Emsal Mahkeme Kararı Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/308 E. 2021/18 K. 14.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ
T.C
ANKARA
ASLİYE SEKİZİNCİ TİCARET MAHKEMESİ
K A R A R
ESAS NO : 2020/308
KARAR NO : 2021/18

DAVA : Tazminat (Haksız İhtiyati Hacizden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/07/2020
KARAR TARİHİ : 14/01/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 18/01/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız İhtiyati Hacizden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde; 10.05.2013 tarihinde müvekkile ait araçlar üzerinde sorgu yapan davalı elde ettiği verilere dayanarak aynı tarihte müvekkiline ait …. plakalı araçların trafik kaydına …. Nolu Bağ.Bölüm üzerine de haciz koydurduğunu, hukuka aykırı olarak müvekkile ait araçlar üzerine konulan bu hacizlerin kaldırılması taleplerinin İcra Müdürlüğü tarafından kabul edilmesi üzerine 25.04.2014 tarihinde kaldırıldığını, 22.04.2015 tarihinde müvekkile ait araçlar üzerinde sorgu yapan davalının, elde ettiği verilere dayanarak aynı tarihte müvekkile ait; … plakalı araçların trafik kaydına ve yukarıda bahsi geçen taşınmazlar üzerine ikinci kez haciz koydurduğunu, takipsiz bırakılması nedeni ile işlemden kaldırılan dosyanın davalı tarafından yenilenerek 18.05.2016 tarihinde …. esasını aldığını, 21.05.2016 tarihinde davalının talebi üzerine müvekkile ait …. plakalı araçların trafik kaydına üçüncü kez haciz konulduğunu, henüz üzerine koydurduğu ikinci hacizlerin taraflarınca kaldırılmasını beklemeden anılan araçların üzerine üçüncü kez haciz koyan davalının, takip miktarının 2.181,28 TL olduğuna bakmaksızın durdurma kararı verilmiş dosya üzerinde haciz işlemlerinde bulunma yönlü kötü niyetini müvekkiline ait taşınmazlar ve banka hesapları üzerine haciz konulmasını talep ederek de gösterdiğini, davalının 23.05.2016 tarihli haciz talebi üzerine müvekkilinin banka kayıtları ve gayrimenkulleri üzerine haciz koydurduğunu, hacizlerin kaldırılmasının İcra Müdürlüğü tarafından reddedilmesi üzerine taraflarınca icra hakimliğinde şikayette bulunmak durumunda kaldıklarını, talep üzerine ….akimliği tarafından 07.10.2016 Tarih, …K. Sayılı Karar ile bahse konu hacizlerin kaldırılmasına karar verildiğini, araçlar ve banka hesapları üzerindeki hacizler kalkarken daha önce defalarca haciz ve terkin sürecinin yaşanmış olmasının yarattığı güvensizlik nedeni ile Çankaya Tapu Müdürlüğü dosyaya gönderdiği

30.12.2016 tarihli haczin mahkeme kararı çerçevesinde kaldırılması yönlü İcra Müdürlüğü talebini; “icrai haciz terkini işlem talebiniz, ilgi tarih ve yev. ile konulan haciz daha önce muhtelif tarihlerde terkin edildiğinden medeni kanunun 1016. maddesi ile tapu sicili tüzüğünün 26. maddesi gereğince reddedilmiştir.” beyanı ile reddedildiğini, davalının son kez olarak 27.08.2019 tarihli talepleri ile müvekkiline ait … plakalı araçların trafik kaydına dördüncü kez haciz koydurduğunu, bununla da yetinmeyen davalının talebi üzerine müvekkile ait bir kısım banka hesaplarındaki meblağlara ve…. Nolu Bağımsız Bölüm üzerine de haciz konulduğunu, haksız haciz uygulamaları nedeni ile müvekkilin uğramış bulunduğu 25.000 TL tutarındaki manevi zararın 27.08.2019 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte taraflarına ödenmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde; 02.08.2016 tarihinde … İnşaat Malzemeleri Ticaret Ve Sanayi A.Ş ile … Müteahhitlik İnşaat ve Proje Hizmetleri Tic. Ve San. A.Ş ile birleştiğini, Dolayısıyla davaya işbu unvan ile devam etmek gerekmektedir. (Ek: Ticaret Sicil Gazete Sureti), müvekkil şirketin 26.09.2012 tarihinde davacı firmaya 1.911,50 TL asıl alacak üzerinden ilamsız Örnek 7 icra takibi yaptığını, davacının 19.12.2012 tarihinde faize itirazını içerir davasını … Müdürlüğünün … E. sayılı dosyasından talep etmiş ve mahkemenin 2013/166 Kararı ile şikâyet isteminin kabulü ile … Müdürlüğünün… Esas Sayılı dosyasından düzenlenen ödeme emrinin 11,63TL’lik kısmının iptali ile takibin 2.181,28 TL üzerinden devamına” olarak hüküm kurulduğunu, 2016 tarihinde borçlu vekilince dava açılana kadar dosyada görünmeyen, taraflarına tebliğ edilmeyen Borca İtiraz ve Takibin Durdurma kararından haberi olmayan müvekkil ve icra müdürlüğü “Takibin Devamına” şekilde karar veren … Hukuk Mahkemesinin kararını esas aldığını ve buna göre işlem yaptığını, gerek zamanaşımına uğrayan, gerekse 2019 yılındaki uyap sisteminde halen de açık gözüken dosyaya kusurları olmaksızın ve borçluyu dara düşürmek gibi maksat içermeden sehven konulan hacizlerde müvekkilinin kastı ve kusuru olmadığını, kabul etmemekle birlikte bir kusuru varsa bile bu davacının ve haciz koymakla yetkili yani talebi kabul veya red etmekle, dosyayı incelemekle mükellef icra müdürlüğünün ve hatta icra müdürlüğünün emrini usulsüz olarak yerine getirmeyen tapu müdürlüğünün kusurundan fazla olmadığını zira müvekkili yanıltan davacının eksik işlem yapması, itiraz ve durdurma dilekçesini en başta dosyaya girip girmediğini kontrol etmemesi, uyap sisteminden halen dosyayı “itirazlı” şerhini düşürttürmeyip “açık” olarak gözükmesine sebep olması, icra müdürlüğünün dosyadaki “takibin devamına” ilişkin karara bakarak, haciz taleplerini kabul etmesi, fek taleplerini reddetmesi, uyap sistemine “itiraz” şerhinin düşülmemesi, tapu müdürlüğünün icra müdürlüğünden gelen fek müzekkeresini yasal olmayan bir şekilde uygulamamasının da kusurlu olduğunu, manevi tazminat için zorunlu olan kusur faktörünün müvekkillerde olmaması sebebi ile, davanın esastan reddini, yargılama gideri ve ücreti vekaletin de karşı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, haksız haciz nedeniyle manevi zararın tazmini istemine ilişkindir.
Davacı 26/9/2012 tarihinde faturadan kaynaklı alacak nedeniyle 2.192,91 Tl üzerinden ilamsız takip başlatmış ,borçluya ödeme emri 13/12/2012 tarihinde tebliğ edilmiş ve borçlu tarafından 19/12/2012 tarihinde ödeme emrine itiraz edilmiştir. 19/12/2012 tarihinde icra müdürlüğü tarafından teblig mazbatası dönmediğinden itiraz süresinde ise takibin durdurulması yönünde evrak üzerinden karar verilmiş, UYAP’a durdurma kaydı işlenmemiştir. 09/05/203 tarihinde alacaklı vekilinin talebi üzerine borçlunun araç ve gayrimenkullerinin haczi talep edilmiş ve icra müdürlüğü tarafından talep gibi işlem yapılarak borçlunun araç ve gayrimenkullerine haciz işlenmiştir.25/04/2014 tarihinde borçlu vekilinin sehven konulan hacizlerin kaldırılması talebi üzerine icra müdürlüğünce hacizlerin kaldırılmasına karar verilmiştir. Alacaklı vekili 20/04/2015 tarihinde Ankara … icra Mahkemesinin …. K. sayılı kararını sunarak mahkeme kararı gereğince takibin 2.181,28-TL üzerinden devam etmesini ve araç , tapu ve bankalara 89/ 1 haciz ihharnamesi gönderilmesini

talep etmiş ve icra müdürlüğü tarafından talep gibi işlem yapılmasına karar verilmiştir. 18/5/2016 tarihinde dosyanın takipsizlikle kapatılmış ve alacaklı vekilinin talebi ile yenilenerek … Esas nosunu almıştır.18/05/201 6 tarihinde alacaklı vekili borçlunun araçları ve Türkiye geneli tüm bankalar haciz konulması talebinde bulunmuş ve icra icra müdürlüğü tarafından talep gibi işlem yapılmasına karar verilerek haciz tesis edilmiştir. 02/06/2016 tarihinde borçlu vekili tarafından takibe itiraz edilerek konulan hacizlerin kaldırılması talep edilmiş ,fakat icra müdürlüğünce takibin devamına ilişkin kesin karar bulunduğu belirtilerek talep reddedilmiştir. Borçlu vekili bu karara karşı şikayet yoluna gitmiş ve … Hukuk Mahkemesinin 07/10/2016 tarih ve …. K. Sayılı ilamı ile şirketin malvarlığı üzerine konulan hacizlerin kaldırılmasına karar verilmiş olduğundan hacizlerin fekki talebi üzerine 01/12/2016 tarihinde talep gibi işlem yapılarak hacizler kaldırılmıştır. Alacaklı vekili 27/08/2019 tarihli talebi ile takip borçlusu adına kayıtlı araç, taşınmaz ve posta çeki hesaplarının sorgulanması ve varsa haciz konulmasını talep etmiş ve icra müdürlüğü tarafından masraf verilmesi halimde talep gibi işlem yapılmasına karar verilmişitir. Yine alacaklı vekili 09 Ekim 2019 tarihli talebi ile sehven hacizlerin konulduğunu,sehven konulan tüm hacizlerin fekkini talep etmiş, ve 09/10/2019 tarihinde icra müdürlğü tarafindan masraf verildiginde talep gibi işlem yapılmasına karar verilerek tüm hacizler kaldırılmıştır.
Davacı borçlunun faize ilişkin şikayeti kapsamında Ankara …. icra Hukuk Mahkemesi’nin 04/03/2013 tarih …. Karar sayılı ilamında takibin 2.181,28 TL üzerinden devamına karar verilmiş ise de bu karar borçu itirazını bertaraf etmeyip borcun miktarının tespitine yöneliktir.
Tüzel kişinin ekonomik faaliyetini yürütürken kazandığı saygınlık, onun kişisel değerleri içinde yer alır. Ticari şeref ve haysiyetin çiğnenmesi, onun ekonomik yaşam içindeki yerini ve durumunu sarsabilir. Ekonomik itibar da tüzel kişinin şeref ve haysiyetinin bir görüntüsüdür. Tüzel kişinin ekonomik faaliyetleri de toplum tarafından değerlendirilmektedir ve kişilik haklarından olan onur ve saygınlığı onun korunan değerlerinin başında gelir. Bu sebeple tüzel kişi onur ve saygınlığından vazgeçemeyeceği gibi, bu değerlerini hukuka ve ahlaka aykırı olarak da sınırlayamaz. 6098 sayılı TBK’nun 58. Maddesinde düzenlenen manevi zarar, kişinin kişisel çıkarlarında ( haklarında) uğradığı bir eksilmedir. Değişik bir ifade ile, bu zarar çeşidi maddi değerler yönünden değil, manevi değerler yönünden bir eksilmeyi anlatır. Bir tüzel kişinin kişisel haklarından olan ( adı, şerefi, onuru ve itibarı gibi) varlıklarına yapılan saldırının; bu manevi değerlerinde bir eksilmeye ( manevi zarara) sebep olacağı kabul edilmektedir.
