Emsal Mahkeme Kararı Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/514 E. 2023/253 K. 12.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ
T.C.
ANKARA GEREKÇELİ KARAR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/514 Esas
KARAR NO : 2023/253

DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/09/2021
KARAR TARİHİ : 12/04/2023
KARAR Y.TARİHİ : 02/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA :
Davacı vekili, davacı teşekkülüne bağlı …’nün 15/06/2015 tarihli ve … nolu … kararı ile özelleştirme kapsam ve programına alındığını, … tarafından, elektrik üretimi yapılmayacağından santralin … lisansının iptal edilmesi için başvuruda bulunulduğunu, santralinin özelleştirilmesi kapsamında ihale ilanını 05/10/2017 tarihinde resmi gazetede yayımlandığını ve santralin faaliyetlerinin durdurulduğunu, 01/08/2015-31/07/2017 tarihleri arasında, … Ltd.Şti. firmasına verilen hizmet alımı işinin özelleştirme nedeniyle yenilenmediğini, bu suretle davalı bünyesinde işe başlayan 30 işçiden ikisinin istifa ettiğini, kalan 28 işçinin ise davalı şirket tarafından işten çıkarıldığını, dava dışı işçi … tarafından iş akdinin davalı şirket tarafından feshedilmesi nedeniyle …. esas sayılı dosyasından açılan alacak davasının yapılan yargılaması sonucunda verilen karara dayanılarak, … tarafından …. sayılı dosyalarında icra takibi başlatıldığını ve … tarafından icra dosyalarına 19/06/2019 tarihinde 66.657,11 TL; 29/03/2019 tarihinde 3.289,46 TL ödeme yapıldığını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik; 69.946,57 TL’nin ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili, davacı şirketin, usuli itirazlar yanında esas yönünden; dava dışı işçiye yapmış olduğu ödeme nedeniyle davalı şirkete rücu etme hakkının bulunmadığını, işçi tarafından açılan davanın müvekkili şirkete ihbar edilmediğini, dava dışı işçinin, davacı idarenin işçisi olduğunu, asıl işveren-alt işveren ilişkisinin muvazaalı olduğunu, işçinin tüm sorumluluğunun davacıya ait olduğunu, davacı şirketin, kanun gereği alt yüklenicilere rücu edebileceği alacakların yalnızca dava dışı işçiye ödenen işçilik alacakları olduğunu, işçilik alacakları dışında davacı idarenin kendi kusurundan kaynaklanan icra takip ve vekalet ücreti masraflarının alt yüklenicilere rücu imkanı bulunmadığını, davacı şirketin, yüklenicilerin tümüyle yaptığı sözleşme ve teknik şartnamelere, genel işlem şartı hükmünde maddeler koyduğunu, yüklenicilerin bu şartları kabul etmek zorunda kaldıklarını, davalı şirketin sorumlu olduğunun kabulü halinde …’ın yerleşik içtihatları çerçevesinde işçilik alacaklarının asıl işveren ile alt işveren arasında yarı yarıya oranda paylaştırılması gerektiğini belirterek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
YARGILAMA VE GEREKÇE :
Dava, dava dışı işçiye ödenen işçilik alacaklarının hizmet alım sözleşmesi uyarınca rücuen tahsili istemine ilişkindir.
Sözleşme örnekleri, … kayıtları, iş mahkemesi dosyasının uyap evrakları, icra dosyası uyap evrakları, ödeme dekontu, bilirkişi rapor ve ek raporları ile diğer bilgi belgeler dosyada mevcuttur.
Davacı asıl işveren ile davalı alt yüklenici arasında imzalanan Sözleşme eki Teknik Şartnamelerin Yüklenicinin Yükümlülükleri başlıklı 7/w maddesinde; yüklenicinin, sözleşme kapsamında çalıştırdığı tüm personelin işvereni olarak, personelin her türlü ücret, vergi, harç, … ve işsizlik primi vs tüm yasal yükümlülüklerini eksiksiz olarak süresi içerisinde yerine getireceği ve bunlarla ilgili belgeleri her ay düzenlenen faturanın ekinde idareye vereceğinin düzenlendiği; Teknik Şartnamenin Diğer Hususlar başlıklı 11/d maddesinde; yüklenicinin, bu işle ilgili çalıştıracağı işçilerin …, İş Kanunu, İş Mevzuatı ve diğer kanunlardan doğan tüm yükümlülüklerini yerine getirerek işçilere ait … bildirgesinin onaylı bir suretiyle birlikte isim listelerini ise işe başlayacağı gün itibariyle idareye ibraz edeceği hususlarının düzenlendiği görülmüştür.
