Emsal Mahkeme Kararı Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/347 E. 2023/332 K. 05.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/347 Esas – 2023/332
T.C.
ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ
ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARARIDIR

ESAS NO : 2022/347 Esas
KARAR NO : 2023/332

HAKİM : ….
KATİP :….

DAVACI : …
VEKİLLERİ : Av. ….
Av. …
Av. ….
DAVALI : ….
VEKİLLERİ : Av. …
Av. …
DAVA : Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/05/2022
KARAR TARİHİ : 05/05/2023
KARAR Y.TARİHİ : 08/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirkete ait… Marka … model
… plakalı araç sürücüsünün, 10.02.2022 tarihinde direksiyon hakimiyetini kaybederek, park halinde bulunan … plakalı araca arka kısmından çarptığını,
bahsi geçen kaza neticesinde davacıya ait aracın kullanılamaz hale geldiğini, davacı
şirketin davalının 06.02.2022 tarih ve … numaralı kasko poliçe kapsamında
sigortalısı olduğunu, davacının, zararının karşılanması için sigorta şirketi ile iletişim kurmuş olduğunu
ancak sigorta şirketinin zararı karşılamayacağını beyan ettiğini, bunun üzerine
müvekkilinin aracı tamir ettirme imkânı olmadığından rayiç değerinin çok altında bir
bedelle satmak zorunda kaldığını, müvekkilinin 10.02.2022 tarihinde gerçekleşen kaza
neticesinde doğmuş zararının tazmini için zorunlu arabuluculuk yoluna başvurulduğunu
ancak anlaşma sağlanamadığını, tüm bu anlatımlar doğrultusunda müvekkilinin,…
plakalı aracında meydana gelen zararın tazmini için iş bu davayı açma zarureti hasıl
olduğunu, arz ve izah olunan nedenler … plakalı araçta meydana gelen fazlaya
ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 500,00 TL. maddi zararın kaza tarihi olan
10.02.2022 tarihinden işleyecek ticari faizi ile tahsiline, yargılama giderleri, arabuluculuk
ücret ile arabuluculuk sürecinde doğmuş vekâlet ücreti ve davadan kaynaklı ücreti
vekaletin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; kısmi dava açılmasında hukuki
menfaat bulunmadığından davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiğini, davacının
beyanları ile sigortalı araçta oluşan hasarın örtüşmediğinden uyumsuz hasar nedeniyle
davacıya ödeme yapılamadığını, kabul anlamına gelmemek üzere; talep edilen hasar
bedelinin davacı tarafından ispatlanması gerektiğini, davacının beyanları ile olay yeri
fotoğrafları incelendiğinde görüleceği üzere uyumsuzluğun mevcut olduğunu, bu sebeple
dolaylı zararlara ilişkin ödeme yapılamamadığını, kara araçları kasko sigortası genel
şartları dikkate alınarak hesaplama yapılması gerektiğini belirterek, öncelikle usule ilişkin
itirazlarının kabulüyle davanın usulden reddine, usulden ret kararı verilmediği takdirde,
haksız ve mesnetsiz açılmış olan davanın esastan reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
1-) Hukuk uyuşmazlıklarında dava şartı arabuluculuk son tutanağı,
2-) … A.Ş.’ye ait sigorta hasar dosyası.
3-) … Birliğine, …Müdürlüğüne, … Amirliğine ve … Müdürlüğüne yazılan müzekkere cevapları,
4-) Bilirkişi raporu,
YARGILAMA VE GEREKÇE:
Dava, trafik kazası nedeniyle oluşan maddi hasardan kaynaklı değer kaybı talebi isteminin kasko sigortacısından tahsiline ilişkindir.
Davaya konu kazaya sebebiyet veren … plakalı araca ait poliçenin incelenmesinde: 06/02/2022-2023 tarihleri arasında davalı şirkete genişletilmiş kasko poliçesi ile sigortalandığı, kazanın poliçe vadesi dahilinde meydana geldiği anlaşılmıştır.
Dosyanın esası için mahkemece yapılacak iş, meydana gelen kazanın nasıl gerçekleştiği, , davalı tarafın hukuki sorumluğu bulunup bulunmadığı, poliçe limiti ve ödeme yapıp, yapmadığının tespiti, gerçek zarar miktarının tespiti, yapılan ödeme varsa bunun güncellenmiş mahsubu ve en nihayetinde gerçek zarar miktarından, davalılarn kanunen sorumluluğunun bulunup bulunmadığı, hasar ile zararın örtüşük olup olmadığına karar vermekten ibarettir.
… yerleşik uygulamasına göre, araçta meydana gelen değer kaybı gerçek zarar kalemleri arasında bulunmakta olup, trafik sigortacısı meydana gelen değer azalmasından sorumludur.(…).
Kaza nedeniyle araçta meydana gelen değer azalması, aracın olay tarihindeki ikinci el piyasa rayiç değeri, aracın modeli, kullanım tarzı, daha önceden hasarlı olup olmadığı, kilometresi ve buna benzer diğer kriterler nazara alınarak, kazadan sonra gerekli onarımlar yapıldıktan sonra kazadan önceki değeri ile kazadan sonraki piyasa rayiç değeri arasındaki fark gerçek zarar, değer azalmasını gösterir. Hesaplama, teknik kriterler ve gerçek piyasa rayiçleri nazara alınarak yapılmalıdır. (…,)
Bu bilgiler ışığında, kazanın nasıl meydana geldiği, davalının sorumluluğu bulunup bulunmadığının ve varsa gerçek zarar miktarı açısından dosya, rapora tevdi edilmiş olmakla;
… plakalı kamyonet sürücüsü …’ın araç kullanmaya yetkili
yeterli B sınıfı sürücü belgesinin bulunduğu, sürücünün alkol testi olmadığı, aracın kazaya
etken herhangi bir mekanik aksamının bulunmadığı, aracın muayenesinin yapılı olduğu,
sigortasının … A.Ş. … numaralı kasko poliçe kapsamında sigortalı olduğu, … plakalı vincin kaza esnasında yol kenarında park halinde bulunduğu tespit
edilmiştir. Kazaya ilişkin dosya muhtevasında yer alan resimlerde … plakalı kamyonetin
ön kaput kısımlarının tamamı ile park halinde bulunan … plakalı vincin arka
kısımlarına girdiği, kazanın meydana geldiği yolun bölünmüş yol olduğu, kaza esnasında görüşe engel
cismin olmadığı tespit edilmiştir. Kazanın meydana geldiği yerin geometrik özelliklerine ilişkin kaza krokisinde yolun
eğimsiz düz yol olduğu tespit edilmiştir.

Meydana gelen kazanın oluşumuna ilişkin taraf beyanları, kaza tespit raporu ve tüm
dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; anlatıma göre, sürücünün kaza tespit raporunda direksiyon
hakimiyetini kaybetmesi ile park halinde bulunan vincin altına girmek sureti ile kazaya
karıştığını beyan ettiği, ancak dosyada yer alan sürücünün imzası bulunan başka bir ifade
tutanağında (…) ifadelerinin her ne kadar çelişkili olsada sürücünün beyanları üzerine
yapılan kaza değerlendirmesinde sürücünün virajlı yol bölümü kesiminde görüş alanını
yeterince kontrol altına almadan mevcut hızı ile virajlı yol bölümüne girdiği görüş alanını
yeterince kontrol altına almadan ve önünü görmeden seyrine devam ederek aracının
hızını yol mahal şartlarına göre ayarlamadığı, virajlı olan bu yol bölümüne girdiğinde
güvenli sürüş gereği hızını dikkat ve özen kuralına uygun olarak müteyakkız bir şekilde
azaltarak seyrine devam etmediği, görüş alanını yeterince kontrol etmeden virajlı bölgeye
girmesiyle direksiyon hakimiyetini kaybedip kontrolden çıkarak kazaya sebebiyet vermiş
olduğu anlaşıldığından meydana gelen kazada sürücünün seyir hızını yol durumunun
gerektirdiği şartlara uygun hale getirmediği, seyir hızını yüksek tutarak virajlı olan yolda
seyrine devam ettiğinin anlaşıldığı, sürücülerin güvenli sürüş için hızlarını yol ve hava
durumunun gerektirdiği şartlara uyarlayarak daha dikkatli ve duyarlı araç kullanması yol
ve sürüş güvenliği açısından önemli iken sürücünün bu kurallara uymadan dikkatsiz ve
tedbirsizce araç kullandığı, ayrıca sürücünün seyir hızını yol durumunun gerektirdiği
şartlara uydurmadığı anlaşıldığından meydana gelen kazada sürücünün 2918 sayılı
Karayolları Trafik Kanununun 52/1aKavşaklara yaklaşırken, dönemeçlere girerken,
tepe üstlerine yaklaşırken, dönemeçli yollarda ilerlerken, yaya geçitlerine, hemzemin
geçitlere, tünellere, dar köprü ve menfezlere yaklaşırken, yapım ve onarım alanlarına
girerken, hızlarını azaltmak,ve 52/1b(…,)
kuralını İHLAL ETTİĞİ ve tam kusurlu olduğu anlaşılmıştır.

Eksper Raporundaki tespitlerin fotoğraflarla, trafik kazası tespit tutanağındaki kazanın
özeti bölümünde anlatılan kazanın oluşumu ve aracın darbe alan / alacak kısımlarıyla
uyumlu olduğu tespit edilmiştir.

Ancak tüm dosya kapsamına göre,
hasarlar ile kazanın şekil olarak uyumlu olduğu tespit edilmiş olsa bile, sigortacılığın temel prensiplerinden birisi olan “Azami İyi Niyet Prensibi”ni dava konusu
olayı değerlendirirken dikkate almak gerekmesi gerektiği, Sigortacılık hukukunda tarafların birbirlerine karşı
mutlak iyi niyetle davranması zorunluluğunu bulunmakta olduğu, bu konudaki tespitin ve şüphenin, sigortacının sorumluluğuna etki edeceği veya sorumluluğunu etkileyeceği, buna göre, trafik
kazasının oluşumuna ilişkin beyanların doğru olmasının azami iyi niyet prensibinin gereği olduğu açıktır.
Bilirkişi raporuna göre de, dava konusu trafik kazasının meydana geliş şekli ve kasko sigortalı aracın çarptığı aracın
nitelikleri ile aracın hasar boyutu ve aracın hasarlanan kısımları dikkate alındığında aracın
sürücüsünün yaralanmamış olmasının olanaklı bulunmadığı, davalı sigorta şirketi tarafından araç sahiplerinden kazayı aydınlatacak
telefon görüşme kayıtları ve kaza anındaki … üzerinden adres konum ekran
görüntüsünün istenilmesine rağmen, kazaya karışan tarafça bu bilgilerin sigortacıya sunulmadığı, aynı yerde, aynı aracın, aynı ifade ile benzer kazaya karıştığı, büyük çaplı bir hasar için emniyet tutanağı bulunmadığı, kazayı gören bulunmadığı, her ne kadar kazayı gören bir trafik ekibi olduğu davacı tarafça beyan ediliyor ise de, bu ekibin tespit edilemediği, hususları bir bütün olarak değerlendirildiğinde, kazanın oluşumuna ilişkin
beyan yükümlülüğünün davacı üzerinde bulunduğu dikkate alındığında, kazanın sorumluluk kapsamında kalmadığına dair sigortacı üzerinde bulunan ispat külfetinin, yer değiştirerek davacı sigortalıya geçtiği,
kazanın ve sonrasındaki gelişmelerin tutanakta yazılı olduğu şekilde olduğunun
davacı sigortalı tarafından ispatlanamadığı dikkate alındığında, zararın teminat kapsamında kalmadığı anlaşılmış olmakla, davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Anlatılan nedenlerle,
1-Davanın REDDİNE,

2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 179,90 TL harcın, peşin alınan 80,70 TL harçtan düşümü ile eksik alınan 99,2‬0 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davalı taraf kendini vekille temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T. 3,13 maddeleri gereğince hesaplanan takdiren 500,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa ödenmesine,

4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,

5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde HMK 333 maddesi uyarınca yatırana iadesine,
7-Arabuluculuk faaliyeti sonunda taraflar anlaşamadıklarından, Arabuluculuk Yönetmeliği 26/2 maddesi uyarınca … bütçesinden karşılanan 1.560,00 TL arabuluculuk ücretinin, davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,

Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık sürede verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.. 05/05/2023

Katip … Hakim …
¸e-imza ¸e-imza