Emsal Mahkeme Kararı Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/99 E. 2023/493 K. 22.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ
Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
T.C.
ANKARA GEREKÇELİ KARAR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/99
KARAR NO : 2023/493

DAVA : Menfi Tespit / Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan
DAVA TARİHİ : 15/02/2022
KARAR TARİHİ : 22/06/2023
KARAR Y.TARİHİ : 20/07/2023

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda, aşağıdaki karar tesis edilmiştir;
I-İDDİALAR
1.Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; …. sayılı dosyası ile müvekkiline 25.06.2021 vadeli, 60.000.000,00 TL bedelli senede dayalı kambiyo senetlerine özgü icra takibi kapsamında 06.08.2021 tarihli ödeme emri gönderildiğini, müvekkili tarafından icra takibine konu senede imza atılmaması sebebiyle … E, sayılı dosyası ile imzaya itiraz edildiğini, ayrıca … soruşturma dosyası ile davalılar aleyhine şikayette bulunulduğunu ve soruşturma başlatıldığını, soruşturma dosyasında düzenlenen iddianame sonucunda… , sayılı dosyası ile “Kamu Kurum ve Kuruluşları vb. Tüzel Kişiliklerin Araç Olarak Kullanılması Suretiyle Dolandırıcılık, Resmi Belgede Sahtecilik” suçlarından kamu davası açıldığını, … soruşturma dosyası kapsamında 27.09.2021 tarihinde tanzim edilen imza tetkiki raporunda “senet altında bulunan imzanın, mukayese imzaları tevdi edilen … tarafından atılmadığı” kanaatine varıldığını, … E, sayılı dosyasında imzaya itiraz neticesinde tanzim edilen 12.01.2022 tarihli imza tetkiki bilirkişi raporunda ise “60.000.000,00 TL bedelli senetteki imzanın müvekkili elinden çıktığını ancak borçlu imzasının başka amaç için düzenlenmiş bir belgeden irade dışı taşınarak elde edildiği” kanaatine varıldığını, sonuç olarak müvekkilinin hak kaybına uğramaması adına HMK 209 maddesi kapsamında teminatsız olarak tedbiren icra takibinin durdurulmasını talep etmiştir.
II-SAVUNMALAR
2. Davalı … vekili cevap dilekçesinde; taraflarınca 06.08.2021 tarihinde … esas sayılı dosyası ile 18.05.2021 tanzim, 25.06.2021 vade tarihli ve 60.000.000,00 bedelli bono için kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine girişildiğini ve takibin kesinleştiğini, takibe konu edilen senedin, … tarafından tanzim edilerek lehtar …’a verildiğini, lehtarın da aralarındaki ticari ilişki nedeniyle senedi müvekkiline ciro ettiğini, … Esas sayılı dosyası ile yapılan yargılama neticesinde davacının imzaya itirazının reddedildiğini, davacı tarafın, takibe konu edilen senetten kaynaklanan borcu ödememek için haksız ve kötü niyetli bir şekilde senetteki imzanın kendisinden sadır olmadığından, senet lehtarı tarafından imzanın hile yolu ile atıldığından bahisle imzaya itiraz ettiğini, müvekkilinin, senet lehtarı ile arasındaki ticari ilişki muvacehesinde hukuka uygun bir ciro zinciri ile senet hamili olduğunu ve ciranta sıfatını kazandığını belirterek; davanın reddine, alacaklarını tahsil etme imkanından yoksun kalmaları nedeniyle müvekkili lehine alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
3. Davalı … vekili cevap dilekçesinde; husumet itirazında bulunduklarını, davanın görevsiz mahkemede açıldığını, görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olduğunu, davacı tarafça dava şartı arabuluculuk yoluna başvurulmadığından davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiğini, davacı tarafça takibe konu senetteki imzanın kendisine ait olmadığı yönünde iddiada bulunulmuş olup, … E. Sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporunda imzanın davacıya ait olduğu yönündeki tespit dikkate alındığında bu iddiaların asılsız ve maddi gerçeğe aykırı olduğunu, takibe konu senedin, TTK’ da bono için aranan tüm şartları taşıdığını belirterek; davanın reddine, kötü niyetli davacı aleyhine %20’den az olmamak kaydıyla tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
III-TARAFLARIN ANLAŞTIKLARI ve ANLAŞAMADIKLARI HUSUSLAR
A. Taraflar Arasında Uyuşmazlık Bulunmayan Hususlar
4. Tarafların yargılamada üzerinde anlaştıkları bir vakıanın bulunmadığı anlaşılmaktadır.
B. Taraflar Arasındaki Uyuşmazlık Konuları
5. Uyuşmazlığın; davacının davaya konu ettiği; keşidecisi davacı …, lehtarı … olan 18/05/2021 keşide, 25/06/2021 vade tarihli, 60.000.000,00.-TL tutarlı bonodan ötürü davalılara borçlu olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
IV-ÇEKİŞMELİ VAKILAR HAKKINDA TOPLANAN DELİLLER
6-… E, sayılı dosyasının incelenmesinde; davacının …, davalının … olduğu, davacı tarafından takibe konu olan 60.000.000,00 TL bedelli bono üzerindeki imzanın kendisine ait olmadığının tespiti istemi ile işbu davanın açıldığı, mahkeme tarafından yapılan yargılama neticesinde; davacının sahtelik iddiasının yargılamayı gerektirdiği, dar yetkili icra mahkemesince incelenmesinin mümkün olmadığı, senet altındaki imzanın kendisine ait olduğu kesin rapor ile tespit edildiğinin imza itirazının reddine dair karar verildiği görülmüştür.
7. Davaya konu senedin incelenmesinde; 18.05.2021 tanzim, 25.06.2021 vade tarihli ve 60.000.000,00 bedelli, alacaklısının …, borçlusunun … olarak düzenlendiği anlaşılmıştır.
8. …’nın 27/04/2023 tarihli raporunda; inceleme konusu senedin ön yüzünde … adına atfen atılı bulunan imza ile …’ın mevcut mukayese imzaları arasında yapılan inceleme ve karşılaştırmada; imzaların genel şekli, kalem baskısı ve çizgi kalitesi, başlangıç hareketinin yapılışı, meyil ve istikamet pozisyonu, bitim hareketlerinin yapılışı yönünden benzerlikler görüldüğü, inceleme konusu senet üzerinde atılı bulunan söz konusu imzanın … eli ürünü olmasının kuvvetle muhtemel olduğu; senet üzerinde yapılan incelemede, senedin normal olmayan kısımlarında, zımba ile oluşturulmuş delikler bulunduğu, imzanın etrafında, çerçeve biçimindeki alana ait yapıştırıcı, deformasyonlar ve farklı belgeye ait kağıt lifi kalıntılar bulunduğu, senedin sol yan alt ve üst kısmında iki ayrı bölümde, yapıştırıcı atıkları ve farklı belgeye ait lif alıntıları ve sökülmeye bağlı deformasyonlar bulunduğu, senet üzerinde normal olmayan katlama izlerinin bulunduğu görülmüş olup; farklı amaç için hazırlanmış bir belgenin pencere şeklindeki boşluk kısmından, alt kısma yapıştırılarak ve/veya zımbalanarak sabitlenmiş inceleme konusu senet yüzeyine söz konusu imzanın atılması suretiyle oluşturulmuş olabileceği hususlarının bildirildiği anlaşılmıştır.
9. … , sayılı kararının incelenmesinde; davacının …, sanıkların … ve … olduğu, suçun kamu kurum ve kuruluşları vb tüzel kişiliklerin araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik olduğu, mahkeme tarafından yapılan yargılama neticesinde; sanık …’in pencere yntemiyle elde edildiği sabit olan sahte bono ile katılanı 60.000.000,00 TL borçlandırdığı ve icra takibine konu ettiği, sanıkların savunmalarının çeliştiği, sanıkların aynı kast altında birlikte hareket ettikleri gerekçeleriyle, sanıkların resmi belgede sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılık suçundan ayrı ayrı cezalandırılmalarına dair karar verildiği görülmüştür.
V- DELİLLERİN TARTIŞILMASI, YARGILAMA ve GEREKÇE
10. Dava, davacının, takibe ve davaya konu senetten dolayı borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.
11. Davacının takibe ve davaya konu edilen bonodan ötürü borçlu olmadığı iddiasını, bonodaki keşideci imzasının eli ürünü olmadığı ve iradesinin fesada uğratıldığı vakıalarına dayandırdığı anlaşılmaktadır.
12. Mahkememizce borçlu olmadığı iddiasının dayandırıldığı irade sakatlığı ve imzanın davacı eli ürünü olmadığı yönündeki vakıasının incelenmesi gerektiği değerlendirilmiştir.
13. Bir senette yer alan yazının veya imzanın inkâr edilmesi durumunda, 6100 sayılı HMK’nın 208. maddesinin birinci ve üçüncü fıkrası anlamında bir “sahtelik iddiası” söz konusu olur. 6100 sayılı HMK’nın 208. maddesine ilişkin gerekçede bu husus maddenin kenar başlığında “Yazı veya imza inkârı” ibaresi birlikte kullanılmıştır. Her iki husus uygulamada sahtelik iddiası olarak adlandırılan durumu ifade etmektedir” şeklinde belirtilmiştir (…).
14. Öte yandan, bir senetteki imzanın inkâr edilmesi hâlinde, mahkemenin imzanın sahte olup olmadığı konusunda kendiliğinden araştırma yapması gerekir. Bu araştırma ve incelemenin sırası ise 6100 sayılı HMK’nın 211. maddesinde düzenlenmiştir (…).
15. Öncelikle inkâr edilen imza hakkında tarafların dinlenir ve tarafların gösterdikleri delillerle bir kanaat edinilmeye çalışılır. Bu şekilde yeterli kanaat sahibi olunması halinde senedin kabul veya reddine karar verilir.
16. İmzayı inkâr eden taraf duruşmada hazır değilse, imzayı inkâr eden taraf isticvap edilir. İsticvap için mahkemeye davet edilen taraf belirtilen günde hazır bulunmadığı takdirde, inkâr etmiş olduğu belgedeki yazı veya imzayı ikrar etmiş sayılır; bu husus kendisine çıkartılacak davetiyede ayrıca ihtar edilir.
17. Yazı veya imzayı inkâr eden tarafı isticvap ettikten sonra bir kanaat edinememişse huzurda bu kişiye yazı yazdırıp imza attırmak suretiyle başka bir incelemeye gerek duymadan karar verebilecek durumda ise gerekçesini açıkça belirtmek suretiyle senedin sahteliği hakkında bir karar verir (m. 211/a.c.1 ve 2).
18. Yukarıdaki şekilde yapılan incelemeye rağmen sahtecilik konusunda kesin bir kanaat oluşmamışsa hâkim bilirkişi incelemesine karar verir (m.211/b.c.1). Bilirkişi incelemesi yapılmadan önce mevcutsa, o tarafa ait karşılaştırma yapmaya elverişli yazı ve imzalar ilgili yerlerden getirtilir (m.211/b, c. 2).
19. Bilirkişi, bu yazı ve imzalarla, o mahkemede elde edilen yazı ve imzaları esas alarak inceleme yapar. Bilirkişi, inceleme için gerekli görürse, kendi huzurunda tarafın yeniden yazı yazması veya imza atmasını mahkemeden talep edebilir (m. 211/b), (….).
20. 6100 sayılı HMK’nın 211. maddesinde yer alan ve imza incelemesi konusunda getirilen bu sıraya uyulması zorunludur. Buna göre hâkim imzayı inkâr eden tarafın isticvap edilmesine karar verdiği hâlde, bu davete icabet edilmemesi imzanın ikrar edilmiş sayılması sonucunu doğuracak ve bilirkişi incelemesi yapılmasına ihtiyaç kalmayacaktır. Aynı şekilde inkâr edilen imza ile karşılaştırılan imzanın birbirine benzemediğinin ilk bakışta tespit edilebildiği hâllerde bilirkişi incelemesi yapılmasına gerek yoktur (…).
21. Kambiyo senedindeki imzanın keşideciye ait olduğu yönündeki ispat yükü, senedi elinde bulundurup icra takibine girişen ve senette yer alan imzanın borçluya ait olduğunu iddia eden davalı alacaklıya düşmektedir.
22. Buna göre, imza incelemesinde öncelikle senedin keşide tarihinden öncesine ilişkin borçlunun uygulamaya elverişli imzalarını taşıyan belgeler, keşide tarihine en yakın tarihli olanından başlayarak bilirkişice mukayeseye esas alınmalıdır. Senedin keşide tarihinden öncesine ilişkin belge bulunamazsa daha sonraki tarihli belgeler, uygulamaya elverişli imza örneği taşıyan herhangi bir belge temin edilemez ise, borçlunun duruşmada alınan medarı tatbik imza ve yazı örnekleri üzerinden inceleme yapılmalıdır. Sıhhatli bir sonuç alınabilmesi için, inkar edilen imzanın atıldığı tarihten öncesinde veya mümkün olduğu kadar yakın tarihlerde düzenlenen belgelerde bulunan borçluya ait imzaların celbedilip ondan sonra bilirkişi incelemesi yapılması gerekir (….).
23. Mahkememizce sahtelik iddiası yönünden az yukarıda yapılan açıklamalar çerçevesinde mukayeseye elverişli belgeler toplanmış, yapılan incelemeye rağmen sahtecilik konusunda kesin bir kanaat oluşmaması üzerine bilirkişi incelemesi yapılması gerektiğinden … imza ve sahtelik iddiaları yönünden inceleme yapılması istenilmiştir.