…., sayılı kararının incelenmesinde; davacının …, davalıların … … Limited Şirketi ve … A.Ş olduğu, yapılan yargılama sonucunda, davalı …. …’nce yapılan feshin geçersizliğinin tespitine ve davacının işine iadesine, kararın kesinleştiğinin tebliğ edildiği tarihten itibaren 10 işgünü içinde, davacı işçinin işe başlamak için işverene başvurmaması halinde feshin geçerli sayılacağına, kararın kesinleşmesinin tebliğinden itibaren 10 işgünü içinde, davacı işçinin başvurusuna rağmen, 1 ay içinde davalı işverence işe başlatılmaması halinde, davalıların müştereken ve müteselsilen sorumlu olması kaydıyla, ödenmesi gereken tazminat miktarının, davacının kıdemi, fesih nedeni dikkate alınarak takdiren davacının 5 aylık brüt ücreti tutarında belirlenmesine, davacı işçinin, işe iadesi için işverene süresi içinde müracaatı halinde, davalıların müştereken ve müteselsilen sorumlu olması kaydıyla, hak kazanılacak olan ve kararın kesinleşmesine kadar en çok 4 aylık ücret ve diğer haklarının davacıya ödenmesi gerektiğinin tespitine karar verildiği, kararın davalılar tarafından istinaf edildiği anlaşılmıştır.
… sayılı kararı ile; davalı … … Ltd.Şti’nin istinaf başvurusunun esastan reddine, davalı …ın istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına, düzeltilerek yeniden esas hakkında, davanın kabulüne, işverence yapılan feshin geçersizliğine, davacının … … Ltd.Şti’nde işe iadesine, davacının yasal süre içerisinde başvurusuna rağmen davalı işverence süresi içinde işe başlatılmaması halinde, ödenmesi gereken tazminat miktarının davalıların müştereken müteselsilen sorumluluğunda olmak üzere davacının kıdemi, fesih nedenleri de dikkate alınarak, takdiren davacının 5 aylık ücreti tutarında belirlenmesine, davacı işçinin, işe iadesi için işverene süresi içerisinde müracaatı halinde hak kazanılacak olan ve kararın kesinleşmesine kadar en çok 4 aya kadar ücret ve diğer haklarının davalılardan müştereken müteselsilen tahsili gerektiğinin tespitine, davacı işçinin işe başlatılması halinde peşin olarak ödenen ihbar ve kıdem tazminatının boşta geçen süre ücretinden mahsubuna karar verildiği, kararın temyiz edildiği, …, sayılı kararı ile davalıların temyiz isteminin reddine karar verildiği ve kararın 24/01/2019 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
…. , sayılı kararına dayalı olarak, 12/04/2019 tarihinde icra takibi başlatıldığı, davacı İdare tarafından 19/06/2019 tarihli dekont ile …. sayılı dosya hesabına 66.657,11 TL, aynı karara dayanılarak …. takip sayılı dosyasına 29/03/2019 tarihli dekont ile icra müdürlüğü hesabına 3.289,46 TL olmak üzere toplamda (66.657,11 TL + 3.289,46 TL =) 69.946,57 TL ödeme yapıldığı bildirilmiştir.
Hizmet alım sözleşmeleri; ihale şartları ile belirlenen işin sözleşmede kararlaştırılan bedel ile yapılmasının üstlenildiği sözleşmelerdir. Bu sözleşme türünde yüklenicinin edimi, hizmetin kendi işçisi ile yerine getirilmesi, işverenin edimi ise sözleşme bedelinin ödenmesidir. Sözleşme kapsamında yapılması gereken iş yüklenici işçisi tarafından yerine getirilecektir. İş aktinin yüklenici ile işçi arasında yapıldığı hususu ihtilaflı değildir. … kayıtları da bu hususu doğrulamaktadır. Hizmet alımı tip sözleşmelerinde işverenin, yüklenici tarafından çalıştırılan işçinin ücretinin ödenmesi, sosyal haklarının takibi gibi denetim dışında işçiye karşı bir sorumluluğu yoktur. İşveren ile yüklenicinin İş Kanunu’na göre işçiye karşı müteselsilen sorumlu olmasına rağmen rücu ilişkisinde taraflar arasında imzalanan sözleşmenin uygulanması sözleşme hukukunun en temel ilkelerindendir.
