Emsal Mahkeme Kararı Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/642 E. 2022/124 K. 28.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/642 Esas – 2022/124
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ
T.C.
ANKARA GEREKÇELİ KARAR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/642 Esas
KARAR NO : 2022/124

DAVA : Menfi Tespit (Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/06/2021
KARAR TARİHİ : 28/02/2022
KARAR Y.TARİHİ : 01/03/2022
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA :
Davacı dava dilekçesinde özetle; davalı alacaklı vekili tarafından kendisi aleyhine Ankara …İcra Dairesinin … esas sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığını, takibe dayanak olarak 17.02.2017 tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucu, davalı tarafça kazaya karışan … plaka sayılı araç sürücüsüne, Zorunlu Mali Mesuliyet Trafik Sigorta Poliçesi kapsamında yapılan ödemenin ve kaza sırasında kendisinin alkollü olmasının ve kusurlu bulunmasının gösterildiğini, kendisinin kaza sırasında alkollü olmadığını, kazanın oluşumunda kendisine atfedilebilecek herhangi bir kusur bulunmadığını, dava dışı sigortalıya yapılan ödemeden davalı tarafın sorumlu olduğunu, bu nedenle Ankara ….İcra Dairesinin … esas sayılı dosyası üzerinden başlatılan icra takibinde davalı alacaklı tarafa borçlu olmadığının tespitine ve kendisi hakkında haksız şekilde icra takibi başlatan davalı alacaklı tarafın %20 oranında kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacıya ait … plaka sayılı aracın müvekkilli şirket nezdinde Zorunlu Mali Mesuliyet Trafik Sigorta Poliçesi ile sigortalı olduğunu, davacının 17.02.2018 tarihinde kendisine ait araç ile kaza yaptığını, müvekkilin kazaya karışan diğer araç malikine sigorta poliçesi kapsamında ödeme yaptığını, davacının kaza sırasında alkollü olmadığını ispat edemediğini, bunun üzerine dava dışı araç malikine sigorta kapsamında ödenen tazminatın tahsili hususunda davacı taraf aleyhine icra takibi başlatıldığını, takibin kesinleştiğini savunmuş açılan davanın reddine karar verilmesi gerektiğini belirtmiştir.
YARGILAMA VE GEREKÇE :
Dava, Ankara …İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyası nedeniyle borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Ankara …İcra Müdürlüğünün … sayılı icra dosyası, kaza tespit tutanağı ve diğer bilgi belgeler dosyada mevcuttur.
Ankara …Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen … sayılı görevsizlik kararı sonucu dava mahkememizin esasına kaydı yapılmıştır.
Mahkemelerin görevi kanunla belirlenir. Görev konusu dava şartı olup, mahkeme tarafından yargılamanın her aşamasında, talep halinde veya resen incelenebilir. Mahkememizde açılan bu davada öncelikle taraflar arasındaki uyuşmazlığın tüketici işlemi niteliğinde olup olmadığı ve ticaret mahkemesinin bu davada görevli olup olmadığının açıklığa kavuşturulması zorunludur.
Tüketici işlemi ile ticari iş kesişmesinin meydana geldiği hallerde, emredici şekilde tüketicinin korunması amaçlanmaktadır. Böylece tüketicinin bulunduğu işlemlerin, ticari iş sayılmasının yanında ayrıca tüketici işlemi olarak kabul edilmesi gerektiği, kanunların çatışma içerisinde bulunduğu hâllerde; 6502 sayılı TKHK’nın gerek özel, gerekse sonraki kanun olması nedeniyle tüketici mevzuatının önceliğinin kabulü, isabetli bir çözüm yöntemidir (Ayhan, Rıza/Çağlar, Hayrettin: Ticari İşletme Hukuku -Genel Esaslar-, Ankara 2018, s. 24).
28.11.2013 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanan ve 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un (TKHK) 2. maddesinde bu kanunun, her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsayacağı; 3/1-(k) maddesinde, ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiler, “tüketici”; 3/1-(l) maddesinde ise, mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemler, “tüketici işlemi” olarak kabul edilmiş ve Tüketici Kanunu’nun kapsamı esaslı şekilde genişletilmiştir.
Aynı Kanun’un 73/1. maddesinde; “tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda” tüketici mahkemelerinin görevli olduğu belirtilirken; 83/2. maddesinde de “taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olması, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu Kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemez” hükmüne yer verilmiştir.
Somut olayda; davacı yan, davalı tarafından Ankara …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası üzerinden aleyhine icra takibi başlatıldığını, davalı tarafından 17.02.2017 tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucu, kazaya karışan … plaka sayılı araç sürücüsüne Zorunlu Mali Mesuliyet Trafik Sigorta Poliçesi kapsamında yapılan ödemenin, kaza sırasında alkollü olduğu ve kusurlu olduğundan bahisle rücuen tahsilinin istendiğini, ancak kaza sırasında alkollü olmadığını, kazanın oluşumunda kendisine atfedilebilecek kusur bulunmadığını, kazaya karışan karşı yan sürücüsüne yapılan ödemeden davalı tarafın sorumlu olduğu, bu nedenle Ankara ….İcra Dairesinin … esas sayılı dosyası üzerinden yürütülen icra takibinde davalı alacaklı tarafa borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Davalı sigorta şirketi, davacının karıştığı kaza nedeniyle, kazaya karışan karşı yan araç sürücüsüne ödediği bedelin, davacı ile yapılan ZMMS poliçesi kapsamında davalıdan rücuen tahsilini istemektedir. ZMMS poliçesine konu araç hususi araç olup, taraflar arasında kurulan sigorta sözleşmesi tüketici işlemi niteliğindedir. Sigorta sözleşmesinin tarafı olan ve ticari amacı olmayan davacı, tüketici konumunda olduğuna göre, uyuşmazlığın çözümünde tüketici mahkemeleri görevlidir. Bu nedenle, davanın, mahkememizin görevsizliği nedeniyle HMK 114/1-c ve 115/2 maddeleri uyarınca usulden reddine, süresinde ve istek halinde dosyanın HMK 1 ve 20 maddeleri uyarınca, görevli Ankara Tüketici Mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.

HÜKÜM :
1-Davanın, mahkemenin görevli olması dava şartı yokluğu nedeniyle HMK 114/1-c ve 115/2 maddeleri gereğince usulden REDDİNE, mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, görevli mahkemenin Ankara Tüketici Mahkemesi olduğunun TESPİTİNE,
2-HMK 20. maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinden itibaren iki haftalık süre içinde taraflarca müracaat edilmesi halinde dava dosyasının görevli Ankara Tüketici Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-HMK 323 ve 331. maddeleri uyarınca yargılama giderleri ve vekalet ücretinin görevli ve yetkili mahkeme tarafından değerlendirilmesine,
Dair davacı yanın ve davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık sürede verilecek dilekçe ile Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’nde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.. 28/02/2022