Emsal Mahkeme Kararı Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/215 E. 2022/444 K. 23.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/215 Esas – 2022/444
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ
T.C.
ANKARA
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/215 Esas
KARAR NO : 2022/444

DAVA : 5464 S.K. Uy.Tacirlere Verilen Kurumsal Banka Ve K.Kartlarından Kaynaklanan (5411 S.K. 142/1 Hariç) (Alacak)
DAVA TARİHİ : 01/04/2022
KARAR TARİHİ : 23/06/2022
G.KARAR Y. TARİHİ :14/07/2022
5464 S.K. Uy.Tacirlere Verilen Kurumsal Banka Ve K.Kartlarından Kaynaklanan (5411 S.K. 142/1 Hariç) (Alacak) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA :
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalılardan … İnş. Ltd. Şti ile müvekkili idare arasında 17/10/2003 tarihinde yapılan sözleşme ile “Bala Ayr.-Aksaray-Ereğli Ayr. Kesimi (2. Kısım) Kesimi, Km: 151+900-175+000 Toprak İşleri Sanat Yapıları, Alttemel, Plentmiks, Temel Ve çift Kat Sathi Kaplama vs. İşi”nin davalı taahhüdüne bırakıldığını, sözleşmenin “Teminata İlişkin Hükümler” başlıklı 11. Maddesi uyarınca müvekkili idare adına diğer davalı … T.A.Ş Yıldızevler Şubesi tarafından 07/10/2003 tarihli 22210994 teminat mektup numaralı D-53718 seri numaralı teminat mektupları düzenlendiğini, ihale konusu yol inşaatında yüklenici … .. Şti’nin işin başında bu yana yapım işlerine ait sözleşmeye uygun hareket etmesi konusunda uyarılmasına rağmen gereken hassasiyeti göstermeyerek uzun süreden beri yavaşlattığı yol çalışmalarını durdurduğunun anlaşıldığını, bunun üzerine müvekkili idare tarafından söz konusu sözleşmenin 02/09/2005 tarihli Genel Müdürlük Olur’u ile feshedildiğini, fesih işlemi üzerine müvekkili idare tarafından Maliye Başkanlığı’na yazılan 14/09/2005 tarihli yazıları ile bahsedilen teminat mektubunun gelir kaydedilmesinin talep edildiğini, bu talepleri üzerine Maliye bakanlığı TCK Merkez Saymanlık Müdürlüğü … Yıldızevler Şubesi’ne yazdığı 03/10/2005 tarihli yazıları ile bahsedilen teminat mektubunun nakde çevrilerek Merkez Bankası Ankara Şubesi’ndeki TCK Merkez Saymanlık Müdürlüğü’nün hesabına aktarılmasının talep edildiğini, davalı … tarafından verilen cevapta özetle “firmanın söz konusu teminat mektubunun tazmini ile ilgili Ankara 11. Asliye Hukuk Mahkemesi’ne başvurmuş olduğu, Mahkemenin konu ile ilgili 2005/364 E, nolu kararı ile Anayasa Mahkemesi’ne gönderme kararı verdiği, buna ilişkin belgeleri bankaya sunduğu, …. Mahkeme sonuçlanıncaya kadar herhangi bir hak kaybına sebebiyet vermemek için bahsi geçen teminat mektubunun Anayasa Mahkemesi’nin yürütmeyi durdurma kararının neticesi alınıncaya kadar idarede teminat mektubunun bekletilmesi gerektiği”nin istendiğini, Ankara 11. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin yürürlüğün durdurulması isteminin Anayasa Mahkemesi’nin 11/04/2007 tarihli kararı ile reddedildiğini, bunun üzerine teminat mektubunun iadesinin tekrar talep edildiğini, davalı banka tarafından “teminat mektubu tazmininin zamanaşımına uğradığını ve riskin gerçekleşme tarihinden on yılı geçmiş olması” gerekçeleri ile taleplerinin reddedildiğini, davalı banka vekilince teminat mektubunun süresiz olduğunu, riskin devam ettiğini, zamanaşımı süresinin dolmadığını ve bu sebeple hükümsüz olmadığını açıkça kabul ettiğini, sonuç olarak … İnş. Nak. San. Tic. Ltd. Şti tarafından verilen … T.A.Ş Yıldızevler şubesi’ne ait 07/10/2003 tarihli 22210994 teminat mektup numaralı 279.137.928,00 TL tutarındaki teminat mektubunun nakde çevrilmesi işleminin yerine getirilmemesi nedeniyle uğranılan teminat mektubu tutarındaki zararın 03/10/2015 tarihli başvurudan itibaren işletilecek en yüksek ticari reeskont faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı … T.A.Ş vekili cevap dilekçesinde; davacı idare tarafından zorunlu arabuluculuğa başvurulmadan davanın açılmış olmasının davanın dava şartı yokluğundan reddinin gerektirdiğini, ancak davanın ticari dava olarak kabul edilmeyerek arabuluculuk dava şartı aranmayacak ise görevli Mahkemenin Asliye Ticaret mahkemesi değil Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunu, Mahkeme tarafından görevsizlik kararı verilmesini talep ettiklerini, davacı tarafın tazmin talebinin zamanaşımına uğradığını, davanın zamanaşımı nedeni ile reddine karar verilmesi gerektiğini, dava konusu olan teminat mektubuna dayalı olarak … İnş. Nak. San. Ve Tic. Ltd. Şti tarafından teminat olarak dava dışı … adına tapuda kayıtlı olan taşınmazlardaki ipoteği fekki için açılan ipotek fekki davasının Ankara Batı Ticaret Mahkemesi … E, sayılı dosyasının derdest olduğunu, sonuç olarak Arabuluculuk dava şartı olmadığından davanın reddini, kabul olunmaması halinde davada görevsizlik kararı verilmesini, görevsizlik kararı verilmemesi halinde dosyanın Ankara Batı Ticaret Mahkemesi … E, sayılı dosyası ile birleştirilmesini, zamanaşımı nedeni ile reddini, davanın esastan reddini yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
Davalı … İnş. Ltd. Şti’ne usulüne uygun şekilde meşruhatlı davetiye çıkarılmış olup; dosyaya yazılı ve sözlü ve savunma bildirilmemiştir.
YARGILAMA VE GEREKÇE :
Dava, taraflar arasında akdedilen sözleşmeden dolayı tanzim edilen teminat mektubunun nakde çevrilmesi işleminin davalı banka tarafından yerine getirilmemesi nedeniyle uğranılan zararın davalıdan tahsili istemine ilişkindir.
Ticari davalar, mutlak ticari davalar ve nispi ticari davalar olmak üzere iki gruba ayrılmaktadır. Mutlak ticari davalar, tarafların tacir olup olmadığına ve işin bir ticari işletmeyi ilgilendirip ilgilendirmediğine bakılmaksızın sırf dava konusunun TTK’da düzenlenmesi nedeniyle ticari sayılan davalardır. Mutlak ticari davalar TTK’nın 4/1. maddesinde bentler hâlinde sayılmıştır. Bunların yanında Kooperatifler Kanunu (m.99), İcra ve İflas Kanunu (m.154), Finansal Kiralama Kanunu (m.31) gibi bazı özel kanunlarda belirlenmiş ticari davalar da bulunmaktadır. Bu gruptaki davaların ticari dava sayılabilmesi için taraflarının tacir olması veya ticari işletmeleriyle ilgili olması gibi şartlar aranmaz. TTK’nın 4/1. bendinde sınırlı olarak sayılan davalar arasında yer alması veya özel kanunlarda ticari dava olarak nitelendirilmesi yeterlidir. Bu davalar kanun gereği ticari dava sayılan davalardır.
Nispi ticari davalar ise, her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili olması hâlinde ticari nitelikte sayılan davalardır. TTK’nın 4/1. maddesine göre her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan ve iki tarafı da tacir olan hukuk davaları ticari dava sayılır.
Bu hükme göre bir davanın ticari dava sayılabilmesi için, hem iki tarafın ticari işletmesini ilgilendirmesi hem de iki tarafın tacir olması gereklidir. Bu şartlar birlikte bulunmadıkça, uyuşmazlık konusunun ticari iş niteliğinde olması veya ticari iş karinesi sebebiyle diğer taraf için de ticari iş sayılması davanın ticari dava olması için yeterli değildir.
Ticari iş karinesinin düzenlendiği TTK’nın 19/2. maddesi uyarınca, taraflardan biri için ticari iş sayılan bir işin diğeri için de ticari iş sayılması, davanın niteliğini ticari hale getirmez. TTK, kanun gereği ticari dava sayılan davalar haricinde, ticari davayı ticari iş esasına göre değil, ticari işletme esasına göre belirlemiştir. Hâl böyle olunca, davacının tacir olması davayı ticari iş haline getirmez.
Yukarıda açıklandığı üzere bir davanın ticari dava sayılması için kural olarak ya mutlak ticari davalar arasında yer alması ya da her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili ve her iki tarafın tacir olması gerekir.
HMK.nun 114.maddesi gereğince mahkemenin görevli bulunması dava şartı olup, HMK.nun 115.maddesi gereğince de davanın her aşamasında re’sen gözetilebileceğinden, iş bu davanın davacısının tacir olmadığı, eldeki davanın, teminat mektubu bedelinin faizi ile birlikte davalılardan tahsili istemine ilişkin olduğu, bu nedenle davanın mutlak ticari dava niteliğinde de olmadığı; genel hükümlere dayalı olarak açıldığı anlaşılmakla mahkememizin görevsizliğine; davaya bakmaya Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görevli bulunduğuna; karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın Ankara Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur (Konusu birebir aynı olan Ankara 6. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/310 E, 2017/115 sayılı kararının davacı tarafından istinaf edilmesi üzerine dosya Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesine gönderilmiş ve bu dairenin 2017/2679 E, 2018/1072 sayılı kararında görev hususuna girilmeyerek işin esası incelenmiştir).
Anlatılan nedenlerle,
HÜKÜM :
1-DAVANIN MAHKEMEMİZİN GÖREVSİZLİĞİ NEDENİYLE USULDEN REDDİNE,
2-Kararın kesinleşmesi ve iki haftalık yasal sürede talep edilmesi halinde dosyanın görevli Ankara Asliye Hukuk Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3- Yargılama giderleri ve vekalet ücretinin HMK.323 ve 331 maddeleri uyarınca görevli ve yetkili mahkeme tarafından değerlendirilmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık sürede verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 05/07/2022