Emsal Mahkeme Kararı Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/414 E. 2023/106 K. 16.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T…. 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ
Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
T.C.
… GEREKÇELİ KARAR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/414
KARAR NO : 2023/106

BAŞKAN : …
ÜYE : …
ÜYE : …
KATİP : …

DAVACI : …
VEKİLİ : Av. ….
DAVALI : …
DAVA : Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ : 23/06/2022
KARAR TARİHİ : 16/02/2023
KARAR Y.TARİHİ : 24/02/2023

Mahkememizde görülmekte olan “şirketin ihyası” davasının yapılan açık yargılaması sonucunda, aşağıdaki karar tesis edilmiştir;
I-İDDİALAR
1. Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin 25/01/2010 tarihine kadar dava dışı işveren … İnş. İm. Tah. Tur. Teks. San. Ve Tic. Ltd. Şti bünyesinde çalıştığını, 25/01/2010 tarihinde firma bünyesindeki çalışmasının fiilen sona ermi olmasına rağmen … İnş. İm. Tah. Tur. Teks. San. Ve Tic. Ltd. Şti ve … İNş. İth. İhr. Ul. Nak. Tic. San. ….Ş adi ortaklığı bünyesinden sehven sigorta primlerinin yatırılmaya devam ettiğini, müvekkilinin 25/01/2010-31/12/2010 tarileri arasında davalı işyerinde herhangi bir fiili çalışması bulunmamasının taraflar arasında bu döneme ilişkin bir hizmet sözleşmesi mevcut olmaması nedeni ile ilgili tarih aralığı yönünden bildirilmiş olan 280 günlük çalışmanın ve prim gün sayısının iptali istemli olarak … Mahkemesi’nin 2021/138 sayılı dosyası ile tespit davası açıldığını, bahsi geçen dosyada tasfiye edilen … İNş. İth. İhr. Ul. Nak. Tic. San. ….Ş’nin tasfiye edildiğinin bildirildiğini, bu nedenle işbu davayı ikame ettiklerini beyan ederek … İNş. İth. İhr. Ul. Nak. Tic. San. ….Ş unvanlı şirketin ihyasını, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
II-SAVUNMALAR
2. Davalı Müdürlük temsilcisi cevap dilekçesinde; ihyası istenen şirketin 04/02/1982 tarihinde TTK Geçici 7. Maddesi kapsamında 23/01/2014 tarihinde resen terkin edildiğini, 2 ay içinde bildirimde bulunmadığı takdirde mühfesih sayılacağı ilanen bildirilen şirketin süresi içinde başvuruda bulunulmadığı için 28/01/2014 tarih ve 8495 sayılı …’de yapılan ilan ile sicilden resen terkin edildiğini, şirketin terkin tarihinde şirketin derdest davalarının alacak ve borçlarının Müdürlükleri tarafından bilinmesinin mümkün olmadığını, tarafların işbu davanın açılmasına sebebiyet vermediğini, dava konusu şirketin Geçici 7. Maddedeki prosedüre uygun olarak hukuka uygun bir şekilde kapatıldığını, söz konusu fıkra uyarınca sicil kayıtları silinen şirket borçlarının şirketlerin unvanlarının silinmesine engel olmayacağının açık bir şekilde belirlendiğini, Geçici 7. Maddenin … . Fıkrası dikkate alındığında davacının alacağı sebebiyle işbu ihya davasını açmakta hukuki yararı olmadığını, bu sebeple dava şartı yokluğundan HMK’nun ilgili maddeleri uyarınca davanın usulden reddi gerektiğini, beyan ederek davanın süre yönünden ve hukuki yarar yokluğundan usulden reddini, ek tasfiyeye karar verilmesi halinde TTK’nun 547/2 maddesi uyarınca tasfiye memuru atanmasını, tarafları açılan davada yasal hasım olduğundan tarafları aleyhine vekalet ücreti ve yargılama giderlerine hükmedilmemesini talep etmiştir.
III-TARAFLARIN ANLAŞTIKLARI ve ANLAŞAMADIKLARI HUSUSLAR
…. Taraflar Arasında Uyuşmazlık Bulunmayan Hususlar
3. Tarafların dava konusu edilen konulardan üzerinde anlaştıkları bir vakıanın bulunmadığı anlaşılmaktadır.
B. Taraflar Arasındaki Uyuşmazlık Konuları
4. Taraflar arasındaki uyuşmazlık ihyası istenen … İnş. İth. İhr. Ul. Nak. Tic. San. ….Ş. yönünden ihya şartlarının oluşup oluşmadığı noktalarında toplanmaktadır.

IV-ÇEKİŞMELİ VAKILAR HAKKINDA TOPLANAN DELİLLER
5. İhyası istenen … İNş. İth. İhr. Ul. Nak. Tic. San. ….Ş’nin …kayıtlarının incelenmesinde; şirketin 04/02/1982 tarihinde … …Müdürlüğü’ne kayıtlı olarak kurulduğunu, şirketin kayıtlı adresinin “….” olduğunu, 23/01/2014 tarihinde …tarafından TTK’nun geçici 7. Maddesi kapsamında resen terkin edildiğini, şirket adresine kapatılma nedenine ilişkin 03/10/2013 tarihinde çıkarılan tebligatın “taşınmış” notuyla iade döndüğünü, ihtarın ayrıca 07/10/2013 tarih ve 8420 sayılı …’de ilan edildiğini, 2 ay içinde bildirimde bulunmadığı taktirde münfesih sayılacağı ilanen bildirilen şirketin süresi içinde başvuruda bulunulmadığı için 28/01/2014 tarih ve 8495 sayılı …’de yapılan ilan ile sicilden resen terkin edildiği anlaşılmıştır.
6. … Mahkemesi’nin 2021/138 sayılı dosyasının incelenmesinde; davanın … tarafından, … Genel Mdr. ve … İnş. Ltd. Şti aleyhine 12/01/2011 tarihinde tespit istemiyle açıldığı, 06/11/2018 tarihinde davanın kısmen kabulüne karar verildiği, davalı … Genel Müdürlüğü’nün istinaf başvurusu üzerine iş ortaklığını oluşturan şirketlerden … İNş. İth. İhr. Ul. Nak. Tic. San. ….Ş’nin tüzel kişiliğinin olmaması sebebiyle kararın kaldırıldığı anlaşıldı.

V- DELİLLERİN TARTIŞILMASI, YARGILAMA ve GEREKÇE
7. Dava, TTK Geçici 7. madde hükmü uyarınca terkin edilen şirketin ihyası istemine ilişkindir.
8. Somut olayın incelenmesinden önce şirketin ihyasına yönelik Kanuni düzenlemelere değinmekte yarar bulunmaktadır.
9. 6102 sayılı TTK’nın Geçici Madde 7 hükmünde madde içeriğinde belirtilen hallerin varlığı tespit edilen… şirketler ile kooperatiflerin tasfiyeleri ve ticaret sicilinden kayıtlarının silinmesi, ilgili kanunlardaki tasfiye usulüne uyulmaksızın geçici 7. madde uyarınca yapılacağı düzenlenmiştir. Yine maddede sözkonusu hallerin 01.07.2015 tarihine kadar sayılan hallerin gerçekleştiğinin de tespiti aranmaktadır.
10. Geçici 7. maddenin … . fıkrasında sayılan bu haller ise;
“…) 24/6/1995 tarihli ve 559 sayılı … Kanununun Bazı Maddelerinde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Hükmünde Kararname gereğince, sermayelerini anılan Kanun Hükmünde Kararname ile öngörülen tutarlara çıkarmamış anonim şirketler ile limited şirketler.
b) Bu Kanunun yürürlük tarihinden önce veya 1/7/2015 tarihine kadar münfesih olan… şirketler.
c) Kooperatifler Kanunu hükümlerine göre herhangi bir nedenle dağılmış olan kooperatifler.
d) Sebebi ne olursa olsun aralıksız son beş yıla ait olağan genel kurul toplantıları yapılamayan anonim şirketler ile kooperatifler.
e) Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce tasfiye işlemlerine başlanılmış ancak genel kurulun toplanamaması nedeniyle ara bilançoları veya son ve kati bilançosu genel kurula tevdi edilemediği için ticaret sicilinden terkin işlemi yapılamayan şirket ve kooperatifler.” şeklindedir.
11. Hemen belirtilmesi gereken önemli bir husus ise, sözkonusu yukarıda belirtilen geçici 7. maddenin … . fıkrasında sayılan bu haller tadadi nitelikte bir sayım olup yalnızca bu hallere özgü olarak yine maddede öngörülen özel bir tasfiye yöntemi getirilmiş, bu haller dışında ise geçici 7. maddede belirtilen tasfiye usulü değil TTK veya ilgili Kanunlardaki düzenleme uyarınca tasfiye işlemi yapılması gerekmektedir.
12. Geçici 7. maddenin … . fıkrasında ise davacı veya davalı sıfatıyla devam eden davaları bulunan şirket veya kooperatiflere bu madde hükümleri uygulanamayacağı belirtilmiş, bunun dışında hangi hallerde bu düzenlemenin uygulanamayacağına ilişkin açık bir düzenlemeye yer verilmemiştir.
13. Geçici 7. maddenin 4 ve devamı fıkralarında terkin ve tasfiye usulü düzenlenmiş olup aynı maddenin …. fıkrasının “…” bendinde; kapsam dâhilindeki şirket ve kooperatiflerin ticaret sicilindeki kayıtlı son adreslerine ve sicil kayıtlarına göre şirket veya kooperatifi temsil ve ilzama yetkilendirilmiş kişilere bir ihtar yollanacağı, yapılacak ihtarın, ilan edilmek üzere … Gazetesi Müdürlüğüne aynı gün gönderileceği, ilanın, ihtarın ulaşmadığı durumlarda, ilan tarihinden itibaren otuzuncu günün akşamı itibarıyla, 11/2/1959 tarihli ve 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine göre yapılmış tebligat yerine geçeceği, aynı maddenin … .bendinde ise; dördüncü fıkra uyarınca yapılan ihtar ve ilana rağmen süresi içerisinde cevap vermeyen veya tasfiye memuru bildirmeyen veyahut durumunu kanuna uygun hale getirmeyen veya faaliyette bulunduğunu adres ve kanıtları ile birlikte bildirmeyen şirketin unvanının ticaret sicilinden re’sen silineceği düzenlenmiştir.
14. Görülüğü üzere maddenin … fıkrasında sayılan halleri taşıyan, 559 sayılı Kanun Hükmünde Kararname gereğince sermaye artırımında bulunmayarak münfesih olan şirketler dışındaki, şirket ve kooperatiflerden faaliyetlerine devam etme isteğinde bulunmaları hâlinde münfesih olma nedenini ortadan kaldıran işlemlerin yapılarak ispat edici belgelerin bildirilmesi için yapılacak işlemler maddenin … . fıkrasında sayılmıştır. 559 sayılı Kanun Hükmünde Kararname gereğince sermaye artırımında bulunmayarak münfesih olan şirketlere ise yine aynı yöntemle yapılacak bildirimde tasfiye memurunun bildirilmesi hususu ihtar edilir.
15. Maddenin … . fıkrasının “…” bendinde hem kapsam dâhilindeki şirket ve kooperatiflere, hem de sicil kayıtlarına göre şirket veya kooperatifi temsil ve ilzama yetkilendirilmiş kişilere bir ihtar yollanacağı açıkça düzenlenmiştir. Ayrıca yapılacak ihtarın … Gazetesi Müdürlüğünce ilan edileceği ve bu ilanın, ihtarın ulaşmadığı durumlarda, ilan tarihinden itibaren otuzuncu günün akşamı itibarıyla, 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine göre yapılmış tebligat yerine geçeceği de düzenlenmiştir. Ancak bu ilanın tebligat yerine geçebilmesi ihtarın “…” bendinde belirtilen kişilere tebliği halinde mümkün olabilecektir.
16. Maddede açıklanan biçimde ihtar yapılmaması halinde ise şirketin sicilden kaydının terkini işleminin usulsüz olduğunun kabulü gerekecektir.
17. Öte yandan 559 sayılı Kanun Hükmünde Kararname gereğince sermaye artırımında bulunmayarak münfesih olan şirketler yönünden sözkonusu durumda olan şirketlere çıkartılacak ihtar içeriği geçici 7. maddenin … . fıkrasının “…” bendinde düzenlenmiştir. İhtarda, tebliğ tarihinden itibaren iki ay içinde tasfiye memurunun bildirilmesi, aksi takdirde, bu madde hükümlerine göre ticaret sicili kayıtlarından unvanın silineceği, şirkete ait malvarlığının unvana ilişkin kaydın silindiği tarihten itibaren on yıl sonra Hazineye intikal edeceği ve bunun kesin olduğu açıkça yazılır.
18. 559 sayılı Kanun Hükmünde Kararname gereğince sermaye artırımında bulunmayarak münfesih olan şirkete yukarıda açıklanan biçimde ihtar tebliği yapılmamış olması durumunda ise 559 sayılı … Kanunu’nun Bazı Maddelerinde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Hükmünde Kararname ile eklenen geçici 10. maddesi gözetildiğinde asgari sermaye şartını süresinde yerine getirmeyerek münfesih olan şirketin bu durumu ortadan kalkmayacağının da kabulü gerekmektedir.
19. Bu durumda ise tasfiye ile sınırlı olmak üzere ihya kararı verilmeli ve 6102 sayılı … Kanunu’nun 7/15. maddesi uyarınca sicilden sermaye artırımı yapmayarak münfesih duruma düşmesinden ötürü tasfiye işlemleri için de şirkete tasfiye memuru atanması gerekmektedir.
20. Yapılan açıklamalar kapsamında somut uyuşmazlık incelindiğinde, şirketin 6102 sayılı TTK’nun geçici 7. maddesi kapsamında kaldığından bahisle davalı sicil müdürlüğünce terkin edildiği anlaşılmaktadır. Yukarıda açıklanan biçimde ihtar yapılıp yapılmadığı incelendiğinde ise, dosya kapsamında yer alan ihtarnamenin şirketin sicile kayıtlı adresine tebliğ edildiği ancak tebligatın iade edilmiş olduğu, bununla birlikte ihyası istenen şirket yetkilisine tebligat yapıldığına ilişkin herhangi bir bilgi belgenin veya tebligatın dosyaya sunulmadığı anlaşılmaktadır. Yukarıda da açıklandığı üzere 6102 sayılı TTK’nun geçici 7. maddesinin 4/… bendi uyarınca terkin işlemi öncesinde yapılması öngörülen ihtarın öncelikle şirkete, şirketin yetkilisine tebliğ edilmeksizin doğrudan …Gazetesinde ilan suretiyle yapılan ihtar usule aykırıdır. Bu nedenle dava konusu ihyası istenen şirketin terkin işleminin hukuka uygun olmadığı anlaşılmaktadır.
21. Ayrıca …Müdürlüğü’nün davaya cevap dilekçesinden şirketin 6102 sayılı … Kanunu’nun geçici 7. maddesi gereğince 18.05.2004 tarihli ve 5174 sayılı … Kanunu gereğince kaydının 23/01/2014 tarihinde silindiği, anlaşılmaktadır.
22. 5174 Sayılı … … Kanunun 10. maddesinde “Odalara kayıt zorunluluğu bulunanlar, durumlarında meydana gelen ve … Kanununa göre tescil ve ilânı gereken her türlü değişikliği, gerçekleşmesinden itibaren bir ay içinde, kayıtlı oldukları odalara bildirmek zorundadır. Ticaret siciline tescili zorunlu olup da yasal şekil ve sürede tescil ettirilmemiş olan bir hususu haber alan ilgili oda, bu yasal zorunluluğu yerine getirmeyenlerin durumlarını gerekli sicil değişikliklerinin yapılması için ilgili …memurluğuna bildirir. …memurluğu, bu bildirim üzerine gerekli işlemleri yapmakla yükümlüdür.
İçinde bulunulan yıldan önceki iki yıldan itibaren adresleri ve durumları tespit edilemeyenler ile bu süre zarfında aidat ödemeyen üyelerin isimleri, oda yönetim kurulu kararıyla, meslek grupları ve seçmen listelerinden silinir; aidat tahakkukları durdurulur. Bu fıkra hükmünün gereğinin her yılın ocak ayı içinde yerine getirilmesinden oda yönetim kurulu sorumludur
Yukarıdaki fıkrada anılan oda yönetim kurulu kararını takip eden yılbaşından itibaren iki yıl içinde, ilgilinin üyesi bulunduğu odaya müracaatla adres ve durumunu bildirmemesi halinde, oda yönetim kurulunun teklifi ve meclis kararıyla …kaydının re’sen silinmesi için …memurluğuna ihbarda bulunulur. İhbarı takip eden ayın ilk günü itibarıyla oda kaydı silinmiş sayılır. Bu süre içerisinde durumunu bildiren üyelerin aidat tahakkukları başlatılır. Ancak bu durumda olanlar tüm aidat borçlarını ödemedikçe seçmen listelerine tekrar kaydedilemezler.
Ticaret sicilinden re’sen veya işin bırakılması halinde üyenin talebi üzerine kayıt silinmesine ilişkin ilânlar … Gazetesinde ücretsiz olarak yayımlanır.” hükmünü içermektedir.
23. 30.12.2012 gün ve 28513 sayılı … Gazete’de yayımlanan “Münfesih olmasına veya sayılmasına rağmen tasfiye edilmemiş… Şirketler ile Kooperatiflerin Tasfiyelerine ve Ticaret Sicili Kayıtlarının Silinmesine İlişkin” Tebliğ’in 1. maddesinin d bendi “18/5/2004 tarihli ve 5174 sayılı … … Kanununun 10 ve 32 nci maddelerine göre adreslerinin ve durumlarının tespit edilememesi nedeniyle ilgili odadaki üyelikleri askıya alınan ve oda yönetim kurulu kararını takip eden yılbaşından itibaren iki yıl sonunda oda kaydı silinerek, sicil kaydı silinmek üzere Müdürlüklere bildirilen şirketler ve kooperatifler.” ifadesini içermekte olup bu tebliğ düzenlemesi ile esasen kanunda olmayan bir hal tebliğ ile düzenlemiştir.
24. Ancak yukarıda da (11) belirtildiği gibi 6102 sayılı TTK’nın Geçici 7. maddesinin … . fıkrasında sayılan haller tadadi nitelikte olduğu ve genişletilmeye tabi tutulamayacağından az yukarıda (23) belirtilen Tebliğ hükmü ile normlar hiyerarşisine aykırı biçimde Kanunun istisnai tasfiye usulüne tabi olacağını belirtmediği bir hal ikincil bir düzenleme ile de olsa Geçici 7. madde kapsamına alınamaz.
25. Bu nedenle, Geçici 7. maddede tadadi olarak sayılan silinme sebepleri arasında yer almayan ihyası istenen şirketin oda kaydının silinmesine dayanılarak davalı sicil tarafından söz konusu terkin işleminin gerçekleştirilmesi anılan yasa maddesine açıkça aykırıdır.
26. Geçici 7. madde uyarınca … . fıkrasında sayılan haldeki şirketlerin tasfiyeleri ve sicilden silinmelerinin ancak maddedeki usule uyulması halinde mümkün olduğunun kabulü gerekmekte olup bunun aksine maddedeki usule uyulmaması halinde ise yukarıda açıklanan (17, 18 ve 19) 559 sayılı KHK gereğince sermaye artırımında bulunmayarak münfesih olan şirketler dışında ek tasfiye memuru atanmaksızın ihyasına karar verilmesi gerekmektedir.
27. Yapılan açıklamalar sonucunda somut olay değerlendirildiğinde, ihyası istenen şirketin 6102 sayılı TTK’nın geçici 7. maddesi kapsamında kaldığından bahisle davalı sicil müdürlüğünce ihtarname hazırlandığı ve ihtarnamenin … İNş. İth. İhr. Ul. Nak. Tic. San. ….Ş’nin kayıtlı adresine gönderildiği, ancak taşınmış olduğundan tebliğ edilemediği, tebliğ edilemeyen ihtarın … Gazetesi’nde yayınlandığı, ancak ihyası istenen şirket yetkilisine herhangi bir tebligat çıkarılmadığı, oysa ki TTK Geçici 7/4-… maddesi uyarınca şirketi temsil ve ilzama yetkili kişilere de ihtar gönderilmesinin zorunlu olduğu, davada …Müdürlüğü’nce bu gereğe uygun hareket edilmediği dolayısı ile terkin işleminin yasada belirtilen usule uygun olmadığı gibi, resen terkin sebebi olarak “5174 sayılı kanuna göre odaca kaydı silinenler” gösterildiği, oda kaydı silinmesinin kanunda belirtilen terkin sebepleri arasında bulunmadığı, yasaya uygun olmayan terkin işleminin iptali ile şirketin ihyasına karar verilmesi durumunda ayrıca tasfiye memuru atanmasının gerekmediği, …Müdürlüğü’nün terkin işlemini usulüne uygun olarak yapmadığından kusurlu olduğu anlaşılmakla, davanın kabulüne, yargılama giderlerinin davalı Müdürlük üzerinde bırakılmasına dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
VI-HÜKÜM
1-Davanın KABULÜNE,
2-… …Müdürlüğü’nün … sicil numarasında kayıtlı iken sicilden terkin edilen … İnşaat … Şirketi’nin İHYASINA,
3-Karar kesinleştiğinde kararın TESCİL ve İLANINA,

4-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 179,90.-TL harçtan peşin alınan 80,70.-TL harcın mahsubu ile bakiye 99,20.-TL harcın davalı Müdürlükten tahsili ile hazineye gelir kaydına,
5-Davacı tarafça yargılama boyunca yapılan başvurma harcı, peşin harç, vekalet harcı, olmak üzere toplam 172,90.-TL yargılama harcının davalı Müdürlükten tahsili ile davacıya ödenmesine,
6-Davacı tarafından yapılan tebligat, müzekkere ve posta gideri olarak 52,50.-TL’nin davalı Müdürlükten tahsili ile davacıya ödenmesine,
7-HMK’nun 333. maddesi gereğince varsa artan gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana İADESİNE,
8-Davacı taraf kendini vekille temsil ettirdiğinden ……Ü.T. 3, 13 maddeleri gereğince hesaplanan takdiren 9.200,00.- TL vekalet ücretinindavalı Müdürlükten alınarak davacı tarafa ödenmesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda yapılan inceleme sonucunda HMK 345. maddesi gereğince kararın tebliği tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde kararı veren … …Mahkemesine ya da buraya gönderilmek üzere istinaf edenin bulunduğu yer İlk Derece Mahkemesine verilecek dilekçe ile … Bölge Adliye Mahkemesi istinaf yasa yolu açık olmak üzere 16/02/2023 tarihinde oy birliği ile verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 16/02/2023
Başkan …
e-imza

Üye …
e-imza

Üye …
e-imza

Katip …
e-imza

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, AYRICA FİZİKİ OLARAK İMZALANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı kanun m. 5 ve 6098 sayılı TBK m. 15 uyarınca elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan fiziki imza ile aynı sonucu doğurur”