Emsal Mahkeme Kararı Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/298 E. 2023/440 K. 08.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/298 Esas – 2023/440
TÜRK MİLLETİ
Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
T.C.
ANKARA GEREKÇELİ KARAR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/298
KARAR NO : 2023/440

DAVA : Alacak / … Dayalı – İİK m. 308/b
DAVA TARİHİ : 16/03/2021
KARAR TARİHİ : 08/06/2023
KARAR Y.TARİHİ : 28/06/2023

Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılamasının sonucunda aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir;
I-İDDİALAR
1. Davacı vekili dava dilekçelerinde, … E. sayılı dosyasında verilen 19.06.2020 tarihli karar ile davacı şirketlerin konkordatosunun İİK 305 ve 306 maddeleri uyarınca tasdikine karar verildiğini ve tasdik ilanının 25.06.2020 tarihinde yapıldığını, müvekkili banka ve davalı şirket arasında 12.04.2017 tarih ve 5.000.000,00 TL limitli, 18.03.2015 tarih ve 7.500.000,00 TL limitli, 24.08.2012 tarih ve 2.000.000,00 TL limitli … imzalandığını ve davalı şirketlere krediler kullandırıldığını, komiserler kuruluna ilanda verilen süre içerisinde kesin mühlet tarihi itibari ile müvekkili bankanın alacağının bildirildiğini ancak 4.096.069,82 TL alacağın 2.317.008,00 TL’sinin kabul edildiğini, kalan kısmın reddedildiğini, işbu davanın açıldığı tarih itibari ile müvekkili bankanın davalı firmadan 1.791.141,00 TL alacağının bulunduğunu, konkordato dosyasında reddedilen alacaklarının genel hükümler çerçevesinde tahsiline karar verilmesini talep etme zaruretlerinin doğduğunu belirterek; … E. sayılı dosyasından verilen 19.06.2020 tarihli davalı firmalar hakkında konkordatonun tasdiki yönündeki kararın neticesinde uygulanmaya başlayan konkordato projesinde kabul edilmeyen bakiye 343.801,00 TL nakdi alacağın ana para miktarına dava tarihinden itibaren işleyecek temerrüt faizi ile, bakiye 1.449.340,00 TL gayri nakit alacağın ana para miktarına dava tarihinden itibaren işleyecek temerrüt faizi ile tahsil edilerek müvekkili bankaya ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
2. Davacı vekili cevaba cevap dilekçesinde; davanın süresi içinde açıldığını, davalının krediden kaynaklı edimlerini yerine getirmemesi üzerine …. Noterliği’nin … yevmiye numaralı ihtarnamesinin keşide edildiğini bu sebeple davacının açıklayıcı borç bildiriminin yapılmadığı iddiasının gerçeği yansıtmadığını, Komiserler kuruluna ilanda verilen süre içerisinde kesin mühlet tarihi itibari ile müvekkili Banka alacağının bildirildiğini ancak 4.096.069,82-TL alacağın 2.317.008,00-TL’sinin kabul edilerek, kalan kısmının reddedildiğini, işbu davanın açıldığı tarih itibarı ile müvekkili bankanın, davalı firmadan 1.793.141,00-TL alacağı bulunduğunu, 7101 sayılı Kanunun 22 maddesi ile faiz konusu 294/3 maddesi hükmünde şöyle düzenlendiğini; “Tasdik edilen konkordato projesi aksine hüküm içermediği takdirde kesin mühlet tarihinden itibaren rehinle temin edilmemiş her türlü alacağa faiz işlemesi durur” düzenlemesine yer verildiğini, Müvekkili bankanın davalı şirkete karşı rehinle temin edilmiş alacakları bulunduğunu, işbu alacakların tahsili amacıyla …. E. sayılı dosyalarıyla takip başlatıldığını, bu sebeple faiz talep edilemeyeceğinin belirtilmiş olmasının taraflarınca kabul edilemeyeceğini beyan etmiştir.
II-SAVUNMALAR
3. Davalı vekili cevap dilekçelerinde, davanın süresinde açılmadığını, İİK 308/b maddesinde tasdik kararının ilanı tarihinden itibaren bir ay içinde dava açabilecekleri hükmünün düzenlendiğini, müvekkili şirketin konkordato projesinin 19.06.2020 tarihinde tasdik edildiğini ve akabinde ilan edildiğini, bu nedenle süresinde açılmayan davanın reddinin gerektiğini, bahse konu proje incelendiğinde faiz ödeneceğine dair herhangi bir açıklama olmadığını, başvuru dilekçelerinde gerekse komiserlikçe düzenlenen tüm raporlarda alacaklılardan tenzilat istenmediğini, ancak faiz ödenmeyeceğinin açık ve net bir şekilde ortaya konduğunu, sonuç olarak söz konusu davanın süresinde açılmadığını, muaccel hale gelmemiş bedellerinin projeye dahil edilmesinin mümkün olmadığını, geçici mühlet tarihinden itibaren davacı bankaya temlik edilen alacaklar vasıtasıyla bir kısım ödemeler yapıldığını, ancak bu ödemelerin ne kadarının faizden ne kadarının asıl alacaktan düşüldüğünün taraflarınca bilinmediğini beyan ederek davanın reddini ve yargılama gideri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
III-TARAFLARIN ANLAŞTIKLARI ve ANLAŞAMADIKLARI HUSUSLAR
A. Taraflar Arasında Uyuşmazlık Bulunmayan Hususlar
4. Tarafların yargılamada üzerinde anlaştıkları bir vakıanın bulunmadığı anlaşılmaktadır.
B. Taraflar Arasındaki Uyuşmazlık Konuları
5. Taraflar arasındaki uyuşmazlık İİK md. 308/b düzenlemesindeki prosedürün tamamlanıp tamamlanmadığı ve konkordato yargılamasında çekişmeli hale gelen alacağın varlığına ilişkindir.

IV-ÇEKİŞMELİ VAKILAR HAKKINDA TOPLANAN DELİLLER
6. … sayılı dosyasının incelenmesinde; … Tem. Hizm. İnş. Taah. Gıda Nak. Tic. Ltd. Şti hakkında 19.09.2018 tarihinden itibaren 3 ay süreyle Geçici Mühlet kararı verildiği, 19.02.2019 tarihli Ara Karar ile 1 yıllık kesin mühlet verildiği, 19.06.2020 tarihli Karar’ı ile de “Davacının konkordato tasdik talebinin kabulü ile davacı ……’in revize edilen projesinin İİK 305 ve 306 maddesi gereğince tasdiki ile konkordatoya tabi borçların, 0-10.000,00 TL arası borçların tasdik tarihini takip eden 7. Ayda, 10.000,00-50.000,00 TL arası borçların tasdik tarihini takip eden 7,8 ve 9. Aylarda 3 eşit taksitte, 50.000,00 TL üzeri borçların, -%6’sının tasdik tarihini takip eden 7,8,9,10,11 ve 12. Aylarda 6 eşit taksitte, -%94’ünün tasdik tarihini takip eden 7. Aydan başlamak üzere 48 ayda eşit taksitte ve her ayın taksitinin o ayın 25’ine kadar ödenmesine,” karar verilerek şirketin konkordato projesinin tasdik edildiği anlaşılmıştır.
7. Taraflar arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmelerinin incelenmesinde; davacı banka ile … Tem. Hizm. İnş. Taah. Gıda Nak. Tic. Ltd. Şti arasında, 24.08.2012 tarihli 2.000.000,00 TL tutarlı, 18.03.2015 tarihli 7.500.000,00 TL tutarlı, 12.04.2017 tarihli 5.000.000,00 TL tutarlı Genel Kredi Sözleşmelerinin asaleten imzalandığı, … Tem. Hizm. İnş. Taah. Gıda Nak. Tic. Ltd. Şti’nin mülkiyetindeki; …. Parselde kayıtlı … nolu bağımsız bölüm üzerine 24.11.2016 tarihinde …yevmiye numarası ile davacı banka lehine 500.000,00 TL tutarında fekki bankaca bildirilinceye kadar 1.dereceden “..her türlü kredi taahhütnamelerine ve sözleşmelerine istinaden, … T.A.Ş şubelerince açılmış ve açılacak nakdi ve gayrinakdi .. kredilerden doğmuş ve doğacak her türlü kredi borçları ile sair bankacılık ve borç işlemlerinden dolayı doğmuş ve doğacak borçlarının teminatı olarak” ipotek tesis ettirdiği, …. Parselde kayıtlı …. nolu bağımsız bölüm üzerine 13.09.2012 tarihinde … yevmiye numarası ile davacı banka lehine 200.000,00 TL tutarında fekki bankaca bildirilinceye kadar 1.dereceden “..her türlü kredi taahhütnamelerine ve sözleşmelerine istinaden, … T.A.Ş şubelerince açılmış ve açılacak nakdi ve gayrinakdi .. kredilerden doğmuş ve doğacak her türlü kredi borçları ile sair bankacılık ve borç işlemlerinden dolayı doğmuş ve doğacak borçlarının teminatı olarak” ipotek tesis ettirdiği, …’un, mülkiyetindeki, …. Parselde kayıtlı …. nolu bağımsız bölüm üzerine 22.12.2016 tarihinde …yevmiye numarası ile davacı banka lehine 300.000,00 TL tutarında fekki bankaca bildirilinceye kadar 1.dereceden “… Tem. Hizm. İnş. Taah. Gıda Nak. Tic. Ltd. Şti’nin … T.A.Ş.’ne tevdi ettiği ve ileride tevdi edeceği her türlü kredi taahhütnamelerine ve sözleşmelerine istinaden, … T.A.Ş şubelerince açılmış ve açılacak nakdi ve gayrinakdi .. kredilerden doğmuş ve doğacak her türlü kredi borçları ile sair bankacılık ve borç işlemlerinden dolayı doğmuş ve doğacak borçlarının teminatı olarak” ipotek tesis ettirdiği tespit edilmiştir.
8. …. Noterliği üzerinden düzenlenen … yevmiye numaralı İhtarname’nin incelenmesinde; davacı banka tarafından, 21.09.2018 tarihinde, … Tem. Hizm. İnş. Taah. Gıda Nak. Tic. Ltd. Şti ve kefil … aleyhlerine keşide edildiği, ihtarnamede; şubenin kredili müşterisi ile banka arasında imzalanan Taahhütnameler/Sözleşmeler gereğince kullandırılan kredilerden, kredili müşteri ile birlikte, …’un sözleşmeleri müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzalamış olmaları nedeniyle, muhatapların 14.500.000,00 TL kefalet meblağı kadar bankaya karşı hukuken sorumlu olduğu; sözü edilen Taahhütnameler/Sözleşmeler gereğince 21.09.2018 tarihi itibariyle toplam 5.591.940,60 TL nakdi alacağın kesildiğini, söz konusu alacağın noter masrafı ile birlikte 1 gün içinde ödenmesi aksi halde haklarında kanuni işlemlerin başlatılacağının ihtar edildiği, çek yaprağından kaynaklı bankanın sorumlu olduğu 99.200,00 TL’nin 1 gün içinde depo edilmesi hususlarının ihtar edildiği, ihtarnamenin muhataplarından davalı … Tem. Hizm. İnş. Taah. Gıda Nak. Tic. Ltd. Şti.’nin Av. … imzasına 21.09.2018 tarihinde teslim edildiği tespit edilmiştir.
9. Mahkememizce bankacı bilirkişi marifetiyle bilirkişi incelemesi yaptırılmış olup, bilirkişi raporunun sonuç kısmında özetle; davacı bankanın 19.09.2018 Geçici Mühlet tarihi itibariyle, davalı … Tem. Hizm. İnş. Taah. Gıda Nak. Tic. Ltd. Şti’den kabul edilmeyen toplam 251.271,03 TL nakdi alacağı olduğunun hesaplandığı, 19.09.2018 Geçici Mühlet tarihi itibariyle, davalı … Tem. Hizm. İnş. Taah. Gıda Nak. Tic. Ltd. Şti’den toplam 1.441.330,00 TL gayrinakdi alacağı olduğunun hesaplandığı, yapılan tespitler doğrultusunda nakdi ve gayrinakdi risklerin alacak kalemi olarak davacı bankaya depo edilmesi/ödenip ödenmemesi ile ilgili kararın mahkemeye ait olduğu bildirilmiştir.
10. Taraf vekillerinin bilirkişi raporuna itirazları üzerinde, itirazların karşılanması amacıyla bilirkişiden ek rapor alınmıştır.
11. Bilirkişi ek raporunda özetle; Davacı vekili 1.000.000,00.-TL lik nakdi alacak kısmına İİK 294. madde uyarınca faiz işlemesi gerektiğini beyan etmiş ise de, davacı bankaca alınan ipoteğin açılmış ve açılacak nakdi ve gayrinakdi .. kredilerden doğmuş ve doğacak her türlü kredi borçları ile sair bankacılık ve borç işlemlerinden dolayı doğmuş ve doğacak tüm borçlarının teminatı olarak tesis edildiği ve kredi kartonlarından hangi kredinin rehinle teminat altına alındığına dair bilgi veya ayrım yapılmadığı da göz önünde bulundurulduğunda davacı vekilinin itirazının hesaplamayı değiştirir mahiyette olmadığı, Kök Rapor’da, 19.09.2018 Geçici Mühlet tarihi itibariyle bakiye borç miktarının, 19.09.2018 Geçici mühlet tarihinde davalı şirketin hesapları henüz kat edilmemiş ve davalı şirket henüz temerrüte düşürülmemiş olduğu açıklanarak ve uygulanabilecek faiz oranının, akdi faiz oranı olduğu tespiti ile hesaplama, geçici mühlet tarihine kadar işleyecek akdi faiz oranları gözetilerek yapıldığı bildirilmiştir.

V- DELİLLERİN TARTIŞILMASI, YARGILAMA ve GEREKÇE
12. Dava; konkordato yargılamasında çekişmeli hale gelen alacağın İİK 308/b maddesi kapsamında tahsili istemine ilişkindir.
13. …. Esas sayılı dosya suretinin incelenmesinde; Davacılarının, dava dışı … ve davalı ……Ltd.Şti olduğu, davacılar lehine 19/09/2018 tarihli karar ile geçici mühlet ve 19/02/2019 tarihli karar ile kesin mühlet verildiği, yapılan yargılama sonucunda 19/06/2020 tarihli karar ile davacıların davasının kabulüne karar verildiği anlaşılmıştır.
14. 2004 sayılı İİK’nun Kesin mühletin rehinli alacaklılar bakımından sonuçları başlıklı, 285.mad;– (…); “Borçlarını, vadesi geldiği hâlde ödeyemeyen veya vadesinde ödeyememe tehlikesi altında bulunan herhangi bir borçlu, vade verilmek veya tenzilat yapılmak suretiyle borçlarını ödeyebilmek veya muhtemel bir iflâstan kurtulmak için konkordato talep edebilir.”
15. 2004 sayılı İİK’nun Kesin mühletin rehinli alacaklılar bakımından sonuçları başlıklı, 295.mad (….) “Mühlet sırasında rehinle temin edilmiş alacaklar nedeniyle rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takip başlatılabilir veya başlamış olan takiplere devam edilebilir ancak bu takip nedeniyle muhafaza tedbirleri alınamaz ve rehinli malın satışı gerçekleştirilemez.”
16. 2004 sayılı İİK’nun Kesin mühletin sözleşmeler bakımından sonuçları başlıklı, 296 Madde (Değişik: 28/2/2018-7101/24 md.) “Sözleşmenin karşı tarafının konkordato projesinden etkilenip etkilenmediğine bakılmaksızın, borçlunun taraf olduğu ve işletmesinin faaliyetinin devamı için önem arz eden sözleşmelerde yer alıp da borçlunun konkordato talebinde bulunmasının sözleşmeye aykırılık teşkil edeceğine, haklı fesih sebebi sayılacağına yahut borcu muaccel hâle getireceğine ilişkin hükümler, borçlunun konkordato yoluna başvurması durumunda uygulanmaz. Sözleşmede bu yönde bir hüküm bulunmasa dahi sözleşme, borçlunun konkordatoya başvurduğu gerekçesiyle sona erdirilemez.
Borçlu, tarafı olduğu ve konkordatonun amacına ulaşmasını engelleyen sürekli borç ilişkilerini, komiserin uygun görüşü ve mahkemenin onayıyla herhangi bir zamanda sona erecek şekilde feshedebilir. Bu çerçevede ödenmesi gereken tazminat, konkordato projesine tabi olur. Hizmet sözleşmelerinin feshine ilişkin özel hükümler saklıdır.” düzenlemesi bulunmaktadır.
17. Taraflar arasındaki genel kredi sözleşmesinin 4. maddesinde “Temerrüt ve Muacceliyet” halleri düzenlenmiştir.
18. Sözleşmenin 4. maddesinin 4.2.5. fıkrasında “Keşide ettiği senetlerin protesto olması veya çeklerinin karşılıksız çıkması, mali yükümlülüklerini yerine getiremeyeceğini ilan etmesi, borçlarını ödemede acze düşmesi, alacaklılarına ödeme planı yapmayı teklif etmesi yahut yapması, iflas, iflas erteleme talebinde bulunması veya tasfiye takibine maruz kalması yahut herhangi bir aktifi üzerinde haciz veya benzeri bir işlem yapılması, tasfiyeye gitmesi, herhangi bir yetkili mahkemede tasfiyesine yönelik dava açılması, yahut bir rapor sunulması,
19. Sözleşmenin 4. maddesinin 4.2.10 fıkrasında,” Kredilerden doğan taahhütlerini yerine getirmesine mani olacağı yahut tehlikeye sokacağı anlaşılan herhangi bir olayın vuku bulması veya iktisadi şartlarda değişiklik olması; sahip olunan ve olunacak alacaklar, menkul ve gayrimenkuller vs, tüm malvarlığının Banka’nın zararına sebebiyet verecek şekilde elden çıkarılması; söz konusu malvarlığı üzerinde yeni ayni ve Şahsi yükümlülükler tesis edilmesi; takyidat yaratılması, muacceliyet sebebi olarak gösterilmiştir.
20. … Esas sayılı dosyası incelendiğinde, Davalı … Elekt. Tem. Hiz. İnş.Ltd. Şti. konkordato talebinde bulunduğu, davalı şirket lehine 19/09/2018 tarihli karar ile geçici mühlet ve 19/02/2019 tarihli karar ile kesin mühlet kararı verildiği, yapılan yargılama sonucunda 19/06/2020 tarihli karar ile davalı şirketin konkordato talebinin kabulüne karar verildiği anlaşılmıştır.
21. Taraflar arasındaki genel kredi sözleşmesinin 4. maddesinde “Temerrüt ve Muacceliyet” halleri düzenlenmiştir. 4. maddenin bütününde müşterinin konkordato ilan etmesinin hesapların muacceliyeti sonucuna doğuracağına dair açık hüküm bulunmamaktadır. 4.maddede genel olarak borçların vadesinde ödenmemesi ve sözleşmedeki taahhütlere aykırılık hallerinde hesapların kat edilebileceği düzenlenmiştir. Sözleşmenin 4. maddesinin 4.2.5. fıkrasında “keşide ettiği senetlerin protesto olması veya çeklerin karşılıksız çıkması mali yükümlülüklerini yerine getiremeyeceğini ilan etmesi, borçlarının ödeme acze düşmesi, alacaklılarına ödeme planı yapmayı teklif etmesi veya yapması, iflas, iflas ertleme talebinde bulunması veya tasfiye takibine maruz kalması, yahut herhangi bir aktifi üzerinde haciz veya benzeri işlem yapılması, tasfiyeye gitmesi, herhangi bir mahkemede tasfiyeye yönelik dava açılması yahut rapor sunulması” muacceliyet sebebi olarak gösterilmiştir. Konkordato talebi, zaten borçlarını, vadesi geldiği hâlde ödeyemeyen veya vadesinde ödeyememe tehlikesi altında bulunan herhangi bir borçlu, vade verilmek veya tenzilat yapılmak suretiyle borçlarını ödeyebilmek veya muhtemel bir iflâstan kurtulmak için konkordato talep etmektedir. Taraflar arasındaki sözleşmeye göre asıl borçlu şirketin konkordatoya başvurmasının açıkça sözleşmeyi fesih hakkı vermediği anlaşılmaktadır.