Haksız icra takibi ve haksız hacizde tazminatın kapsamının belirlenmesinde 6100 sayılı TBK 49 vd. uyarınca gerçek zarar ilkesi egemendir. Yine haksız takip ve hacizde manevi tazminata hükmedilebilmesi için bu işlemlerin ağır kusurla ve/veya kötü niyetle yapılması gerekir. Bu şartlar altında yapılan işlemde davacının kişilik haklarına saldırı/ticari itibarin sarsılması var ise uygun bir miktar manevi tazminata hükmedilmelidir. (Yargıtay 4.HD’nin 20/11/2017 tarih ve 2017/3807-7399 ve 17/12/2015 gün ve 2014/15143-2015/14836 sayılı içtihatları).
Somut olayda; davalı alacaklı tarafından başlatılan ilâmsız icra talebinde, ödeme emrine vaki itiraz nedeniyle takibin durmasına karar verilmesi gerekirken, alacaklının talebi doğrultusunda işlemlere devam edilerek; davacıya ait araçlar ve taşınmaz kayıtlarına kayden haciz işlemi uygulandığı, keza mevduat hesaplarına haciz işlemi uygulanmak üzere bir kısım bankaya çok sayıda ve ısrarla müzekkere yazıldığı, davacının şikayet talebinin kabul edilmesinden sonra dahi haciz tesis edildiği bu itibarla haciz talep eden alacaklının kastı tespit edilmese dahi ağır kusurunun varlığının kabulü gerektiği, davacının banka kayıtlarına ısrarla konulan haciz nedeniyle banka nezdinde ticari itibarının zarar gördüğünün kabul edilmesi gerektiği bu itibarla somut olayın niteliği ve olayın gelişim şekli bir bütün olarak değerlendirildiğinde, meydana gelen olayda davcının şirket tüzel kişiliğine yönelik ticari itibarını zedeler nitelikte bir saldırı ve manevi tazminatı gerektirir haksız bir eylemin mevcut bulunduğu anlaşıldığından zararın oluşu ve meydana gelen zararın niteliği ve davalı ile müşterek müteselsil sorumlu olan icra memurları aleyhine Asliye Hukuk Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında görülen dava dikkate alınarak davacının davasının kısmen kabulü ile, 5.000,00 TL manevi tazminatın 27/08/2019 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte Ankara …. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin…0 Esas sayılı dosyasında mükerrer tahsilata sebep olmayacak şekilde davalıdan

alınarak davacıya verilmesine,fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Nedenleri yukarıda açıklandığı üzere;
Davacının davasının kısmen kabulü ile,
5.000,00 TL manevi tazminatın 27/08/2019 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte Ankara … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin… Esas sayılı dosyasında mükerrer tahsilata sebep olmayacak şekilde davalıdan alınarak davacıya verilmesine,Fazlaya ilişkin istemin reddine,
Peşin alınan 426,94 TL harçtan alınması gerekli 341,55 TL harcın mahsubu ile bakiye 85,39 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Davacı tarafından yapılan 26,25 TL posta ve tebligat giderinin kabul oranı üzerinden (% 0,20 kabul) 05,25 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, kalan miktarın davacıya üzerinde bırakılmasına,
Davacının dava açarken ödediği 341,55 TL peşin ve başvurma harcının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
Arabuluculuk Kanununun 18/A(13). maddesi uyarınca karar tarihinde yürürlükte bulunan Arabuluculuk Ücret Tarifesi uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk giderinin 264,00 TL sinin davalıdan 1.056,00 TL’sinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Kendisini vekille temsil ettiren davacı yararına hüküm tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereğince takdir ve tespit edilen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davanın reddedilen bölümü için kendisini vekille temsil ettiren davalı yararına hüküm tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereğince takdir ve tespit edilen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde Ankara BAM’da İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.14/01/2021

Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.
¸e-imzalıdır. ¸e-imzalıdır.