Emsal Mahkeme Kararı Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/519 E. 2022/552 K. 28.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/519 Esas – 2022/552
TÜRK MİLLETİ
Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
T.C.
ANKARA GEREKÇELİ KARAR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/519 Esas
KARAR NO : 2022/552

DAVA : Ticari Şirket
DAVA TARİHİ : 15/08/2022
KARAR TARİHİ : 28/09/2022
KARAR Y.TARİHİ : 27/10/2022

Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
I-İDDİALAR
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili …’nun davalı şirketin yönetim kurulu üyesi, amcası … ile davalı … …’ın ise bu şirketin %50 oranında ortağı olduğunu, davalı …’ın ise bu şirketin ücretli çalışanı olduğunu, 30/06/2021 tarih ve 10360 sayılı T.T.S.G’de yayımlanan ilandan da anlaşılacağı üzere bu tarihe kadar tek başına yönetim kurulu başkanı olarak yetki kullanan … …’ın yetkileri sona ererek müvekkili … … ile davalı … …’ın davalı şirketin yönetim kurulu üyesi olarak seçildiklerini, bu sebeple şirketin çift imza ile temsilinin zorunluluk arz ettiğini, şirket çalışanı …’ın ise kendisine yıllar önce tanımlanan online banka ödemelerinde açıkça yetki aşımı yaptığını, müvekkilinin en basit talimatlarını d6ahi yerine getirmezken diğer yönetim kurulu üyesi olan davalının istediği her türlü bilgi ve belgeyi verdiğini, müvekkili tarafından verilen açık talimata rağmen banka üzerinden her türlü ödemeyi yaptığını ve müvekkil tarafından yapılacak kontrolleri engellediğini, müvekkilinin talebinin müşterek sorumlu olduğu şirkette işlemlerin müşterek imza ile yapılması olduğunu, müvekkili tarafından şirket hesaplarının olduğu bankadan hiçbir bilgi ve belge alınmazken ve bu durum engellenirken şirket çalışanı tarafından milyonlarca TL bulunan hesap üzerinde tasarrufta bulunulduğunu, şirket çalışanı …’ın iş akdinin haklı nedenlerle feshedildiğini, ancak SGK çıkışının yaptırılmadığını, …’ın tek başına kullandığı online banka işlemlerinin iptal edilmek istendiğini, ancak bankaca müşterek imza istendiği için talebin yerine getirilemediğini, davalı …’ın müvekkiline yönetim kurulu kararı gereğince vermesi gereken bilgileri davalı … …’ın talimatıyla vermediğini, dolayısıyla bu davanın amacının alınan ve gazetede yayınlanan karar doğrultusunda şirket iş ve işlemlerinin yönetim kurulu tarafından yürütülmesini sağlamak olduğunu, sonuç olarak davalı şirket hakkındaki her türlü işlemlerin yönetim kurulunu oluşturan müvekkili … ve … … tarafından müştereken yapılmasının temini açısından şirket çalışanı davalı …’a tanımlanan ve kendisi tarafından kullanılan SGK şifreleri ile işlem yapma ve … Bankası Samanparazı Şubesi’nde şirket hesapları üzerinde işlem yapma, para çekme, ödeme, şifre kullanma yetkisinin kaldırılmasını ve bu konuda ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
II-SAVUNMALAR
2. Davalılara usulüne uygun olarak dava dilekçesi tebliğ edilmiş ancak savunma hakkını kullanmamışlardır.
III-TARAFLAR ARASINDAKİ UYUŞMAZLIK
3. Uyuşmazlık, şirket çalışanı …’a tanımlanan ve kendisi tarafından kullanılan SGK şifreleri ile işlem yapma ve … Bankası Samanpazarı şubesinde şirket hesapları üzerinde işlem yapma, para çekme, ödeme, şifre kullanma yetkisinin kaldırılıp kaldırılamayacağı noktasında toplanmaktadır.
4. Yargılamada tarafların anlaştıkları vakıa bulunmamaktadır.
V- DELİLLERİN TARTIŞILMASI, YARGILAMA ve GEREKÇE