22. Bankanın taraflar arasındaki sözleşmeye göre; asıl borçlu şirketin konkordato başvurusu nedeniyle hesapları kat ederek sözleşmeyi fesih yetkisi olduğu kabul edildiği takdirde bu defa İİK’nın 296. maddesinin de dikkate alınması gerekir. Zira İİK’nın 296. maddesi “Sözleşmenin karşı tarafının konkordato projesinden etkilenip etkilenmediğine bakılmaksızın, borçlunun taraf olduğu ve işletmesinin faaliyetinin devamı için önem arz eden sözleşmelerde yer alıp da borçlunun konkordato talebinde bulunmasının sözleşmeye aykırılık teşkil edeceğine, haklı fesih sebebi sayılacağına yahut borcu muaccel hâle getireceğine ilişkin hükümler, borçlunun konkordato yoluna başvurması durumunda uygulanmaz” hükmü sözleşmenin feshine engel olacaktır. Zira sözleşmedeki diğer muacceliyet hükümleri açısından da dava dosyasına sunulan hesap ekstreleri ile hesap kat ihtarnamesi incelendiğinde hesap kat tarihinde, vadesi gecikmiş alacak olmadığı gibi başka bankalar veya alacaklılar tarafından takip yapıldığına ilişkin bir belge de bulunmamaktadır.
23. Bu şartlarda, İİK’nın 296. maddesinin açık bir fesih yasağı hükmü niteliğinde olduğu dikkate alındığında davacı bankanın hesapları kat ederek sözleşmeyi fesih etmesinin taraflar arasındaki sözleşme hükümleri ve İİK’nın 296. maddesine aykırı olduğu sonucuna varılmaktadır. Hal böyle olunca, İİK’nın 296. maddesine göre (ve banka alacakların tahsilinde gecikme olmadığından) asıl borçlunun sırf konkordatoya başvurulması nedeni sözleşmenin sona erdirilemeyeceği kanaatine varılmıştır. Zira genel kredi sözleşmesi, “borçlunun taraf olduğu ve işletmesinin faaliyetinin devamı için önem arz eden bir sözleşme” niteliğindedir. Genel bankacılık uygulamaları ve teamülleri ile ticari hayatta bankaların bir şirket hakkında takibe geçmesi diğer bütün alacaklıların takibe geçmesine yol açmakta böylece borçlunun işletme faaliyetinin devam etmesinde büyük olumsuzluk yaratmaktadır. Bu nedenle genel kredi sözleşmesi, borçlunun taraf olduğu ve işletmesinin faaliyetinin devamı için önem arz eden bir sözleşme niteliğinde olduğu değerlendirilmiştir.
24. Belirtilen nedenlerle; İİK’nın 296. maddesindeki açık yasaklayıcı hükme göre sözleşmenin feshi geçersiz olup borç muaccel olmadığından davanın reddine; karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM :
1-Davanın REDDİNE,
Karar ve İlam Harcı
Alınması gerekli 179,90 TL harcın, peşin alınan 30.622,37 TL harçtan düşümü ile fazla alınan 30.442,47 TL harcın kararın kesinleşmesinden sonra istek halinde yatırana iadesine,
Arabuluculuk Kanunu 18A/13 maddesi uyarınca karar tarihinde yürürlükte bulunan Arabuluculuk Asagari Ücret Tarifesi uyarınca 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Yargılama Giderleri ve Gider Avansı
Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
Arta kalan gider avansının karar kesinleştiğinde YATIRANA İADESİNE,
Vekalet Ücreti
Davalı taraf kendini vekille temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T. 3,13 maddeleri gereğince hesaplanan takdiren 188.657,05 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa ödenmesine,
Dair davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı yapılan inceleme sonucunda HMK 345. maddesi gereğince kararın tebliği tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde kararı veren … Mahkemesine ya da buraya gönderilmek üzere istinaf edenin bulunduğu yer İlk Derece Mahkemesine verilecek dilekçe ile …. Bölge Adliye Mahkemesi istinaf yasa yolu açık olmak üzere 08/06/2023 tarihinde oy birliği ile verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 08/06/2023

Başkan …
e-imza
Üye …
e-imza
Üye ….
e-imza
Katip …
e-imza

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, AYRICA FİZİKİ OLARAK İMZALANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı kanun m. 5 ve 6098 sayılı TBK m. 15 uyarınca elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan fiziki imza ile aynı sonucu doğurur”