24. Adı geçen kurumca yapılan 27.04.2023 tarihli bilirkişi incelemesinde davaya konu edilen takip dayanağı bonolardaki keşideciye atfen atılan imzaların davacının eli ürünü olmasının kuvvetle muhtemel olduğu, ancak sahtelik yönünden ise senedin normal olmayan kısımlarında zımba ile oluşturulmuş delikler bulunduğu, imzanın etrafında çerçeve biçiminde alana ait yapıştırıcı, deformasyonlar ve farklı belgeye ait kağıt lifi kalıntıları bulunduğu, senedin sol yan alt ve üst kısmında iki ayrı bölümde yapıştırıcı artıkları ve farklı belgeye ait lif kalıntıları ve sökülmeye bağlı deformasyonlar bulunduğu, senet üzerinde normal olmayan katlama izlerinin bulunduğu, farklı amaç için hazırlanmış bir belgenin pencere şeklindeki boşluk kısmından alt kısma yapıştırılarak ve/veya zımbalanarak sabitlenmiş inceleme konusu senet yüzeyine sözkonusu imzanın atılması suretiyle oluşturulmuş olabileceği değerlendirilmiştir.
25. Yine yukarıda toplanan deliller bölümünde ayrıntısına yer verilen … , sayılı kararında dava konusu edilen bonodan ötürü kovuşturma yapılmış ve davalıların resmi belgede sahtecilik ve dolandırıcılık suçlarından mahkumiyetlerine karar verildiği, kovuşturma sırasında alınan … raporunda belgenin yukarıda mahkememizce alınan raporda yapılan değerlendirmeleri içerdiği görülmektedir.
26. Sözkonusu imza ve sahtelik incelemelerinin HMK m. 211 hükmüne uygun ve yeterli olduğu değerlendirilmiş, davacının keşidecisi olduğu iddia edilen belgenin sahte olarak oluşturulduğu, bu suretle davacının iradesinin fesada uğratıldığı anlaşılmakla davacının davasının kabulüne karar verilmesi gerekmiştir.
27. Davacının kötüniyet tazminatı talebi yönünden ise hamil olan davalı … davacı aleyhine takibe giriştiği, ancak yukarıda yer verilen ceza yargılamasından ve alınan bilirkişi raporlarından senedin sahteliğini takibe geçen davalı …’un bilebileceğinden takibe geçmekte haksız olduğu gibi kötüniyetli olduğunun da kabulü sonucunu doğurmaktadır.
28. Açıklanan nedenlerle davacıların menfi tespit davasının ve kötüniyet tazminatı talebinin kabulüne aşağıdaki şekilde hüküm kurulması gerekmiştir.

VI-HÜKÜM
1-Davanın KABULÜNE,
Dava konusu olan keşidecisi …, Lehtarı …, hamili … olan, 18.05.2021 keşide, 25.06.2021 vade tarihli, 60.000.000,00.-TL tutarlı bonodan ötürü davacının davalılara borçlu olmadığının tespitine,
2-Kötüniyet tazminatı talebinin kabulü ile % 20 oranında 12.000.000,00.-TL tazminatın davalı …’tan tahsili ile davacıya ödenmesine,

Karar ve İlam Harcı
3-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 4.098.600‬,00 TL harçtan peşin ve tamamlama harcı ile alınan 1.024.650,00 TL harcın düşümü ile arta kalan 3.073.950‬,00 TL harcın davalılardan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Yargılama Giderleri ve Gider Avansı
4-Davacı tarafça yargılama boyunca yapılan başvurma harcı, peşin harç, tamamlama harcı, vekalet harcı toplamı 1.024.742,20 TL yargılama harcının davalılardan tahsili ile davacıya ödenmesine
5-Davacı tarafından yapılan tebligat, müzekkere ve posta gideri olarak 819,00-TL yargılama giderinin davalılardan tahsili ile davacıya ödenmesine,
6-HMK’nun 333. maddesi gereğince varsa artan gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde YATIRANA İADESİNE,
Vekalet Ücreti
7-Davacı taraf kendini vekille temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T. 3, 13 maddeleri gereğince hesaplanan takdiren 838,000,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa ödenmesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı taraflar yokluğunda yapılan inceleme sonucunda HMK 345. maddesi gereğince kararın tebliği tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde kararı veren … Mahkemesine ya da buraya gönderilmek üzere istinaf edenin bulunduğu yer İlk Derece Mahkemesine verilecek dilekçe ile … Bölge Adliye Mahkemesi istinaf yasa yolu açık olmak üzere 22/06/2023 tarihinde oy birliği ile verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 22/06/2023

Başkan …
e-imza
Üye …
e-imza
Üye …
e-imza
Katip …
e-imza

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, AYRICA FİZİKİ OLARAK İMZALANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı kanun m. 5 ve 6098 sayılı TBK m. 15 uyarınca elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan fiziki imza ile aynı sonucu doğurur”