Emsal Mahkeme Kararı Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/145 E. 2022/370 K. 02.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ
T.C.
ANKARA GEREKÇELİ KARAR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/145 Esas
KARAR NO : 2022/370
DAVA : Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Menfi Tespit)
DAVA TARİHİ : 04/03/2022
KARAR TARİHİ : 02/06/2022
KARAR Y.TARİHİ : 07/06/2022
Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Menfi Tespit) davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA :
Davacı vekili dava dilekçelerinde, müvekkileri ile davalı arasında 03.12.2021 tarihinde ” Kamu Zararı Borç Senedi, Kefaletname ve Taksit Tablosu” başlıklı protokol imzalandığını, imzalanan protokole göre müvekkilinin toplam 109.687,67 TL tutarındaki borcunu 01.01.2022 tarihinden itibaren başlamak üzere 26 taksitte ödemesi hususunda anlaşmaya varıldığını, protokole göre ilk ödeme tarihinin 01.01.2022 ve ödeme tutarının 4.251.45 TL olduğunu, müvekkilinin bu ödemeyi 10.01.2022 tarihinde, 4.695,00 TL olarak ödediğini, 01.02.2022 tarihli 2. Taksitin ise tam gününde 4.800,00 TL olarak ödendiğini, ilk iki taksitin ödenmiş olmasına rağmen davalı tarafından müvekkilleri aleyhine 22.02.2022 tarihli takip talebi ile Ankara …İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası üzerinden İlamlı İcra takibi başlatıldığını, davalının protokolü bozmakta haklı ve geçerli bir nedeni olmadığını, davalı tarafından her ne kadar borcun muaccel hale geldiğini iddia etse de; bu konuya dair hiçbir ihtarda bulunulmadığını belirterek; müvekkili ile davalı alacaklı arasında takip tarihi ile muaccel hale gelen bir borç bulunmadığının ve Ankara …İcra Müd. … Esas sayılı dosyasında müvekkillerinin borçlu olmadığının tespitine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili cevap dilekçelerinde, KOSGEB’in tüzel kişiliği haiz, özel bütçeli bir kamu kuruluşu olduğunu, yaptığı işlerin ticari iş niteliğinde olmadığını, bu nedenle uyuşmazlıklarda Asliye Hukuk Mahkemelerinin görevli olduğunu, davacı … Yazılım Tur. Oto Kiralama Sağ. İnş. Eği. San. Tic. Ltd. Şti.’nin KOSGEB bünyesinde Teknoyatırım Destek Programından yararlandığını ancak taahhüdüne aykırı davranmasından dolayı bu destek programı kapsamında verilen desteklerin davacıdan geri tahsiline karar verildiğini, geri tahsile ilişkin 02.12.2020 tarihli 7714 sayılı yazı yazıldığını ve verilen süre içerisinde davacı tarafından 659 sayılı KHK kapsamında sulh ve taksitlendirme talebinde bulunulduğunu, söz konusu sulh talebinin kabul edildiğini ve davacı şirket ve müteselsil kefil davacı … ile 10.02.2021 tarihli Resen Borç Senedi ve Kefaletname düzenlenerek alacağın 36 taksitle taksitlendirildiğini, süresinde veya hiç ödenmeyen taksitler sebebiyle 659 sayılı KHK uyarınca sulh anlaşmasının bozulduğunu belirterek; davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacılar üzerine yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
YARGILAMA VE GEREKÇE :
Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir.
6100 sayılı HMK m.114/1-c hükmüne göre mahkemenin görevli olması hususu dava şartıdır. Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır.
Bu bağlamda mahkememizce dosya görev konusu yönünden ele alınmıştır.
6102 sayılı TTK. nun 4. maddesinde ticari davalar düzenlenmiş olup buna göre her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmemiz yargı işleri tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın ticari dava sayılır. Ayrıca 6102 sayılı TTK’da düzenlenen hususlar ile Medeni Kanun ve Borçlar Kanunuda düzenlenen bazı dava türlerinin ticari dava olduğu belirtilmiştir. TTK’nın 5. maddesinde ise ticari davalara ve ticari nitelikteki çekişlemiz yargı işlerine bakmakla asliye ticaret mahkemesinin görevli olduğu düzenlenmiş ve asliye ticaret mahkemesi ile asliye hukuk mahkemesi arasıdaki ilişkinin görev ilişkisi niteliğinde olduğu belirtilmiştir.
Mahkemelerin görevi ancak kanunla belirlenir (HMK m.1). Göreve ilişkin kurallar kamu düzeninden sayıldığından yargılamanın her aşamasında mahkeme tarafından re’sen nazara alınması gerekir (HMK 20,114,115). Görev konusunda taraflar için kazanılmış hak doğmaz ve yeni bir kanunla kabul edilen görev kuralları kanunda aksine düzenleme yapılmadığı sürece geçmişe de etkilidir(HGK 14.04.2004 tarih 2004/19-218 Esas 2004/221 sayılı kararı).
Somut olayda; davacı … Yazılım Ltd. Şti ticari şirket olup kanun gereği tacir sıfatını haizdir. Bu noktada herhangi bir tereddüt bulunmamaktadır. Ancak burada davalının tacir sıfatını haiz olması mahkememizin görevli olmasına tek başına yeterli olmayıp aynı zamanda davalının da tacir sıfatını haiz olması gerekmektedir. Eldeki davada, davalı tarafın TTK 12, 16 maddeleri kapsamında sayılan tacir kişilerden olmadığı ve davanın mutlak ticari dava niteliğinde bulunmadığı gibi Üçüncü grup ticari davalardan (yalnızca bir tarafın ticari işletmesini ilgilendiren havale, vedia ve fikri haklara ilişkin davalar) olmadığı açıktır. Bu halde uyuşmazlığın çözümünde Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu anlaşıldığından mahkememizin görevsizliği nedeniyle davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine, süresinde ve istek halinde dosyanın HMK 1, 20 maddeleri uyarınca, görevli ve yetkili Ankara Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir (Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 4 HD 2019/628 E, 2021/222 K, sayılı ilamı da bu yöndedir).
Anlatılan nedenlerle,
HÜKÜM :
1-DAVANIN MAHKEMEMİZİN GÖREVSİZLİĞİ NEDENİYLE USULDEN REDDİNE,
2-Kararın kesinleşmesi ve iki haftalık yasal sürede talep edilmesi halinde dosyanın görevli Ankara Asliye Hukuk Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3- Yargılama giderleri ve vekalet ücretinin HMK.323 ve 331 maddeleri uyarınca görevli ve yetkili mahkeme tarafından değerlendirilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı taraf yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık sürede verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 02/06/2022

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı