2014 tarihinde sona erdiği, davacı alacağının 2014 yılı bilançosunun kesinleştiği 22.02.2015 tarihli genel kurul tarihinden 1 ay sonraki tarih olan 22.03.2015 tarihinde muaccel hale geldiği, dosyaya kazandırılan son muavin kayıtlarına göre davacı toplam ödemelerinin 253.632,45 TL göründüğü, buna göre ortak başına düşen genel gider payının mahsubu sonunda davacı asıl alacağının 241.973,74 TL olduğu, işlemiş yasal faiz tutarının 116.268,40 TL olduğu, toplam davacı alacağının 358.242,14 TL olduğu tespit edilmiştir.
Davacının davalı kooperatifte üye olduğu, Ankara … Noterliği’nin 10/07/2014 tarih ve 17068 yevmiye sayılı ihtarname ile kooperatif üyeliğinden istifa ettiği, Kooperatifler Kanunu’nun 10. Maddesi gereğince istifanın tebliğ tarihi olan 11.07.2014 tarihinde üyeliğinin sona erdiği, aynı yasanın 17. Maddesi gereğince davacı alacağının 2014 yılı bilançosunun kesinleştiği 22.02.2015 tarihli genel kurul tarihinden 1 ay sonraki tarih olan 22.03.2015 tarihinde muaccel hale geldiği anlaşılmıştır. Davalı tarafından sunulmuş usulünce alınmış bir çıkma alacağının ertelenmesi ve muhik tazminat kesintisine ilişkin bir karar bulunmamaktadır. Bu itibarla dosyaya sunulan bilgi, belgeler ve bilirkişi raporu dikkate alındığında davacının genel gider payı düşülmek suretiyle 241.973,74 TL çıkma alacağının bulunduğu, bu alacağa yukarıda belirtilen muacceliyet tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesi gerektiği anlaşıldığından davacının davasının kısmen kabulü ile, 241.973,74 TL’nin 22.03.2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.

HÜKÜM: Nedenleri yukarıda açıklandığı üzere;
Davacının davasının kısmen kabulü ile, 241.973,74 TL’nin 22.03.2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
İş bu dava nedeniyle alınması gerekli 16.529,23 TL harçtan 4.329,15 TL peşin harcın mahsubu ile kalan 12.200,08 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından yapılan 93,75 TL posta ve tebligat gideri, 750,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 843,75 TL yargılama giderinin kabul oranı üzerinden (% 95,45 kabul) 805,36 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, kalan miktarın davacı üzerinde bırakılmasına,
Davacının dava açarken ödediği 4.383,55 TL peşin ve başvurma harcının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
Arabuluculuk Kanununun 18/A(13). maddesi uyarınca karar tarihinde yürürlükte bulunan Arabuluculuk Ücret Tarifesi uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk giderinin 1.259,94 TL sinin davalıdan 60,06 TL’sinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Kendisini vekille temsil ettiren davacı yararına hüküm tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereğince takdir ve tespit edilen 25.388,16 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davanın reddedilen bölümü için kendisini vekille temsil ettiren davalı yararına hüküm tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereğince takdir ve tespit edilen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde Ankara BAM’da İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 21/10/2021

Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.

¸e-imzalıdır. ¸e-imzalıdır.