Emsal Mahkeme Kararı Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/254 E. 2023/128 K. 22.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. … 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ
T.C.
… GEREKÇELİ KARAR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/254 Esas
KARAR NO : 2023/128

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : …
VEKİLİ : Av. … –
DAVALI : … – … …
VEKİLİ : Av. … -….

DAVA : Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali)
DAVA TARİHİ : 02/10/2018
KARAR TARİHİ : 22/02/2023
KARAR Y.TARİHİ : 09/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali) davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA :
Davacı vekili, taraflar arasında Bankacılık ve Genel Mevduat Sözleşmesi kapsamında hesap açıldığını, bu hesap çerçevesinde davalı şirkete kredi kartı ve ek kart verildiğini, bu kredi kartından kredi kullandırıldığını, borcun ödenmemesi üzerine 11/08/2017 tarihinde sözleşmelerin feshedildiğini ve davalı adresine ihtar için tebligat gönderildiğini, ihtara rağmen borcun ödenmemesi üzerine … Müdürlüğü’nün 2018/2122 sayılı dosyası ile takibe başlandığını, davalının borca itiraz ederek takibi durdurduğunu, sonuç olarak, icra dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin devamını, % 20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili, taraflar arasında herhangi bir kredi veya kredi kartı sözleşmesinin yapılmadığını, davanın esasa girilmeksizin usulden reddinin gerektiğini, davalıya, davacı banka tarafından herhangi bir kredi kartı gönderilmediğini ve davalı tarafından söz konusu bankadan herhangi bir kredi kartının teslim alınmadığını, kredi kartının başka birileri tarafından teslim alındığını ve kullanıldığını, davalının bu borçtan icra dosyası tebliğ edildikten sonra haberdar olduğunu, bu nedenle müvekkilinin bu borçtan sorumlu olmadığını belirterek; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
YARGILAMA VE GEREKÇE :
Dava, kredi kartı alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibinde itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkememizce, 11/11/2021 tarihinde, “davanın mahkememizin görevsizliği sebebiyle usulden reddine, görevli mahkemenin … Tüketici Mahkemesi olduğunun tespitine” karar verildiği, …Dairesi’nin 2022/247 E, 2022/436 K, sayılı kararı ile mahkememizin yargı yeri olarak belirlenmesine dair kesin olarak karar verildiği anlaşılmıştır.
…Dairesi’nin 2022/247 E, 2022/436 K, sayılı kararında özetle, davacı ile dava dışı … Ltd Şti arasında Bankacılık Hizmetleri Sözleşmesi” düzenlendiği”, hesap çerçevesinde davalı şahsa kredi kartının ek kart olarak verildiği, söz konusu kredi kartı borcundan dolayı davacı tarafça icra takibi başlatıldığı, davalının icra takibe yaptığı itirazın kaldırılmasının talep edildiği, uyuşmazlığın, dava dışı şirket ile imzalanan sözleşme doğrultusunda verilen kredi kartından kaynaklandığı, davalının 6502 sayılı kanun kapsamında tüketici sıfatının bulunmadığı, 6502 sayılı Kanun kapsamı dışında kalan ve TTK’ya göre mutlak ticari dava niteliğinde bulunan davanın asliye ticaret mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerektiği bildirilmiştir.
… Müdürlüğü’nün 2018/2122 sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklının … A.Ş … Şubesi, borçlunun … olduğu, 5.335,70 TL asıl alacak ve ferileri olmak üzere toplam 6.043,96 TL alacağın tahsili amacıyla 15/02/2018 tarihinde icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin borçluya 22/02/2018 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun ödeme emrindeki borca, yetkiye, faize ve her türlü ferilerine itirazı üzerine takibin durduğu ve işbu davanın İİK m. 67 uyarınca yasal süresi içerisinde ve itirazın iptali istemi ile açıldığı anlaşılmıştır.
Takip tarihi itibariyle davacı bankanın ödenmemiş kredi kartı alacağı olup olmadığı ve miktarı konusunda bilirkişi incelemesi yapılmış, bankacılık alanında uzman bilirkişi tarafından düzenlenen raporda özetle; taraflar arasında imzalanmış bir kredi kartı sözleşmesi bulunmadığını, takibe konu alacağın akdi dayanağının davacı banka tarafından belgelendirilmediğini, davacının dava dilekçesi ekinde sunduğu bankacılık hizmetleri sözleşmesinin ise kredi işlemlerine özgü olmayıp mevduat-havale-çek gibi işlemler nedeniyle düzenlendiğini, bu nedenle davaya dayanak bir sözleşme niteliğine haiz bulunmadığını, davacı banka tarafından gönderilen ihtarnamenin, … isimli çalışanına teslim edildiğini, taraflar arasında kredi kartı verildiğine ilişkin sözleşme bulunmamakla birlikte kredi kartının davalı …’ya teslim edildiğine ve dolayısıyla kredi kartı ile yapılan harcamalardan davalının sorumlu olacağına karar verilmesi halinde; davacının takip tarihi itibariyle davalıdan talep edebileceği tutarın 5.839,30 TL olarak tespit edildiğini bildirmiştir.
Tüm dosya bir bütün olarak değerlendirildiğinde; bilirkişi raporu dosya kapsamında yer alan belgeler ile uyumlu olarak, denetime elverişli olacak biçimde doğru verilerle hazırlanmış olduğundan değerlendirme açısından hükme esas alınmıştır.
Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür (TMK m. 6). Kural olarak ispat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir (6100 s. HMK. m. 190/1). Somut olayda ispat yükü, davacı bankada olup, davacı banka, alacağının varlığını ispatlamak zorundadır. Dosya kapsamında, davacı banka ile davalı arasında kredi kartı üyelik sözleşmesi sunulmadığı ve davalıya kredi kartı tebliğ edildiği kanıtlanamadığı gibi ve ihtarnameyi tebliğ alan …’ın davalının çalışanı olup olmadığını ve gönderiyi teslim almaya yetkili olup olmadığı hususlarını belgelendiremediği anlaşılmıştır. Bu durumda davacı, davasını usulüne uygun delillerle ispat edememiş olduğundan, davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
Anlatılan nedenlerle;
HÜKÜM :
1-Davanın Reddine,
2-Davalı taraf kendini vekille temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T. 3,13 maddeleri gereğince hesaplanan takdiren 6.043,96TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa ödenmesine,
3-Masrafların davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Arta kalan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
5-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 179,90-TL harçtan peşin alınan 103,22-TL harcın mahsubu ile bakiye 76,68‬TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,

Dair davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, miktar itibari ile KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 22/02/2023

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı