Emsal Mahkeme Kararı Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/37 E. 2022/637 K. 25.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ
ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARARIDIR

ESAS NO : 2021/37 Esas
KARAR NO : 2022/637

DAVA : İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/01/2021
KARAR TARİHİ : 25/10/2022
KARAR Y.TARİHİ : 02/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının 13.08.2018 günü düğününün olduğu sırada çeyiz eşyalarının taşınması amacıyla arkadaşı … vasıtasıyla davalının eşi … isimli şahıstan, faaliyet gösterdiği … Otomotiv isimli dükkana gidilerek 5 günlüğüne 600-TL nakit ödenmek kaydıyla beyaz renkli … …marka aracı kiraladığını, kiralama esnasında, herhangi bir kaza ve trafik cezalarını karşılamak üzere, davalıya Ankara …İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyasına dayanak teminat senedinin verildiğini, davacının, aracı davalının eşi … isimli kişiye, akrabası olan İbrahim Şişman vasıtasıyla teslim ettiklerini, senedin 1 ay sonra bu kişiden teslim alındığını, ancak teslim edilen senedin aynı senet olmadığını, her iki senetteki yazıların birbirinin aynı olduğunu ve dava dışı … tarafından doldurulduğunu, davacının teminat senedini teslim aldığını düşündüğünü ancak aleyhine alacaklısı … olan icra takibinin yapıldığını, ortada iki senet olduğunu, birinin sahte bir şekilde davalı ya da eşi tarafından en azından … tarafından tanzim edilerek resmi evrakta sahtecilik oluşturduğunu, davalının eşinin davacının gerçek imzasını taşıyan senedi iade etmeyip bedelsiz ve teminat senedi vasfı taşıyan bonoyu takibe koyduğunu, davalının eşi …’a ait telefondan, davacıdan aracın kantara girmediği bahane edilerek önce 4.735,00 TL sonra ek olarak 5.853,00TL olmak üzere para talep edildiğini, davacının çeyiz taşıması nedeniyle aracın ticari vasfı olmadığından dolayı bu parayı ödemeyeceğini beyan ettiğini ve ödemeyi yapmadığını, davalının ve eşinin bir çok davalarının mevcut olduğunu, davacının devlet memuru olması nedeniyle suç konusu senedin tahsil kabiliyetinin yüksek olduğunu, senedin ödenmesi halinde haklı çıksa dahi ödediği bedelleri geri almasının imkansız olacağını bu nedenlerle tedbir kararı verilmesini, hali hazırda davacının maaşından kesintiler ile borcun yarısından fazlasının ödendiği iddiasıyla Ankara …İcra Müdürlüğünün….E. Sayılı dosyası kapsamında davalıya borçlu olmadığının tespiti ile takibin iptali, davacının maaşından yapılan kesintilerin davalıdan istirdatı ve davacı lehine %20’den aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.