Dosya üzerinde bilirkişi marifetiyle inceleme yaptırılmış olup; bilirkişi rapor ve ek raporlarında özetle; davacı idarenin, davalı yüklenici şirket bünyesinde işçi olarak çalışan dava dışı …’in 01/12/2010-31/07/2017 tarihleri arasında toplam 2336 günlük çalışma süresinde davalı şirket bünyesinde çalışma süresinin 1406 gün olduğu, davacı tarafından 24.274,87 TL kıdem tazminatı, 9.971,90 TL ihbar tazminatı, 10.998,42 TL boşta geçen süre ücreti, 26.176,24 TL işe başlatmama ve 3.289,46 TL yargılama gideri ve vekalet ücreti olmak üzere toplam 74.710,89 TL ödeme yaptığı, davalı yüklenici çalıştırdığı döneme göre, işe iade karşılığı İş Mahkemesi tarafından belirlenen kıdem tazminatı, boşta geçen süre için ücret, işe başlatmama tazminatı ve ihbar tazminatı olarak yapılan hesaplamada tam sorumluluğun davalıya yüklenmesi halinde 74.710,89 TL olduğu, işe başlatmama tazminatı yönünden yarı yarıya sorumluluk belirlenmesi yoluna gidildiğinde ise 54.478,83 TL olduğu belirtilmiştir.
Tüm dosya bir bütün olarak değerlendirildiğinde; dava dışı işçi tarafından, işe iadeye ilişkin açılan davada davacı ve davalı aleyhine verilen karara dayanılarak başlatılan icra takibi kapsamında, davacı idare tarafından, icra dosyasına 19/06/2019 tarihinde 66.657,11 TL; 29/03/2019 tarihinde 3.289,46 TL olmak üzere toplam 69.946,57 TL ödeme yapıldığı, taraflar arasında asıl ve alt işveren ilişkisinin bulunduğu, dava dışı işçinin, 01/08/2013-31/07/2015 ile 01/08/2015-31/07/2017 tarihleri arasındaki toplam 1406 gün davalı şirketin çalışanı olduğu anlaşılmıştır.
Taraflar arasındaki sözleşmeler uyarınca iç ilişkideki sorumluluğun kıdem ve ihbar tazminatı yönünden tümüyle davalıya ait olduğu, işe iade davasından kaynaklı alacaklar yönünden ise yarı yarıya tarafların sorumlu olduğu anlaşılmış olmakla, dava konusunu oluşturan dava dışı işçiye yapılan ödemeler ile ilgili kıdem tazminatından alt işverenlerin dönemsel sorumluluğu belirlenmiş, ihbar tazminatından son alt işverenin sorumlu olacağı; boşta geçen süre ücreti ve işe başlatmama tazminatı ve ferilerinden ise davacı ile davalının yarı yarıya sorumlu olacağı şekilde hesaplama yapılmıştır. Davalı şirket yönünden yapılan rücu hesaplamasında davalı alt işveren yönünden rücu edilebilir toplam tutar 54.478,83 TL olarak hesaplanmış olmakla, mahkememizce alınan 14/02/2023 tarihli bilirkişi raporuna itibar edilmiş ve iş mahkemesi dosyasında alt işveren de davalı olarak yer aldığından ödeme tarihi olan 19.06.2019 tarihinden itibaren faiz uygulanmasına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Anlatılan nedenlerle,
HÜKÜM :
1-Davanın Kısmen Kabulüne; 54.478,83 TL’nin 19/06/2019 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak, davacıya ödenmesine,
Fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Davacı taraf kendini vekille temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T. 3, 13 maddeleri gereğince hesaplanan takdiren 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa ödenmesine,
3-Reddedilen kısım üzerinden hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa ödenmesine,
4-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 3.221,45-TL harçtan peşin alınan 1.194,52-TL harcın mahsubu ile bakiye 2.026,93-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
5-Davacı tarafça yargılama boyunca yapılan başvurma harcı, peşin harç, vekalet harcı toplamı 1.262,32-TL yargılama harcının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
6-Davacı tarafından yapılan tebligat, müzekkere ve posta gideri olarak 247,00-TL, bilirkişi ücreti olarak 1.200,00.-TL yapılan toplam 1.447,00-TL yargılama giderinin red/kabul oranına göre 1.127,02-TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Arabuluculuk faaliyeti sonunda taraflar anlaşamadıklarından, Arabuluculuk Yönetmeliği 26/2 maddesi uyarınca …. bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin, red/kabul oranına göre hesaplanan 1.028,10 TL’sinin davalıdan, 291,90 TL’sinin davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı taraf yokluğunda yapılan inceleme sonucunda HMK 345. maddesi gereğince kararın tebliği tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde kararı veren …. Mahkemesine ya da buraya gönderilmek üzere istinaf edenin bulunduğu yer İlk Derece Mahkemesine verilecek dilekçe ile Ankara Bölge Adliye Mahkemesi istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.12/04/2023

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı