Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2023/382 Esas – 2023/577
TÜRK MİLLETİ
Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
T.C.
ANKARA GEREKÇELİ KARAR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2023/382
KARAR NO : 2023/577
DAVA : Kıymetli Evrak İptali / Çek
DAVA TARİHİ : 08/02/2023
KARAR TARİHİ : 13/07/2023
KARAR Y.TARİHİ : 14/07/2023
Mahkememizde görülmekte olan “Kıymetli Evrak İptali” davasının yapılan açık yargılaması sonucunda, aşağıdaki karar tesis edilmiştir;
I-İDDİALAR
1. Davacı vekili dava dilekçelerinde, …. İNş. Taah. San. Ve Tic. A.Ş şirketinden aldığı, … Sitesi şubesinin … nolu 30/05/2023 tarihli 35.000,00 TL bedelli çekin 06/02/2023 tarihinde kaybolduğunu beyanla, dava konusu çeklerin zayi nedeniyle iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
II-SAVUNMALAR
2. Dava hasımsız olarak açılmıştır.
III-TARAFLARIN ANLAŞTIKLARI VE ANLAŞAMADIKLARI HUSUSLAR
A. Taraflar Arasında Uyuşmazlık Bulunmayan Hususlar
3. Esasen talep eden istem konusu yaptığı husus çekişmeli bir yargılamayı gerektirmemesi ve hasımsız olması dikkate alındığında uyuşmazlıktan sözedilemeyecektir.
B. Taraflar Arasındaki Uyuşmazlık Konuları
4. Uyuşmazlık; dava dilekçesinde belirtilen çeke ilişkin olarak kıymetli evrakın iptali koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği noktasında toplanmaktadır.
IV-ÇEKİŞMELİ VAKILAR HAKKINDA TOPLANAN DELİLLER
5. Dava konusu çekin incelenmesinde; …. İNş. Taah. San. Ve Tic. A.Ş’ye ait, … nolu, 35.000,00 TL bedelli, 30/05/2023 keşide tarihli olduğu anlaşılmıştır.
6. Davacı taraf 22/06/2023 tarihli duruşmadaki beylanlarında; çekin bankaya ibraz edildiği, ödeme yasağı nedeniyle ödenmediği, istirdat davası açmak üzere taraflarına süre verilmesini talep ettiklerini beyan etmiştir.
V- DELİLLERİN TARTIŞILMASI, YARGILAMA ve GEREKÇE
7. Dava, zayi nedeniyle kıymetli evrak/çek iptali istemine ilişkindir.
8. Kıymetli evrakın iptaline ilişkin düzenleme genel olarak 6102 sayılı TTK m. 651 ila 653. maddelerinde yapılmış, TTK’nın 651. maddesinin 1. fıkrasına göre, kıymetli evrak zayi olduğu takdirde mahkeme tarafından iptaline karar verilebileceği, yine 651. maddenin 2. fıkrasında ise kıymetli evrakın zayi olduğu veya zıyaın ortaya çıktığı anda senet üzerinde hak sahibi olan kişinin, senedin iptaline karar verilmesini isteyebileceği düzenlenmiştir. Ayrıca her bir kambiyo senedi türü bakımından ise “Kambiyo Senetleri” başlığı altında 670 ve devamı maddelerinde yer verilmiştir.
9. Zayi nedeniyle kıymetli evrak iptali, kıymetli evrakta hak ile çek arasındaki sıkı bağlılığın, çekin zayi edilmesi halinde ortaya çıkaracağı haksızlıkları önleme ihtiyacından doğmuştur, yetkili hamil veya lehtar tarafından zayi edilen çekin hak sahipliğini teşhis fonksiyonunu ortadan kaldırarak ve dilekçe sahibinin söz konusu hakka sahip olduğu konusunda bir karine yaratarak bu hakkı çekişmesiz olarak talep etmesini sağlamaya yönelik nizasız kaza yani hasımsız dava konusu bir işlemdir. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından verilecek iptal kararı ile birlikte borçlu, bono, poliçe veya çek ibraz edilmeden ödeme imkanına kavuşmaktadır (…).
10. Kıymetli evrak iptali davalarında amaç; kıymetli evrakı ibraz mecburiyetinde olan ve çekin zilyetliğini kaybetmesi nedeniyle bu zorunluluğu yerine getiremeyen lehtar veya hamile, hakkının mevcudiyetini kanıtlamak bakımından bir imkan sunmak ve çeki ibraz edememekten dolayı alacak hakkını kullanmaktan mahrum kalmasını önlemektir.
11. TTK’nın yukarıda zikredilen kıymetli evrakın zayi nedeni ile iptaline yönelik genel ve özel düzenlemeleri nazara alındığında iptal davasının şartları; senedin zayi olması, senette yer alan hakkın varlığının devam etmekte olması, iptal talep edenin hak sahibi olması, senet zilyetliğinin yeniden iktisabının mümkün olmaması ve senedin kanunen iptali mümkün bir senet olmasıdır. Burada özellikle vurgulanması gereken husus, zayi olan kıymetli evrakın iptalinin senetteki mündemiç hakkın varlığı devam ettiği sürece mümkün olup senetteki hakkın ödeme gibi bir neden ile ortadan kalkmış olması halinde artık senedin iptaline gerek kalmayacaktır (…).
12. Diğer yandan kıymetli evrakın iptali, ancak kıymetli evrak olarak nitelendirilen senetler yönünden mümkündür. İptal isteminde, kıymetli evrakın zayi olduğu veya zıyaın ortaya çıktığı anda senet üzerindeki hak sahibi olan lehtar ya da yetkili hamil bulunabilir. Ödemeyi yapması nedeniyle çek eline geçen keşideci yetkili hamil olarak kabul edilemez. Bu nedenle haricen yaptığı ödeme nedeniyle verdiği çeki geri alan ve bu sırada çeki zayii eden keşideci kaybettiği çekin iptali için zayii nedeniyle iptal davası açamaz. Keşidecinin ödeme nedeniyle çeki geri alması durumunda alacaklı ve borçlu sıfatı birleşir ve çekten kaynaklanan hak sona erer. Yargıtay yerleşik uygulaması da bu yöndedir (… Karar).
13. İspat yükü ve ispat ölçüsü bakımından ise kıymetli evrakın iptali isteminde bulunan kişi poliçe elindeyken ziyaa uğradığını inandırıcı delillerle ispatlamak ve senedin bir suretini ibraz etmek veya senedin esas içeriği hakkında bilgi vermekle yükümlüdür. Esasen hasımsız olarak açılan bu davada iptal talebinde bulunan şahsın ispat etmesi gereken husus, zilyedi bulunduğu çekin rızası hilafına elinden çıkmasıdır. Ancak, iptal davasında kesin ispat aranmayıp çekin kaybolduğunun “kuvvetle muhtemel” olduğunu göstermesi yeterlidir (…).
14. 6102 sayılı TTK 759. madde hükmünde yapılan düzenleme uyarınca poliçeyi eline geçiren kişinin bilinmemesi halinde poliçenin iptaline karar verilmesi istenebilir. TTK 757 madde hükmünde ise kıymetli evrakın iptali ve önleyici önlemler konusunda düzenleme yapılmıştır. Yapılan düzenlemede iradesi dışında poliçe elinden çıkan kişi ödeme veya hamilin yerleşim yerindeki Asliye Ticaret Mahkemesi’nden muhatabın poliçeyi ödemekten men edilmesini isteyebilir. Mahkeme, ödemeyi men eden kararında ayrıca muhataba vadenin gelmesi üzerine poliçe bedelini tevdii etmeye izin verir ve tevdii yerini gösterir. TTK 758. madde hükmünde yapılan düzenleme uyarınca poliçeyi eline geçiren kişinin bilinmesi durumunda mahkeme dilekçe sahibine istirdat (iade) davası için uygun bir süre verir. Verilen süre içinde dava açılmazsa davanın reddine karar verilir ve muhatap hakkındaki ödeme yasağı kaldırılır. Verilen süre içerisinde istirdat davası açılması halinde ise esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilir.
15. Mahkemece kıymetli evrakın hak sahibinin zayi iddiası inandırıcı görülmesi halinde TTK m. 761 hükmü uyarınca poliçeyi elinde bulundurana, 761. maddedeki süreler içerisinde iade etmesi için 762. maddede düzenlenen usulde ilan yapılır.
16. Poliçe ile ilgili yapılan düzenlemeler TTK 818/1.fıkra (s) bendinde yapılan düzenleme uyarınca çek hakkında ve TTK m 778/1 fıkra (ı) bendi uyarınca bono hakkında da uygulanır.
17. Somut olayda; davacı taraf 22/06/2023 tarihli duruşmadaki beyanlarında çekin bankaya ibraz edildiğini beyan etmiştir.
18. 6100 sayılı HMK’nın 114/1-h maddesine göre, davacının dava açmakta hukuki yararının bulunması dava şartı olup, aynı yasanın 115/1.maddesinde yer alan düzenlemeye göre de, mahkeme dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Taraflar da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirler. HMK’nın 115/2. maddesine göre, mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir.
19. Hukukî yarardan maksat, davacının sübjektif hakkına hukukî korunma sağlanması hususunda mahkemeye başvurmasında hâlihazırda hukuken korunmaya değer bir yararının bulunmasıdır. Bir başka ifadeyle, davacı hakkına kavuşmak için, hâlihazırda mahkeme kararına muhtaç bir konumda değilse onun hukukî yararının bulunduğundan söz etmek mümkün değildir.
20. Yukarıdaki bilgiler ışığında tüm dosya kapsamında yapılan inceleme neticesinde; davacı yanca iptali talep edilen çekin muhatap bankaya ibraz edilmiş olduğu anlaşılmaktadır.
21. Zayi nedeniyle senet iptali TTK.nun 778/ı maddesi yollamasıyla 757. maddesinde düzenlenmiş olup, buna göre yasal hamil olan zilliyedin rızası dışında senedin elinden çıkmış olması ve kimin elinde olduğunun bilinmemesi gerekir. Somut olayda; davacı tarafa, 15/06/2023 tarihli duruşmada; dava konusu çeke ilişkin olarak çeki elinde bulundurana karşı TTK 758 vd maddeleri gereğince bir hafta kesin süre içerisinde istirdat davası açıp bu süre içerisinde dava açıldığını mahkememize bildirilmesi istenmiş, ancak davacı tarafından herhangi bir belge sunulmamıştır.
22. Davacı taraf 13/07/2023 tarihli duruşmadaki beyanlarında; istirdat davası açmaları için kesin süre verildiğini ancak, söz konusu çeki ödedikleri için istirdat davası açmayacaklarını bildirdiği görülmüştür.
23. Davacının senedi elinde bulunduran şahsa karşı istirdat davası açmadığı anlaşılmakla (…) açılan davanın reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
VI-HÜKÜM
1-Davanın REDDİNE,
2-492 sayılı Harçlar Kanunu dava açılırken davacı tarafından yatırılan harcın karar harcı sayılmasına, başkaca bir harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-HMK’nun 333. maddesi gereğince varsa artan gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana İADESİNE,
Dair davacının yüzüne karşı yapılan inceleme sonucunda HMK 345. maddesi gereğince kararın tebliği tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde kararı veren … Mahkemesine ya da buraya gönderilmek üzere istinaf edenin bulunduğu yer İlk Derece Mahkemesine verilecek dilekçe ile … Bölge Adliye Mahkemesi istinaf yasa yolu açık olmak üzere 13/07/2023 tarihinde oy birliği ile verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.13/07/2023
Başkan …
e-imza
Üye …
e-imza
Üye …
e-imza
Katip …
e-imza
NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, AYRICA FİZİKİ OLARAK İMZALANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı kanun m. 5 ve 6098 sayılı TBK m. 15 uyarınca elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan fiziki imza ile aynı sonucu doğurur”