SAVUNMA: Davalıya dava dilekçesi usulüne uygun şekilde tebliğ edilmiş, davalı taraflarca süresinde cevap dilekçesi sunulmamıştır.
DELİLLER:
1-)Ankara …İcra Dairesinin … esas sayılı dosyası,
4-)Hukuk uyuşmazlıklarında dava şartı arabuluculuk son tutanağı,
5-)Mahkememizden alınan bilirkişi kök ve ek raporları,
YARGILAMA VE GEREKÇE:
Dava, alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibinde, takibe konan senetten kaynaklı borçlu olmadığının tespiti ile yapılan ödemelerin istirdatına ilişkindir.
Ankara …İcra Müdürlüğü … Esas sayılı dosyası muhteviyatının incelenmesinden, takibe konusu senedin 13.07.2018 tarihinde düzenlendiği, 25.000,00TL bedelli olduğu ve vade tarihinin 13.08.2018 tarihi olduğu belirlenmiştir. Takip alacaklısı-davalı tarafından 25.000,00TL tutarındaki söz konusu bononun 25.000,00TL’sinin (asıl alacak) vade tarihi olan 13.08.2018 tarihi ile takip tarihi olan 09.07.2019 tarihi arasında işlemiş faiz (%19,5 – Değişen Oranlarda Avans Faizi) ve %0,3 bono komisyonu ile birlikte tahsilinin talep edildiği, keşidecisinin …, lehtarının … olduğu görülmüştür.
Bir kambiyo senedinin teminat senedi olup olmadığı belirli şartlara bağlanmıştır. Teminat senedi ve borç senedi birbirinden farklıdır. Bu ayrım, senedin icraya konulabilmesi açısından önem teşkil eder. Gerekli şartları ihtiva etmeyen ve teminat senedi olarak kabul edilemeyen senet için kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip yapılması mümkündür. Teminat senedi vasfını taşıyan bir senedin ise ancak genel haciz yolu ile takip edilmesi ya da bir alacak davasına konu edilmesi söz konusu olacaktır. Senet üzerinde de teminata ilişkin bir ibarenin yer almadığı ve protokole veya sair bir belgeye atıfta bulunulmadığı tespit edilmiştir. Bir senedin teminat senedi olarak kabulü için aranan şartlar süreklilik arz eden ve yerleşik hale gelmiş Yargıtay içtihatları ile belirlenmiştir. Buna göre; senedin teminat amaçlı verildiğinin kabul edilebilmesi için, senedin neyin teminatı olarak verildiğinin senedin önündeki veya arkasındaki yazılarla veya ayrı bir belge (İİK’nun 169/a maddesinde öngörülen) ile teminat senedi olduğunun kanıtlanması gerekir. İİK md 169/a uyarınca ilgili maddede sayılan belgede takip dayanağı senede açıkça atıf yapılması zorunludur. Açıkça atıf yapıldığının kabulü için ise senedin, vade ve tanzim tarihleriyle miktarlarının belirtilmesi gereklidir.
Senet ile Temel İlişki Arasındaki Bağlantı Bakımından Kıymetli Evrak İllî (Sebebe Bağlı) Kıymetli Evrak ve İllî (Sebebe Bağlı) Olmayan Kıymetli Evrak olmak üzere ikiye ayrılır. İllî kıymetli evrakın geçerli olabilmesi ve senette gösterilen hakkın talep edilebilmesi için, senedin geçerli bir hukuki işleme istinaden düzenlenmiş olması şarttır. Geçerli bir hukuki işlem söz konusu değilse veya bu işlem sonradan geçersiz hâle gelmişse, senet de geçersiz kabul edilir. Bir diğer anlatımla temeldeki ilişki kıymetli evraka yansır. İllî olmayan kıymetli evrakta, senedin geçerli olabilmesi için geçerli bir hukuki işlemin var olması şart değildir. Soyut veya illetten mücerret olarak da adlandırılan bu senetlerde, senet üzerinde yer alan hak ve kapsamı, taraflar arasındaki temel hukuki ilişkiden bağımsızdır. İlletten mücerret kıymetli evrakta doğumlarına neden olan temeldeki ilişki ile kıymetli evrak arasındaki ilişki kopartılmıştır. Borçlar Kanunu anlamında mücerret olma, borcun sebebini ihtiva etmese bile senedin geçerli olmasıdır. Dolayısıyla sebebini ihtiva etmeyen senet, soyut senettir. Böyle bir senet, Borçlar Kanunu’na göre geçerlidir. Yani, temel ilişki sakat veya hükümsüz olsa bile, soyut kıymetli evrak geçerliliğini koruyacaktır. Özel hukukta mücerretlik, sebebini ihtiva etmese dahi senedin takip edilebileceğini ifade eder. Yani mücerret kıymetli evrakta sebebin varlığını ispata gerek olmadan kıymetli evrakın tahsili talep edilebilir. Kambiyo senetleri bu tür kıymetli evraklardır. Eğer borçlu, senette yer alan borcunu ödemek istemiyorsa; bu borcun ödenmesini gerektiren bir sebebin olmadığını, bu sebebin zamanaşımına uğradığını, mutlak butlanla batıl olduğunu vs ispat etmelidir. Aksi takdirde sebep gösterilmese de borç geçerlidir.
Davacı taraf beyaz renkli … … marka aracın kiralanması sırasında sözleşme ve herhangi bir kaza durumunda ve trafik cezalarını karşılamak üzere davacıya Ankara …İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına dayanak teminat senedinin verildiğini, senedin teminat senedi olduğunu iddia etmiştir
Bu bilgiler ışığında, dosya içerisinde bulunan bilgi ve belgeler ve soruşturma dosyası da, incelendiğinde, davacı ve davalı arasında bir araç kiralama sözleşmesi bulunduğu, bu kapsamda davalıya dava konusu senedin ilk anda teminat olarak verildiği davalının irtibatlı olduğu …’ın davacıdan aldığı senedi yaklaşık 1 ay sonrasında üzerinde “İptal” yazılı ve imzalı kısmı yırtık şekilde davacı tarafa teslim ettiği ve fakat daha daha sonra kiralanan araca Karayolları Denetim İstasyonu tarafından 21.176 TL para cezası verildiği iddiasıyla bu zararın kiralama sözleşmesine bağlı olarak geri istendiği, davacının davalı taraftan buna ilişkin tutanakları ve belgeleri talep ettiği ancak herhangi bir belge gönderilmediği, aynı şekilde senede esas tutulan bilgi ve belgelerin mahkememize de sunulmadığı, kaldı ki soruşturma dosyasında da tespit edildiği üzere sahte bir senet oluşturulduğu anlaşılmakla, davanın kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Anlatılan nedenlerle,
1-Davanın KABULÜ İLE,
Davacının Ankara …İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında davalıya borçlu olmadığının tespiti ile icra dosyasına ödenmiş olan 43.053,15 TL’nin istirdatı ile ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2- Kötü niyet tazminatının KABULÜ İLE,
8.610,00 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 2.940,96 TL harçtan peşin alınan 503,49 TL harcın düşümü ile arta kalan 2.437,47 TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Peşin alınan 503,49 TL harcın davalı tarafdan alınarak davacıya ödenmesine,
5-Davacı taraf kendini vekille temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T. 3, 13 maddeleri gereğince hesaplanan takdiren 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalı tarafdan alınarak davacı tarafa ödenmesine,
6-Davacı tarafından yapılan; 59,30 TL başvuru ve 8,50 TL vekalet harcı, 2.000,00 TL bilirkişi ücreti, 336,50 TL posta ve tebligat gideri olmak üzere toplam 2.404,30 TL yargılama giderinin davalı tarafdan alınarak davacı tarafa ödenmesine,
7-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde HMK 333 maddesi uyarınca taraflara iadesine,
8-Arabuluculuk faaliyeti sonunda taraflar anlaşamadıklarından, Arabuluculuk Yönetmeliği 26/2 maddesi uyarınca Bakanlık bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin, davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,

Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık sürede verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 25/10/2022

Katip … Hakim …
¸e-imza ¸e-imza