Emsal Mahkeme Kararı Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/665 E. 2023/45 K. 25.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. … 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/665 Esas – 2023/45
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ
T.C.
… GEREKÇELİ KARAR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/665 Esas
KARAR NO : 2023/45

HAKİM : …
KATİP : …

DAVACILAR : 1- …
2- …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : …
VEKİLİ : Av. …

DAVA : Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/04/2021
KARAR TARİHİ : 25/01/2023
KARAR Y.TARİHİ : 09/02/2023

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA :
Davacı vekili, davacıların 06/09/2017 tarihinden itibaren alacaklı şirkette işçi olarak çalıştığını, davalı şirketin, 30/09/2018 tarihinde, davacılar ile … sözleşmesi imzaladığını ve takibe konu senedi davacılara imzalattığını, davalı şirketin, işçi maaş ödemelerini davacıların hesabı üzerinden yaptığını, davalı tarafından davacıların maaş ödemelerinin düzensiz olarak yatırıldığını, bu nedenle davacıların 20/01/2019 tarihinden itibaren işten ayrıldıklarını ancak, alınan senedin davacılara iade edilmediğini, davalı şirketin, izinsiz ve mazeretsiz olarak işe gelmemeleri gerekçesiyle savunmalarını vermeleri için davacılara ihtarname gönderdiğini, davalının, arkasında “…” ibaresi bulunan, 170.000 TL bedelli senede ilişkin olarak, … … Dairesi’nin 2020/1101 sayılı dosyası ile takip başlattığını belirterek; başlatılan icra takibinin durdurulması ve iptali için davacıların, davalıya borcu olmadığının tespit edilmesine, davalının haksız ve kötü niyetli takip yapmış olması nedeni ile senette yazılı miktarın %20’si üzerinden kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili, açılan davanın haksız ve hukuka aykırı olduğunu, davacıların davalının işçisi değil yüklenicisi olduğunu, davalı şirket yetkililerinden aldıkları borçları ödemediğini, bu nedenle icra takibi başlatıldığını, daha öncesinde … … Hukuk Mahkemesinin 2020/99 Esas sayılı dosyası ile dava açıldığını, davanın, mahkemesi tarafından 09/09/2020 tarihinde reddedildiğini ve kesinleştiğini, davacı tarafın imzaya veya borca itiraz etmediğini, senedin arkasında, teminat senedidir yazmasının takibe dayanak yapılmasını engellemeyeceğini belirterek; davanın reddine, davalı şirket lehine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar/kötüniyet tazminatı ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan menfi tespit istemine ilişkindir.
Dosyanın, … … Mahkemesi’nin 30/09/2021 tarih, 2021/263 E, 2021/542 K, sayılı görevsizlik kararı üzerine mahkememize gönderildiği, mahkememizce, dava konusu ihtilafın, İş Kanunu kapsamında kalan uyuşmazlık niteliğinde olduğu gerekçesiyle, 10/02/2022 tarih, 2021/665 E, 2022/107 K, sayılı karar ile davanın mahkemenin görevsizliği nedeniyle usulden reddine, görevli ve yetkili mahkemenin … … Mahkemesi olduğunun tespitine dair karar verildiği, işbu karara karşı davalı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulduğu, … Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesi’nin 21/09/2022 tarih, 2022/560 E, 2022/870 K, sayılı kararı ile mahkememiz kararının kaldırıldığı anlaşılmıştır.
… Bölge Adliye Mahkemesi …. Hukuk Dairesi’nin 21/09/2022 tarih, 2022/560 E, 2022/870 K, sayılı kararında; sözleşmenin geçerliliği ve dava konusu bononun sözleşme kapsamında verilip verilmediğine ilişkin iddia ve savunmaların, genel yetkili mahkemece değerlendirilmesi gerektiği, bu kapsamda mahkemesince davacıların tacir olup olmadıklarına ilişkin yapılacak araştırmanın sonucuna göre karar verilmesi gerektiği, yazılı gerekçe ile iş mahkemesine görevsizlik kararı verilmesinin doğru olmadığı, mahkeme kararının HMK’nın 353/1-a.3-6 maddeleri gereğince kaldırılmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
