Emsal Mahkeme Kararı Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/532 E. 2022/127 K. 28.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ
T.C.
ANKARA GEREKÇELİ KARAR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/532 Esas
KARAR NO : 2022/127

DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : 14/09/2021
KARAR TARİHİ : 28/02/2022
KARAR Y.TARİHİ : 02/03/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Kamu tüzel kişiliğe haiz olan müvekkili teşekkülüne bağlı … İşletmesi Müdürlüğü’nün 15/06/2015 tarihli ve 2015/55 nolu ÖYK kararı ile özelleştirme kapsam ve programına alındığını, işletme müdürlüğünde artık elektrik üretimi yapılmayacağından santralin elektrik üretim lisansının iptal edilmesi için başvuruda bulunulduğunu, santralinin özelleştirilmesi kapsamında ihale ilanını 05/10/2017 tarihinde resmi gazetede yayımlandığı ve santralin faaliyetlerinin durdurulduğunu, bu nedenle müdürlükleri işletme bakım ihalesi hizmet alımı yolu ile 01/08/2015-31/07/2017 tarihleri arasında olmak üzere … Ltd. Şti. firmasına verilen hizmet alımı işinin özelleştirme nedeniyle yenilenmediğini, bu suretle davalı … … Ltd. Şti. bünyesinde işe başlayan 30 işçiden ikisinin istifa ettiğini, kalan 28 işçinin ise davalı şirket tarafından işten çıkarıldığını, müvekkili … Kombine Çevrim Santrali ve Gaz Türbinleri İşletme Müdürlüğü ile davalı Şirket arasında imzalanan sözleşmenin hizmet alım tipi sözleşme olup, sözleşme kapsamında yüklenici tarafından istihdam edilen personelin muhatabı ve sorumlusunun davalı şirket olduğunu, davalı şirket bünyesinde iş akdiyle çalışan işçilerinden … tarafından iş akdinin davalı Şirket tarafından feshedilmesi nedeniyle … İş Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyasından açılan alacak davasının yapılan yargılaması sonucunda 13/07/2018 tarih ve … kararı ile hüküm kurulduğunu ve kararın kesinleştiğini, bu karara dayanılarak … vekili tarafından … İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyasından icra takibi başlatıldığını, … İşletme Müdürlüğü tarafından icra dosyasına 19/06/2019 tarihinde 73.466,16 TL ödeme yapıldığını, ayrıca … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasına 3.291,34 TL ilam vekalet ücreti, yargılama gideri ve işlemiş faizlerinin 29/03/2019 tarihinde ödendiğini, … İş mahkemesi kararında alacağın müvekkili İdare’den tahsiline karar verildiği ve ödemeye esas olan işçinin de diğer davalının işçisi olarak çalışmış olduğu ve davalı ile yapılan sözleşmede de bu şirketin çalıştırdığı bütün işçilerin ücret ve her türlü alacaklarından kendilerinin sorumlu olacağının hükümde yazılı olduğunu, müvekkili İdare’nin ödemiş olduğu miktarın rücuen davalıdan tahsili amacıyla dava açmak zarureti doğduğunu belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 76.757,50 TL’nin ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili cevap dilekçesinde; Usuli itirazlar yanında esas yönünden; davacı Şirket’in dava dışı işçiye yapmış olduğu ödeme nedeniyle müvekkili Şirket’e rücu etme hakkının bulunmadığını, işçi tarafından açılan davanın müvekkili Şirket’e ihbar edilmediğini, dava dışı işçinin, davacı İdare’nin işçisi olduğunu, taraflar arasındaki görünürdeki asıl işveren-alt işveren ilişkisinin muvazaalı olduğunu, işçinin işe alınması, çalışmasıyla ilgili emir ve talimatlar ve işten ayrılmasındaki tüm yetki ve sorumluluğun davacı İdare’ye ait olduğunu, davacı Şirket’in kanun gereği alt yüklenicilere rücu edebileceği alacakların yalnızca dava dışı işçiye ödenen işçilik alacakları olduğunu, işçilik alacakları dışında davacı İdare’nin kendi kusurundan kaynaklanan icra takip ve vekalet ücreti masraflarının alt yüklenicilere rücu imkanı bulunmadığını, davacı Şirket’in yüklenicilerin tümüyle yaptığı sözleşme ve teknik şartnamelere genel işlem şartı hükmünde maddeler koyduğunu, yüklenicilerin de rızaları olmadan bu şartları kabul etmek zorunda kaldıklarını, davacı İdare kabul etmese de yasal düzenlemeler gereği dava dışı işçiye yapılan ödemelerden sorumlu olduğunu, Sayın Mahkemece müvekkili Şirket’in sorumlu olduğunun kabulü halinde dahi Yargıtay’ın yerleşik içtihatları çerçevesinde işçilik alacaklarının asıl işveren ile alt işveren arasında yarı yarıya oranda paylaştırılması gerektiğini, taraflar arasında akdedilen sözleşme ve şartnamelerin hiçbirinde açık ve şüpheden uzak bir şekilde işçilik hak, alacak ve tazminatlarından alt işverene rücu edileceğine dair açık bir hüküm bulunmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
YARGILAMA VE GEREKÇE :
Dava, davacı idare tarafından dava dışı işçiye ödenen işçilik alacaklarının taraflar arasında akdedilen hizmet alım sözleşmeleri uyarınca rücuen tahsili istemine ilişkindir.
Sözleşme ve teknik şartname örnekleri, SGK kayıtları, icra dosyalarının uyap evrakları, … iş Mahkemesi dosyalarının uyap evrakları, … İcra Daire’sinin … sayılı takip dosyası, … İcra Dairesi’nin … sayılı takip dosyası, ödeme dekotları, bilirkişi raporu ve diğer bilgi belgeler dosyada mevcuttur.
Dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
Bilirkişi …. tarafından hazırlanan 30/01/2019 tarihli raporun sonuç kısmında özetle; Davacı İdare’nin davalı ve dava dışı yüklenici Şirketler bünyesinde işçi olarak çalışan dava dışı işçi …’a açılan (işe iade) dava ve icra takibi neticesi 15/12/2009-31/07/2017 tarihleri arasındaki çalışma dönemine yönelik olarak (29/03/2019 tarihinde 3.291,34 TL, 19/06/2019 tarihinde 73.466,16 TL olmak üzere) toplam 76.757,50 TL ödeme yaptığını, tam ve yarı yarıya sorumluluğa göre (2) alternatifli olarak hesaplama yapıldığını, buna göre, davacı idare’nin yaptığı 76.466,16 tl ödeme yönünden davalı şirketten tam ve yarı yarıya sorumluluğa göre talep edebileceği rücuan alacak miktarlarının; tam sorumluluğa göre 61.672,36 TL, yarı yarıya sorumluluğa göre 35.658,71 TL olarak hesaplandığını, hükmedilecek rücuen alacağa ödeme tarihlerinden itibaren avans faizi yürütülmesi isteminin Sayın Mahkemenin takdirinde olduğunu, mahkemece ödeme tarihlerinden itibaren faiz yürütülmesi isteminin kabulü ile; Tam sorumluluğa göre yapılan hesaplamanın benimsenmesi halinde hesaplanan 61.672,36 TL’nin 2.644,49 TL kısmına 29/03/2019 tarihinden, 59.027,87 TL kısmına 19/06/2019 tarihinden itibaren, yarı yarıya sorumluluğa göre yapılan hesaplamanın benimsenmesi halinde hesaplanan 35.658,71 TL’nin 1.529,03 TL kısmına 29/03/2019 tarihinden, 34.129,68 TL kısmına 19/06/2019 tarihinden itibaren faiz yürütülmesi gerekeceğini görüşü bildirilmiştir.
