Emsal Mahkeme Kararı Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/925 E. 2022/542 K. 21.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. …8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ
T.C.
ANKARA
ASLİYE SEKİZİNCİ TİCARET MAHKEMESİ
K A R A R

ESAS NO : 2016/925
KARAR NO : 2022/542

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … ….
DAVALI : … ….
DAVA : Haksız Rekabete Dayalı Tazminat
DAVA TARİHİ : 23/11/2016
KARAR TARİHİ : 21/10/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 21/11/2022
Mahkememizde görülmekte olan Haksız Rekabete Dayalı Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde; Müvekkilinin davalı bankanın… Anafartalar Şubesinden 22.08.2008 tarihinde 45.000,00 TL tutarında ticari kredi ve 14.04.2010 tarihinde ise 100.000,00 TL plaka işletme kredisi kullandığını, rekabet kurulunun verdiği 08.03.2013 tarihli kararı ile davalı bankanın mevduat , kredi ve kredi kartı hizmetleri alanında 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkındaki Kanun’un 4.maddesini ihlal ettiğini, piyasadaki diğer 11 bankayla birlikte belirtilen alanlarda kartel oluşumuna girdiğinin tespit edildiğini, Rekabet kurulunun vermiş olduğu bu kararın Danıştay 13. Dairesinin 2015/4605 karar nolu ilamıyla kesinleştiğini, piyasadaki diğer bankalarla uzlaşma yoluna giderek mevduat, kredi ve kredi kartı hizmetlerinden 21/08/2017-22/09/2011 tarihleri arasında yararlanan kişileri zarara uğrattıklarını, müvekkilinin de davalı bankanın bu sakıncalı eylemlerinden dolayı zarara uğradığını belirterek, davalı bankanın 21/08/2017-22/09/2011 tarihleri arasında kartel faizi uygulamak suretiyle müvekkiline vermiş olduğu zararın ilgili kanun uyarınca bu zararın 3 katı tutarında tazminatın fazlaya dair haklarını saklı tutarak şimdilik 10,00 TL’nin avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir,
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 6. Maddesinin birinci fıkrası gereği genel yetkili mahkeme davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesi olduğunu, müvekkili bankanın ilgili tarih itibari ile yerleşim yeri Kağıthane/İstanbul olduğundan yetkili mahkemenin İstanbul Mahkemeleri olduğunu, ayrıca rekabet kurulu kararının ihtiyaç kredilerine ilişkin olduğunu, dava konusu kredilerin ise ticari krediler olduğunu, rekabet kurulu kararının kesinleşmediğini, rekabet kurulunun aleyhlerine kestiği ceza uygulamasından dolayı… 2. İdare Mahkemesinin 2014/119 E sayılı davasında dava açtıklarını, bu davanın derdest olduğunu, davanın zamanaşımına uğradığını, davanın süresinde açılmadığını, haksız fiil şartlarının oluşmadığını belirterek davanın esastan da reddine karar verilmesi isteğinde bulunmuştur.
DELİLLER, DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; davacının davalı bankadan kullandığı kredilerden dolayı davalı bankanın rekabet kurulunun 08.03.2013 tarihli ve 13-13/198-100 sayılı kararı kapsamında fazla faiz ve de ferilerini tahsil edip etmediği, dava konusu kredilerin rekabet kurulu kararı kapsamında olup olmadığı ve davacının davalıdan bu nedenlerle talep edebileceği bir miktarın bulunup bulunmadığına ilişkindir.
Yargılama sürecinde rekabet kurulu kararı, …2. İdare Mahkemesinin 2014/119 esas, 2014/1580 karar sayılı dosyası, …2.İdare Mahkemesinin 2019/1091 esas, 2019/1462 ve 2022/921 esas 2022/877 karar sayılı dosyaları celp edilmiştir.
Rekabet Kurulunun 08/03/2013 tarih 13-13/198-100 sayılı kararı ile aralarında davalı bankanın da bulunduğu 12 adet bankanın mevduat, kredi ve kredi kartı hizmetleri konusunda faiz karteli oluşturduğu tespiti yapılmıştır. Rekabet Kurulu Kararı incelendiğinde; 12 bankanın tamamının eylemlerinin aynı olmadığı, farklı alanlarda rekabete aykırı davranışlarda bulundukları anlaşılmaktadır. Bankaların özellikle, kamu bankalarının mevduata uygulanacak maksimum faiz oranının birlikte belirlenmesi ve söz konusu orandan daha yüksek fiyatlama yapılmaması hususunda bir centilmenlik anlaşması gerçekleştirdikleri, … … … Bankasının kamu mevduatı alanında ayrıca centilmenlik anlaşması yaptıkları, kamu mevduatının diğer kamu bankaları ile görüşülerek yapılandırıldığı tespiti yapılmıştır. Bir başka deyişle davalı bankanın eylemi kullandırdığı kredi faiz oranının rekabete aykırı olarak belirlenmesi değil, mevduat toplarken mevduat sahiplerine uygulanacak faiz oranının tespiti noktasında rekabete aykırı davranmasıdır. Bu durumda davalı banka eyleminin kredi kullanan davacıyı zararlandırır bir eylem olmadığı gibi, rekabet kurulunun kararına karşı davalı banka tarafından… 2. İdare Mahkemesinin 2014/119 dosyasında açılan iptal davası, 25/12/2014 tarihinde ret ile sonuçlanmış, temyiz üzerine Danıştay 13. Daire Başkanlığının 16/12/2015 tarihli kararı ile onanmış, karar düzeltme istemi sonrasında Danıştay 13. Dairesinin 21/05/2019 tarihli kararı ile bozulmuş ve bozma sonrası… 2. İdare Mahkemesinin 2019/1091 esası üzerinden direnme kararı verilmiş, Danıştay İdari Dava Daireler Kurulunun 31/05/2021 tarihli kararı ile direnme kararı bozulmuş, sonrasında karar düzeltme talebi de reddedilerek tekrar… 2.İdare Mahkemesinin 2022/921 esasına kaydedilmiş ve bu esas numarası üzerinden 28/04/2022 tarihinde davanın kabulü ile Rekabet Kurulu Kararının iptaline karar verilmiştir. 28/04/2022 tarihli karar henüz kesinleşmemiş ise de, söz konusu karar maddi anlamda kesinlik içermektedir. Zira Danıştay İdari Dava Daireler Kurulunun kesinleşmiş kararı söz konusudur ve mahkemece bu karara zorunlu olarak uyularak banka lehine usulü kazanılmış hak doğmuştur.
Neticede davanın dayanağı Rekabet Kurulunun 08/03/2013 tarihli 13-13/198-100 sayılı kararı iptal edildiğinden ve karar içeriği itibariyle davalı bankanın rekabete aykırı eylemi kredi kullandırım alanında gerçekleşmediğinden davanın reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü KÜ M : Yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-Davanın reddine ,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 80,70 TL harçtan peşin alınan 29,20 TL harcın mahsubu ile bakiye 51,50 TL karar harcının davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-Davalı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 10,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına ,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde… BAM ‘da istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.21/10/2022

Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.