Emsal Mahkeme Kararı Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/429 E. 2021/662 K. 21.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ
T.C
ANKARA
ASLİYE SEKİZİNCİ TİCARET MAHKEMESİ
K A R A R

ESAS NO : 2019/429
KARAR NO : 2021/662

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACILAR : … ADINA
1- … – … …
2- … – …
VEKİLİ : Av. … -….
DAVALI : … – … …
VEKİLİ : Av. … -….
DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/07/2019
KARAR TARİHİ : 21/10/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 23/11/2021
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde; iş ortaklığının yükleniminde olan …. e ilçesindeki Kadın Açık Ceza İnfaz Kurumu Yapım işi kapsamındaki “tüm binaların mahal listeleri, pursantaj, proje ve vb. tüm elektrik-elektronik tesisat imalatların malzemeli işçilikli anahtar teslim olarak taşeron tarafından yapılması işinin 19.07.2017 tarihli sözleşmeyle davalıya verildiğini, sözleşme bedelinin 2.550.000,00 TL KDV olduğunu, ancak davalının ekonomik olarak zorda olduğunu, malzeme alamadığını belirttiğini, iş sahibi olan Adalet Bakanlığına işin süresinde teslim edilmesi gerektiğinden davalıya 30.11.2018 tarihli 140.000,00 TL, 30.12.2018 tarihli 140.000,00 TL, 30.01.2019 tarihli 150.000,00 TL bedelli 3 adet çek teslim edildiği, buna rağmen davalının yine ekonomik darboğazda olduğunu iddia ederek iş sahasını terk ettiğini, bunun üzerine Ankara … Noteri 26.09.2018 tarihli 37087 nolu ihtarnamesinin keşide edilerek işe 3 gün içinde başlanması, aksi takdirde sözleşmenin feshedileceğinin ihtar edildiğini, davalının 12.01.2018 tarihli cevap ihtarında iddiaları reddettiğini, davalı sözleşmenin 5. md gereğince işi aksatmaması ve iş sahasında yeterli usta ve işçi bulundurması gerektiği halde bu yükümlülüklerini yerine getirmediğini, davalı sözleşmenin 7. md gereğince iş ve sosyal güvenlik mevzuatından olağan yükümlülüklerini de ihlal ettiğini, işçilerin ücret ve primlerini ödemediğini, sözleşmenin 8.1 maddesinde işin başından sonuna kadar bir elektrik mühendisi bulundurma yükümlülüğünü de ihlal ettiğini ,8-5 md gereğince taşeron şantiyede çalışan diğer taşeronların ve işverenin çalışmalarını aksatmayacak önlemleri almadığını, haksız ve hukuka aykırı olarak şantiye sahasını terk ettiğini, sözleşme davacı tarafından 11. Md gereğince haklı nedenle sözleşmenin feshedildiğini, 11/2 maddesinde taşeronun 48 saatten fazla işyerini terk etmesi durumunda sözleşmeyi haklı nedenle fesih hak ve yetkisi bulunduğu, 11/3 md gereğince taşeronun sözleşme kapsamında taahhüt edilen işi , planlanan tarihteki seviyeye getirmemesi durumunda haklı sebeple fesih imkanı tanındığını, davalı şirketin iş sahasını haksız ve hukuka aykırı terk ederek ihtara rağmen dönmeyerek işin zamanında ifasını imkansız hale getirdiği bundan dolayı davacının uğradığı zararların ise; davalı hak edişlerin yanı sıra davalı şirkete mal temini sağlanması amacıyla ödeme yaptığı sözleşme 2.250.000,00 TL KDV bedel karşılığında anahtar teslimi olarak düzenlendiğini, sözleşme 2. maddesinde üstlenilen işin bedeline malzeme ve işçilik ücreti dahil olduğu açıkca belirtilmiş olduğunu, davalı şirketin 430.000 TL bedeli davacıya iadesi gerektiği, davalı şirket tarafından ödenmesi gereken işçilik ücretleri davacı tarafından ödenmiş olup davalı işçilerine yapılan 115.000,00 TL ödemenin davalı şirketten tahsili gerektiğini, davalının iş sahasını ve işi terk ederek yarım bıraktığını, kalan imalatlar dava dışı şirketlere tamamlatıldığını , götürü bedelin çok üzerinde harcama yapıldığını, bu nedenlerle davanın kabulü ile şimdilik 3.000,00 TL nin temerrüt tarihinden itibaren işleyeçek reeskont faizi ile tahsilini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle ; tarafların davacıların Ankara’da bulunan merkezlerinde bir araya geldiklerini döviz kurundaki artış nedeniyle sözleşmenin karşılıklı olarak feshedildiğini, buna dair mail görüntüsü olduğunu, davacının taşeron olarak işe başladığını 03.08.2017 tarihinde “dolar kuru 3,53 TL iken malzeme alımı için verilen ilk hak ediş tarihi olan 11.04.2018 tarihinde 4,15 TL olduğunu, akabinde kurun olağanüstü artış gösterdiğini ve 6,50 seviyelerine geldiğini, 03.08.2017 tarihinden 11.04.2017 tarihine kadar davalılarla defalarca görüşüldüğünü, şantiyeye kule vinç kurulması gerektiği belirtildiğini, buna rağmen kule vincin yaklaşık 8 ay sonra kurulduğunu, işe geç başladığını , kur ve malzeme fiyatlarının arttığını, bu nedenlerle BK m.138’e göre aşırı ifa güçlüğü durumu oluştuğunu, tahsil edilen 430.000,00 TL karşılığında şantiyeye malzeme getirildiğini, hak ediş sebebiyle kesilen toplam 763.000 TL fatura davacı tarafından ödendiğini, davalı … sebebiyle çalıştırdığı işçilere işçilik bedeli olarak 700.000,00 TL ödendiğini, davalı bu işte yaklaşık 500.000,00 TL zarar ettiğini” iddia ederek, davanın reddedilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, eser sözleşmeye aykırılık nedeniyle verilen çek bedellerinin iadesi, işçilik ücretleri iadesi, sözleşmenin ifa edilmemesi nedeniyle uğranılan zararın tazminine ilişkindir.
Mahkememizce aldırılan 23/09/2020 tarihli bilirkişi raporunda; taraflar arasındaki okunamayan mail yazışmasında karşılıklı fesih iradesinin gerçekleşip gerçekleşmediğinin takdirinin mahkemeye ait olmak üzere maildeki beyanların feshe yönelik kabul edilmemesi halinde davacının bu dava ile fesih iradesini dile getirdiği, davalının da ekonomik koşullarla bu işe devam edemeyeceğini bildirerek fesih talebini kabul ettiği nazara alınarak ; davacının fazla ödeme iddiasının tespit edilemediği, davalının halen 571.090,31 TL alacaklı olduğu hesaplandığı, davacının davalı adına işçi ücret ve SGK ödemesine ilişkin yaptığı ödemelerin davalının iş sahasında bulunduğu döneme ilişkin olmadığı tespit edildiği ancak ödenen bedelin 136.827,22 TL olduğu, davacının dava dışı taşeronlara ödediği ücretlerden dolayı zarar iddiasının dosyadaki mevcut belgeler kapsamında hesaplanamadığı tespit edilmiştir.
Mahkememizce aldırılan 05/01/2021 havale tarihli bilirkişi raporunda; dosya kapsamına göre davacı … ortaklığınca 3.kişilere yaptırıldığı iddia olunan işlerle ilgili bir değerlendirme yapma imkanının olmadığı, dolayısıyla bu hususların ilgili kök rapordaki kanaatlerinde bir değişiklik olmadığı, davacı … Ortaklığının alacaklı olmadığı, buna karşılık mahkeme tarafından feshin haksız olduğu kabul edilecekse, davalı Viptech’in 175.833,94 TL alacaklı olduğu tespit edilmiştir.
Mahkememizce aldırılan 28/04/2021 tarihli bilirkişi ek raporunda; 3.kişilere yaptırılan işler için bu firmaların İş Ortaklığına değil, … İnşaat’a fatura düzenlemiş olmaları, dolayısıyla bu faturaların İş Ortaklığı defterlerine kayıt edilmemiş olması hususundaki takdirin mahkemeye ait olmak üzere ; davacının 430.000,00 TL’lik çeklerin iadesi ile davalının işi yarım bırakması nedeniyle, işin 3. Firmalara daha fazla bedelle yaptırılmasına ilişkin talepleriyle ilgili olarak ; feshin haksız olduğu kabul edilecekse; Davalının üstlendiği işte yapılmayan 1.763.838,17 TL’lik işin başka firmalara yaptırılmasının bedelinin 2.276.350,07 TL olduğu ve iki bedel arasındaki farkın 512.511,90 TL davacı zararı olduğu, 05.01.2021 tarihli ek raporda davalı alacağının 175.833,94 TL belirtilmiş olduğu dikkate alındığında davacının davalı Viptech Elek. Elekt. Ltd. Şti. den alacak miktarının 512.511,90 TL – 175.833,94 TL=336.677,96 TL olduğu, feshin haklı olduğu kabul edilecekse ; davacı alacağına teminat kesintilerinin ilave edilmesi gerekeceği, bu durumda davacı alacağının 336.677,96 + 82.867,86 = ) 419.545,82 TL olacağı, davacı vekilinin, davalı nam ve hesabına ödenen işçi maaş ve sgk primlerine ilişkin talebiyle ilgili olarak ; bu işçilerin İş ortaklığındaki çalışmasının fesih sonrasında olması ve davalı Viptech’in işçilerin iş ortaklığında çalışmasına dair bir kabulünün olmaması nedenleriyle talebin yerinde olmadığına dair kök ve 1. Ek rapordaki kanaatlerinde bir değişiklik olmadığı tespit edilmiştir.
Taraflar arasında 19.07.2017 tarihinde…. ilçesindeki Kadın Açık Ceza İnfaz Kurumu Yapım işi kapsamındaki “tüm binaların mahal listeleri, pursantaj, proje ve vb. tüm elektrik-elektronik tesisat imalatların malzemeli işçilikli anahtar teslim olarak taşeron tarafından yapılması hususunda sözleşme akdedilmiştir. Davacılar vekilinin beyanına göre davalı taşeron tarafından sözleşme konusu edimler yerine getirilmeden iş sahası terk edilmiş ,davalı beyanına göre ise sözleşme karşılıklı feshedilmiştir. Sözleşmenin karşılıklı feshine dair dosyaya sunulmuş bir bilgi belge bulunmadığından ve davalı tarafından sözleşme konusu edimler yerine getirilmediğinden sözleşmenin davacılar tarafından haklı olarak feshedildiği kabul edilmiştir. Usul ve yasaya uygun ,denetime ve hüküm kurmaya elverişli görülen bilirkişi raporuna göre davalı tarafından sözleşmeye göre yapması gereken fakat yapılmayan iş bedeli 1.763.838,17 TL olup, davacıların işin süresinde yapılmaması nedeniyle aynı işi 2.276.350,07 TL ‘ye yaptırması gerekeceğinden ,davacılar 512.511.90 TL zarara uğramış olup, bu zarardan davalı alacağı olan 175.833,94 TL ‘nin düşümü ile davacılar alacağı 336.667,96 TL olacaktır. Bu alacağa feshin haklı olması nedeniyle teminat kesintisi olan 82.867,86 TL de eklenmek suretiyle davacı alacağı 419.545,82 TL olacak olup, bu kapsamda talepte bulunan davacı davasında haklı görülmekle 419.045,82 TL ‘nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir. Her ne kadar davacılar davalı nam ve hesabına işçilik ücreti ve sigorta primi ödediklerini iddia ederek bu bedelin iadesini talep etmiş iseler de, işçilerin çalışmasının fesihten sonra olması ve ödenen ücretlerin davalı nam ve hesabına ödendiğinin ispatlanamaması nedeniyle davacıların bu yöndeki alacak taleplerinin reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Nedenleri yukarıda açıklandığı üzere;
Davacının davasının kısmen kabülü ile, 419.045,82 TL ‘nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine ,fazlaya ilişkin istemin reddine,
İş bu dava nedeniyle alınması gerekli 28.625,02 TL harçtan 51,24 TL peşin harç ve TL 7.115,00 ıslah harcının mahsubu ile kalan 21.459,78 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından yapılan 228,80 TL posta ve tebligat gideri, 5.000,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 5.228,80 TL yargılama giderinin kabul oranı üzerinden (% 99,88 kabul) 5.222,53 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, kalan miktarın davacı üzerinde bırakılmasına,
Arabuluculuk Kanununun 18/A(13). maddesi uyarınca karar tarihinde yürürlükte bulunan Arabuluculuk Ücret Tarifesi uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk giderinin 1.318,42 TL sinin davalıdan 01,58 TL’sinin davacılardan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacının dava açarken ödediği 95,64 TL peşin ve başvurma harcı ve 7.115,00 TL ıslah harcının davalıdan alınarak davacılara ödenmesine,
Kendisini vekille temsil ettiren davacı yararına hüküm tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereğince takdir ve tespit edilen 37.783,21 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
Davanın reddedilen bölümü için kendisini vekille temsil ettiren davalı yararına hüküm tarihinde yürürlükte olan AAÜT takdir ve tespit edilen 500,00 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalıya verilmesine,
Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde Ankara BAM’da İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 21/10/2021
Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.

¸e-imzalıdır. ¸e-imzalıdır.