Bilirkişi raporu dosya kapsamı ve delil durumuna uygun olup, hükme esas alınmıştır.
Hizmet alım sözleşmeleri; ihale şartları ile belirlenen işin sözleşmede kararlaştırılan bedel ile yapılmasının üstlenildiği sözleşmelerdir. Bu sözleşme türünde yüklenicinin edimi, hizmetin kendi işçisi ile yerine getirilmesi, işverenin edimi ise sözleşme bedelinin ödenmesidir. Sözleşme kapsamında yapılması gereken iş yüklenici işçisi tarafından yerine getirilecektir. İş aktinin yüklenici ile işçi arasında yapıldığı hususu ihtilaflı değildir. SGK kayıtları da bu hususu doğrulamaktadır. Hizmet alımı tip sözleşmelerinde işverenin, yüklenici tarafından çalıştırılan işçinin ücretinin ödenmesi, sosyal haklarının takibi gibi denetim dışında işçiye karşı bir sorumluluğu yoktur. İşveren ile yüklenicinin İş Kanunu’na göre işçiye karşı müteselsilen sorumlu olmasına rağmen rücu ilişkisinde taraflar arasında imzalanan sözleşmenin uygulanması sözleşme hukukunun en temel ilkelerindendir.
İşçilik alacakları işveren tarafından ödenen işçinin; yüklenici işçisi olması, sözleşme ücretine işçinin ücret ve sosyal haklarının dahil olması, işverenin işçilik alacaklarından sorumlu olacağına dair sözleşmede bir hüküm bulunmaması hususları nazara alındığında davacı işverenin işçiyi çalıştıran yüklenicilerden ödediği bedeli ve ferilerinin tamamını talep etme hakkı bulunduğunun kabulü gerekir.
Hizmet alım ihaleleri aynı yüklenici tarafından alındığı gibi, değişik yükleniciler tarafından da alınabilmektedir. Bu halde işyeri devri suretiyle işçiler yeni yükleniciye devredildiği için hizmet akitleri kesintiye uğramadan devam etmekte ve işçilik alacakları da bu doğrultuda hesaplanmaktadır.
İşçiye ödenen kıdem tazminatı iş sözleşmesinin feshedildiği tarihteki giydirilmiş ücret üzerinden hesaplanmakta olup bu kıdem tazminatının tamamından işçiyi çalıştırdıkları dönemle orantılı olarak yükleniciler işverene karşı sorumludurlar. (Yargıtay 23. Hukuk Dairesinin 21.12.2020 tarih ve 2019/2279 esas, 2020/4436 karar sayılı ilamı)
Yukarıda yazılı açıklamalar ve tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde; dava dışı işçi … tarafından … İş Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyasında davacı …Ş. ile davalı … aleyhine açtığı feshin geçersizliğinin tespiti ve işe iade istemli davasının yapılan yargılaması neticesinde verilen 30/11/2018 tarih ve … sayılı feshin geçersizliğinin tespitine ve davacının işine iadesine ilişkin kararın derecattan geçerek 24/01/2019 tarihinde kesinleştiği, … vekili tarafından anılan bu karara dayanılarak … İcra Müdürlüğü’nün … takip sayılı dosyasında davacı aleyhine icra takibi başlatıldığı, takip kapsamında davacı İdare tarafından 09/06/2019 tarihli dekont ile icra müdürlüğü hesabına 73.466,16 TL, … İcra Müdürlüğü’nün … takip sayılı dosyasında ise davacı İdare tarafından 29/03/2019 tarihli dekont ile icra müdürlüğü hesabına 3.291,34 TL olmak üzere toplamda (73.466,16 + 3.291,34 =) 76.757,50 TL ödeme yapıldığı anlaşılmıştır.
Davacı yan eldeki davada; ödemiş olduğu tazminatı alt işverenden rücuan tahsilini talep etmektedir.
Dosyaya kazandırılan delillerden davacı ile davalı arasında asıl ve alt işveren ilişkisinin bulunduğu, dava dışı işçinin, davalı şirketin çalışanı olduğu anlaşılmıştır. … İş mahkemesi’nin 13/07/2018 tarih ve … esas … sayılı karar içeriğinden denetleneceği üzere ödeme yapılan dava dışı işçi …’ın 15/12/2009-31/07/2017 tarihleri arasındaki dönemde … ….İşletme Müdürlüğü’nde çeşitli alt işverenlere bağlı olarak ve son olarak davalı … Temizlik Turizm Tekstil Kağıtçılık San. ve Tic. Ltd. Şti. nezdinde bakım işçisi-elektrik ustası olarak çalıştığı, SGK hizmet dökümünün incelenmesinden ise dava dışı işçinin davalı şirket nezdinde 1.560 gün çalışmasının olduğu bu kapsamda davalı şirketin yapılan ödemenin 61.672,36 TL’lik kısmından sorumlu olduğu belirlenmiştir.
Ayrıntılı, açıklamalı ve denetime elverişli bulunarak hükme esas alınan bilirkişi …. tarafından hazırlanan 30/01/2022 tarihli rapor ile; davalı şirketin sorumluluklarına ilişkin alternatifli olarak hesaplama yapılmış, davalı yanın sorumluluk miktarları dönemsel olarak tespit edilmiştir. Dosyada mevcut sözleşme ve şartnamelerde ödenen işçilik alacaklarından davacı asıl işverenin sorumlu olacağına dair hüküm bulunmamaktadır. İşçilik alacakları işveren tarafından ödenen işçinin; davalı yüklenicinin işçisi olması, sözleşme ücretine; işçinin ücret ve sosyal haklarının dahil olması, işverenin işçilik alacaklarından sorumlu olacağına dair sözleşmede bir hüküm bulunmaması hususları nazara alındığında davacı işverenin, işçileri çalıştıran yüklenicilerden ödediği bedeli ve ferilerinin tamamını talep etme hakkı bulunduğunun kabulü gerekir.
Davacı tarafından dava dışı işçilerden …’a ödenen işçilik alacaklarından, işçinin çalışma dönmeleri ile sınırlı olmak üzere davalı tarafın tam sorumlu olduğuna ve sorumluluk miktarlarına ilişkin bilirkişi raporu dosya ve delil durumuna uygun bulunarak, raporda belirlenen miktar üzerinden davanın kısmen kabulüne, hüküm altına alınan tazminat kalemlerine ödeme tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine karar verilmiştir.
Anlatılan nedenlerle,
HÜKÜM :
1-Davanın kısmen kabulüne; toplam 61.672,36 TL’nin 2.644,49 TL’sine 29/03/2019 tarihinden, bakiye 59.027,87 TL’sine ise 19/06/2019 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya dair istemin reddine,
2-Davacı taraf kendini vekille temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T. 3, 13 maddeleri gereğince hesaplanan takdiren 8.817,41 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa ödenmesine,
3-Reddedilen kısım üzerinden hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa ödenmesine,
4-Davacı tarafından aşağıda dökümü yapılan 1.162,40TL yargılama giderinden red ve kabul oranına göre hesaplanan 933,95 TL’nin davalı tarafdan alınarak davacı tarafa ödenmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Arta kalan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-Alınması gerekli 4.212,84 TL harçtan peşin alınan 1.310,83 TL harcın düşümü ile arta kalan 2.902,01 TL harcın davalı tarafdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
7-Peşin alınan 1.310,83 TL harcın davalı tarafdan alınarak davacıya ödenmesine,

Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık sürede verilecek dilekçe ile Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’nde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.. 28/02/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır

DAVACI YARGILAMA GİDERLERİ
Vekalet Harcı 8,50 TL
Posta masrafı 94,60 TL
Başvurma harcı 59,30 TL
Bilirkişi ücreti 1.000,00 TL
TOPLAM 1.162,40 TL