5. Dava davalı şirket tarafından şirket çalışanı diğer davalı …’a tanımlanan ve kendisi tarafından kullanılan SGK şifreleri ile işlem yapma ve … Bankası Samanpazarı şubesinde şirket hesapları üzerinde işlem yapma, para çekme, ödeme, şifre kullanma yetkisinin kaldırılması istemine ilişkindir.
6. Davacı vekilinin dava dilekçesinde, davalı …’a tanımlanan ve kendisi tarafından kullanılan SGK şifreleri ile işlem yapma ve … Bankası Samanpazarı şubesinde şirket hesapları üzerinde işlem yapma, para çekme, ödeme, şifre kullanma yetkisinin kaldırılması talep ve dava ettiği, bu hususlarda da ihtiyati tedbir talep ettiği, Mahkememizce 17/08/2022 tarihinde oyçokluğu ile ihtiyati tedbir talebinin kısmen kabulüne karar verilerek davalı …’a tanımlanan SGK şifreleri ile işlem yapma ve … Bankası Samanpazarı şubesinde şirket hesapları üzerinde işlem yapma, para çekme, ödeme, şifre kullanma yetkilerinin aksi yönde karar verilinceye dek durdurulmasına karar verildiği, davalı … … vekilinin 31/08/2022 tarihli dilekçesi ile ihtiyati tedbir kararına itiraz ettiği anlaşılmıştır.
7. Davalı şirketin ortaklık yapısı ile yönetim kurulunun oluşumunu irdelediğimizde, şirketin davacılardan … % 50, davalılardan … … % 50 pay sahiplerinden oluştuğu, 30.06.2021 tarihinde Ticaret Sicil Gazetesinde yayımlanan ve şirketin 28.06.2021 tarihli Genel Kurul kararı ile yönetim kurulunun … ve … …’dan teşekkül ettiği, birlikte müştereken temsile yetkili oldukları anlaşılmaktadır.
8. Taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümü için özellikle davacının talep sonucunu oluşturan hususa yönelik açıklama yapmakta yarar bulunmaktadır.

9. Limited şirketlerde yönetim ve temsile ilişkin hükümler TTK m. 623 vd.’da düzenlenmiş olup TTK m. 623 hükmü;
“(1) Şirketin yönetimi ve temsili şirket sözleşmesi ile düzenlenir. Şirketin sözleşmesi ile yönetimi ve temsili, müdür sıfatını taşıyan bir veya birden fazla ortağa veya tüm ortaklara ya da üçüncü kişilere verilebilir. En azından bir ortağın, şirketi yönetim hakkının ve temsil yetkisinin bulunması gerekir.
(2) Şirketin müdürlerinden biri bir tüzel kişi olduğu takdirde, bu kişi bu görevi tüzel kişi adına yerine getirecek bir gerçek kişiyi belirler.
(3) Müdürler, kanunla veya şirket sözleşmesi ile genel kurula bırakılmamış bulunan yönetime ilişkin tüm konularda karar almaya ve bu kararları yürütmeye yetkilidirler.” şeklinde düzenlenmiştir.
10. TTK m. 623/1 uyarınca, şirketin yönetimi şirket sözleşmesi ile düzenlenir ve şirket yönetimi müdür sıfatını taşıyan bir veya birden fazla ortağa veya üçüncü kişilere verilebilir. Dolayısıyla, şirketi yönetim yetkisi müdürlere aittir.
11. Yönetim yetkisinin kapsamı ise TTK m. 623/3’te açıklanmıştır. Buna göre, “kanunla veya şirket sözleşmesi ile genel kurula bırakılmamış bulunan yönetime ilişkin tüm konularda müdürler karar alabilir ve bu kararları icra edebilir” Yine TTK m.625/1’e göre, “müdürler, kanunların ve şirket sözleşmesinin genel kurula görev ve yetki vermediği bütün konularda görevli ve yetkilidir” Bu hükümlerden hareketle, müdürlerin yönetim yetkisinin kapsamına şirketin işletme konusunun elde edilebilmesi için gerekli ve genel kurulun yetkileri dışında kalan tüm iş ve işlemleri yapmak ve bu doğrultuda kararlar almak girmektedir.
12. Limited şirkette organlar arasında işlevler ayrılığı prensibi gereğince, TTK m. 616 gereğince genel kurulun devredilmez ve vazgeçilmez görevleri düzenlendiği gibi; TTK m. 625/1’de de müdür veya müdürler kurulunun devredilmez ve vazgeçilmez görevleri düzenlenmiştir. Bu hükme göre esas itibariyle yönetim konularında yetki tamamen müdür veya müdürler kuruluna terk edilmiş ve genel kurulun yönetim konularında karar alma yetkisi ortadan kaldırılmıştır. Böylece yapılan işlemlerden hangi organın hukuken sorumlu olacağı da belirgin hale getirilmiştir.
13. Limited şirket müdür veya müdürler kurulunun görev ve yetkilerinin genel sınırı TTK m. 625/1’de çizilmiştir. Bu hükme göre, müdürler, kanunların ve şirket sözleşmesinin genel kurula görev ve yetki vermediği bütün konularda görevli ve yetkilidir. TTK m. 625 hükmü şu şekildedir;
14. (1) Müdürler, kanunların ve şirket sözleşmesinin genel kurula görev ve yetki vermediği bütün konularda görevli ve yetkilidir. Müdürler, aşağıdaki görevlerini ve yetkilerini devredemez ve bunlardan vazgeçemezler:
a) Şirketin üst düzeyde yönetilmesi ve yönetimi ve gerekli talimatların verilmesi.
b) Kanun ve şirket sözleşmesi çerçevesinde şirket yönetim örgütünün belirlenmesi.
c) Şirketin yönetimi için gerekli olduğu takdirde, muhasebenin, finansal denetimin ve finansal planlamanın oluşturulması.
d) Şirket yönetiminin bazı bölümleri kendilerine devredilmiş bulunan kişilerin, kanunlara, şirket sözleşmesine, iç tüzüklere ve talimatlara uygun hareket edip etmediklerinin gözetimi.
e) Küçük limited şirketler hariç, risklerin erken teşhisi ve yönetimi komitesinin kurulması.
f) Şirket finansal tablolarının, yıllık faaliyet raporunun ve gerekli olduğu takdirde topluluk finansal tablolarının ve yıllık faaliyet raporunun düzenlenmesi.
g) Genel kurul toplantısının hazırlanması ve genel kurul kararlarının yürütülmesi.
h) Şirketin borca batık olması hâlinde durumun mahkemeye bildirilmesi.
(2) Şirket sözleşmesinde, müdürün veya müdürlerin;
a) Aldıkları belirli kararları ve
b) Münferit sorunları,
genel kurulun onayına sunmaları gereği öngörülebilir. Genel kurulun onayı müdürlerin sorumluluğunu ortadan kaldırmaz, sınırlandırmaz. Türk Borçlar Kanununun 51 ve 52 nci madde hükümleri saklıdır”.
15. Esasen limited şirkette genel kurulun yönetimle ilgili konularda hiçbir yetkisi bulunmamaktadır. Yönetim yetkisi, bir bütün olarak müdürlerin görevidir. TTK m.625/1’de liste hâlinde sayılan görev ve yetkilerin yönetime ilişkin olduğu ve numerus clausus olarak sayıldığı, madde gerekçesinde belirtilmiştir. Maddede sayılan görev ve yetkiler incelendiğinde bunların salt yönetim görevine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Şirket sözleşmesine eklenmek şartıyla bu görev ve yetkilere yenilerinin de eklenmesi mümkün olacaktır.
16. Yukarıda yapılan açıklamalardan da anlaşılacağı üzere limited şirketin iç yönetimi konusundaki yetki müdür ya da müdürlere aittir. Müdürler bu yetkilerini doğrudan kendileri kullanabilecekleri gibi somut olayda olduğu gibi çalışanlar vasıta ile de kullanabilirler. Somut uyuşmazlıkta davacı yanın dava konusu yaptığı işlemler şirketin idaresine yönelik ve yine yönetici olmayan şirket çalışanı davalı … eli ile kullandığı faaliyetlerdir. Sözkonusu işlemler yönünden yetki TTK m. 625 hükmü uyarınca yönetim organı olan müdürler tarafından kullanılır.
17. Yönetim kurulu tasarrufunda olan hususlarda karar alamaması halinde yani işlevini yerine getirememesi halinde ise bu hususta Genel Kurul yönetim organında değişiklik yapabilecektir.
18. Dava konusu edilen talepler, şirketin iç işleyişine yönelik yönetimsel işlem ve eylemler niteliğinde olup Yönetim Kurulunca alınan bir kararın geçersizliğine ilişkin değildir. Sonuç olarak davacının talep konusu yaptığı hususların münhasıran yönetim kurulun yetkisinde olduğu, dolayısıyla bu konularda mahkemeden karar verilmesi istenemeyeceğinden, davanın reddine karar verilmesi gerekmiştir.
19. İhtiyati tedbirin kaldırılmasına yönelik istem ise yine yukarıda yapılan açıklamalar nazara alınarak kabulüne karar verilmiştir.
VI-HÜKÜM

1-Davanın REDDİNE,
2-İhtiyati tedbir kararına itirazın kabulüne, 17.08.2022 tarihli ara karar ile kısmen kabulüne karar verilen ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına,
3-Davacı tarafından yatırılan peşin harcın karar harcı sayılmasına, başkaca bir harç alınmasına yer olmadığına,
4-Masrafların davacı üzerinde bırakılmasına,
5-HMK’nun 333. maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde YATIRANA İADESİNE,
6-Davalı … …, …, … Yazılım Medya Bil. Bas. Yay. Rek. İç ve Dış Tic. A.Ş kendilerini vekille temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T. 3, 13 maddeleri gereğince hesaplanan takdiren 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak ayrı ayrı davalılara ödenmesine,
Dair davacı vekilinin ve davalı … … vekilinin, davalı … vekilinin ve davalı … Yazılım vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık sürede verilecek dilekçe ile Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’nde istinaf kanun yolu açık olmak üzere oybirliği verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 28/09/2022