6102 s. TTK m. 5/1’de yapılan düzenlemede, kanunda aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın Asliye Ticaret Mahkemesi tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevlidir. Bu hükme göre ticaret mahkemelerinin görev alanı ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işleridir. Ticari faaliyetleri ilgilendiren bütün davalar ticari dava değildir. Ticaret mahkemeleri ayrı bir yargı kolu oluşturmayıp, asliye hukuk mahkemelerine göre ihtisas mahkemeleridir. Bu nedenle kanun koyucu yapılan düzenleme ile ticari işlerle ilgili bütün davaları değil sadece uzmanlık gerektiren ve kanunda açıkça gösterilen hususlardan kaynaklanan uyuşmazlıklarda ticaret mahkemesinin görevli olacağını kabul etmiştir.
Ticari davalar; mutlak ticari davalar, nisbi ticari davalar ve yalnızca bir ticari işletme ile ilgili olmasına rağmen ticari nitelikte kabul edilen davalar olmak üzere üç grupta toplanmaktadır. Doktrindeki yerleşik uygulama bu yöndedir.
A-Mutlak ticari davalar, tarafların tacir olup olmadığına ve işin bir ticari işletmeyi ilgilendirip ilgilendirmediğine bakılmaksızın ticari sayılan davalardır. Mutlak ticari davalar, 6102 sayılı TTK’nın 4/1. maddesinde bentler halinde sayılmıştır. Bunların yanında … Kanunu (m.99), İcra İflas Kanunu (m.154),… Kanunu (m.31), Ticari İşletme Rehni Kanunu (m.22) gibi bazı özel kanunlarda belirlenmiş ticari davalar da bulunmaktadır. Bu guruptaki davaların ticari dava sayılabilmesi için taraflarının tacir olması veya ticari işletmeleriyle ilgili olması gibi şartları aranmaz. Uyuşmazlık konusunun 6102 s. TTK’nın 4/1. bendinde sınırlı olarak sayılan davalar arasında yer alması veya özel kanunlarda ticari dava olarak nitelendirilmesi yeterlidir. Bu davalar kanun gereği ticari dava sayılan davalardır.
B-Nispi ticari davalar, her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili olması halinde ticari nitelikte sayılan davalardır. 6102 sayılı TTK 4/1. maddesinde yapılan düzenlemeye göre, her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan ve iki tarafı da tacir olan hukuk davaları ticari dava sayılır. Kanunda yapılan bu düzenleme uyarınca bir davanın ticari dava sayılabilmesi için, hem iki tarafın ticari işletmesini ilgilendirmesi, hem de iki tarafın tacir olması gereklidir. Bu şartlar birlikte bulunmadıkça, uyuşmazlık konusunun ticari iş niteliğinde olması veya ticari iş karinesi sebebiyle diğer taraf için de ticari iş sayılması davanın ticari dava olması için yeterli değildir.
6102 s. TTK 19/2’de, taraflardan biri için ticari iş sayılan bir işin diğeri için de ticari iş sayılması, davanın niteliğini ticari hale getirmez. Zira; Türk Ticaret Kanunu, kanun gereği ticari dava sayılan davalar haricinde, ticari davayı ticari iş esasına göre değil, ticari işletme esasına göre belirlemiştir. Bu nedenle taraflar arasındaki uyuşmazlık konusundaki işin ticari iş niteliğinde olması bunun aynı zamanda ticari dava sayılmasını gerektirmez.
C-Taraflardan sadece birinin ticari işletmesi ile ilgili olması durumunda ticari dava kabul edilen davalar kanunda açıkça düzenlenmiştir. Üçüncü grup ticari davalar, yalnızca bir tarafın ticari işletmesini ilgilendiren havale, vedia ve fikri haklara ilişkin davalardır. Yukarıda açıklandığı üzere bir davanın ticari dava sayılması için kural olarak ya mutlak ticari davalar arasında yer alması ya da her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili bulunması gerekirken havale, vedia ve fikri haklara ilişkin davaların ticari nitelikte sayılması için yalnızca bir yanın ticari işletmesiyle ilgili olması TTK’da yeterli görülmüştür.
6102 s. TTK m. 5 uyarınca ticari davalar Asliye Ticaret Mahkemelerinde görülerek karara bağlanır. Aynı düzenleme uyarınca, Asliye Ticaret Mahkemeleri ile diğer Hukuk Mahkemeleri arasındaki ilişki, … 6762 s. TTK’dan farklı olarak iş bölümü ilişkisi değil, görev ilişkisidir. Göreve ilişkin düzenlemeler, 6100 s. …. uyarınca kamu düzenine ilişkin olduğundan mahkemelerce ve temyiz incelemesi aşamasında …’ca re’sen incelenir. Bu kuralın tek istisnası, 6102 s. TTK m. 5/4’de düzenlenmiş olup, buna göre, yargı çevresinde ayrı bir Asliye Ticaret Mahkemesi bulunmayan yerlerde Asliye Hukuk Mahkemeleri’ne açılan ticari davalarda görev kuralına dayanılmamış olması, Asliye Ticaret Mahkemesi’ne görevsizlik kararı verilmesini gerektirmeyecektir. Bu nedenle yargı çevresinde Asliye Ticaret Mahkemesi bulunmayan yerlerde bir ticari uyuşmazlığın çözümü için Asliye Hukuk Mahkemesi’ne genel mahkeme sıfatıyla dava açılması halinde, mahkemece görevsizlik kararı verilmeksizin işin esasının görülmesi gerekir. Buna karşılık, kanun aksi durumu düzenlememiş olduğundan, Asliye Hukuk Mahkemesi’nin ticari olmayan bir davayı Asliye Ticaret Mahkemesi sıfatıyla görmüş olması açıkça bozmayı gerektiren bir usule aykırılık hali oluşturur.
Mahkemelerin görevi, ancak kanunla (6100 s. … ) düzenlenir. Görev ilişkin kurallar kamu düzenindendir. Bu nedenle yargılamanın her aşamasında mahkeme tarafından re’sen nazara alınması gerekir ..). Görev konusunda taraflar için kazanılmış hak doğmaz ve yeni bir Kanunla kabul edilen görev kuralları kanunda aksine düzenleme yapılmadığı sürece geçmişe de etkilidir (… 14.04.2004 tarih 2004/19-218 Esas 2004/221 sayılı kararı).
Dosya içerisinde toplanan tüm deliller ve diğer belgelerin incelenmesinde; davacı işçiler tarafından keşide edilerek, davalı şirkete verilen bononun, davalı tarafından icra takibine konu edildiği ve davacıların borçlu olmadığından bahisle menfi tespit istemli işbu davanın açıldığı, mahkememizce yapılan araştırmada davacıların tacir olduğuna dair bir kayda rastlanmadığı, … … Başkanlığı’nın cevabi yazısında da davacıların potansiyel (gelir getirici kazancı olmayan) mükellefler olduğunun bildirildiği anlaşılmaktadır. … . Bölge Adliye Mahkemesi kararı mahkememiz yönünden bağlayıcı olmakla dava konusunun eser sözleşmesinden kaynaklanan menfi tespit olduğu ve davacıların tacir olmadığı ve davanın da mutlak ticari dava niteliğinde bulunmadığı anlaşıldığından uyuşmazlığın çözümünde Asliye Hukuk Mahkemesi görevli olup, mahkememizin görevsizliği nedeniyle davanın, dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine, süresinde ve istek halinde dosyanın …. maddeleri uyarınca, görevli … Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.
Anlatılan nedenlerle,
HÜKÜM :
1-DAVANIN MAHKEMEMİZİN GÖREVSİZLİĞİ NEDENİYLE USULDEN REDDİNE,
2-Kararın kesinleşmesi ve iki haftalık yasal sürede talep edilmesi halinde dosyanın görevli … Asliye Hukuk Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3- Yargılama giderleri ve vekalet ücretinin HMK.323 ve 331 maddeleri uyarınca görevli ve yetkili mahkeme tarafından değerlendirilmesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık sürede verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 25/01/2023

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı