Emsal Mahkeme Kararı Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/149 E. 2021/828 K. 17.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2015/149 Esas – 2021/828
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ

T.C.
ANKARA
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
K A R A R
ESAS NO : 2015/149
KARAR NO : 2021/828

HAKİM :….
KATİP :….

DAVACI : ….
VEKİLLERİ :….

DAVALI : …..
DAVA : Alacak (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan )
DAVA TARİHİ : 06/02/2015
KARAR TARİHİ : 17/12/2021
G.K.YAZIM TARİHİ : 04/01/2022
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı şirketin müvekkiline borçlu olduğunu, bu borca istinaden davalı şirket tarafından 03.05.2012 tarihinde tanzim edilen 30.07.2012 vadeli 150.000,00 TL bedelli, 30.08.2012 vadeli 150.000,00 TL bedelli ve 30.09.2012 vadeli 150.000,00 TL bedelli olmak üzere toplam 450.000,00 TL’lik 3 adet kambiyo senetlerinin müvekkil …. ‘a verildiğini, işbu senetlerin vadesi geldiği halde davalı şirket tarafından ödenmediğinden müvekkil … tarafından Ankara … İcra Müdürlüğünün 2013/14428 sayılı dosyası üzerinden icra takibine konulduğunu, davalı şirketin İcra takibine karşı Ankara … Hukuk Mahkemesinde dava açarak takibin durdurulmasını talep ettiğini ve Ankara … Hukuk Mahkemesi’nin 2013/944 E. sayılı dosyası ile takibin durdurulmasına karar verildiğini, davalı şirket tarafından İcra Hukuk Mahkemesine sunulan imza sirküleri ve Türkiye Ticaret Sicil Gazetesi örneği incelendiğinde, münferit yetkinin sadece …’de olduğunun ve müvekkil …’a verilen senetlerde …’in imzasının olmadığının yapılan yargılamada anlaşıldığını, senetlerdeki imzanın şirket kaşesi altında Yönetim Kurulu üyelerinden diğer davalı … tarafından atılmış olduğunun çıplak gözle yapılan incelemede görüldüğünü , senetlerin ciro görmediğini, yani taraflar arasındaki temel ilişkiyi ortaya koyabileceklerini ve bu tür davalarda Yargıtay’ın davanın lehtar tarafından açılması halinde kıymetli evrakın keşideci tarafından benimsenip benimsenmediğinin araştırılması gerektiğini , davalı şirketin münferiden yetkilisi olan … ile müştereken yetkilisi … ‘nun fikir birliği içinde bu eylemleri gerçekleştirdiklerini, bu kişilerce müvekkil …’a burada dava konusu edilmeyen başkaca senetlerin de verildiğini ve bu senetlere bakıldığında keşidecisi … A.Ş. lehtarı … ve cirantası … olan 4-adet senedin müvekkil … ‘a verildiğini, bu 4-adet senedin ise diğer alacaklar henüz tahsil edilemediğinden bu aşamada işleme konulmadığını, ayrıca yine müvekkil tarafından Ankara | … . İcra Müdürlüğü’nün 2013/12523 sayılı dosyası ile icra takibine konu edilen 3-adet senette keşidecinin … A.Ş., lehtarın… Ltd.Şti. ile cirantaların …. olduğunu, söz konusu bu dosyalarda hem davalı şirketin, hem …’in, hem de … ‘nun müşterek borçlu olarak senet tanzim ettiklerini ve sıkı bir işbirliği içinde olduklarını belirterek ve fazlaya ilişkin talep ve dava haklarını saklı tutarak şimdilik 15.000,00 TL alacağın senetlerin vade tarihlerinden itibaren işleyecek ticari avans faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmistir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde: dava konusu edilen alacağın ve de vade tarihleri ve keşide tarihleri incelendiğinde kabul anlamına gelmemekle birlikte bonoların zamanaşımına uğradığını, davaya dayanak olarak gösterilen bonolardan müvekkillerinin sorumlu olmadığını, öncelikle müvekkil şirket yöneticilerinin başka şirketlerdeki konumlarının huzurdaki dava ile hiçbir alakası bulunmadığı gibi, müvekkilleri hakkında açılan icra takiplerinin de huzurdaki dava ile alakasının bulunmadığını, davacı tarafından bonoların ciro edilmemiş olması sebebiyle asıl ilişkiyi ortaya koyabileceği yönündeki açıklamalarından hareketle kendilerinin huzurdaki sözde bonoların arkasındaki ticari ilişkiyi açıklamalarını beklediklerini , zira söz konusu bonolarda ‘nakden’ kaydı yer aldığını ve davacı yanın hangi suretle müvekkillerine nakit aktardığının açıklaması gerektiğini, müvekkil şirketin hiçbir zaman yetkisiz temsile tahammül göstermediğini ve yetkisiz temsil ile imza edilen bir bonoyu kabul etmediğini, gerek …, gerekse… ile yapılan görüşmeler neticesinde söz konusu bonoların düzenlenip verildiğine ilişkin bir olayın hatırlanamadığını, Ticaret Sicili Müdürlüğü kayıtlarından ve Ankara … Hukuk Mhk’nin ilgili dosyasında mübrez imza sirkülerinden de anlaşılacağı üzere takibe konu bonolarda müvekkil şirketin kaşesinin üzerinde bulunan imza sahibinin imza atmaya tek başına yetkili olmadığını, yine ekte sunulan imza sirkülerinden de görüleceği üzere Yönetim Kurulu Başkanı …’in münferiden yönetim kurulu üyelerinin ise müştereken yetki kullanabileceklerini, bu sebeple müvekkil şirketin takibe konu bonolarda hukuken bir sorumluluğunun bulunmadığını ve anılan bonolardan ötürü borçlu olmadığını, ayrıca davacı yanın dava dilekçesinde birtakım vakıalar yönünden tanık deliline dayandığını ve huzurdaki davanın dayanağı ile senetle ispat kuralı nazara alındığında huzurdaki dava bakımından tanıkla ispatın mümkün olamayacağını, bu nedenle tanık deliline dayanma talebine muvafakatlerinin olmadığını…” belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep ve cevap vermiştir.
DELİLLER, DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; bonoya dayalı olarak alacak istemine ilişkindir.
Davacı vekili delil olarak; 3 adet bonoya, tanık, bilirkişi incelemesine, icra dosyasına, mahkeme dosyasına, imza incelemesine dayanmıştır.
Dava konusu 3 adet bonolar incelendiğinde; …İnş.Taah.San.ve Tic.A.Ş. Kaşesinin üzerinde bir adet imzanın yer aldığı şekli ile … lehine keşide edilen, 03.05.2012 tanzim tarihli ve 30.07.2012 vadeli 150.000,00 TL bedelli, 30.08.2012 vadeli 150.000,00 TL bedelli ve 30.09.2012 vadeli 150.000,00 TL bedelli üç adet bonolar oldukları , senet metninde bedelin” nakden” ahzolduğunun yazılı olduğu görülmüştür.
Ankara …..İcra Müdürlüğünün 2013/14428 esas sayılı dosyası incelendiğinde; davacı … tarafından davalı …İnş.Taah.San.ve Tic.A.Ş. Aleyhinde 3 adet yukarıda bilgileri yazılı 150.000,00 TL bedelli bonolara dayalı olarak İstanbul …. İcra Müdürlüğünün 2013/13454 esas sayılı dosyasında kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip başlatıldığı, İstanbul Anadolu ….. İcra Hukuk Mahkemesinin 2013/458 esas 2013/738 karar sayılı dosyasında, yetki itirazı üzerine dosyanın Ankara Nöbetçi İcra Müdürlüğüne gönderilmesine karar verildiği, dosyanın Ankara İcra Müdürlüğüne gönderildiği ve yukarıdaki esasını aldığı , yine borçlu …İnş.Taah.San.ve Tic.A.Ş. Vekilinin itirazı üzerine, Ankara … İcra Hukuk Mahkemesinin 2013/944 esas 2014/1024 karar sayılı dosyasında ; bonolardaki ……A.Ş. Kaşesi üzerindeki tek imzanın adı geçen şirketi temsile ve borç altına sokmaya yeterli olmadığı, şirketlerine münferiden temsile yetkili kişinin yönetim kurulu başkanı … olduğu, yönetim kurulu üyelerinin ise müştereken atacakları imza ile şirketi sorumluluk altına alacağını, bonolardaki keşideci kısmında şirket kaşesi üzerindeki imzanın …. ait olmadığı , bu nedenle şirketlerini sorumluluk altına sokmadığı itirazı üzerin , mahkemece yapılan imza incelemesi neticesinde imzanın … ait olmadığı belirlenerek, şirket yönünden takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Davalının zamanaşımı itirazın bonoların vade tarihleri ile dava tarihi arasında TTK nun 778. maddesi ( h ) bendi atfı ile 749. maddesinde belirtilen üç yıllık zamanaşımı süresi dolmadığından reddine karar verilerek yargılama sürdürülmüştür.
Davacı vekili icra hukuk mahkemesi kararından sonra açtığı işbu davada, söz konusu imzaların yönetim kurulu üyelerinden … tarafından atıldığını belirterek, şirket ve adı geçen aleyhinde alacak davası açmıştır.
Davalı …şirketinin bonoların keşide tarihi , 03/05/2012 tarihi itibariyle temsilcilerine ilişkin ticaret sicil gazetesi bilgileri incelendiğinde; şirketin … , … ve Mehmet Dayıoğlu’ nun 3 yıl süre ile yönetim kurulu üyeliklerine seçildiği, yönetim kurulu başkanının … olduğu, yönetim kurulu başkanının …’in münferiden , yönetim kurulu üyelerinin ise müştereken atacakları imzaları ile şirketi temsil edeceklerinin kararlaştırıldığı görülmüştür.
Davalılar vekili müvekkili …. söz konusu bonoları imzalayıp imzalamadığını hatırlamadığını ve de müvekkili şirketin yetkisiz temsile teamül göstermediğini, yetkisiz temsil ile imza edilen bonoları kabul etmediğini belirterek söz konusu senetlerden dolayı borçlu olmadıklarını belirterek itirazda bulunmuştur.
Davalı …’nun belgelerdeki imzaya karşı diyeceğini bildirmesi için isticvap davetiyesi çıkartılmış, ancak isticvaba icabet edilmemiş ve söz konusu imzaların adı geçene ait olduğu kabul edilmiştir.
Davalıların temel ilişkiye ilişkin itirazları da nazara alınarak, davalı şirketin ticari defter ve kayıtları üzerinde temel ilişki bulunup bulunmadığı yönünden mali müşavir bilirkişi vasıtasıyla inceleme yaptırılarak alınan raporda; davalı şirketin 2011-2012-2013 dönem ticari defter ve kayıtları incelendiğinde ; 2011 yılı defterlerinin bilgisayar ortamında mizan kayıtlarının alındığı, noter tasdik sayfalarının görünmediği, 2012 yılının yevmiye defterinin noter kapanış tasdikinin bulunmadığı ve 2013 dönem yevmiye defterinin usulüne uygun olarak tutulduğu belirtilerek incelendiğinde; dava konusu senetlerin kayıtlarda yer almadığı gibi, davacı adına da herhangi bir kayda rastlanmadığı, ticari ilişkinin varlığına dair herhangi bir kaydın olmadığı bildirilmiştir.
Davacı vekilinin rapora itirazı üzerine, heyete hesap bilirkişisi de eklenerek alınan 28/02/2018 tarihli ek raporda; yine davalı şirketin defter kayıtlarında dava konusu senetlerin kaydına rastlanmadığı gibi davacı adına herhangi bir ticari ilişki kaydına rastlanmadığını belirtilmiştir.
Davalı şirketin Ankara …. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/1169 esas sayılı dosyasında 26/12/2018 tarihinde iflasına karar verilmesi üzerine, İİK 194 maddesi gereğince davalı müflis şirketin ikinci alacaklılar toplantısının yapılmasından 10 gün sonrasına kadar duruşmalar ertelenmiştir. Söz konusu şirketin 2 alacaklılar toplantısının 30/09/2021 tarihinde yapıldığının bildirilmesi üzerine, bu tarihten 10 gün sonrasında takibe devam edilmiş, davalı müflis iflas idaresine dava ve duruşma günü ve diğer bilgi ve belgeler tebliğ edilmiş , ancak davaya karşı beyanda bulunulmamıştır.
TTK’nun 778 /2 maddesine atfı ile 678. Maddesi kapsamında, temsile yetkili olmadığı halde bir kişinin temsilci sıfatı ile bir poliçeye imzasını koyması halinde o poliçeden dolayı bizzat sorumlu olacağı düzenlemesi nazara alındığında, şirket temsilcisi …’nun şirketi sorumluluk altına koymayan bu tek imzadan dolayı, bonoda belirtilen bedellerden sorumlu olacağı anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamı, dava, cevap, dava dayanağı bonolar, ticaret sicil özeti, davalı defterleri üzerinde inceleme yaptırılarak alınan bilirkişi heyeti rapor ve ek raporu hep birlikte değerlendirildiğinde; davacının, davada alacağına dayanak yaptığı bonolarda, keşideci bölümünde davalı …İnş.Taah.San. Tic.A.Ş. Kaşesinin bulunduğu, kaşe üzerinde tek bir imzanın yer aldığı, bonoların 150.000,00 TL bedelli olarak davacı lehine 03/05/2012 tarihinde tanzim edildiği, tanzim tarihinde şirketi tek imza ile …’in temsil ettiği, yine yönetim kurulu üyeleri …. ‘ın ise müştereken ,yani çift imza ile temsil ettiği , bonolordaki tek imzanın …. ait olduğu, bu haliyle şirketi borç altına koyma yeterliliğinde bulunmadığı gibi, davacı ile şirket arasında temel ilişkiye dair herhangi bir kaydın davalı defterlerinde yer almadığı anlaşılmakla, davalı şirket yönünden açılan davanın reddine , ancak bonolar üzerinde yetkisiz temsille attığı tek imzanın sahibi …’nun TTK’nun 778 /2 maddesine atfı ile 678. Maddesi gereğince , temsile yetkili olmadığı halde temsilci sıfatı ile imza attığından, bu imzadan ve bonodan dolayı bizzat sorumlu olacağı nazara alındığında, davalı …. vasıfları tam bonodan dolayı davacıya borçlu olduğu ve davacının talep miktarı nazara alınarak aşağıdaki şekilde davanın kabulü yönünde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı ….nşaat Taah. San. Tic. A.Ş. Aleyhindeki davasının REDDİNE,
2-Davalı ….. aleyhindeki davasının KABULÜ ile ; 5.000,00-TL’nin 30/07/2013 tarihinden itibaren, 5.000,00-TL’nin 30/08/2013 tarihinden itibaren, 5.000,00-TL’nin 30/09/2013 tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte adı geçen davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, Fazlaya ilişkin hakların saklı tutulmasına,
Alınması gerekli 1.024,65 TL harcın peşin alınan 256,17 TL’den mahsubu ile kalan 768,48 TL’nin davalı …. ‘dan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından yapılan aşağıda dökümü yazılı 1.730,97 TL yargılama giderinin davalı …’ndan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafından davalı Müflis … İnşaat Taah. San. Tic. A.Ş. Hakkında yaptığı yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Davalılar tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
Davacı davada kendisini vekille temsil ettirmiş olup 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalı …’ndan alınarak davacıya verilmesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğden itibaren iki hafta süre içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.17/12/2021

Katip …..

Hakim ….

DAVACI MASRAFLARI
Başvurma harcı 27,70 TL
Peşin harç 256,17 TL
Vekalet harcı 4,10 TL
Tebligat ve posta gideri 243,00 TL
Bilirkişi ücreti 1.200,00 TL
+———————–
TOPLAM 1,730.97 TL