Emsal Mahkeme Kararı Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/345 E. 2023/668 K. 04.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2023/345 Esas – 2023/668
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ

T.C.
ANKARA
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2023/345 Esas
KARAR NO : 2023/668

HAKİM :….
KATİP : …

DAVACI : …
VEKİLLERİ : Av. …
Av. …

DAVALI : 1- ….
VEKİLLERİ : Av. …
Av. …

DAVALI : 2- …

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 04/12/2018
KARAR TARİHİ : 04/10/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 25/10/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA :
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili …’in eşi müteveffa …’e 13/04/2000 günü davalı … sevk ve idaresindeki … plakalı aracın çarpması sonucu hayatını kaybettiğini, kazanın meydana gelmesinde müteveffanın kusurunun bulunmadığını, müvekkilinin eşinin desteğinden yoksun kaldığını, davalıların müvekkilinin zararlarını karşılamadıklarını belirterek, fazlaya dair talep ve dava haklarının saklı kalması kaydıyla 100,00 TL maddi tazminatın davalılar … ile … A.Ş’den müştereken ve müteselsilen alınarak müvekkili …’e ödenmesine, 50.000,00 TL manevi tazminatın davalı …’dan alınarak davacı …’e ödenmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
ISLAH :
Davacı vekili 27/10/2020 tarihli ıslah dilekçesi ile ;100,00 TL olan maddi tazminat taleplerini 37.056,16 TL artırarak 37.156,16 TL’ye yükseltmiş ve noksan harcı tamamlamıştır.
SAVUNMA :
Davalı … vekili cevap dilekçesinde; açılan bu davda …’in vefatı nedeni ile 25.681,59 TL tutarında hesaplanan destekten yoksun kalma tazminatının 10.09.2012 tarihinde eşi … adına ödendiğini, aynı kişilerce iki ayrı dava açılarak talep edilmiş olmasında hukuki yararın bulunmadığını, huzurdaki davanın , kesin hüküm itirazlarının bulunduğunu, davanın esasına girilmeden usulden reddedilmesinin gerektiğini, iki yıllık hak düşürücü süreden sonra iş bu davanın açıldığını, kazaya karışan aracın müvekkili sigorta şirketi nezdinde ZMMS poliçesi ile sigortalı olup davacının tazminat talebi üzerine hasar dosyası açıldığını, hesaplanan toplam 25.681,59-TL tazminatın 10.09.2012 tarihinde davacı yana ödendiğini, tarafların karşılıklı olarak hak ve yükümlülüklerini ibra ettiğini ve başkaca yükümlülükleri bulunmadığını belirttiklerini, davacının tüm zararlarının karşılandığını, müvekkili şirketin başkaca sorumluluğunun bulunmadığını, davacıya yapılan ödemenin güncellenerek zarar hesabının yapılmasının gerektiğini, davacının destekten yoksun kaldığını ispat etmesinin gerektiğini, haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
YARGILAMA VE GEREKÇE :
Dava, 13/04/2010 tarihinde meydana gelen kazada eşini kaybeden davacının araç sürücüsü ve ZMMS şirketinden talep ettiği destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Kaza tespit tutanağı, ölüm belgesi, nüfus kayıt örneği, kusur raporu, bilirkişi raporu ve diğer belgeler dosyada mevcuttur.
… sayılı kararında özetle, … sayılı Sigorta Tahkim dosyası ve eklerinin getirtilerek kesin hüküm koşullarının bu dava yönünden oluşup oluşmadığının incelenerek, ayrıca kesin hüküm bulunmadığı durumda da istinaf dilekçesi ekinde sunulan 22/08/2012 tarihli ibraname de değerlendirilerek 2918 sayılı yasanın 111.maddesindeki hak düşürücü sürenin geçip geçmediği değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği, HMK’nın 353/1-a-4-6 maddesi gereğince istinaf itirazlarının kabulüne karar verilerek, kararın kaldırıldığı bildirilmiştir.
…’nun 07/04/2017 tarihli, …. sayılı kararının incelenmesinde; başvuranın …, davalının … A.Ş olduğu, uyuşmazlık konusunun, yaya …’in vefatı nedeniyle başvuru sahibinin uğradığı destekten yoksun kalma zararının tazminine ilişkin olduğu, yapılan inceleme neticesinde, başvuran tarafından sigorta şirketine yapılan başvurunun 30/01/2017 tarihinde yapıldığı, ibraname tarihinden itibaren iki yıl içinde başvuru sahibinin bakiye tazminat talebinde bulunulmamış olması sebebiyle ibranamenin iptaline ilişkin hak düşürücü süre sonra ermiş olduğundan talebin reddine karar verildiği görülmüştür.
Dosya içerisinde mevcut 22/08/2012 tarihli, İbraname başlıklı, davacının imzası bulunan belgede, …’in vefatından dolayı 20.554,47 TL’nin davalı sigorta şirketi tarafından nakden ve tamamen ödendiğinin kabul edildiği, alınan tazminat miktarı üzerinde mutabık kalındığı, tazminatın alınması ile … A.Ş’nin kayıtsız şartsız ve rücu kabil olmamak üzere tamamen ibra edildiği hususlarının düzenlendiği anlaşılmıştır.
Davacının aynı olay ve talep ile ilgili olarak davalı sigorta şirketi aleyhine … başvurduğu, …’nun 07/04/2017 tarihli, … sayılı dosyasında başvuru sahibinin talebinin reddine karar verildiği ve kararın itiraz yoluna başvurulmaması üzerine kesinleştiği anlaşılmıştır.
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun dava şartlarını düzenleyen 114. Maddesinin ‘i’ fıkrasında; “Aynı davanın, daha önceden kesin hükme bağlanmamış olması” şeklindeki hükümde görüldüğü üzere, kesin hükmün dava şartı noksanlığı olduğu yasada açık biçimde belirtilmiştir. Aynı kanun Madde 115/2’de ise; “Mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir.” denilmekle; davalı sigorta şirketi aleyhine açılan davanın kesin hüküm nedeni ile dava şartı bulunmadığından usulden reddine karar vermek gerekmiştir.
Mahkememizce verilen ilk kararda; davacının eşi …’e davalının trafik sigortacısı ve diğer davalının sürücüsü olduğu aracın çarpması sonucunda hayatını kaybettiği, davacının destekten yoksun kaldığı, davalı sürücünün % 25 oranında tali kusurlu olduğu ve hükme esas alınan aktüer hesap raporuna göre davacının destekten yoksun kalma zararının 37.156,16 TL olduğu kabul edilerek maddi tazminata ve 10.000,00 TL manevi tazminata karar verilmiştir. Karar taraflardan sadece davalı sigorta şirketi tarafından istinaf edilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesince istinaf istemi üzerine karar kaldırılmış olduğundan davalı … yönünden yeniden hüküm kurmak gerekmiş, ilk hüküm gibi aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM :
1-Mahkememizce verilen ilk hüküm … Dairesi tarafından kaldırılmış olmakla;
-37.156,16 TL tazminatın davalı …’dan 13/04/2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte alınarak davacı tarafa verilmesine,
-10.000,00 TL manevi tazminatın 13/04/2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’dan alınarak davacı tarafa verilmesine,
Davacı tarafın fazlaya ilişkin talebinin REDDİNE,
2-Davalı sigorta şirketi aleyhine açılan davanın kesin hüküm nedeni ile dava şartı bulunmadığından usulden REDDİNE,
3-Kabul edilen maddi tazminat yönünden; Davacı taraf kendini vekille temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T. 3, 13 maddeleri gereğince hesaplanan takdiren 17.900,00 TL vekalet ücretinin davalı …’dan alınarak davacı tarafa ödenmesine,
4-Kabul edilen manevi tazminat yönünden; Davacı taraf kendini vekille temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T. 3, 13 maddeleri gereğince hesaplanan takdiren 10.000,00 TL vekalet ücretinin davalı …’dan alınarak davacı tarafa ödenmesine,
5-Reddedilen maddi tazminat yönünden; Davalı … A.Ş. kendini vekille temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T. 3, 13 maddeleri gereğince hesaplanan takdiren 17.900,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı … A.Ş.’ye ödenmesine,
6-Davacı tarafından yapılan ve aşağıda ayrıntılı açıklanan 824,78 TL yargılama giderinin davalı …’dan alınarak davacı tarafa ödenmesine,
7-Arta kalan gider avansının karar kesinleştiğinde YATIRANA İADESİNE,
8-Alınması gerekli 3.221,24 TL harçtan peşin ve ıslahla alınan 298,12 TL harcın düşümü ile eksik alınan 2.293,12 TL harcın davalı …’dan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
9-Peşin ve ıslahla alınan 298,12 TL harcın davalı …’dan alınarak davacıya ödenmesine,
Dair davacı asil ve vekilinin ve davalı sigorta şirketi vekilinin yüzüne karşı, yapılan inceleme sonucunda HMK 345. maddesi gereğince kararın tebliği tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde kararı veren… Mahkemesine ya da buraya gönderilmek üzere istinaf edenin bulunduğu yer İlk Derece Mahkemesine verilecek dilekçe ile … Bölge Adliye Mahkemesi istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.04/10/2023

Katip …
¸¸

Hakim …
¸¸