Emsal Mahkeme Kararı Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/500 E. 2021/740 K. 17.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ
T.C
ANKARA
ASLİYE SEKİZİNCİ TİCARET MAHKEMESİ
K A R A R
ESAS NO : 2019/500 Esas
KARAR NO : 2021/740

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – T.C. No:… – ….
DAVALI : … – … …
VEKİLİ : Av. … -….

DAVA : Alacak (Ticari Nitelikteki Ödünç Verme Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/09/2019
KARAR TARİHİ : 17/11/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 19/11/2021
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının davalı şirketin %30 pay sahibi ortağı olduğunu, bir dönem yönetim kurulu üyeliği de yaptığını, geçmişte, faaliyetlerinde kullanılması amacıyla şirket ortağı olarak yüklü miktarda borç verdiğini, davalı şirketin daha sonra yönetim kurulu başkanlığını yürüten … tarafından davacıya gönderilen 04/12/2013 tarihli e postada alacağın kabul edildiğini, borcun ödenmesi konusunda davalı tarafın herhangi bir girişimde bulunulmaması üzerine ihtarname keşide edildiğini, cevabi ihtarda herhangi bir borcun bulunmadığının belirtildiğini, davacının davalı şirketten alacağının 300.000 Euro ve 341.025 USD olduğunu, arabuluculuğa başvurulduğunu, anlaşmaya varılamadığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 300.000 Euro karşılığı 1.737.060,00 TL ve 341.025 USD karşılığı 1.974.602,96 TL olmak üzere toplam 3.711.662,96 TL’nin 25/04/2019 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesi isteğinde bulunmuştur.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın niteliği gereği TBK’nın 147.maddesinde düzenlenen 5 yıllık zamanaşımına tabi olup alacak iddiasının zamanaşımına uğradığından bahisle zamanaşımı itirazında bulunduklarını, davacının ortağı olduğu firmada ve diğer iş ortaklıklarında aynı zamanda imza yetkisine haiz genel müdür olarak görev yaptığı ve tüm süreci kendisinin yönettiği bir döneme ilişkin dava açma hakkı bulunmadığını, aktif husumet itirazında bulunduklarını, esasa ilişkin olarak da davacının müvekkili firmaya borç verdiğini iddia ettiği ve banka araştırması sonucunda ortaya çıkarılacak olan davalı şirkete olan para transferlerinin aslında, davacının, yönetim kurulu başkanı, genel müdür ve CEO olmasının kendisine tanıdığı yetkileri kötüye kullanarak, iş geliştirme avansı ve hiç bir açıklama yapmadan davalı firma ve ortaklıklarından, kendi hesabına gerçekleştirdiği transferlerin bir kısmının iadesi olup alacağın söz konusu olmadığını belirterek esastan da davanın reddine karar verilmesi isteğinde bulunmuştur.
GEREKÇE : Dava; davalı şirket ortağı ve bir dönem yönetim kurulu başkanlığı yapan davacının davalı şirkete borç verdiği iddiası ile ödünç verilen paranın iadesi isteğine ilişkindir.
Davacı vekili uyap üzerinden sunduğu 04/11/2021 tarihli dilekçesi ile davadan feragat ettiğini bnildirmiş, 17/11/2021 tarihli oturumda feragat beyanını tekrarlamış, davalı vekili 04/11/2021 tarihli uyap üzerinden sunduğu dilekçe ile davacının davasından feragat ettiğini bildirmesi nedeniyle kendilerinden vekalet ücreti ve yargılama gideri talepleri bulunmadığını bildirmiş, 17/11/2021 tarihli oturumda beyanlarını tekrar etmiştir.
HMK’nın 311.maddesi uyarınca davadan feragat kati bir hükmün hukuki sonuçlarını hasıl eder. Davacı vekilinin feragati aynı yasanın 309.maddesine uygun olduğundan ve yine aynı yasanın 74.maddesi uyarınca davadan feragate yetkili bulunduğundan davanın feragat nedeniyle reddine, davalı taraf vekalet ücreti ve yargılama gideri istemediğinden taraflarca yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerlerine bırakılmasına, davalı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Feragat nedeniyle davanın reddine,
Alınması gerekli 59,30 TL harcın peşin alınan 66.418,38 TL harçtan mahsubu ile artan 66.359,08 TL harç bedelinin karar kesinleştiğinde ve istek halinde yatırana iadesine,
Arabuluculuk Kanununun 18/A(13). maddesi uyarınca karar tarihinde yürürlükte bulunan Arabuluculuk Ücret Tarifesi uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk giderinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Taraflarca yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde bırakılmasına,
Davalı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Tarafların işbu karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yoluna başvurabileceklerinin belirtilmesine,
Dair oybirliği ile verilen karar taraf vekillerinin yüzüne karşı açıkça okunup usulen anlatıldı.
17/11/2021

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …