Emsal Mahkeme Kararı Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/548 E. 2022/753 K. 09.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ
ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARARIDIR

ESAS NO : 2021/548 Esas
KARAR NO : 2022/753

DAVA : Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen)
DAVA TARİHİ : 23/03/2017
KARAR TARİHİ : 09/12/2022
KARAR Y.TARİHİ : 19/12/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 212641885/0 numaralı Hediye İşyeri Türk Telekom Sigorta Poliçesi ile …’ya ait, ….Yenimahalle-ANKARA adresinde bulunan işyerinin, 30.09.2014-30.09.2016 tarihleri arasında müvekkili şirket nezdinde sigortalandığını, 20.07.2016 tarihinde, sigortalı işyeri ile arka simetrik alanında bulunan ve 1 no.lu davalı …’in maliki olduğu, 2 no.lu … ile 3 no’lu davalı … Sağlık ve Yaşam Ürünleri Tic AŞ’nin kiracısı olduğu … …Yenimahalle ANKARA adresindeki işyerinde meydana gelen yangın hadisesi ile sıçrayan alevlerin sigortalı işyerine sirayeti sonucu işyerinde bulunan emtia, bina ve diğer kıymetlerde zarar ve hasar meydana geldiğini, ekspertiz incelemesi sonucunda tespit edilen toplam 7.104,00-TL hasar tazminatı, 25.10.2016 tarihinde müvekkili şirket tarafından, poliçe kapsamında, ilgili hasar dosyası üzerinden sigortalıya ödendiğini, bu nedenle fazlaya ilişkin tüm talep ve dava haklar saklı kalmak kaydıyla, 7.104,00-TL’nin 25.10.2016 ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi, harç, yargılama giderleri ve vekalet ücreti ile birlikte davalılardan müteselsilen ve müştereken tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

SAVUNMA: Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; olaydan müvekkili’nin sorumlu olmadığını, yangının kiracının kurmuş olduğu teçhizat sebebiyle çıkmış olup bina malikinin sorumluluğunda olan binanın yapım ve bakım eksikliği sebebiyle meydana gelmediğini, bundan dolayı yapı malikinin olayda kusurunun bulunmaması yanı sıra kusursuz sorumluluk hali için “uygun illiyet bağı’nın” da kiracının ağır kusuru sebebiyle kopmuş olduğunu, taşınmazdaki kiracıların, kira bedeli ve kiradan dolayı üzerlerine düşen sorumlulukları yerine getirmediklerini, bu durumun taraflara ihtaren bildirilmiş olup bir sonuç alınamadığını, bundan ötürü davanın haksız ve mesnetsiz olduğunu, davanın reddine karar verilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Diğer davalılara dava dilekçesi usulüne uygun şekilde tebliğ edilmiş, davalı tarafça süresinde cevap dilekçesi sunulmamıştır.
DELİLLER:
1-)Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının …. soruşturma sayılı dosyası.
2-)….’ye ait hasar dosyası,
3-)Ankara Ticaret Sicil Müdürlüğüne yazılan müzekkere cevabı,
5-)Mahkememizce alınan bilirkişi raporu,
YARGILAMA VE GEREKÇE :
Dava, meydana gelen yangın nedeniyle davacının işyeri sigortalısına ödemiş olduğu tutarın bina maliki ve kusurlu kiracılardan rücuen tahsili istemine ilişkindir.
Ankara 11. Asliye Hukuk Mahkemesince verilen …. K: sayılı görevsizlik kararı üzerine mahkememize tevzi edilen dosyanın 2021/548 Esas sırasına kaydı yapıldığı anlaşılmıştır.
Sigorta ödemesine konu yangının nasıl gerçekleştiği, kusur, sorumluluğun tespiti açısından dosya bilirkişi heyetine tevdi edilmiş olmakla, meydana gelen işyeri yangının bulunduğu binada, zarar gören dava dışı sigortalı …Gıda Temizlik Ürür. Paz. Beş. iç. Dış, Tic. Ltd. Şti’nin faaliyet gösterdiği, davalıların ise yangının ilk çıkan dairenin sahibi ve o tarihteki kiracıları olduğu anlaşılmıştır.
6098 Sayılı Borçlar Kanunu’nun 69. ( 818 s. BK 58. ) maddesinde düzenlenen bina ve yapı eseri malikinin sorumluluğu, kusursuz sorumluluk türü olan özen ( olağan sebep ) sorumluluğudur. 6098 Sayılı TBK’nun 69/1. maddesinde “Bir bina veya imal olunan herhangi bir şeyin maliki, o şeyin fena yapılmasından yahut muhafazadaki kusurundan dolayı mesul olur” denilmektedir. Bina veya yapı eseri malikinin sorumluluğu, yapı eserinin yapımındaki bozukluğa veya bakımındaki eksikliğe dayanmaktadır. Sorumluluğun doğmasında, yapılıştaki bozukluk-bakım eksikliği ayrımının bir önemi bulunmamaktadır. Zira, malikin sorumlu olması için bakım eksikliği veya yapılıştaki bozukluktan herhangi birinin varlığı yeterli görülmektedir.
Bina veya yapı eseri malikinin sorumlu tutulabilmesi için; yapım bozukluğu veya bakım eksikliğinden zararın doğması, yapım bozukluğu veya bakım eksikliği ile zarar arasında uygun illiyet bağının bulunması yeterlidir. Bina veya yapı eseri malikinin sorumluluğu bakımından bulunması zorunlu unsur olan illiyet bağı yönünden ise, bu bağın kesilmesine yol açacak sebeplerin somut olayda gerçekleşmemiş olması gereklidir. İlliyet bağını kesen sebepler ise; mücbir sebep, zarar görenin ya da üçüncü kişinin ağır kusurudur. Zarar, aradaki illiyet bağını kesecek derecede bir mücbir sebepten, zarar görenin ya da üçüncü bir kişinin kusurundan doğmuş ise yapı malikinin sorumluluğu söz konusu olmaz ( HGK’nun 29.11.2017 tarih, 2017/3-439 Esas ve 2017/1463 Karar )” (Y.17.H.D.E. 2020/488K. 2021/2101 T. 2.3.2021)
Bu karar ve diğer emsal kararlar kapsamda; Zarar, aradaki illiyet bağını kesecek derecede bir mücbir sebepten, zarar görenin ya da üçüncü bir kişinin kusurundan doğmuş ise yapı malikinin sorumluluğu söz konusu olmayacaktır ancak yapılan incelemelerde, 21 nolu dükkanın havalandırma aspiratörünün kablolarının tavan seviyesinde ark yaptığı çıkan kıvılcımların kabloların izolelerini tutuşturarak yaktığı, buradan çatıda istiflenmiş kağıt kutulara sirayet ederek genişlediği, yangının da bu nedenle çıktığı, dükkanın havalandırma aspiratörünün demirbaş olarak kiraya verildiği sırada bulunduğu veya mal sahibi davalıya olduğu hususunda dosya kapsamında bir delil bulunmadığı ancak aksine de bir delil bulunmadığı, havalandırmanın ise genel olarak binalarda bulunduğu dikkate alındığında, bu iddianın dosya kapsamında davacı yana ileri sürülemeyeceği ve ancak kiraya veren ve kiracı arasındaki iç ilişkide değerlendirilebileceği, davacının sigortalısının çıkan yangında zarar gördüğü ve davacı tarafından yapılan zarar ödeme miktarının zarar ile uyumlu olduğu, yangının davalıların dairesinden başladığı ve bu konuda kusurlu bulundukları, bina sahibinin ise kusursuz sorumluluğu olup, illiyet bağının kesilmediği anlaşılmakla, davanın kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Anlatılan nedenlerle,
1-Davanın KABULÜ İLE,
7.104,00 TL’nin 25/10/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 485,27 TL harçtan peşin alınan 121,32 TL harcın düşümü ile arta kalan 36,,95 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Peşin alınan 121,32 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine,
4-Davacı taraf kendini vekille temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T. 3, 13 maddeleri gereğince hesaplanan takdiren 7.104,00 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan;31,40 TL başvuru ve 4,60 TL vekalet harcı, 900,00 TL bilirkişi ücreti, 704,50 TL posta ve tebligat gideri ve 314,00 TL keşif harcı olmak üzere toplam 1.954,50 TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa ödenmesine,
6-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde HMK 333 maddesi uyarınca taraflara iadesine,

Dair davalı vekilinin yüzüne karşı, davacının yokluğunda, miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 09/12/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır