Emsal Mahkeme Kararı Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/149 E. 2021/398 K. 16.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ
T.C
ANKARA
ASLİYE SEKİZİNCİ TİCARET MAHKEMESİ
K A R A R
ESAS NO : 2020/149 Esas
KARAR NO : 2021/398

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 02/03/2020
KARAR TARİHİ : 16/06/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 21/06/2021
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili şirketin … Sultanlığı kanunlarına göre kurulup 1989 yılından beri faaliyet gösteren sektörünün önde gelen uçak bileti kesen seyahat acentelerinden biri olduğunu, davalının ise …’da açılan yol ihalelerine girip ihaleleri kazanabilmek için … Sultanlığından … … … firmasını kurduğunu ve bu firmanın %70 payının sahibi olduğunu, … Sultanlığı mevzuatına göre devlet ihalelerini almak isteyen yabancı tüzel kişilerin yerli bir firma ile ortaklık yapmasının yasal zorunluluk olduğunu, aksi halde … Sultanlığı tarafından açılan ihalelerde teklifçi olmasının mümkün olmadığını, bu nedenle davalının … Sultanlığında bir şube açmadığını, yerine yerli bir ortakla %70 hissesinin sahibi olduğu … … … firmasını kurduğunu ve böylece bu firmanın hakim ortağı olduğunu, bu firma olarak … Sultanlığı tarafından düzenlenen ihalelere katıldığını ve yol ihalelerini kazandığını, projeleri gerçekleştirebilmek için kendi mühendislerinin, Türk işçilerinin ve proje için gerekli personelinin uçak biletlerinin temini için müvekkili şirket ile kredi tahsis sözleşmesi imzaladığını, bu kredi kullanım sözleşmesini taraf sıfatı ile … … … olarak sponsor (garantör sıfatı ile ….) olarak imzaladığını, sözleşmede ….’nin 25.000 … Riyaline kadar … … … firmasının sorumlu olduğunu ve ilk talepte ödeneceği hükmünün yer aldığını, ihalesi alınan yol inşaatı projesi boyunca davalının mühendisleri ve personeli için davalının talebi üzerine müvekkili şirket tarafından uçak biletleri kesildiğini ve … … … firması adına faturalar düzenlendiğini, … … … firmasının kendilerine yapılan bildirimlere karşın borçlarını ödemediğini ve hiç bir yetkiliye ulaşılamadığını, fatura bedellerinin ödenmemesi üzerine cari hesap ekstresindeki borç bakiyesi 30.438,49 … Riyalinin takip tarihindeki karşılığı 439.796,61 TL alacağın tahsili için … Müdürlüğünün … sayılı icra dosyası üzerinden icra takibine geçildiğini, ödeme emrinin tebliği üzerine borca itiraz edildiğini, itirazın haksız olduğunu belirterek itirazın iptali ile takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesi isteğinde bulunmuştur.
CEVAP : Davalı vekili davaya cevap dilekçesinde; davacının … Sultanlığında kurulmuş bir şirket olduğunu, davacı delilleri arasında yer alan davacının hatalı tanımlaması/çevirisi ile kredi tahsis sözleşmesinin yine … Sultanlığında kurulmuş olan … … … isimli bir şirket tarafından imzalandığını, bu İngilizce belgenin Türkçe karşılığı kredi tahsis sözleşmesi olmadığını, bu dökümanın aslında kredi tahsis talebi başvurusu olduğunu, kabul etmedikleri ihtirazi kaydı ile, davacının iddia ettiği gibi bir sözleşme olsa bile bu sözleşmeye Türk Hukukunun değil … Sultanlığı hukukunun uygulanabileceğini, sözleşmede uyuşmazlık halinde uygulanacak hukuk kuralının açıkça belirtilmediğini, edim borçlusunun sözleşmenin kurulması aşamasındaki mutat meskeni ve iş yeri … Sultanlığı olduğundan yetkili mahkemenin … Sultanlığı Ticaret Mahkemesi olduğundan bahisle yetki itirazında bulunduklarını, dava ve delil dilekçesinde yer alan ifade ile kredi tahsis sözleşmesinin tarafının müvekkili şirket olmadığını, kabul anlamına gelmemek ihtirazi kaydı ile davacının hak ettiği bir alacak var ise bu taleplerini … … … isimli diğer şirkete yöneltmeleri gerektiğini, husumet itirazında bulunduklarını, zaman aşımı definde bulunduklarını, bir yıllık yasal süre bakımından itirazda bulunduklarını, esasa ilişkin olarak da davacının … Sultanlığında kurulmuş bir seyahat acentesi olduğunu, dava dışı … … … şirketinin ise … Sultanlığı ülkesinde yerel hukuk kuralları çerçevesinde kurulmuş yasal ve aktif bir şirket olup, Ticaret sicil numarasının … olduğunu, şirketin %70 hissesinin müvekkiline, %30’unun … … isimli yerel bir şirkete ait olduğunu, davacı ile müvekkili şirket arasında herhangi bir sözleşme imzalanmadığını, kaşenin … … … isimli şirket kaşesi olup bu şirket adına …’ın imzaladığını, sözleşmenin (talebin) hiç bir yerinde müvekkili şirketin kaşesi altında müvekkili şirketin yetkili ya da yasal temsilcisi adı altında atılmış bir imzanın bulunmadığını, sözleşmede, müvekkilinin garantör / kefil olduğuna dair ibarenin yer almadığını, müvekkili şirketin anılan sözleşmede garantör / kefil olduğunu iddiasını kabul etmedikleri ihtirazi kaydıyla 28/04/2015 tarihli sözleşmenin hem şekil hem de esas bakımından geçerli kabul edilebilecek kefalet hükümleri olmadığını, davanın tarafları arasında bir borç alacak ilişkisi olmadığını belirterek davanın reddine, icra takip tutarının %20’sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesi isteğinde bulunulmuştur.
GEREKÇE : Dava; davacının kredi tahsis sözleşmesine kefil / garantör olduğu iddiası ile sözleşmeye dayalı alacağın tahsili isteğiyle girişilen icra takibine itirazın iptali isteğine ilişkindir.
… Müdürlüğünün … sayılı takip dosyasının incelenmesinde davacı – alacaklı tarafından davalı – borçlu ile dava dışı … … … haklarında cari hesap ekstresine dayalı olarak 30.438,49 … Riyalinin fiili ödeme günündeki kur karşılığına konu alacağın tahsili isteğiyle 14/01/2019 tarihinde ilamsız takibe geçildiği, ödeme emrinin tebliği üzerine davalı – borçlu tarafından yasal süresinde sunulan dilekçesi ile borca itiraz edilmiş olduğu anlaşılmıştır.
Davanın niteliği gereği para alacağına konu ticari uyuşmazlık olup, arabuluculuğa başvurulması zorunlu bulunduğu, başvurunun yapıldığı, 21/06/2019 tarihinde anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın düzenlendiği anlaşılmakla yargılama sürdürülmüştür.
Adalet Bakanlığı Uluslararası Hukuk Dış İlişkiler Genel Müdürlüğüne yazılarak davacı şirket adresinin … olması nedeniyle ülkemiz ile … Krallığı arasında karşılıklılık esasının bulunup bulunmadığı hususu sorulmuş, 04/12/2020 tarihli yazı cevabı ekinde ülkemiz ile … Sultanlığı arasında 06/06/2008 tarihinde imzalanan ve 16/03/2010 tarihli kanunla onaylanması uygun bulunan Türkiye Cumhuriyet ile … Sultanlığı arasında hukuki, ticari ve cezai konularda adli yardım anlaşmasının 30/04/2010 tarihli Bakanlar Kurulu Kararı ve 22/05/2010 tarihli Resmi Gazetede neşredildiğinin bildirildiği anlaşılmış olup, karşılıklılık esası olduğu anlaşılmakla teminattan muaf tutularak yargılama sürdürülmüştür.
Davalı taraf yetki itirazında bulunmuş olup, davanın niteliği, dosya kapsamı, davalının adresi de nazara alınarak yetki itirazı yerinde görülmemiştir.
Davacı taraf, müvekkili ile dava dışı … … … firması arasındaki ticari ilişki kapsamında uçak bileti faturalarından kaynaklı alacağın bulunduğu, davalının da sözleşmeyi kefil / garantör sıfatıyla imzaladığından bahisle davalının da fatura borcundan sorumlu olduğu iddiasında bulunmakta, davalı taraf kredi tahsis sözleşmesi / belgesinde müvekkili adına yetkilinin imzasının olmadığı, kefaletinin olmadığı savunmasında bulunmaktadır.
Davanın dayanağı belgeye ilişkin olarak tercümeler yaptırılmış, 07/01/2021 tarihli tercüme evrakında … İnşaat Ltd. Şti.’nin 1139649 ticaret sicil numarası adı altında 23/04/2012 tarihinde kayıt edildiği, merkezinin Maskat ili olduğu, … İnşaat Ltd. Şti.’nin münferit temsile yetkilisinin … olduğuna ilişkin tercümenin yapıldığı anlaşılmıştır.
11/03/2021 tarihli tercüme evrakında kredi tahsis talebi başvurusu belgesinin tercümesinin yapıldığı, … … … (… İnşaat Ltd. Şti.) olarak kredi tahsisi için başvurulduğunun, …. … karşı belirtildiği, kefil / hisse sahiplerinin ismi bölümünde ….’nin yazıldığı, … İnşaat Ltd. Şti.’nin genel müdürünün …, ticaret sicil numarasının …. olduğu, çekleri imzalamaya yetkili kişilerin genel müdür … muhasebe müdürü … yazılı olduğu, 10.maddede aşağıda imzası bulunan ben / biz iş bu vesile ile vadesi gelen ödeme için …. … şirketine karşı kişisel yetkilerimize dayanarak kayıtsız şartsız olarak ve gayri kabili rücu şeklinde garanti veriyoruz ve bunun için kendimizi müştereken ve müteselsilen sorumlu kılıyoruz denildiği, kefillerin imzaları bölümünün boş olduğu, kefillerin kişisel iletişim adresleri bölümünün boş olduğu, şirket müdürünün … … … denilip mühürlü olduğu anlaşılmıştır.
27/04/2021 tarihli tercüme evrakında, ticaret sicil belgesi yazılı olup, ticaret sicil numarasının …., ticaret ünvanının … İnşaat Ltd. Şti. yazılı olduğu, ortakları arasında …. %70 paylı, … Ticaret Ltd. Şti. %30 paylı ortak olduğu, imzaya yetkili yöneticilerin adları bölümünde … yazılı olduğu anlaşılmıştır.
Dosyaya sunulan ve uyap üzerinden çıkartılan Türkiye Ticaret Sicil Gazetesi örneklerine göre ….’nin Ankara Ticaret Sicil Müdürlüğü’ne … sicil numarası ile kayıtlı olduğu, ortakları arasında …’ın yer almadığı anlaşılmıştır.
Mahkemece yapılan inceleme ve tüm dosya kapsamına göre davacı tarafça kredi tahsis sözleşmesine (çeviriye göre kredi tahsis talebi başvurusu) dayalı olarak davacı ile dava dışı … … … firması arasındaki sözleşme kapsamında davalının kefil olduğu iddiası ile uçak biletlerinden kaynaklı faturalara dayalı alacağın tahsili isteğiyle girişilen icra takibine itirazın iptali isteğinde bulunulmuş ise de dava konusu alacağın dayanağı belgede davalının kefil / garantör olduğuna ilişkin bir durumun bulunmadığı, …’da kurulu şirketin … … … firması olup türünün limited şirket olduğu, yetkilisinin de … olduğu, …’ın davalı şirketin temsile yetkilisi bulunmadığı, davalı şirket yetkilisi tarafından kefil / garantör sıfatıyla imzalanmış davalı şirketi borç altına sokucu bir sözleşmenin olmadığı, olduğu hususunun kanıtlanamadığı anlaşılmakla davalıya yönelik davanın pasif husumet yokluğundan reddine karar vermek gerekmiştir.
Cevaba cevap dilekçesinde ayrıca sözleşmenin kefili sıfatlı talep yanı sıra ayrıca tüzel kişiliğin perdesinin aralanarak da talepte bulunulduğu belirtilmiş ise de davalının … … … firmasının %70 paylı ortağı olduğu, tüzel kişilik perdesinin aralanmasını gerektirir bir hususun olmadığı gibi kanıtlanamadığı da anlaşılmakla tüzel kişilik perdesinin aralanması yoluyla alacak talebi yerinde görülmeyerek reddi gerekmiş, dava dilekçesi içeriği ve davalının sözleşmenin garantör ve kefili olmadığı anlaşılmakla red sebebi nazara alınarak davalı lehine maktu vekalet ücreti takdir edilmiştir.
Davalı tarafça kötüniyet tazminatı isteğinde bulunulmuş ise de davacı tarafça kötü niyetle takibe geçildiği hususu kanıtlanamadığından davalının yasal koşulları oluşmayan kötü niyet tazminatı isteğinin reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın reddine,
Davalının tazminat talebinin reddine,
Alınması gerekli 59,30 TL harcın mahkememiz veznesine peşin yatırılan 5.239,40 TL ile icra veznesine peşin yatırılıp mahsup ettirilen 2.271,23 TL toplamı 7.510,63 TL’den mahsubu ile artan 7.451,33 TL harç bedelinin karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
Arabuluculuk Kanununun 18/A(13). maddesi uyarınca karar tarihinde yürürlükte bulunan Arabuluculuk Ücret Tarifesi uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk giderinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
Davalı davada kendisini vekille temsil ettirmiş olup A.A.Ü.T. madde 7/2 uyarınca 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Tarafların işbu karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yoluna başvurabileceklerinin belirtilmesine,
Dair oybirliği ile verilen karar taraf vekillerinin yüzüne karşı açıkça okunup usulen anlatıldı.
16/06/2021

Başkan …
¸e-imzalıdır.
Üye …
¸e-imzalıdır.
Üye …
¸e-imzalıdır.
Katip …
¸e-imzalıdır.

¸e-imzalıdır. ¸e-imzalıdır. ¸e-imzalıdır. ¸e-imzalıdır.