Emsal Mahkeme Kararı Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/203 E. 2022/222 K. 20.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ
T.C.
ANKARA
ASLİYE SEKİZİNCİ TİCARET MAHKEMESİ
K A R A R
ESAS NO : 2020/203
KARAR NO : 2022/222

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

DAVACI : ……
DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 01/04/2020
KARAR TARİHİ : 20/04/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 26/04/2022
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde; taraflar arasında daha önce sözlü olarak başlanan ve 01/10/2013 ve 04/10/2013 tarihli, anılan dönemin piyasa koşulları ve şartlarına göre hazırlanmış olan teklif yazıları ile devam eden görüşmeler, davalı işlerindeki aksamalar sebebiyle geciktiğini, işbu tekliflerden çok sonra ve değişen piyasa koşullarına rağmen ticari kararları ve sadakatle hareket edilerek 23/01/2015 tarihinde davalı tarafından yürütülen “…. ” kapsamında “İzmir Oğlananası Mevkiinde Yerleşik … F13” sahasında icra edilecek işlere dair “…. ” numaralı sözleşme düzenlendiğini, 30/06/2015 tarihinde başlaması gereken işin, ön tasarım dokümanı hazırlanması, ön tasarım incelemesi, tasarım kabulü, F13 saha çalışmalarının başlatılması ve neticeten yüklenici işlerinin tamamlanması ile birlikte mücbir yahut sözleşmede belirtilen diğer uzama gerekçeleri hariç toplam 34 haftada bitirilecek şekilde öngörüldüğünü, davacının mühendislik tecrübesi, çok daha büyük ve karmaşık projelerde ortaya koyduğu başarılı geçmişi ve üstün performansına güvenerek piyasa koşullarına çok da uygun olmayan %5 avans ödemesi ile birlikte işe başladığını, 30/06/2015 tarihinde başlaması gereken projenin davalının davacıya gönderdiği müteaddit e-postalardan da anlaşılacağı üzere 2015 sonu itibariyle halen dahi başlayamadığını, sözleşme ek-a kısmında mevcut iş akış, zamanlama ve ödeme şemasına uyulmadığını, haksız ve hukuksuz olarak gerekli kabuller yapıldığını, PDD dokümanlarının sözleşmeye aykırı şekilde başka üçüncü kişi ve kurumların inceleme ve denetimine sunulduğunu, sözleşme kapsamında yer almayan ve haksız yükümlülükler yüklenildiğini, tüm bu haksızlıklara ve hukuksuzluklara karşın işi devam ettirme gayretini ortaya koyup gelinen süreç sonunda davalı tarafından müvekkilinin hakettiği ödemelerinin hiç birisinin yapılmadığı gibi, Ankara … Noterliğinden keşide edilen 31/03/2017 tarihli ihtarname ile sözleşmenin tek taraflı olarak feshedilerek müvekkilinin teminatlarının haksız şekilde irat kaydedilerek davacının ticari kayıplara uğratıldığını, davalının başından itibaren en ağır şekilde sözleşmeyi ihlal ettiğini, sözleşmenin tarafı olmayan üçüncü kişi/kuruluşları ilişkiye fiilen dahil ettiğini, müvekkilinin iş ve işlemlerini ilgisi olmayan üçüncü kişi/kuruluşlara havale ederek aykırılıklar gerçekleştirdiğini, bu durumun sözleşmeye aykırı olduğunu, sözleşmenin gizlilik başlığını taşıyan 12.madde hükmü kapsamında davalının sözleşmenin tarafı olmayan üçüncü kişilerle açık maddeyi ihlal edecek şekilde evrak doküman paylaştığını, işin önce tamamı ile haksız, hukuksuz ve teknik tarifelere aykırı bahaneler ile uzatılmaya çalışıldığını ve uzatıldığını, sonrasında ise başka bir çıkar yol bulunamadığından haksız olarak fesih yoluna gidildiğini, davalının davacı tarafça hazırlanan ön tasarım dokümanlarını her birisi istisnasız ya sözleşmeye aykırı, ya teknik kaidelere aykırı, ya da işveren olarak kendi yüklenimlerinde olan edimleri yerine getirememekten kaynaklı sebeplerle reddederek işi sürüncemede bıraktığını, dokümanın bizzat kendi isminden ve teknik teamülden açıkça anlaşılabileceği gibi işveren olarak davalının işin, onun istediği ve kendi hazırladığı sözleşme eki teknik şartnameler uyarınca, onun temin edeceği, yahut temin edilmesini talep etmiş bulunduğu malzemelerin montaj ve kurulumunu tedarikçi/üreticinin koşulları doğrultusunda yapacak olan müvekkilinin, bu hususlara ilişkin bir ön tasarım oluşturmuş olup, sonuçta 30/10/2015 tarihinde davalıya gönderildiğini, sözleşmenin haksız olarak feshedildiğini belirterek dava konusu uyuşmazlık ve talepleri doğrultusunda gerekli araştırma, soruşturma ve incelemenin mahkemece alanında uzman kurulacak bilirkişi heyeti marifetiyle yaptırılmasına, davalı tarafından gerçekleştirilen feshin haksızlığının tespitine, irat kaydedilen toplam 533.182,12 TL teminat bedellerinin (40.000 Euro kesin teminat, 33.335,00 Euro avans teminat) davalı tarafından irat kaydedildiği 05/04/2017 tarihinden tibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, haksız fesihe konu sözleşme dolayısıyla yapılan tüm masraf ve ödediği bedellerin, fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000,00 TL’nin fesih tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, uğranılan kâr kaybının fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000,00 TL’nin fesih tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, uğranılan ticari itibar kaybı dolayısıyla oluşan zarardan fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000,00 TL’nin işleyecek avans faizi ile birlikte, tasarım ve imalat dokümanlarının haksız kullanımı sebebiyle oluşan zarardan fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000,00 TL’nin işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesi isteğinde bulunmuş,
Davacı vekili 29/03/2022 tarihli ıslah dilekçesi ile haksız fesih nedeniyle sözleşme dolayısıyla yapılan tüm masraf ve ödenen bedellere yönelik 1.000,00 TL’lik talebi 1.185.608,55 TL’ye, kâr kaybına yönelik talebini 545.489,56 TL’ye yükselterek harcını ikmal etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde; manevi tazminat davasının belirsiz alacak veya kısmi alacak davasına konu edilemeyeceğini, taraflar arasında 20/03/2015 tarihli … SGS Projesine ilişkin düzenlenen SES-TR-15/001 numaralı … F13 sahasında tasarım, inşaat ve yönetim hizmetleri ile ilgili imzalanan alt yüklenicilik sözleşmesi ile davacı şirketin İzmir Oğlananası mevkiinde yerleşik … F13 sahasında … statik uydu yer terminallerinin model yükseltilmesi ve değiştirilmesine ilişkin proje kapsamında 486-SWE-001-E numaralı “iş tanımı dokümanı” ve sözleşme ve ekleri içerisinde tanımlanan işlerin yapımını yükümlendiğini, taraflar arasında düzenlenen sözleşmenin bir alt yüklenici sözleşmesi olup, ana sözleşmenin … İngiltere ile … arasında Türkiye Yunanistan Belçika ve İtalya’daki uydu yer terminallerini de kapsayacak şekilde imzalandığını, … İngiltere’nin sözleşme kapsamında ana müteahhit firma konumunda olup …’nun hizmet sağlayıcısı ve işveren statüsünde olduğunu, taraflar arasında imzalanan sözleşme ile davacı şirket tarafından, Türkiye’de bulunan İzmir Oğlananası mevkiinde yerleşik … F13 sahasında gerçekleştirilecek … uydu yer istasyonu modernizasyonu projesi kapsamında tasarım, inşaat ve yönetim hizmetlerinin üstlenildiğini, sözleşme ile yapılması öngörülen işlerin ifasına başlanabilmesi için davacı şirket tarafından iş tanımı dokümanında “Method off Statement” olarak tanımlanan ve iş programına paralel olarak hazırlanacak olan işin nasıl, ne kadar sürede, hangi düzenleme ve yöntemlerle yapılacağı, ifası esnasında hangi standartlara uyulacağı, hangi önlemlerin alınacağı, aynı anda yapılacak işlere ilişkin planlamanın, işçi sayısının, yapılacak fazla mesainin belirleneceği gibi hususları içermesi gereken ve işin ifasına başlanabilmesi için öncelikle onaylanması gereken ön tasarım dokümanı hazırlanarak müvekkili şirket tarafından uygun bulunmasını müteakip … İngiltere ve … onayına sunulması gerektiğini, davacı tarafça ön tasarım dokümanı hazırlanmasına ilişkin sözleşmede bir düzenleme yer almadığı iddia edilmiş olsa da ön tasarım dokümanı hazırlanması gerektiğinin iş tanımı dokümanının 5. maddesinde açıkça düzenlendiğini, ön tasarım dokümanının sözleşme ve eklerine uygun olması gerektiğini ancak davacı şirket tarafından sözleşmeye uygun olarak hazırlanamadığını, davacı tarafça yapılan revizyonlar sonucunda sözleşmeye uygun hale getirilemediğini, dolayısıyla müvekkili şirket ve ana müteahhit … İngiltere tarafından kabul edilmediğini, ön tasarım dokümanında yer alan eksikliklerin davacının iddiasının aksine yazım hatası gibi basit nitelikte ve önemsiz eksiklikler olmayıp sözleşme ve işin ifası açısından bulunması gereken olmaz ise olmaz hususlardan olduğu, 29/04/2016 tarihli yazı ile ön tasarım dokümanın çok sayıda revizyona uğramasına karşın eksik hususların tamamlanmadığının belirtilip eksikliklerin detaylı olarak açıklandığını, yazıya cevaben davacı şirket tarafından gönderilen 17/05/2016 tarihli yazı ile eksikliklere ilişkin hazırlanan listenin minör konuların sistematik olarak abartılması olduğu, projeye ilişkin davacı şirket tarafından çok fazla çaba sarf edildiği, müvekkili şirketin oyalayıcı tavrı sebebiyle projenin geciktiği, ön tasarım dokümanında başkaca bir değişiklik yapılmayacağı, sözleşmenin bedelinin %20’sinin talep edildiği faturanın müvekkili şirkete ulaştırılacağının belirtildiğini ve yazının ekinde 196.654,08 Euro bedelli faturanın gönderildiğini, müvekkili şirket tarafından davacı şirkete yazılı ve sözlü olarak defalarca bildirilmiş ve talep edilmiş olmasına rağmen davacı şirketin sözleşme kapsamında … tarafından işe başlanılmasına izin verilmesi için onaylanması gereken ön tasarım dokümanını hazırlayarak nihai hale getirilmesi dahil işleri sözleşmeye uygun şekilde ve gereği gibi yerine getirmediğini, davacı şirkete gönderilen 31/03/2017 tarihli ihtarname ile davacı şirket tarafından hazırlanan ön tasarım dokümanının hali hazırda kullanılabilir olmadığı, bu sebeple 05/04/2017 tarihinde davacı … temsile yetkili bir kişi tarafından müvekkili şirketten teslim alınması gerektiği, sözleşmenin davacı şirketin kusuruna istinaden ve sözleşmenin 26.maddesi uyarınca 31/03/2017 tarihi itibariyle feshedildiğinin ihtaren bildirildiğini, sözleşme fesih sonrası davacı tarafından sunulan ön tasarım dokümanının yeterli olgunluğa ulaşmamış olduğundan ve kullanılması mümkün olamayacağından CD ortamında davacı şirkete iade edildiğini, sözleşmenin 26/12-b maddesine dayalı olarak sözleşmenin feshi halinde alıcının teminat mektubunun cezai şart olarak gelir kaydedileceği düzenlenmiş olup, teminat mektubunun bu madde uyarınca irat kaydedildiğini, sözleşmenin ek-A’sında tarihler belirlenirken işin başlama tarihi olan 30/06/2015’in varsayımsal olarak belirlendiğini, davacının sözleşmede yer almayan yükümlülük olduğunu iddia ettiği taleplerin tamamının ya iş tanımı dokümanı kapsamında yer almasına rağmen davacı tarafça sunulmayan bilgi veya belgeler olduğu, ya da işin doğası gereği açıklanması gereken hususlar olduğunun tartışmasız olduğunu, gizlilik yükümlülüğünün ihlali iddiasının asılsız olduğunu, sözleşmede yer alan gizlilik yükümlülüğü ile sözleşme kapsamında ifa edilecek işlere ait her türlü verimin, sözleşmenin tarafı olmayan üçüncü kişiler ile paylaşılmasının engellenmesi amaçlandığını, ön tasarım dokümanının onay verilmek üzere … İngiltere ve …’nun incelemesinden geçmesi gerektiğini, bu inceleme ve onaylanma olmadan projeye başlanmasının söz konusu olmadığını, sözleşme dışında yer alan başka bir şirket, kişi, kurum veya kuruluş ile paylaşılmadığını ve gizlilik yükümlülüğünün ihlal edilmediğini, sözleşmenin feshinin ardından davacı şirket tarafından hazırlanan ön tasarım dokümanı sözleşmeye uygun ve kullanılabilir nitelikte olmadığından kullanılmadığını ve …firmasına ön tasarım dokümanının baştan yaptırıldığını, davacının taleplerinin haksız ve hukuka aykırı olduğundan davanın reddine karar verilmesi isteğinde bulunmuştur.
GEREKÇE : Dava; taraflar arasındaki sözleşmenin davalı tarafça haksız olarak feshedildiği iddiası ile irat kaydedilen teminat mektup bedelinin iadesi, sözleşme dolayısıyla yapılan masraflara konu alacağın tahsili, kâr kaybına konu alacağın tahsili, ticari itibar kaybı nedeniyle manevi tazminata konu alacağın tahsili, tasarım ve imalat dokümanlarının haksız kullanımı sebebiyle oluşan zarara konu alacağın tahsili isteğine ilişkindir.
Davanın niteliği gereği arabuluculuğa başvurulması zorunlu bulunduğu, başvurunun yapıldığı, 20/02/2020 tarihinde tarafların katılımı ile anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın düzenlendiği anlaşılmakla yargılama sürdürülmüştür.
Taraf vekilleri delillerini sunmuş, davacı vekili 24/05/2021 tarihli… İnşaat Fakültesi tarafından hazırlanan teknik inceleme raporu sunmuş, davalı vekili 11/04/2022 tarihli dilekçe ekinde teknik mütalaa sunmuştur.
Tarafların ticari defter ve kayıtları ve dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış olup, bilirkişi heyeti 15/10/2021 tarihli raporlarında davacı şirketin incelenen 2015-2016 ve 2017 yılları ticari defterlerinin açılış ve kapanış tasdikleri ile elektronik defterlerin aylık beratlarının usulünce zamanında verildiğini, davalı ile olan ticari ilişkiye konu kayıtların incelenmesinde davalı şirketin 14/04/2015 tarihinde 33.335,00 Euro avans ödemesi yaptığı, davacı şirketin kur değerlemesi yapması sonucunda toplam 37.161,86 TL kur farkı oluştuğunu ve alınan avans tutarının 130.283,18 TL olduğunu, bu tutarın davalı tarafa teminat mektup bedellerinin ödenmesi neticesinde gelir kaydedildiğinin görüldüğünü, 13/05/2015 tarihinde davacı şirket tarafından davalı şirkete 40.000 Euro kesin teminat mektubu ile 33.335,00 Euro avans teminat mektupları verildiğini, davalı şirketin 05/04/2017 tarihinde teminat mektuplarını nakde çevirmesi ile davacının toplam 287.825,21 TL giderinin oluştuğunu, ancak davalı şirketin davacıya 14/04/2015 tarihinde avans teminat mektup tutarı 33.335,00 Euro ödeme yaptığı, davalıya ödenen teminat mektup tutarlarından alınan avans miktarı mahsup edildiğinde davacı şirketin teminat mektubu nedeniyle 157.542,03 TL zararının oluştuğunun hesaplandığını, davacı şirketin ticari defterlerinde dava konusu işe ilişkin katlanılan giderlerin hizmet üretim maliyeti hesabının takip edildiği alt hesapta bu gider kalemlerinin 2015, 2016 ve 2017 yılı olmak üzere sözleşme damga vergisi, teminat mektup komisyonları, tercüme ve sair giderler, yolluk – seyahat, konaklama giderleri, ortak gider yansıtma payı ve kur farkı gideri, finansman gider payı olmak üzere toplam 79.739,97 TL olduğunu, davacı şirketin merkez ofiste çalışan bir kısım teknik personelin sözleşme konusu proje kapsamında çalıştığı beyan edilerek bu kişilere ait maaş bordroları ve SGK hizmet belgeleri ve görevlendirme yazılarının defter incelemesi sırasında taraflarına sunulduğunu, sunulan belgelere göre davacı şirketin Selex projesinde çalışanlara ait işveren maliyetlerinin 1.105.868,58 TL olarak hesaplandığını, davalı şirkete ait incelenen 2015,2016 ve 2017 yılları ticari defterlerinin açılış ve kapanış tasdikleri ile elektronik defterlerin aylık beratlarının usulünce ve zamanında verilmiş olduğunu, davacı şirkete ait işlemlerin incelenmesinde davacı şirkete 13/04/2015 tarihinde 33.335,00 Euro karşılığı 92.737,97 TL avans ödemesi yapılarak cari hesaba borç kaydedildiğini döviz cinsi ödemelerin aylık olarak kur değerlemesi yapılması sonucunda 33.335,00 Euro karşılığının 2017 yılında 132.486,62 TL olduğunu, ayrıca 05/04/2017 tarihinde davacı tarafından verilen 40.000 Euro bedelli kesin teminat mektubu ile 33.335,00 Euro bedelli avans teminat mektuplarının bankadan tahsil edildiklerinin kayıtlı olduğunu, yapılan inceleme ve değerlendirmeler sonucunda davalının sözleşmeyi feshetmesinin haklı gerekçelere dayanmadığını, bu hususun takdirinin mahkemeye ait olduğunu, davacının taleplerinin değerlendirilmesinde, nakde çevrilen teminat mektubu tutarlarından alınan avans miktarı mahsup edildiğinde davacı şirketin teminat mektubu nedeniyle oluşan zararının 157.542,03 TL olarak hesaplandığını, sözleşme nedeniyle ödenen masrafın 79.739,97 TL olarak hesaplandığını, bu dönemde davacı şirketin Selex projesinde çalışanlara ait işveren maliyetleri hesaplanmış olup, toplam 1.105.868,58 TL tespit edilmiş ise de anılan 10 işçinin münhasıran Selex projesine angaje edildiğine dair dosya kapsamından net bir kanaate ulaşılamadığını, ayrıca müspet zarar hesabında maliyetlerin de hesaba katılacağından mükerrerlik oluşmaması için hesaba dahil edilmeyeceğini, davacının müspet zararının 436.391,64 TL olarak hesaplandığını, itibar kaybı nedeniyle manevi tazminat talebinin takdirinin mahkemeye ait olduğunu, davalı tarafından kullanılan projede de yer alan bazı detayların işin doğasına uygun olarak benzerlikler taşıdığını ve haksız kullanıma ait bir veriye rastlanmadığını bildirmişlerdir.
Taraf vekillerinin rapora beyan ve itirazlarının değerlendirilmesi için mevcut bilirkişi heyetinden ek rapor alınmış olup, bilirkişi heyeti itirazları değerlendirerek sonuç itibariyle itirazların değerlendirilmesi sonucunda kök raporda yer alan değerlendirme ve tespitlerde bir değişiklik olmadığını bildirmişlerdir.
Taraflar arasında 23/01/2015 tarihli … SGS Projesine ilişkin … -15/001 numaralı … F13 sahasında tasarım, inşaat ve yönetim hizmetleri ile ilgili alt yüklenicilik (taşeronluk sözleşmesi) düzenlendiği, sözleşme ile davacı şirketin İzmir Oğlananası mevkiinde yerleşik … F13 sahasında … statik uydu yer terminallerinin model yükseltilmesi ve değiştirilmesine ilişkin proje kapsamında 486-SWE-0001-E numaralı iş tanımı dokümanı ve sözleşme ve ekleri içerisinde tanımlanan işlerin yapımını üstlendiği, sözleşmenin tutarının 6.maddede; ek-b’de belirtilen KDV ve opsiyonel çalışmalar hariç olmak üzere sözleşme tutarının, sözleşme kapsamında gerekli olan iş için 666.625,00 Euro, KDV hariç, opsiyonel işlerin toplam tutarının 97.600,00 Euro olarak kararlaştırıldığı, davalı şirketin sözleşme aşamasında ticari ünvanının … Elektronik Türkiye A.Ş. iken daha sonra … Turkey Havacılık Savunma ve Güvenlik Sistemleri A.Ş. olarak değiştirildiği, tanımlar bölümünde müşteri olarak …, (… NC3A) ana sözleşmenin … Ltd. İle … C3 arasında imzalanan sözleşme olarak tanımlandığı, sözleşmenin genel bölümü 5-feragat maddesinde alıcının veya müşterinin veya tedarikçinin, taşeronluk sözleşmesinin şart ve koşullarından herhangi birinin veya daha fazlasının, herhangi bir zamanda veya herhangi bir süre için uygulanmamasının, kendisinden veya taşeronluk sözleşmesinin şart ve koşullarından tamamından feragat şeklinde yorumlanamayacağının belirtildiği, teminatlar, ödeme & faturalandırmanın 7.maddede düzenlendiği,12.maddesi gizlilik başlıklı olup, 1.fıkrasında; işbu sözleşmenin taraflarının (taşeronluk sözleşmesinin amacı doğrultusunda bilmesi gereken çalışanları dışında) bilgileri, fotoğrafları, el kitaplarını veya diğer verileri veya taşeronluk sözleşmesi ile ilgili veya bu sözleşmeden doğan verileri diğer tarafın önceden yazılı izni olmadan yayınlamayacağı veya yayınlanmasına izin vermeyeceği, veya herhangi bir üçüncü kişiye ifşa etmeyeceğinin düzenlendiği, mazeretli gecikmenin 22.maddede, haklı sebebe dayanılarak feshin 26.maddede, alıcının nedensiz feshinin 27.maddede düzenlendiği ve toplam 41 maddeden ibaret olduğu, sözleşmede işin başlangıç tarihinin 30/06/2015 olarak belirtildiği, davacı şirket tarafından davalı şirkete 13/05/2015 tarihinde 40.000,00 Euro bedelli kesin teminat mektubu ile 33.335,00 Euro bedelli avans teminat mektupları verildiği, Ankara … Noterliğinden davalı tarafça davacıya keşide edilen 31/03/2017 tarih 003611 yevmiye numaralı ihtarname ile sözleşmenin feshedildiği, teminat mektuplarının 05/04/2017 tarihinde nakde çevrildiği, sözleşmenin anahtar teslim – götürü bedelle düzenlendiği anlaşılmıştır.
Davacı taraf; sözleşme uyarınca 30/06/2015 tarihinde başlaması gereken işin toplam 34 haftada bitirilecek şekilde öngörüldüğünü, %5 avans ödemesi ile işe başlanıldığını ancak davalının kusuru nedeniyle 30/06/2015 tarihinde başlaması gereken projenin 2015 yılı sonu itibariyle başlayabildiğini, müvekkilinin ortaya koyduğu PDD dokümanlarının sözleşmeye aykırı şekilde başka üçüncü kişi ve kurumların inceleme ve denetimine sunulduğunu, sözleşmede öngörülen 8 haftalık sürenin PDD dokümanının hazırlanması için değil ön inceleme safhası için belirlenmiş olduğunu, müvekkiline ödemelerin yapılmadığını, 31/03/2017 tarihli ihtarname ile sözleşmenin tek taraflı olarak feshedildiğini, teminatlarının haksız şekilde irat kaydedildiğinden bahisle irat kaydedilen teminatlar sebebiyle uğranılan zarar, yoksun kalınan kâr, ticari itibar kaybı sebebiyle manevi zarar, sözleşme dolayısıyla yapılan tüm masraf ve ödenen bedeller, tasarım ve imalat dokümanlarının haksız kullanımı sebebiyle zararların oluştuğu iddiası ile alacağın tahsili isteğinde bulunmakta,
Davalı taraf; sözleşme ile yapılması öngörülen işlerin ifasına başlanabilmesi için davacı şirket tarafından iş tanımı dokümanında tanımlanan ve iş programına paralel olarak hazırlanacak olan işin nasıl, ne kadar sürede, hangi düzenleme ve yöntemlerle yapılacağı, işin ifasına başlanabilmesi için öncelikle onaylanması gereken PDD dokümanının hazırlanarak müvekkili şirket tarafından uygun bulunması sonrasında … İngiltere ve … onayına sunulması gerektiği, onay alınmadan işe başlamayacağı hususunu daha önce davacının … projesinde yer almış basiretli bir firma olarak bilinmesi gerektiğini, onaya ilişkin hususların iş tanımı dokümanının 5.maddesinde düzenlendiğini, ön tasarım dokümanını hazırlamaya çalıştığını ancak başarısız olduğunu, dokümanın 9 kez revize edildiğinin davacı tarafça da kabul edildiğini, ön tasarım dokümanının teknik olarak işin nasıl ve ne şekilde yapılacağını anlatmaktan uzak bir doküman olup bu konuda defalarca uyarıldığını, eksiklikleri gidermemesi nedeniyle sözleşmenin haklı olarak feshedildiği savunmasında bulunmaktadır.
Davada uyuşmazlık; taraflar arasındaki sözleşmenin davalı tarafça feshinin haklı olup olmadığı, davacının varsa müspet zararının ne olduğu, davacıya ait tasarım ve dokümanların haksız olarak davalı tarafından kullanılıp kullanılmadığı, kullanılmış ise buna dayalı alacak talebinin yerinde olup olmadığı, varsa ne miktarda olduğu, itibar kaybından dolayı manevi tazminat koşullarının oluşup oluşmadığı hususlarında toplanmaktadır.
Dosya kapsamından; sözleşmenin yürütülmesi sırasında, henüz yapım aşamasına geçilmediği, sözleşmenin 5.maddesi ile öngörülen “ön tasarım projesi” aşamasında davalı tarafça keşide edilen 31/03/2017 tarihli ihtarname ile PDD dokümanının ihtiyacı karşılar nitelikte hazırlanmadığı, eksiklikler olduğu, defalarca uyarıldığı, eksikliklerin giderilmediği, davacı tarafın 26/10/2016 tarihli yazı ile sözleşme bedelinde KDV hariç %36 oranında artış talep ettiği, gerekçeleri ile sözleşmenin 26.maddesine istinaden feshedilmiştir.
TBK’nın 125.maddesinde “Temerrüde düşen borçlu, verilen süre içinde, borcunu ifa etmemişse veya süre verilmesini gerektirmeyen bir durum söz konusu ise alacaklı, her zaman borcun ifasını ve gecikme sebebiyle tazminat isteme hakkına sahiptir. Alacaklı, ayrıca borcun ifasından ve gecikme tazminatı isteme hakkından vazgeçtiğini hemen bildirerek, borcun ifa edilmemesinden doğan zararın giderilmesini isteyebilir veya sözleşmeden dönebilir. Sözleşmeden dönme hâlinde taraflar, karşılıklı olarak ifa yükümlülüğünden kurtulurlar ve daha önce ifa ettikleri edimleri geri isteyebilirler. Bu durumda borçlu, temerrüde düşmekte kusuru olmadığını ispat edemezse alacaklı, sözleşmenin hükümsüz kalması sebebiyle uğradığı zararın giderilmesini de isteyebilir.” hükmü düzenlenmiştir.
Müspet veya menfi zararın belirlenmesinde; sözleşmenin feshinde fesheden tarafın fesihte haklı olup olmadığı hususunun belirlenmesi gerekmektedir.
Davacı taraf teknik inceleme raporu, davalı taraf teknik mütalaa sunmuş olup, mahkememizce taraf kayıtları ve dosya üzerinde alınan bilirkişi raporu ve ek raporu içeriği, dosya kapsamı da nazara alınarak yerinde görülmekle ve mahkememizce alınan rapor ve ek rapor içeriği de nazara alınarak çelişkinin giderilmesini gerektirir bir durumun olmadığı, her iki tarafın sunduğu özel raporun içerik olarak farklı olduğu, yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılmayı gerektirir bir hususun olmadığı kanaatine varılmakla davalı vekilinin yeniden rapor alınması talebi yerinde görülmeyerek tahkikat sonlandırılmıştır.
Mahkemece yapılan inceleme, bilirkişi asıl ve ek raporu içeriği ve tüm dosya kapsamına göre; taraflar arasındaki sözleşmede davalı ile dava dışı … arasındaki sözleşmenin taraflar arasındaki sözleşmenin eki niteliğinde olduğuna ilişkin açık bir kayda rastlanılmadığı, davalı tarafın … için projeler üreten basiretli bir tacirin ön tasarım projesinin … onayından geçmesi gerektiğini belirttiği, objektif anlamda böyle bir koşulun olması halinde bu hususun sözleşmede yer alması gerektiği, sözleşme yahut eklerinde yer almayan bir husustan davacının sorumlu tutulamayacağı, davalının sözleşmede yer almayan koşulları ileri sürerek işin gecikmesinde payının olduğu, sözleşmenin ek-A maddesinde yer alan ara hedefler programı ve aşamalı ödeme planında öngörülen süreye göre 34 hafta sürmesi gereken işin … onayı koşulu ileri sürülerek yaklaşık 1.5 yıl ön tasarım projesi aşamasında kalınmasına yol açması nedeniyle davacının sözleşme bedelinde uyarlama talep etmesinin hayatın olağan akışına göre uygun olduğu, davalı tarafça iş yeri teslimi ile işin başlatılması koşullarının yerine getirilemediği, 2015 yılının sonlarında ancak başlatılabildiği, işin başlangıcının gecikmesinden davacının sorumlu tutulamayacağı, gerek elektrik işleri, gerekse mekanik işler bakımından, ön tasarım projesinin tasarım aşamasında olup sözleşme içerisinde ön tasarım dokümanının tanımlanmadığı, detayların neler olması gerektiği, teknik işlerle ilgili detaylar ve tarafların sorumluluklarının açıkça belirtilmediği, teknik incelemede, elektrik işleri ile ilgili olarak hazırlanan PDD Ver.9’da tek hat şeması, ana dağıtım panosu şeması, topraklama şeması gibi dokümanların hazırlandığı, hatalar ve eksiklikler içerdiği, hataların düzeltilerek yeterli bir PDD halinde geleceği ve onaylanabileceği, eksikliklerin PDD – nihai tasarım dokümanında giderilebileceği, bu durumun projeyi aksatmayacağı, Onur Mühendislik ve Alkon Firması projelerinde bazı detayların işin doğasına uygun olarak benzerlikler taşıdığı, her iki firma projelerinin birbirinden farklı olduğunun belirlendiği, davacının iş sağlığı ve güvenliği hususunda projede gelinen aşama itibariyle ön tasarım dokümanı hazırlama aşamasının tamamlanıp henüz kesin tasarım aşamasına geçilememiş olması nedeniyle iş sağlığı ve güvenliği hususunda gecikme ve noksanlıklardan söz edilemeyeceği, ön tasarım projesinin sözleşmede öngörüldüğü şekilde projenin ana hatları ile belirlendiği, ön tasarımın taraflar arasındaki bir işin genel hatları ile nasıl ve ne şekilde gerçekleştirileceğinin izah edildiği taslak bir hazırlık olup bu dokümanlarda kesin hesaplara veya kesinleştirilmiş tasarımlara yer verilmesinin beklenemeyeceği, iş tanımlarında detayların bulunmadığı, bu detayların ön tasarım incelemesi sonucunda süreçte elektronik posta veya yapılan toplantılar sonucunda talep edildiği, bu talepler doğrultusunda 9 versiyon düzeltme yapıldığı, davacının PDD versiyon 9 dokümanını yeterli detayla hazırladığı ancak detay çizimlerde hatalar yapıldığı, hataların düzeltilmesinin davalı tarafça talep edildiği, hataların düzeltilmesi mümkün ve basit işlemler olduğu, ayrıca iş takviminin güncellenmesinde sakınca olmadığının taraflarca toplantıda belirlendiği, mevcut dosya kapsamı itibariyle ön tasarım projesinin bir nevi avam proje niteliğinde olması beklendiğinden davacının düzenlediği projenin işin gereklerine aşama itibariyle uygun olduğu, fesih sebepleri de nazara alınarak davalının sözleşmeyi feshinin haklı gerekçelere dayanmadığı kanaatine varılmıştır.
Davacının taleplerinin değerlendirilmesinde;
Birinci kalem talep, irat kaydedilen teminat bedellerinin iadesi isteğine ilişkin olup, mahkemece yapılan inceleme ve tüm dosya kapsamına göre; Euro bedelli kesin teminat mektubu ile 33.335,00 Euro bedelli avans teminat mektubu nakde çevrilmiş olup toplam TL karşılığı ödenenin 287.825,21 TL olduğu, davalı şirket tarafından davacıya yapılan avans ödemesi toplamı 130.283,18 TL olup, bu miktarın teminat mektubu bedeline konu zarar hesabında, mahsup edilmesi gerektiği, mahsup sonucu miktar (287.825,21 – 130.283,18) 157.542,03 TL olup, bu kalemle ilgili olarak 157.542,03 TL üzerinden davanın kısmen kabulüne, alacağın içeriği itibariyle ihtarla temerrüde düşülmesi gerektiği, dava tarihi öncesi itibariyle temerrüde düşürücü ihtarname olmadığından alacağa dava tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine, bu kalemden fazlaya ilişkin istemin reddine karar vermek gerekmiştir.
İkinci kalem talep, haksız fesih nedeniyle uğranılan kâr kaybına ilişkin olup, mahkemece yapılan inceleme ve tüm dosya kapsamına göre; yüklenicinin kusurlu olarak sözleşmeden dönmesi durumunda talep edilebilecek müspet zararın Yargıtay …. Hukuk Dairesi içtihatları da nazara alınarak kesinti yöntemine göre hesaplanması gerektiği, bu durumda kesinti yöntemine göre davacının yapılmayan sözleşme konusu işlerden dolayı mahrum kaldığı kârın hesaplanabilmesi için yapılmayan işin sözleşmenin fesih tarihindeki bedeli belirlendikten sonra bu bedelden işi tamamlamaması nedeniyle tasarruf edilen malzeme ve işçilik bedelleri ile genel giderler, bu süre içerisinde başka bir iş bulunup çalışılmışsa elde edilen kâr, başka bir iş bulmaktan kasten kaçılmışsa elde etmekten kaçındığı kâr tespit ettirilip yapılmayan iş bedelinden çıkarılmak suretiyle bulunan miktarın kâr kaybı olacağı, dava konusu olayda henüz imalat aşamasına geçilmediğinden kesinti yöntemine göre yüklenici masraflarının, yapılmış olan masraflar emsal alınarak tespitinin mümkün olamadığı, götürü bedel üzerinden iş bedelinin kararlaştırıldığı, bu durumda Yargıtay … Hukuk Dairesinin kökleşmiş içtihatları belirlenen hesaplama yöntemi de nazara alınarak bilirkişi raporunda yapılan hesaplamanın yerinde olduğu, buna göre kâr kaybı bedelinin 436.391,64 TL olarak hesaplandığı anlaşılmakla bu kalemle ilgili olarak 436.391,64 TL üzerinden davanın kısmen kabulüne, dava tarihi öncesi itibariyle temerrüt oluşmadığından, alacağın 1.000,00 TL’sine dava, kalanına ıslah tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine, bu kalemden fazlaya ilişkin istemin reddine karar vermek gerekmiştir.
Üçüncü kalem talep, sözleşme dolayısıyla yapılan masraf ve ödenen bedellere ilişkin olup, mahkemece yapılan inceleme ve tüm dosya kapsamına göre; davacının sözleşme dolayısıyla yaptığı masrafın 79.739,97 TL olduğu, işçi ücret ve SGK maliyeti de talep edilmiş ise de, işçi ücret maliyetine konu 10 işçinin münhasıran işbu dava konusu projeye angaje edildiği hususu kanıtlanamadığı gibi kâr kaybı hesabında da maliyet değerlendirilmiş olup, ayrıca hesaba katılamayacağı anlaşılmakla bu kalemle ilgili olarak 79.739,97 TL üzerinden davanın kısmen kabulüne, dava tarihi öncesi itibariyle temerrüt oluşmadığından, alacağın 1.000,00 TL’sine dava, kalanına ıslah tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine, bu kalemden fazlaya ilişkin istemin reddine karar vermek gerekmiştir.
Dördüncü kalem talep, ticari itibar kaybı nedeniyle manevi tazminat isteğine ilişkin olup, mahkemece yapılan inceleme ve tüm dosya kapsamına göre; davacı taraf sözleşmenin davalı tarafça haksız feshi nedeniyle ticari itibar kaybına uğradığını beliterek manevi tazminat isteğinde bulunmuş ise de, taraflar tacir olup, aralarındaki sözleşmenin feshi hususlarını öngörmeleri gerektiği, haksız fesih halinde sözleşme dolayısıyla uğranılan maddi zararların talep edilebileceği, feshedilen sözleşme sebepli ticari itibar kaybına konu manevi tazminat koşullarının oluşmadığı anlaşılmakla bu kaleme ilişkin davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
Beşinci kalem talep, davacının tasarım ve imalat dokümanlarının haksız kullanımı sebebiyle oluşan zarara ilişkin olup, mahkemece yapılan inceleme ve tüm dosya kapsamına göre; davalı tarafından kullanılan projede de yer alan bazı detayların işin doğasına uygun olarak benzerlikler taşıdığı, haksız kullanımına ait bir veriye rastlanılmadığı anlaşılmakla bu kaleme ilişkin davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kısmen kabulü ile,
a-Davacının irat kaydedilen teminat mektup bedellerine konu davasının 157.542,03 TL için kabulü ile bu miktarın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, alacağa 01/04/2020 dava tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine, bu kalemden fazlaya ilişkin istemin reddine,
b-Davacının sözleşme dolayısıyla yapılan masraflara ilişkin davasının 79.739,97 TL için kabulü ile bu miktarın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, alacağın 1.000,00 TL’sine 01/04/2020 dava, kalanına 29/03/2022 ıslah tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine, bu kalemden fazlaya ilişkin istemin reddine,
c-Davacının kâr kaybı davasının 436.391,64 TL için kabulü ile bu miktarın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, alacağın 1.000,00 TL’sine 01/04/2020 dava, kalanına 29/03/2022 ıslah tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine, bu kalemden fazlaya ilişkin istemin reddine,
d-Davacının ticari itibar kaybı nedeniyle manevi tazminat davasının reddine,
e-Davacının tasarım ve imalat dokümanlarının haksız kullanımı sebebiyle oluşan zarardan kaynaklı davasının reddine,
Alınması gerekli 46.018,65 TL harçtan peşin yatırılan 9.173,73 TL ile ıslah harcı olarak yatırılan 29.528,67 TL toplamı 38.702,40 TL’nin mahsubu ile kalan 7.316,25 TL harcın davalıdan alınarak Hazine’ye gelir yazılmasına,
Arabuluculuk Kanununun 18/A(13). maddesi uyarınca karar tarihinde yürürlükte bulunan Arabuluculuk Ücret Tarifesi uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk giderinin kabul ve ret oranları da nazara alınarak 392,44 TL’sinin davalıdan, geri kalan 927,56 TL’sinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından yapılan aşağıda dökümü yazılı 30.163,90 TL yargılama giderinin kabul ve ret oranlarına göre takdiren %29,73’ü olan 8.967,73 TL ile 54,40 TL başvurma ve 38.702,40 TL peşin harç toplamının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davalı tarafından yapılan 7,80 TL vekalet tasdik harcından ibaret yargılama giderinin %70,27’si olan 5,48 TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davacı davada kendisini vekille temsil ettirmiş olup kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 50.733,68 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davalı davada kendisini vekille temsil ettirmiş olup, reddedilen miktar üzerinden hesaplanan 88.541,23 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine
Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Tarafların işbu karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yoluna başvurabileceklerinin belirtilmesine,
Dair oybirliği ile verilen karar taraf vekillerinin yüzüne karşı açıkça okunup usulen anlatıldı.
20/04/2022

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …

Yargılama Gideri Dökümü
Davacı
Posta Gideri : 154,10 TL
Dosya Masrafı : 2,00 TL
Vekalet Tasdik Harcı : 7,80 TL
Bilirkişi Ücreti :30.000,00 TL
+
TOPLAM 30.163,90 TL