Emsal Mahkeme Kararı Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/40 E. 2021/160 K. 17.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ
T.C
ANKARA
ASLİYE SEKİZİNCİ TİCARET MAHKEMESİ
K A R A R
ESAS NO : 2020/40
KARAR NO : 2021/160

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 15/01/2020
KARAR TARİHİ : 17/03/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 19/03/2021

DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili banka tarafından 10/06/2013 ve 30/10/2013 tarihli genel ticari kredi sözleşmelerine istinaden … Güç Sistemleri Mühendislik ve Taahhüt A.Ş.’ne kredi kullandırıldığını, diğer davalıların müteselsil kefil olarak imzalarının olduğunu, kredi sözleşmeleri çerçevesinde borçlu firmaya nakdi ve gayrinakdi krediler kullandırıldığını, kredi hesabının 05/03/2019 tarihinde kat edildiğini, ihtarname keşide edilerek borçlu firma ve kefillerden nakdi kredinin ödenmesinin ve gayri nakdi kredilerin depo edilmesinin talep edildiğini, … Müdürlüğü’nün … sayılı dosyası ile 184.225.798,09 TL nakdi alacağın ödenmesinin 235.257.683,57 TL gayri nakdi alacağın depo edilmesinin talep edildiğini, davalıların takibe ve ferilerine itiraz ettiklerini, itirazların haksız ve mesnetsiz olduğunu belirterek itirazın iptaline, alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmeleri isteğinde bulunmuştur.
CEVAP : Davalılar vekili her bir davalı yönünden ayrı ayrı sunduğu cevap dilekçesinde; davacı tarafından talep edilen alacağın doğru tespit edilmesi gerektiğini, bunun ancak ticari defterlerin incelenmesi ile mümkün olduğunu, davacının defter ve kayıtlarının delil olarak kabul edilemeyeceğini, mevcut davaya konu edilen sözleşmesinin daha önce matbu olarak hazırlandığı ve müzakere edilmediğini, TBK 21. maddesi uyarınca davacının defter kayıt ve belgelerinin münhasır delil olacağına ilişkin sözleşme hükmünün bir genel işlem şartı olduğunu, borcun varlığının ve miktarının ancak iki tarafın da ticari defterlerinin incelenmesi ile tespit edilebileceğini belirterek davanın reddine, takibe konu alacağın %20’sinden az olmamak üzere tazminata hükmedilmesi isteğinde bulunmuştur.
GEREKÇE : Dava; genel kredi sözleşmesine dayalı alacağın tahsili istemiyle girişilen icra takibine itirazın iptali isteğine ilişkindir.
… Müdürlüğü’nün … sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davacı – alacaklı tarafından, davalı – borçlular hakkında toplam 184.255.798,09 TL nakit alacağın tahsili, 235.257.683,57 TL gayrinakdi alacağın deposu istemiyle genel kredi sözleşmesine dayalı olarak 29/11/2019 tarihinde ilamsız takibe geçildiği, ödeme emrinin tebliği üzerine yasal süresinde sunulan dilekçe ile borca itiraz edilmiş olduğu anlaşılmıştır.
Davacı vekili 17/03/2021 tarihli oturumda beyanında; davalılar vekilinin işbu davanın dayanağı icra dosyasında itirazlarını geri aldıklarını, bu şekliyle takibin kesinleştiğini ve davanın konusunun kalmadığını, karşı taraftan vekalet ücreti, yargılama gideri ve icra inkar tazminatı taleplerinin bulunmadığını bildirmiş, davalılar vekili aynı günlü oturumda beyanında; beyanlardan sonra 16/03/2021 tarihinde icra dosyasında davacı tarafın finansal yapılandırma yapılması nedeniyle buna yönelik beyanda bulunduğunu, daha sonra da itirazlarının geri alındığını, takibin kesinleştiğini, davanın konusunun kalmadığını, karşı taraftan vekalet ücreti ve yargılama gideri taleplerinin bulunmadığını bildirmiştir.
Mahkemece yapılan inceleme ve tüm dosya kapsamına göre; dava açıldıktan sonra davalı tarafça icra müdürlüğü dosyasındaki itirazın geri alındığı bu haliyle davanın konusu kalmadığı anlaşılmakla konusu kalmayan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına, talep de nazara alınarak taraflarca yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde bırakılmasına, taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, davacı taraf icra inkar tazminatı talebinin olmadığını bildirmekle davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Konusu kalmayan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
Davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine,
Alınması gerekli 59,30 TL harcın mahkememiz veznesine peşin yatırılan 5.066.674,08 TL ile icra veznesine peşin yatırılıp mahsup ettirilen 2.097.567,41 TL toplamı 7.164.241,49 TL den mahsubu ile artan 7.164.122,89 TL harç bedelinin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Arabuluculuk Kanununun 18/A(13). maddesi uyarınca karar tarihinde yürürlükte bulunan Arabuluculuk Ücret Tarifesi uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk giderinin davalılardan müteselsilen alınarak hazineye gelir kaydına,
Taraflarca yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde bırakılmasına,
Taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve istek halinde yatırana iadesine,
Tarafların işbu karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yoluna başvurabileceklerinin belirtilmesine,
Dair oybirliğiyle verilen karar taraf vekillerinin yüzüne karşı açıkça okunup usulen anlatıldı.17/03/2021

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …