Emsal Mahkeme Kararı Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/635 E. 2021/729 K. 12.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ

T.C.
ANKARA
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
ESAS NO : 2019/635
KARAR NO : 2021/729

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … ….
DAVALI : 1- … …
DAVALI : 2- ……
VEKİLİ : Av. … ….

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 08/11/2019
KARAR TARİHİ : 12/11/2021
G.K.YAZIM TARİHİ : 17/11/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde; 05/10/2011 tarihinde davalı …’un kullandığı diğer davalı şirkete ZMSS poliçesi ile sigortalı … plakalı aracın müvekkili yayaya çarpması sonucu yaralanmasına ve malul kalmasına neden olduğunu, davadan önce sigorta şirketine 18/09/2019 tarihinde başvurulduğu halde herhangi bir ödeme yapılmadığını belirterek ve fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak şimdilik geçici ve kalıcı işgücü kaybı zararı için 1.691,00 TL’nin ve tedavi sürecindeki bakıcı gideri olarak 8.309,00 TL’nin başvuru tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı … şirketinden ve sürücüden tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 15/07/2021 tarihli bedel arttırım dilekçesi ile; kalıcı ve geçici maluliyet için talep ettiği 1.691,00 TL’yi 3.355,00 TL daha arttırarak 5.046,00 TL’Ye yükseltmiştir.
CEVAP: 1-Davalı … vekili cevap dilekçesinde; 2918 sayılı yasanın 109. Madde hükmü ile iki yıllık zamanaşımı süresi gerek ise 5237 sayılı TCK 66 Madde düzenlemesiyle sekiz yıllık zamanaşımı süresinin sona erdiğini ve davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, müvekkilinin adresinin İstanbul olması nedeniyle dosyanın yetkili….Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderilmesini, … plakalı aracın müvekkili sigorta şirketi tarafından 24.04.2011-2012 tarihlerinde ZMSS poliçesi ile sigortalı olduğunu, davayı kabul anlamına gelmemek kaydıyla davalı … sorumluluğunun trafik poliçesindeki limitler ve sigortalının kusuru ile sınırlı olduğunu, kazada kusur durumlarının tespiti için dosyanın Adli Tıp Kurumu’na sevk edilmesini, sigortalı araç sürücüsünün olayın meydana gelmesinde kusuru bulunmadığını, davacının kazaya ilişkin maluliyet iddialarının değerlendirilebilmesi için dosyanın Adli Tıp Kurumu’na sevk edilmesini, sigortalı araç sürücüsünün kusurunun tespiti halinde ortaya çıkan zarardan kaynaklanan tazminatın hesaplanması için dosyanın aktüer uzmanından rapor alınmasını Tedavi giderlerinden davalı … sorumluluğunun bulunmadığını, belirterek davanın reddine karar verilmesini talep ve cevap vermiştir.
2-Davalı … vekili cevap dilekçesinde; dava şartının gerçekleşmediğini, davalı ile irtibatlı olarak dava şartı arabuluculuk başvurusunun yapılmadığını ve bu durumun arabuluculuk son tutanağını ile belirli olduğunu belirterek dava şartı yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, 2018 sayılı yasanın 109. Madde ve 5237 sayılı TCK’nun 66. Madde hükmü ile zamanaşımı süresi geçtikten sonra davanın ikame edildiğini, zamanaşımı def inde bulunduklarını, dava konusu olayda davacı …’ın asli kusurlu olduğunu, aksi yönde hukuki takdir halinde davalının kusuru oranında sorumluluğunun olabileceğini, tedavi giderlerinden davalı sorumluluğunun bulunmadığını, sorumluluğun Sosyal Güvenlik Kurumu’na ait olduğunu, belirterek davanın reddine karar verilmesini talep cevap vermiştir
DELİLLER, DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava , ZMSS poliçesinden kaynaklanan cismani zarar istemine ilişkindir.
TTK 5/a maddesi gereğince davacı tarafın sigorta şirketi aleyhinde arabuluculuğa başvurduğu ve anlaşamamaya dair son oturum tutanağı sunulmuş , ancak sürücü davalı … yönünden başvurulmadığından sunulamamıştır.
Davacı vekili 17/01/202 tarihli duruşmada davalı … aleyhinde açtığı davadan feragat ettiğini beyan etmiştir.
Davalı … vekilinin yetki itirazının, söz konusu kazanın Ankara’da meydana geldiği nazara alınarak HMK 16 maddesi ve KTK ‘nun 110 maddesi gereğince yerinde olmadığından reddi gerekmiştir.
Davalı … vekilinin zamanaşımı itirazının ; TBK’nun 72. maddesi ve de KTK’nun 109. maddesi kapsamında zarar görenin zararı ve tazminat hükümlüsünü öğrendiği tarihten itibaren iki yıl ve her halükarda 10 yıl içinde zaman aşımına uğrayacağı, yine 109/2. madde gereğince ceza kanunca bu fiil için daha uzun zaman aşımının ön görülmesi halinde bu süreye tabi olacağı, dosyamızda kazanın 05/10/2011 tarihinde meydana geldiği , ceza zaman aşımının 8 yıl olduğu davacının sigorta şirketine başvurusunun 18/09/2019 tarihinde yapıldığı belirtilmiş, ancak belge sunamadığından 03/10/2019 da arabuluculuğa başvurması ile zamanaşımının kesileceği nazara alındığında , 08/11/2019 dava tarihi itibariyle zaman aşımının gerçekleşmediği kabul edilerek, bu itirazı da yerinde görülmemiştir.
KTK’nin 85.maddesinde göre bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın işletenin doğan zarardan sorumlu olacağı açıklanmıştır. Aynı yasanın 91.maddesine göre; bu kanunun 85/1 maddesi kapsamında kalan sorumlulukların karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.
Öte yandan ZMSS Genel şartlarının A.1 maddesi uyarınca sigortacı; poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder.
Motorlu aracın karayolunda işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına ya da bir şeyin zararına neden olmasından işleten sorumlu olup bu sorumluluk tehlike sorumluluğudur. Aracın karayolunda kullanılmasından yarar sağlayan işleten meydana gelebilecek tehlikeler ve hasarlardan kusursuz sorumludur.İşletenin tehlike sorumluluğundan kurtulmasını düzenleyen KTK’nun 86.maddesine göre kazanın mücbir sebepler, zarar görenin veya üçüncü kişilerin ağır kusurundan kaynaklandığının ispatlanması gerekir.
… plakalı aracın 24.04.2011/2012 tarihleri arasında geçerli ZMSS poliçesi ile davalı … nezdinde sigortalı olup, davalı … aracın işletilmesinden doğan zararları poliçe kapsamında teminat altına almıştır. Bu kapsamda davalı … zarardan sigorta hukukunun genel ilkeleri ve poliçe koşulları çerçevesinde (şahıs başına ölüm sakatlık zararlarının200.000,00 TL ve tedavi giderleri zararının 200.000,00-TL) limiti ile sorumlu olduğu görülmüştür.
Ankara …. Asliye Ceza Mahkemesinin 2011/108 esas sayılı dosyası celp edilerek, Ankara Adli Tıp Kurumu ve Trafik İhtisas Dairesi Başkanlığı’ndan alınan 30/04/2020 tarihli raporda; söz konusu kazanın 05/10/2011 tarihinde saat 13:10 sıralarında davalı sürücü … sevk ve idaresindeki … plaka sayılı otomobil ile İvedik Caddesi üzerinde Demetevler istikametinde seyir halinde iken olay mahalline geldiğinde, kendisine göre yolun sonunda yola girip karşı geçmek isteyen davacı yaya …’a sol ön kapı kısmı ile çarpması sonucu meydana gelen kazada , kaza tespit tutanağı, kaza yeri krokisi, davacı yayanın beyanı nazara alındığında ; olayın meydana gelmesinde; davalı sürücü …’un idaresindeki otomobil ile mezkur mahal içinde seyir halinde iken yola gereken dikkati vermemesi ve yolun sonunda kaplamaya girip karşıdan karşıya geçmeye çalışan davacı yayaya karşı etkili tedbiri almadığından dolayı meydana gelen kazada tali ve % 20 oranında kusurlu olduğu , yine davacı yaya …’ın ; yaya geçidi olmayan mahalde yol içinde seyir halinde olan araçların hız ve mesafelerini dikkate almadan , can güvenliği tehlikeye atarak karşıdan karşıya geçdiği esnada sağında seyir halinde olan ve ilk geçiş hakkına sahip davalı sürücü idaresindeki otomobilin sol ön kapı kısmının sadmesine maruz kalması olayında asli ve % 80 oranında kusurlu olduğu tespit edilmiştir.
Davacının kaza sonrası tedavisine ilişkin tüm tıbbi evraklar ilgili yerlerden celp edilerek, Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığından alınan 20/03/2020 tarihli raporda ; Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği esas alındığında vücut çalışma genel gücünden % 3.2 kaybettiği ve 3 ay süre ile işgörmezlik halinde kaldığı, ayrıca maluliyet tespit işlemleri yönetmeliğine göre devamlı suretle bir başkasının bakımına muhtaç olmadığı belirlenmiştir.
SGK’ya yazılan yazıya verilen cevapta, davacıya söz konusu kazadan dolayı herhangi bir ödeme yapılmadığı bildirilmiştir.
Hesap bilirkişisinden alınan 29/04/2021 tarihli raporda; maluliyet raporu, gelirin asgari ücret düzeyinde olduğu , Anayasa Mahkemesi’nin Karayolları Trafik Kanununun 90. Ve 92.maddelerindeki bir kısım hükümlerin iptalinden sonra yapılacak hesaplamada TRH 2010 Yaşam Tablosunun uygulanması yönündeki Yargıtay … Dairesi’nin içtihatları ile olay tarihinde yürürlükte olan Çalışma gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşletmeleri Yönetmeliği esas alınmak suretiyle tespit edilen % 3.2 maluliyet oranı ve 3 ay süre ile iş göremez halde bulunduğu ve davalı aracın % 20 oranında kusurlu olduğu nazara alınarak yaptığı hesaplamada, kalıcı işgücü kaybı zararının 4.686,12 TL, ve Geçici iş görmezlik zararı 360,45 TL olduğu , yine dosyada bulunan davacının aldığı ve sigorta hasar dosyasında bulunan özel rapor içeriğine göre bir ay süre ile bir başkasının bakımına muhtaç olduğu gözetildiğinde 167,40 TL bakıcı gideri zararının bulunduğu hesaplanmıştır,
Tüm dosya kapsamı, dava, cevap, davacıya ait maluliyet raporu ve hesap bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde; 05/10/2021 tarihinde davalı … şirketine ZMMS poliçesi ile sigortalı aracın % 20 kusuru ile meydana gelen kazada davacı yayanın yaralandığı ve çalışma gücünün % 3.2’sini kaybettiği, 3 ay süre ile işgörmez halde kaldığı ve bir aylık tedavi sürecinde bir başkasının bakımına muhtaç olduğu anlaşılmakla aşağıdaki şekilde davacının davasının kısmen kabulü yönünde karar verilmiştir. Yine sigorta şirketine 18/09/2019 tarihinde başvurulmuş ise de, tebliğ tarihi anlaşılamadığından arabuluculuk son oturum tarihi temerrüt tarihi kabul edilerek bu tarihten itibaren yasal faizi ile tahsiline hükmedilmiştir.
Ayrıca … aleyhindeki davadan feragat edildiği ve davacı vekilinin vekaletnamesinde feragata yetkisinin bulunduğu görülmekle bu davalı yönünden davanın reddi gerekmiştir.
Yine hesap bilirkişisi raporunda kalıcı iş gücü zararının %3.2 oranın üzerinde yaptığı hesaplamada 4.686,12 TL olduğu halde Mahkememice bu miktar yerine sehven %1 maluliyet oranı üzerinde yapılan hesaplama sonucu tespit edilen 1.464,41-TL kalıcı işgücü kaybı zararı nazara alınarak kısa kararda hüküm verilmiş ise de , bu hesap hatası , hak kaybı yaratmaması açısından gerekçeli kararda düzelitilmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davalı … aleyhindeki davasının feragat nedeniyle REDDİNE,
2-Davalı … aleyhindeki davasının kısmen kabulü ile; 360,00-TL geçici işgücü kaybı zararı, 4.686,00 TL kalıcı işgücü kaybı zararı toplam 5.046,00 TL ile 167,40-TL geçici bakıcı gideri zararı olmak üzere toplam 5.213,40 -TL’nin temerrüt tarihi olan 06/11/2019 son oturum tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, fazla istemin reddine,
Alınması gerekli 356.13 TL harçtan mahkememiz veznesine peşin yatırılan 44,40 TL ile ıslahla alınan 110,00 TL toplamı 154,40 TL’nin mahsubu ile kalan 201,73 TL harcın davalıdan tahsiliyle Hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yapılan aşağıda dökümü yazılı 1.708,20 TL yargılama giderinin kabul ve ret oranlarına göre takdiren % 39.07 si ’i olan 667,39 TL ile 44,40 TL başvurma ve 136,09 TL peşin harç toplamının davalı … şirketinden alınarak davacıya verilmesine,
Davacının davalı … aleyhinde yaptığı yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Arabuluculuk Kanununun 18/A(13). maddesi uyarınca karar tarihinde yürürlükte bulunan Arabuluculuk Ücret Tarifesi uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk giderinin 804,27 TL sinin davacıdan 515,72, TL’sinin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davalılar tarafından yapılan yargılama giderleri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
Davacı davada kendisini vekille temsil ettirmiş olup 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalı … şirketinden alınarak davacıya verilmesine,
Davalılar davada kendisini vekille temsil ettirmiş olup, 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
Dair miktar itibarı ile kesin olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı davalıların yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.12/11/2021

Katip …

Hakim …

DAVACI MASRAFLARI
Tebligat ve posta gideri 308,20 TL
Bilirkişi ücreti 1.000,00 TL
Ali tıp masrafı 400,00 TL
+————————-
TOPLAM 1.708,20 TL