Emsal Mahkeme Kararı Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/749 E. 2022/710 K. 28.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/749 Esas – 2022/710
T.C.
ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ
ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARARIDIR

ESAS NO : 2022/749 Esas
KARAR NO : 2022/710

DAVA : 5464 S.K. Uy.Tacirlere Verilen Kurumsal Banka Ve K.Kartlarından Kaynaklanan (5411 S.K. 142/1 Hariç) (Tazminat)
DAVA TARİHİ : 23/05/2022
KARAR TARİHİ : 28/11/2022
KARAR Y.TARİHİ : 28/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan 5464 S.K. Uy.Tacirlere Verilen Kurumsal Banka Ve K.Kartlarından Kaynaklanan (5411 S.K. 142/1 Hariç) (Tazminat) davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilli şirket, LPG dağıtım şirketi olduğunu, …, … Gaz A.Ş. imza yetkilisi olduğunu, müvekkili şirket dağıtıcı olarak sözleşme akdettiği bayilerine LPG ikmal etmekte ve karşılığında bayi tarafından ürün bedeli dağıtıcı firmaya banka ve/veya … kanalıyla gönderildiğini, bu döngü içerisinde dava dışı bayi tarafından dağıtıcı şirket olan müvekkili … Gaz A.Ş.’nin … numaralı … hesabına 01.02.2021 tarihinde, LPG ürün bedeli olarak 13.900 TL gönderdiğini, işbu bedel hesaba düştükten kısa bir süre sonra (şirket yetkilisi hesaba gelen parayı kontrol etmek için giriş yaptığında) bayi tarafından gönderilen paranın hesaptan çıktığının tespit edildiğini, şirket yetkilisi …, hemen (henüz para şüphelinin hesabında iken) … Gölbaşı (Adıyaman) Şubesi yetkilisini arayarak ilgili hesaba yatan paranın hesaptan çıktığını, bu çıkışın irade dışında bir çıkış olduğunu, paranın aktarılmış olduğu … numaralı hesaba bloke konulmasını istediğini, … Şubesi, bu konuda yetkili olmadığını beyan ettiğini, müvekkili şirket yetkilisi tarafından ise bloke konulmadığı takdirde yetkili olduğu şirket hesabından çekilen paranın çekileceğini ifade etmişse de müvekkilin bu talebi yerine getirilmediğini, akabinde müvekkilinin bilgisi dışında paranın aktarıldığı hesaptan da başka hesaplara aktarım yapıldığını ve paranın izinin kaybolduğunu, dolayısıyla davalı tarafın hem internet bankacılığına ilişkin güvenliği sağlayamaması hem de müvekkili tarafından para aktarılan hesaba bloke konulmaması nedeniyle sorumluluğunun bulunduğunu, bu nedenle, davacı müvekkili tarafından 30.03.2021 tarihinde KEP aracılığıyla …’ye gönderilen yazıda bankanın kusuru nedeniyle hesaptan çekilen 13.900,00-TL’nin iadesinin istendiğini, ancak davalının … Gölbaşı/ADIYAMAN şubesinden gönderilen cevabi yazıda ‘(..) … İnternet Bankacılığı ve …Mobil Bankacılık Sisteminde herhangi bir güvenlik zafiyeti tespit edilememiştir.’ şeklinde cevap verildiğini, kusurun müvekkile yüklenilmek istendiğini, hiçbir şahıs bireysel olarak internet bankacılığı güvenlik sistemi kuramayacağını, dolayısıyla, bankanın müvekkiline yönelttiği kusuru ispat etmesi gerektiğini, diğer yandan, bankalar ağırlaştırılmış sorumluluğun bir gereği olarak objektif özen yükümlülüğü altında bulunmakta olup buna karşılık hafif kusurlarından dahi sorumlu olduklarını, bu nedenle, davalı bankanın somut olay bakımından kusurlu olmadığı iddiası hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, yazışmalar öncesinde müvekkili şirket yetkilisi tarafından hesaptan para çeken şahıs hakkında şikayette bulunulduğunu, şikayet neticesinde iddianame hazırlandığını, bu süreçte, soruşturmada, … Anonim Şirketi Gölbaşı … Merkez Müdürlüğünün 11.02.2021 tarihli cevabında: ‘01.02.2021 tarihinde, … nolu müştekiye ait hesaptan 13.900 TL’nin … nolu hesaba aktarıldığı ve İstanbul Sirkeci de bulunan …’ten 2.500,00 TL’sinin ise diğer bankaya ait ATM’den çekildiğinin bildirildiğini, CD İnceleme Tutanağında; 01/02/2021 tarihinde hesap sahibi …’un kendine ait ATM kartını yanında bulunan diğer şahsa verdiği ve şahsın 10:51 -10:54 saatleri arasında ATM’den 4.000 TL çekerek …’un yanına geldiğini sonrasında ise 11:00 – 11:05 saatleri arasında …’un 2. … gişesinde 7.400 TL tutarındaki ödemeyi çektiği bildirilmiştir.’ şeklinde olduğunu, dolayısıyla davalı tarafından da ifade edildiği üzere davalının güvenlik zafiyeti nedeniyle müvekkilinin hesabından çekilen paranın akıbeti bu şekilde olduğunu, akabinde, dosya yetkisizlik ile İstanbul’a gönderildiğini ve İstanbul …Ağır Ceza Mahkemesinde … E. Numarasını aldığını, İstanbul …Ağır Ceza Mahkemesinin … E. Sayılı dosyasında yapılan yargılama neticesinde ise sanık … hakkında mahkumiyet kararı verildiğini, gelinen bu noktada müvekkilinin dilekçsinin devamında belirtilecek sebeplerle maddi anlamda zarara uğramış olup işbu zararın davalı bankadan faiziyle birlikte tahsili gerektiğini, müvekkilinin davalı … uhdesinde hesabı bulunduğunu, … işbu sözleşme ile banka sıfatını haiz olduğunu, taraflar arasındaki Bankacılık Hizmetleri Sözleşmesi’nde bankanın müvekkili müşterisine ait tüm verilerini korumakla yükümlü olduğunun sabit olduğunu,
davalı …’nin kötü niyetli kişilerin olası aldatıcı hareketlerini öngörmesi ve bunları engellemesi gerektiğini, müvekkili şirketin ve/veya yetkilisinin bir kusuru olmadan hesabındaki para çekildiğini, davalı banka basiretli tacir konumunda olduğunu, gün içerisinde müşterilerine ait hesaplarda iş ve işlemler gerçekleştirilmekte, bu minvalde birçok müşterisine kredi kullanma imkanı sağlandığını, haliyle tüm işi finanasal anlamda müşterilerine hizmet sağlamak olan davalının, edimini yerine getirirken de kötü niyetli 3. Kişilerden hem kendisini hem de müşterilini koruması gerektiğini, bu kapsamda öncelikle büyük miktarlar olması nedeniyle kullanılacak kredilerde ve tek bir şifre ile güvenliği sağlayamayacağını tespit etmeli ve ek önlemler alması gerektiğini, zira kredi kullanılmasına ilişkin talep ile harcamalara yönelik gerçekleştirilen işlemlerde güvenlik anlamında alınması gereken önlemlerin aynı olamayacağı aşikar olduğunu, keza harcamalar yönünden de ek güvenlik tedbirleri alınması gerektiğinin ortada olduğunu, tüm bu nedenlerle müvekkilinin hesaptan çekilen 13.900 TL para başka hesaplara aktarılarak … Sirkeci şubesinden çekildiğini, 01.02.2021 tarihinde davalının güvenlik yükümlülüğüne aykırı davranışlarından dolayı yaşanan dolandırıcılık olayı nedeniyle müvekkilinin uğradığı zarara ilişkin fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 13.900,00-TL maddi tazminatın faiziyle birlikte karşı yandan tahsiline, yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücretinin davalı şirket üzerinde bırakılmasına

karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; yaşananlar neticesinde hesap güvenliğini sağlayamadığı iddiası ile müvekkili şirkete dava açılmasının, hakkaniyetten uzak olup davacının hukuken korunmasının da mümkün olmadığını, davacının kendisine karşı haksız fiili gerçekleştiren şahıslara değil de herhangi bir kusuru bulunmayan müvekkili şirket aleyhine husumet yönetilmesinin isabetsiz olduğunu, davanın husumet yokluğu nedeniyle reddi gerektiğini, davacı tarafın iddiasını ispatla yükümlü olduğunu, davacının uğradığı zararın müvekkili şirketinin değil, bizzat davacının kendi eylemlerinden kaynaklandığını, davacının sunduğu emsal kararların hepsinin bankaları ilgilendirdiği ve müvekkili şirketin bir banka olmadığını, 5411 sayılı Bankacılık Kanunu’na da tabi olmadığını, davanın müvekkili şirkete yöneltilmesinin haksız olduğunu beyan ederek davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
YARGILAMA VE GEREKÇE :
Davanın, davacı tarafından internet bankacılığı işleminden kaynaklandığı belirtilen tazminat istemine ilişkin olduğu anlaşılmıştır.
İş bu davanın Ankara …Asliye Ticaret Mahkemesinin … E ve … K sayılı gönderme kararına ile Hâkimler ve Savcılar Kurulu’nun 25.11.2021 tarih, 1232 sayılı kararı gerekçe gösterilerek dosyanın görevli Ankara 6., 7., 8. Asliye Ticaret Mahkemelerinden birisine tevzi edilmek üzere gönderildiği ve mahkememizin 2022/749 Esas sırasına kaydı yapıldığı anlaşılmıştır.
Gönderme kararının, “Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda; kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere karar verildiği” gerekçeli kararın taraflara tebliğ edilerek usulüne uygun şekilde kararın kesinleştirilmediği, henüz kesinleşmeyen kararın mahkememize tevzi edildiği anlaşılmıştır.
Ankara …Asliye Ticaret Mahkemesinin … E ve … K sayılı gönderme kararı, süresinde ve usulüne uygun biçimde kesinleştirilmeden ve gerekli kesinleşme şerhi verilmeden mahkememize tevzi edilmiş ise de, tebligatların ve kesinleştirme işlemlerinin yapılmasının ancak Ankara …Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından yapılabileceği anlaşıldığından, dosyanın noksanlığın ikmali için gönderme kararı veren Ankara …Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle,
1-Ankara …Asliye Ticaret Mahkemesinin … E ve … K sayılı gönderme kararının, usulüne uygun şekilde kesinleştirilmediği, tebligat ve kesinleşme şerhi verilmesi işlemlerinin ancak bu mahkeme tarafından yerine getirilebileceği anlaşıldığından dosyanın bu işlemlerin yapılması için Ankara …Asliye Ticaret Mahkemesine İADESİNE,
2- Esasımızın bu şekilde KAPATILMASINA,

Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda esas hükümle birlikte istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.28/11/2022