Emsal Mahkeme Kararı Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/776 E. 2023/24 K. 18.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. … 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/776 Esas – 2023/24
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ
T.C.
… GEREKÇELİ KARAR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/776 Esas
KARAR NO : 2023/24

HAKİM : …
KATİP : …

DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : …
VEKİLİ : Av. …

DAVA : Bankacılık Sözleşmesinden Kaynaklanan (Alacak)
DAVA TARİHİ : 18/08/2020
KARAR TARİHİ : 18/01/2023
KARAR Y.TARİHİ : 30/01/2023

Mahkememizde görülmekte olan Bankacılık İşlemleri, genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA :
Davacı vekili, borçlu firma tarafından … Mahkemesi 2018/ 798 Esas sayılı dosyası ile açılan konkordato davası neticesinde Mahkemece 06/07/2020 tarihinde konkordato projesinin tasdikine karar verildiğini, konkordato davası sürecinde borçlu firmaya atanan komiserler kurulunun alacak bildirimine davet ilanı üzerine yasal süresi içerisinde alacaklarının 36.559,83 TL olarak bildirildiğini ancak, borçlu tarafından 25.616,08 TL’sinin kabul edildiğini, çekişmeli hale gelen alacaklarının nakit 6.883,75 -TL’sinin, kat ihtarname tarihi olan 23/01/2019 ’dan başlamak üzere yıllık % 33 temerrüt faizi ile birlikte ve gayrinakit alacaklarının 4.060,00-TL’nin yasal faizi ile birlikte İİK’nın 308/b gereğince kararın kesinleşmesine kadar mahkemece belirlenen bir bankaya yatırtılarak öncelikle depo edilmesine, 6.883,75 -TL alacaklarının tespit ve tahsiline ve bu tutara hesap kat tarihi olan 23/01/2019’dan başlamak üzere yıllık %33 temerrüt faizi ilavesi ile birlikte ödenmesine, gayrinakdi 4.060,00- TL alacağın tespit ve tahsiline ve bu tutarın dava tarihi itibariyle işleyecek yasal faizi ile birlikte taraflarına ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili, davalı şirketin konkordato başvurusunda bulunduğunu, yaptığı başvuru ve sunduğu konkordato projesinin … Mahkemesince tasdik olduğunu, davalının tasdik olan projesinde herhangi bir faiz ödemesinin öngörülmediğini, davacının 25/01/2019 tarihli kat ihtarnamesi ile 28.064,38 TL faiz, damga vergisi ve sair masraflar dahil alacağının olduğunu, davacı bankanın geçici mühlet tarihinden itibaren banka alacağına temerrüt faizi işleterek bakiye 6.883,75 TL alacak talep etmesinin hukuki dayanağının bulunmadığını, konkordato geçici mühlet kararını veren mahkemenin vermiş olduğu tedbir kararı nedeniyle çekin yazılmamış olmasının, bankanın banka sorumluluk bedelini ödeme yükümlüğünü ortadan kaldırdığını, bu nedenle depo talebinin yerinde olmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
YARGILAMA VE GEREKÇE :
Dava, İK 308/b maddesi kapsamında alacağın eksik kaydedilmesi nedeniyle eksik kaydedilen alacağın kayıt altına alınması istemine ilişkindir.
Davalı vekili 29/12/2022 tarihli dilekçesinde; davalı şirketin asıl kredi borçlusu olduğu kredinin, davalı şirketin kefilleri tarafından, kendilerine yapılan indirim ile ödenerek kapatıldığını, davanın konusuz kaldığını, davanın konusuz kalması sebebi ile karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiğini, yargılama gideri ve vekalet ücreti talepleri olmadığını bildirmiştir.
Davacı vekili 03/01/2023 tarihli dilekçesinde; davalı şirketin asıl kredi borçlusu olduğu kredinin, davalı şirketin kefili tarafından ödenerek kapatıldığını, davanın konusuz kaldığını, davanın konusuz kalması sebebi ile karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesini talep ettiklerini, davalı taraf dilekçelerinde davanın açılasına kendilerinin sebebiyet verdiğini belirttiğini, davacı taraf olarak, tarafları lehine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmemesini talep ettiklerini, arabuluculuk ücretinin, davanın açılmasına sebebiyet veren taraf olan davalı şirkete yükletilmesini talep etmiştir.
Dosya içerisinde toplanan deliller, taraf vekillerinin beyanı ve tüm dosya içeriğine göre, dava konusu alacağın haricen ödendiği ve davanın konusuz kaldığı anlaşıldığından, davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına, taraf vekillerinin beyanlarına göre yargılama gideri ve vekalet ücreti takdirine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir.
Bakanlık bütçesinden karşılanan ve yargılama gideri olarak resen nazara alınması gereken 1.320,00 TL zorunlu arabuluculuk ücretinin davanın açılmasına sebebiyet veren davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Anlatılan nedenlerle,
HÜKÜM :
1-Tarafların dava konusu hakkında sulh oldukları anlaşıldığından, davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
2-Masrafların davacı üzerinde bırakılmasına, taraf vekillerinin beyanı doğrultusunda vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
3-Arta kalan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
4-Alınması gerekli 179,90 TL harcın, peşin alınan 186,90 TL harçtan düşümü ile fazla alınan 7,00 TL harcın kararın kesinleşmesinden sonra istek halinde yatırana iadesine,
5-Arabuluculuk faaliyeti sonunda taraflar anlaşamadıklarından, Arabuluculuk Yönetmeliği 26/2 maddesi uyarınca Bakanlık bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin, davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Dair, tarafların yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık sürede verilecek dilekçe ile … Bölge Adliye Mahkemesi’nde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.18/01/2023

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı