Emsal Mahkeme Kararı Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/74 E. 2023/83 K. 08.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. … 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2023/74 Esas – 2023/83
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ
T.C.
… GEREKÇELİ KARAR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/74 Esas
KARAR NO : 2023/83

HAKİM : ….
KATİP : ….

DAVACI :….
VEKİLİ : Av. ….
DAVALI :….

DAVA : Tazminat (Ticari Niteliktekinde Haksız Fiilden Kaynaklanan (2918 S.K.Hariç))
DAVA TARİHİ : 27/01/2023
KARAR TARİHİ : 08/02/2023
KARAR Y.TARİHİ : 20/02/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ticari Niteliktekinde Haksız Fiilden Kaynaklanan (2918 S.K.Hariç)) davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA :
Davacı vekili, davacının, 03/06/2022 tarihinde … Bankası… Merkezi’nden aradığını söyleyen bir şahıs tarafından aranıldığını, arayan kişi tarafından hesaplarının ve annesinin kızlık soyadı bilgilerinin ele geçirildiğinin söylendiğini, aynı gün … Bankasından aradığını belirten bir telefon geldiğini, davacının varlıklarının korunabilmesi için internet bankacılığı üzerinden işlemler gerçekleştirilmesi gerektiğinin söylendiğini, bunun üzerine davacının hesaplarına ilişkin bilgiyi verdiğini ve hesabına bulunan 200 gr 192.344 TL tutarındaki altını bozdurduğunu, kendisine diğer telefondan iletilen … …. hesabına 14 adet x 5.000 TL toplam 70.000 TL fast referans numaraları ile aktardığını, yine aynı şahısların yönlendirmesi ile, “….” …. referans numarası ile aynı gün ve saatte iki adet havale yaptığını, davacının aynı tarihte 50.000,00 TL ve 100.000,00 TL tutarında kredi talebinde bulunduğunu ve kredi talebinin kabul edildiğini, onaylanan kredi bedellerinin … isimli kişiye transfer edildiğini, bankaların tüm faaliyetlerini kapsayacak güvenilir yüksek güvenlikli bir sistem kurmakla yükümlü olduğunu, bu tedbirlerin gereklerini yerine getirmeyen kurum ve kuruluşların ise özen yükümlülüğüne aykırı davrandıkları dolayısı ile bu aykırılık nedeni ile ortaya çıkan zarardan sorumlu olacağını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 100.188,00 TL maddi ve 20.000,00 TL manevi zararın talep tarihi 06.06.2022 den itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderlerinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı tarafa tebligat çıkarılmamıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava, davacının, davalı banka nezdinde bulunan hesabından, internet yolu ile yapılan hileli işlemler sonucu 3. şahıslarca çekilen para nedeniyle uğranılan maddi ve manevi zararın, internet bankacılık hesap sözleşmesinin diğer tarafı olan davalı bankadan tahsili istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, taraflar arasındaki internet bankacılık hesap sözleşmesinde tüketici olarak yer alan davacının davalı banka nezdindeki hesabından hileli işlemlerle davacının bilgisi ve izni dışında internet yolu ile yapılan işlemler sonucu 3. kişilerce yapıldığı iddia olunan para çekilmesi sonucu davalı bankanın sözleşmeye aykırı şekilde kusurlu davranıp davranmadığı, kötüniyetli kişilerin işlemlerine karşı müşterisini koruyup koruyamadığı, bu kişilerin eylem ve işlemlerine karşı koruyacak etkili mekanizmayı, güvenlik önlemlerini geliştirip geliştirmediği, bu önlemleri kullanıp kullanmadığı, müşterileri için zorunlu hale getirip getirmediği ile uğranılan maddi zararın internet bankacılık hesap sözleşmesinin diğer tarafı olan davalı bankadan tahsili isteminin yerinde olup olmadığı hususlarından kaynaklanmaktadır.
01/07/2012 tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı TTK.’nın 4/1 fıkrasında ticari davaların tanımı yapılarak “her iki tarafında ticari işletmesinden kaynaklanan davaların ticari dava olduğu” düzenlenmiş, devam eden fıkrasında, tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın ticari dava sayılacak işler arasında “bankalara, diğer kredi kuruluşlarına, finansal kurumlara ve diğer ödünç para verme işlerine ilişkin düzenlemelerde öngörülen hususlardan kaynaklanan davalar” da sayılmıştır. Kanunun 5. maddesinde ise, ticari davalarda görevli mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğu düzenlenmiştir.
Ancak 28/11/2013 tarihli …Gazete’de yayımlanan ve 28/05/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 3/1-k maddesinde, ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiler “tüketici”; 3/1-ı maddesinde ise; mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki amaçla hareket eden gerçek ve tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekalet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dahil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemler “tüketici işlemi” kabul edilmiş ve Tüketici Kanununun kapsamı esaslı biçimde genişletilmiştir. Aynı Kanunun 73/1. fıkrasında da “tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda” tüketici mahkemelerinin görevli olduğu belirtilirken; 83/2. fıkrasında da; “taraflardan birinin tüketicinin oluşturduğu işlemlerle ilgili diğer kanunlarda düzenleme olması bu işlemin tüketici işlemi olmasını ve bu kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemez” hükmüne yer verilmiştir.
Somut olayda, uyuşmazlığın taraflar arasındaki internet bankacılık hesap sözleşmesinde tüketici olarak yer alan davacının, uğradığı maddi ve manevi zararın internet bankacılık hesap sözleşmesinin diğer tarafı olan davalı bankadan tahsili isteminin yerinde olup olmadığından kaynaklandığı, taraflar arasında temel bireysel hizmet sözleşmesinin, internet bankacılık hesap sözleşmesinin tüketici sözleşmesi olduğu, davacı hesaplarının ticari hesap olmadığı, davacının tüketici olduğu anlaşılmıştır.
Davanın konusunun 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren Tüketici Kanunu kapsamında tüketici sözleşmesinden kaynaklı olduğu, davanın, Tüketici Kanununun yürürlüğe girdiği tarih olan 28.05.2014 tarihinden sonra 27/01/2023 tarihinde açıldığı ve davanın bankacılık işleminden doğan zararın tahsiline yönelik olduğu nazara alınarak Mahkememizce, Mahkememizin görevsizliğine ve görevli mahkemenin Tüketici Mahkemesi olduğuna karar verilmiştir.
Göreve ilişkin usul kuralları HMK’nun 114/1-c maddesi uyarınca dava şartıdır. Dava şartları kamu düzeninden olmakla resen dikkate alınırlar. İzah edilen nedenlerle, davanın, mahkememizin görevli olmadığı anlaşılmakla; HMK’nun 115/2.maddasi uyarınca aynı kanunun 114/1-(c) maddesinde belirtilen dava şartı noksanlığı nedeniyle davanın usulden reddine karar verilerek, aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
Anlatılan nedenlerle;
HÜKÜM :
1-DAVANIN MAHKEMEMİZİN GÖREVSİZLİĞİ NEDENİYLE USULDEN REDDİNE,
2-Kararın kesinleşmesi ve iki haftalık yasal sürede talep edilmesi halinde dosyanın görevli … Tüketici Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3- Yargılama giderleri ve vekalet ücretinin HMK.323 ve 331 maddeleri uyarınca görevli ve yetkili mahkeme tarafından değerlendirilmesine,
Dair, davacının ve davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık sürede verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 08/02/2023

Katip ….
e-imzalı

Hakim ….
e-imzalı