Emsal Mahkeme Kararı Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/827 E. 2023/678 K. 10.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Dosya No: 2022/827 Esas – 2023/678 Karar
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili

T.C.
ANKARA
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2022/827
KARAR NO : 2023/678

HÂKİM :…
KATİP …

DAVACI :…
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : …
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/12/2022
KARAR TARİHİ : 10/10/2023
G.K. YAZIM TARİHİ : 12/10/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması neticesinde,
İDDİA :
Davacı … A.Ş. Vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle; davalı tarafın mülkiyetindeki … plakalı araç ile 24/10/2021 tarihinde, “… Alın” gişesinden giriş ve “…” gişesinden çıkış yapmak suretiyle otoyolun kullanıldığının; geçiş esnasında araç sürücüsüne, ödemesiz geçiş / ihlalli geçiş yapılmış olması nedeniyle “ihlalli geçiş bildirim fişi” verildiğinin, davalının kendisine teslim edilmiş fişi ve açıklamaları okuyup 15 gün içinde gereğini yapması halinde borçtan kurtulma imkanı var iken, ödemeyi belirtilen sürede yapmadığının; otoyol kullanım ücreti olan 115,50 TL’nin son ödeme tarihi olan 10/11/2021 tarihine kadar yapılan provizyon sorguları akabinde etiket hesabından da tahsilat yapılmadığının anlaşıldığının; kendileri tarafından, davalı taraf hakkında …. Esas sayılı dosyası ile “ilamsız icra takibine” başlanıldığının; davalı tarafından, söz konusu icra takibine itiraz edildiğinin beyan edilerek, … Esas sayılı dosyası kapsamında davalı tarafından yapılan itirazın iptalinin ve takibin devamının, bunun yanı sıra alacağın likit olmasından hareketle %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesinin, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinden bırakılmasına karar verilmesinin talep edildiği anlaşılmaktadır.
SAVUNMA :
Davalı Şirket yetkilisi … tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; davalı şirketin davacı tarafa herhangi bir borcunun bulunmadığının, … Esas sayılı dosyası kapsamında borca ve tüm ferilerine itiraz edildiğinin, dava konusu icra takibinin haksız olduğunun ve davacı tarafın iddialarının tamamen asılsız olduğunun, söz konusu araçların geçişine ilişkin kayıtların …’ye yazılacak müzekkere neticesinde ortaya konulacağının beyan edilerek; dava hakkında red kararı verilmesinin, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesinin talep edildiği anlaşılmaktadır.
DELİLLER :
…. Esas Sayılı Dosyası Sureti.
… Büro ve … Arabuluculuk Sayılı Arabuluculuk Dosyası. (Dosyamız UYAP Sistemi Kayıtlarına eklenilmek suretiyle incelenmiştir.)
21/12/2022 Tarihli İhlalli Geçiş Bildirimi Dökümü.
Banka Provizyon İstekleri Listeleme Formu.
24/10/2021 Tarihli, … Alın Gişesi Geçiş Görüntüleri.
… Tarafından Gönderilen, … Plakalı Araca Ait Tescil Özet Raporu.
İhlalli Geçiş ve Ödeme Miktarı Hususunda Düzenlenen 10/07/2023 Tarihli Bilirkişi Raporu.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE GEREKÇE :
Mahkememiz nezdinde açılan dava konusunun; … Esas sayılı dosyasında Mahkememiz dosyası davacısı “… A.Ş.” (davacı şirket olarak anılacaktır) tarafından “davalı … Limited Şirketi adına kayıtlı … plakalı araç ile 24/10/2021 tarihinde, … Alın gişesinden giriş ve …. Alın gişesinden çıkış yapmak suretiyle otoyolun kullanımı akabinde, geçiş ücretinin ödenmemesinden kaynaklandığı belirtilen alacak” ile ilgili olarak açılan ilamsız icra takibinde, davalı/borçlu “… Ltd. Şti.” (davalı şirket olarak anılacaktır) tarafından sunulan itiraz ile ilgili olarak, “İtirazın İptali” talebi olduğu; davacı tarafından sunulan dava dilekçesi kapsamında aynı zamanda, davalı şirket aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesinin de talep edildiği anlaşılmaktadır.
Mahkememizce yürütülen yargılama kapsamında; öncelikle 6100 Sayılı HMK.’nın 114. maddesi uyarınca “dava şartlarının” mevcut bulunup bulunmadığı hususunda yapılan incelemede; dava şartlarında eksiklik bulunmadığı tespit edilmiş; bunun yanı sıra, davalı tarafından sunulan cevap dilekçesi kapsamında da “yetki” veya “tahkim” ilk itirazlarında bulunulmadığı gibi “zamanaşımı def’i” hususunda da herhangi bir talep bulunulmadığı anlaşılmakla; bu hususlarda herhangi bir inceleme yapılmamıştır.
Mahkememizce, uyuşmazlığın esası ile ilgili olarak yapılan inceleme;
İtirazın İptali Davası; herhangi bir (ilamsız) icra takibinde, borçlu tarafından sunulmuş olan “itirazın geçersiz kılınması”, borçlu itirazı ile devam edilemeyen ilamsız takibe konu “alacağın varlığının tespiti” ile “icra takibinin devamına karar verilmesi” talebi ile ilgili olup; bu doğrultuda, takibe konu alacağın borçludan tahsilini temin amacı taşımaktadır.

İtirazın İptali Davasını düzenleyen, 2004 Sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun “İtirazın İptali” başlıklı 67. maddesi, aşağıda belirtildiği şekildedir:
“(1) Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.
(2) Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkûm edilir.
(3) İtiraz eden veli, vasi veya mirasçı ise, borçlu hakkında tazminat hükmolunması kötü niyetin sübutuna bağlıdır.
(4) …
(5) Birinci fıkrada yazılı itirazın iptali süresini geçiren alacaklının umumi hükümler dairesinde alacağını dava etmek hakkı saklıdır.
(6) Bu Kanunda öngörülen icra inkar tazminatı, kötü niyet tazminatı ve benzeri tazminatların tespitinde, takip talebi veya davadaki talep esas alınır.”
Yukarıda belirtilen Kanun hükmünden de anlaşılmakta olduğu üzere, “İtirazın İptali Davası” açılabilmesi için:
a) İlamsız takip yapılmış olması,
b) Borçlunun bu takibe itiraz etmesi,
c) İtirazın alacaklıya (davacıya) tebliğinden itibaren alacaklının, bir yıl içinde Mahkemeye başvurmuş olması
yasal koşullarının gerçekleşmesi gerekmektedir.
Yukarıda belirtilen madde hükmü kapsamında da açıkça belirtildiği üzere alacaklı; ilgili icra dosyasında, borçlu/borçlular tarafından sunulan “ödeme emrine itiraz beyanının” kendisine tebliğini müteakiben bir (1) sene içerisinde açabileceği “itirazın iptali” davası kapsamında; borçlu/borçlular tarafından ileri sürülmüş olan itirazın, (genel hükümler uyarınca “alacağının varlığını” ispat etmek suretiyle) iptalini talep edebilir.
İtirazın iptali davası ile ilgili olarak belirtilen bir (1) senelik süre, hak düşürücü nitelikte olup; anılan süre içerisinde “itirazın iptali davası” açılmaması halinde dahi alacaklı, genel hükümler çerçevesinde dava açmak suretiyle alacağını talep edebilecektir.
İtirazın iptali davası; yargılama usulü bakımından “genel hükümlere” tâbidir. Davalı/borçlunun icra dosyasında ileri sürdüğü itirazlar dışındaki itirazlarını da, bu dava içinde kendisine tanınan yasal cevap süresi içinde ileri sürmesi olanaklıdır. Yasal cevap süresi içinde davalı/borçlu tarafından ileri sürülmeyen itirazlar, Mahkeme tarafından re’sen dikkate alınamaz ve takibe itiraz edilirken bildirilen sebeplerle sınırlı araştırma yapılır.
Dava, yargılama usulü bakımından genel hükümlere tâbi bulunduğundan; “ispat yükü” normal bir alacak davasında kabul edilecek “ispat yükü” ile aynıdır. Bu açıklamadan hareketle; 6100 sayılı HMK.’nın 190. maddesi uyarınca ispat yükü, kanunda özel düzenleme bulunmadıkça, “iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa” aittir. Bu genel kuralın dışında bazı istisnai hâllerde, ispat yükü yer değiştirerek davalı tarafa geçer.
Neticeten; davacı ya da davalı, iddiasını ya da savunmasını, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nda belirtilen hükümler uyarınca ispat külfeti altındadır. Buna göre yürütülecek yargılama sonucunda Mahkeme tarafından verilecek karar; “dava konusunun esası” hakkında, söz konusu uyuşmazlığı “kesin hükümle sonuçlandıran” bir nihai karar olup, “icra takibinin devamı” hususunda da takdir içermektedir.
Belirtilen bu açıklamalar doğrultusunda somut olay değerlendirildiğinde;
Dava konusu, …. Esas sayılı dosyasında talep edilen alacağın, “davalı şirket adına kayıtlı … plakalı araç ile 24/10/2021 tarihinde, … Alın gişesinden giriş ve … Alın gişesinden çıkış yapmak suretiyle otoyolun kullanımı akabinde, geçiş ücretinin ödenmemesinden kaynaklandığı belirtilen alacak” ile ilgili olduğu anlaşılmaktadır.
Mahkememizce; dava dilekçesini ve Mahkememiz tensip zaptını içeren “ön inceleme duruşma davetiyesi”; (6100 Sayılı HMK.’nın 317, 318, 140/5, 141, 147 ve 320. maddeleri uıyarınca ihtarat içerir şekilde) davalı şirkete 02/01/2023 tarihinde (usulüne uygun olarak) tebliğ edilmiş olup; davalı şirket tarafından yasal süresi içerisinde (09/01/2023 tarihinde) verilen cevap dilekçesi kapsamında; davacı şirket tarafından iddia olunan alacağın (hukuki ilişkinin) mevcut olmadığından bahisle davanın reddinin talep edildiği görülmektedir.
Mahkememizce; itirazın iptali istenen icra takibine konu alacağın varlığı ve miktarı hususlarında ayrıntılı ve denetime elverişli rapor düzenlenmesi amacıyla dosya bilirkişiye tevdi edilmiş; anılan hususta düzenlenen bilirkişi raporunun dosyamıza 10/07/2023 tarihinde sunulması akabinde, davacı şirket vekiline ve davacı şirkete 15/07/2023 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş; davacı şirket vekili tarafından yasal süresi içerisinde (05/09/2023 tarihinde) bilirkişi raporuna yönelik beyan/itiraz dilekçesi sunulmuş; bununla birlikte davalı şirket tarafından herhangi bir beyan/itiraz dilekçesi sunulmadığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce aldırılan bilirkişi raporu kapsamında; dosyada mevcut olan kayıt ve görüntülerden, … plaka nolu aracın 24/10/2021 tarihinde, davacı şirkete ait araç tarafından ücretli otoyoldan, ücret ödemeksizin geçiş yapıldığının; müteakiben anılan plaka sayılı aracın ücret ödemeksizin gişeden çıkış yaptığı sırada araç sürücüsüne, detaylı açıklama ve bilgilendirme içerir ihlalli geçiş bildirimi verildiğinin, ihlalli geçişin yapıldığı tarihte … plaka nolu aracın davalı şirkete ait olduğunun, davacı şirket tarafından ihlali geçiş anında ve akabinde 10/11/2021 tarihine kadar, araç plakasına tanımlı ve/veya araçta bulunan … etiket hesaplarından her gün provizyon sorgusu yapılarak, geçiş ücretinin 15 günlük süre içerisinde cezasız olarak tahsil edilmeye çalışıldığının, ancak … etiket hesaplarında yeterli bakiye bulunmadığından tahsilatın yapılamadığının ve geçiş ücretinin 115,50 TL. olduğunun tespit edildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce dosya üzerinde yapılan incelemede; … (dava konusu) … Esas sayılı takibinde ise; geçiş ücreti olan 115,50 TL. ile birlikte, belirtilen geçiş ücreti miktarının (6001 sayılı … Hizmetleri Hakkında Kanun’un 30/1. maddesi uyarınca) 4 katı tutarındaki 462,00 TL cezai miktarın (toplam 577,50 TL.) “asıl alacak” olarak talep edilmiş olduğu ve söz konusu “asıl alacak” hesaplamasının doğru tespit edildiği; davacı şirket tarafından başlatılan icra takibi kapsamında, asıl alacağa takip tarihi öncesi faiz istenmemiş olduğu ve takip tarihi itibariyle “yıllık %15,75 ve değişen oranlarda avans faizi” uygulanması talebinde bulunulduğu anlaşılmıştır.
Yukarıda detayları belirtilen hususlarda, Mahkememizce neticeten yapılan değerlendirmede; Mahkememiz dosyası kapsamında davacı ve davalı tarafların “tacir” sıfatını haiz bulunduğu; her iki şirket arasında doğan alacağın, otoyol işletmeleri kapsamında “hizmet ilişkisine” ilişkin bulunduğu; davalı şirket tarafından ödemesi gerçekleştirilmeyen geçiş ücretinin, 115,50 TL. olduğu; 6011 Sayılı Kanun’un 30/1. maddesi kapsamında cezai ödeme miktarının, geçiş tairhi itibariyle “geçiş ücretinin 4 katı” olarak düzenlenmiş bulunduğu ve bu doğrultuda cezai ödemenin 462,00 TL. olduğu ve asıl alacak toplamlarının 577,50 TL. olduğu; davacı şirket tarafından, dava konusu icra takibinde asıl alacak olan 577,50 TL. miktara, takip öncesi faiz talep edilmediği (taleple bağlılık ilkesi gereğince, bu yönde bir tespit veya hesaplama yapılmamıştır); takip tarihi itibariyle talep edilen “avans faizi” talebinin, 3095 Sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun’un 2/2. maddesi uyarınca, ticari iş niteliğindeki dava konusu ilişkide, kanuna uygun şekilde talep edilmiş bulunduğu anlaşılmakla; davanın kabulüne ve hükmolunan alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının, davalı şirketten alınarak, davacı şirkete ödenmesine dair, aşağıda belirtildiği şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : (Yukarıda Açıklanan Gerekçelerle)
1) Davanın KABULÜNE,
Bu doğrultuda;
… Esas sayılı icra takibine yapılan itirazın iptaline;
577,50 TL. asıl alacak üzerinden; (asıl alacağa takip tarihinden itibaren) işletilecek avans faizi ile takibin devamına;
2) Hükmolunan alacağın %20’si olan 115,50 TL miktarında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ÖDENMESİNE;
3) Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 269,85 TL harçtan peşin alınan 80,70 TL harcın mahsubu ile bakiye kalan 189,15 TL harcın, davalı taraftan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4) Peşin alınan 80,70 TL harcın, davalı taraftan alınarak davacıya ödenmesine,
5) Davacı tarafın, kendisini vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından; Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 3. ve 13. maddeleri uyarınca takdiren 577,50 TL vekalet ücretinin, davalı taraftan alınarak, davacıya ödenmesine,
6) Davacı tarafından yapılan 80,70 TL başvuru harcı, 11,50 TL vekalet harcı ile 1.300,00 TL bilirkişi ücreti, 67,00 TL posta ve tebligat gideri olmak üzere toplam 1.459,2‬0 TL yargılama giderinin, davalı taraftan alınarak, davacıya ödenmesine,
7) Taraflarca yatırılan gider avansından, bakiye kalan kısmın, kararın kesinleşmesini müteakiben talep edilmesi halinde, 6100 Sayılı HMK.’nın 333. maddesi uyarınca taraflara iadesine,
8) Arabuluculuk faaliyeti sonunda taraflar arasında anlaşma sağlanamadığı anlaşıldığından; Arabuluculuk Yönetmeliği’nin 26/2. maddesi uyarınca … bütçesinden karşılanan 1.560,00 TL arabuluculuk ücretinin, davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda verilen karar, dava değeri itibariyle KESİN olmak üzere okunup, yapılan açık yargılamada karar verildi. 10/10/2023

Katip … Hâkim …
¸ ¸